KOMŞULUK HUKUKUNDAN KAYNAKLANAN SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ VE YAPTIRIMLARI NELERDİR?
Son zamanlarda bir kısım kat malikleri, komşularının rahatsızlık veren davranışları nedeniyle Toplu Yapı Yönetimine şikâyette bulunmuşlardır. Toplu yaşamda huzur içinde yaşamanın olmazsa olmaz şartı, bkomşuluk hukukuna harfiyen riayettir.Medeni Kanun,komşu taşınmaz sahiplerinin hareket serbestisini bazı hususlarda kayıt ve şarta bağlamış ve sınırlamıştır.Bu düzenlemelerin amacı komşulardan gelecek muhtemel zararlara karşı mülk sahibini korumaktır.Komşu hakkı mülkün kullanımını sınırlayıcı bir haktır.Kat malikleri,kiracılar ve apartmanda başka bir sıfatla oturanlar,bağımsız bölümlerini kullanırken Kat Mülkiyet Kanunun hükümlerine,Yönetim Planı hükümlerine,genel hukuk kurallarına,örf ve adete uygun davranmak;komşuları tedirgin edecek,zarar verecek davranışlardan kaçınmak zorundadır.
MK.737.madde; (..Herkes taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri haklarını kullanırken,komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür.özellikle taşınmazın durumuna,niteliğine ve yerel adete göre komşular arasında hoş görülebilecek dereceyi aşan duman,buğu,kurum ,toz,koku çıkartarak,gürültü ve sarsıntı yaparak rahatsızlık vermek yasaktır. Hükmünü içermektedir.
Toplu yapıda yaşayan her kat maliki ya da kiracı olan kişi, bir kısım özgürlüklerinin kısıtlandığının idraki içinde olmalıdır. Başkalarının özgürlüğünün başladığı bir yerde bizim bir kısım özgürlüklerimiz sona ermektedir.Komşuların birbirini rahatsız etmemeleri konusunda ,K.M.K ve Yönetim Planımızda ve bazı değişik yasal düzenlemelerde hükümler vardır.Kat Mülkiyet Kanunu,Türk Ceza Kanunu,Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu,ve Büyükşehir Belediyesi ve İlçe Belediyesi zabıta yönetmeliklerindeki düzenleme ve kısıtlamalar herkesi bağlar.Bu cümleden olarak önce T.C.K. da yer alan düzenlemeyi hatırlatalım.Sonrasında KMK.ile ilgili ve Zabıta Yönetmeliği ve Polis Vazife ve salahiyetleri Kanunundaki hükümleri (PVSK.) ve hangi davranışların yasak olduğunu konularını inceleyelim.
P.V.S.K:Md.14. : Şehir ve kasabalarda, gerek mesken içinde ve gerekse mesken dışında saat 24.00 ten sonra her ne surette olursa olsun civar halkının rahat ve huzurunu bozacak şekilde gürültü yapanlar polisce men olunur.Bu yasağı dinlemeyenler hakkında TCK.123.maddesine göre takibat yapılır.
T.C.K.Madde 123 te; kişilerin huzur ve sükunu bozmak suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapis öngörülmüştür. Mağdurun şikayeti üzerine sulh ceza mahkemesi tarafından bu ceza verilir. Kabahatler Kanunu 36.maddesinde ise anılan eylemler için 50 TL. İdari para cezası verilmesi öngörülmüştür.
K.M.K.37.maddesi son fıkrasına göre; Kesinleşen işletme projeleri veya kat malikleri kurulunun işletme giderleri ile ilgili kararları, İcra ve İflas Kanununun 68.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen belgelerden sayılır.
Gürültü ile karşılaşan bağımsız bölüm sakini, ilk olarak durumu toplu yapı yönetimine bildirir ve rahatsız edenin uyarılmasını talep eder. Yönetimin güvenlik personeli marifetiyle yaptığı uyarıya rağmen gürültülü ve rahatsız edici davranışı devam ettiren kişi hakkında, yönetimce, KMK.gereğince hakimin müdahalesi istenebilir. Ancak ülkemizde adaletin geç tecellisi ve ağır işlemesi nedeniyle, Toplu Yapı Yönetiminin yasal başvuruları zaman almaktadır. Mağdur site sakini dilerse, İkinci bir yol olarak TCK.123.madde uyarınca ilgili kişi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. Rahatsız eden kişi hakkında kamu davası açılarak cezalandırılmasını talep eder. Fakat bu yol da, sonuçlanması biraz zaman alacak bir yöntemdir.
Üçüncü ve en etkili başvuru tarzı; Polisi arayarak şikâyetini yapar ve idari para cezası yaptırımını uygulatır. Diğer bir yol da; Belediye Zabıtası aranarak rahatsızlık veren kişi hakkında ilgili zabıta yönetmeliği uyarınca işlem yapılmasını talep etmesidir. Bahsedilen bu başvuru yolları, kanun ve mevzuatla tanınmış haklardır. Mağdur olan sakin, mağduriyetin boyutuna göre şikâyet yollarından dilediğini kullanabilir. Uyarılara rağmen gürültülü davranışına son vermeyenler hakkında KMK. dan dan kaynaklanan dava yaptırımları talep edilebilir. Bu durumlarda en etkili yol; polis veya zabıtaya derhal haber vererek şikâyet dile getirilir ve idari para cezası yaptırımı istenmesidir. Buna paralel olarak ilk iki başvuru ve dava yolu takip edilir.