• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

anaokulu ogretmeni ceza vermesi

Mahrum bırakma davranış problemine yönelik uygulanan ilk strateji olmamalı. Öncelikle açıklama ,konuşma. Tekrarı halinde düşünmesi için zaman verme gibi eylemlerden sonra evet tekrarlanıyorsa yapılabilir ama ilk seçenek o değil yaklaşık 18 tane strateji var bunun için ama bunların sıralaması ve bütüncül olması mühim ki olumsuz davranışlardan hem arkadaşları hem siz az etkilenin.
ceza yontemini cok kullaniyor siniftada durmayan kosan cocugu kolundan tutup cok hizli bir sekilde sandalyeye oturtmis kalkmayacaksin deyip bagirmia mesela gecen sene oldu bu... ayrica kizimi en yakin arkadasiyla cok konusyosunuz siz deyip yemekte sinifta heo ayri oturtuyomus askeri okul mu bu sanki sinir oldum iste bende
 
dun kizim okuldan geldi 5 yas... deli gibi agliyor hickira hickira ne oldu dedim yapistiricimin agzini acik birakmisim bagirdi ogretmen dedi. arkadasinin annesini aradim kizina sormus cok bagirdi demis .. mesela sinifta yaramazlik yapan bir arkadasina da soyle ceza vermis okulun parkina gitmisler sen oturuyosun demis herkes oynamis parkta onu banklar varya parktaki orda bekletmis. ne kadar beklettigini kizim bilmiyor tabi once biz sinifa cikana kadar bekletti dedi yani tahminim 30 dk sonra bilmiyorum ne kadar bekletti dedi. kiz bi ara cezam bittimi kalkayimmi ogretmenim demis hayir demis. ogretmenimiz sert mizacli. disiplinymiste biraz oyle diyor kendi hakkinda. bu davranislar hakkinda ne dusundunuz. genel olarak cocuklar korkuyor ogretmenden biraz. tabi hergun boyle degil ama iste uzuldum kizim cok agladi okula gitmek istemiyor. ogretmen asabi gibi duruyor zaten gorunce insana. ama yapmacik guluyor bizim yanimizda.
Benim zamanımdaki öğretmenlerde aynıydı şuan yolda görsem kafamı çeviririm. eğitimden çok korku ve sindirilmişlik öğreten asla cocuklara gençlere tahammülü olmayan oturayım maaşımı alayım diyen tipte öğretmen bunlar. birde gerçekten öğretmen olanlar var hatta ilkokul öğrtmnimi senelerdir ararım bulamadım öyleside öğretmen böyleside.
Şuan cocugum yok ama ilerde okul çağindan o kadar çok korkuyorum ki hem değişen sistem hemde insanların tutumu. Ben böyle şeyleri duydukca sanki kendi cocuguma y apılmış gibi çıldırıyorum. asla tolere edemeyecegim şeydir. Sen kimsinde benim canıma o şekilde tavır uygularsın. Bakın bu eğitim değil cocuk ağlayınca korkusundan okulu sevmez benim gibi okuldan kaçar :d kendimden biliyorum tamamen yanlış kimileri bu şiddeti savunur özellikle eskiler. ama yanlıııışşşş. direkt tavrınızı koyun o sizden üstün değil kim oluyoda böyle davranabiliyo üstelik cocuk daha 5 6yaşlarında insanları yeni tanımaya başladıgı çağ. direkt okulu ayaga kaldırır heryere şikayet ederim herkes haddini bilsin işini bilmeyende bu meslegi bıraksın. Öğretmenlik tamamen içten gelen bi meslek mesela hayvan sevmeyen birinin veteriner olması kadar iğrenç bi durum. Hakkınızı savunun Evladınızı ezdirmeyiinnn. Ve diğer masum cocukları
 
Benim oğlum bu sene 2. kez anaokuluna gidiyor. Geçen sene öğretmenle bir problem yaşamadık sadece kurallara uymakta zorlandığını söylemişti. Hareketli evet biraz da özgür ruhlu, her şeye kendi karar vermek isteyen bir çocuk. Örneğin sınıfta sessiz kalan öğrencilere süre bitince öğretmen sticker veriyor bu da bir davet, eğitme şeklidir, teşviktir.

Eğitim şekli öğretmenin tercihine kalmışsa eğer, neye göre kime göre değerlendirebiliriz ki? Her öğretmenin eğitim şekli farklı denir çıkılır işin içinden.. En zor çocuk bile umutsuz değildir. Sevgi iyileştirir, güzelleştirir. Bugün en çok şimdi ki öğretmenini sevdiğini söylüyor. Demek ki davranış ve eğitme şekli önemli..
 
ceza yontemini cok kullaniyor siniftada durmayan kosan cocugu kolundan tutup cok hizli bir sekilde sandalyeye oturtmis kalkmayacaksin deyip bagirmia mesela gecen sene oldu bu... ayrica kizimi en yakin arkadasiyla cok konusyosunuz siz deyip yemekte sinifta heo ayri oturtuyomus askeri okul mu bu sanki sinir oldum iste bende
Ne yapmaya karar verdiniz peki?
 
Anaokulu zorunlu değil
Peki hocam neden ana okulu öğretmenliği diye bir branş var. Neden bu bölümde eğitim alınıyor, devlet neden kadro açıyor. Neredeyse her mahallede neden kreş, anaokulu var. İhtiyaç duyulduğu için mi yoksa maddi kaygılardan dolayı mı.

Tartışılan konu öğretmen mi haklı veli mi değil. Karşı olduğumuz şey öğretmenlik mesleği değil lütfen kişisel algılamayın. Karşı olunan şey öğretmenliği sırf bir mesleğim olsun diye okuyup mesleğini hakkıyla yapamayanlar. Bir eğitimci olarak sizin bizden daha çok tepki göstermeniz lazım. Maalesef işini düzgün yapmayan meslektaşlarınız var, kötü anne babaların var olduğu gibi.

Sonuç olarak ana okulunun zorunlu olmadığı gibi, bu alanda eğitim almak da zorunlu değil. Bizim işini düzgün yapan öğretmenlere ihtiyacımız var, başımızın üstünde de yerleri var. İşinizin zorluğunu ve karşılığını göremediğinizi biliyoruz. Mesele haklı haksız meselesi değil. Mesele evlatlarımız için birlikte bir şeyler yapabilmek. İyi öğretmenler gibi iyi veliler de var. Burada konuşalım bizim göremediklerimiz sizde, sizin göremedikleriniz bizde.
 
Son düzenleme:
Sıkıyorsa bir firmada işe girip, saçma sapan davranan bir iş arkadaşınıza ya da müşterinize de bağırsanıza? Olmaz di mi, karşınızdaki sizden güçsüz çocuk olmayacak çünkü.
Bağırmaktan kastımız (en azından benim kastım) sesini duyurmak için yükseltmek. HERKEEES YAPIŞTIRICISINI KAPATSIIIN, YERİNİZE OTURUN gibi... Ama o yaş çocuklar hala benmerkezci oldukları için “öğretmenim bana bağırdı” olarak algılıyor durumu. Dünyada olan biten her şey onlar için, onların yüzünden ya da onlara yöneliktir çünkü. 5 yaş civarı bu azalıyor hatta neredeyse bitiyor ama daha küçük yaş gruplarında durum bu.
 
Sadece yaşadığınız soruna önerim olacak. Maalesef ki bir sınıfta en çok 2 kaynaştırma öğrenci bulunma koşulu oluyor. (Bazen ikiden fazlası bile olduğu hatta) kaynaştırma öğrenciniz için okulunuzda özel öğretim öğretmeni varsa destek almanızı, yabancı öğrencileriniz için alabiliyorsanız YTÖ sertifikanız yoksa onu almanızı tavsiye ederim. Bu eğitimde dinleme, materyal kullanma etkili iletişim yöntemleri veriliyor. Özel ders alma şansınız da olur bu eğitim ile.
çok teşekkür ederim mutlaka araştıracağım böyle bir bölgeye ilk defa geldiğim için kendimi sudan çıkmış balık gibi hissediyorum 🥺
maalesef sadece 1 öğrencimin tanısı var. diğerleri benim gözlemlerime dayanarak söylediğim problemler. özel eğitim öğretmenimiz yok ama bugün rehber öğretmenden yardım istemeye karar verdim ♥️
 
Bağırmaktan kastımız (en azından benim kastım) sesini duyurmak için yükseltmek. HERKEEES YAPIŞTIRICISINI KAPATSIIIN, YERİNİZE OTURUN gibi... Ama o yaş çocuklar hala benmerkezci oldukları için “öğretmenim bana bağırdı” olarak algılıyor durumu. Dünyada olan biten her şey onlar için, onların yüzünden ya da onlara yöneliktir çünkü. 5 yaş civarı bu azalıyor hatta neredeyse bitiyor ama daha küçük yaş gruplarında durum bu.
O bağırmak değil ki, duyulmak. Bağırmaktan kastımı biliyorsunuz işte, çok karşılaşmışsınızdır meslek gereği
 
Bir de bana kızacaksınız ama hepiniz gerçekten evdeki tek çocuğunuzu asla ama asla bağırmadan mı yetiştiryorsanız bu gördüğüm bağıran anne babalar kim başka ülke vatandaşları mı? Kime sorsam öğretmenden daha çok pedagojik birikime sahip gibi yorum yapıyor. 4 yaşındaki kanımdan canımdan değerli yeğenime bağırmış buluyorum kendimi ki çok sakin bir insanım ve yeğenime hiç kıyamam beş dk ayrı kalsak gözlerim dolar. Evde kendi yapamadığımızı öğretmenden istemek ve suçlamak abes
 
Bence doğrusunu anlamaya çalışın önce.
Benim kızım anaokulundayken bir gün okul çıkışı "anne öğretmenim bana pilav vermedi ac kaldım"dedi. "Neden kızım peki sordun mu öğretmenine" dedim ,bilmiyorum dedi geçti.
Şimdi bu söylenene göre aç kalan bir çocuk,yemek vermeyen gaddar öğretmen var görünen bu. Ama ögretmenini de çok seviyordu bu arada ekleyeyim.
Neyse sonraki gün okula bırakırken kızımı,o iceri girince ögretmenine sordum güzelce ,kadinda dedi ki choccy hanım sadece pilav makarna yiyor bu ara gözlemledim,ve dedim ki "yemeğinin tadına bak,beğenirsen ye ama beğenmezsen 4 kaşık ye bırak,bende sana pilav vereyim,hayır dedi yemedi yemeğini bende pilav vermedim,bana güvenin ben en azından tadına baksın istiyorum üzüldüm vs"dedi. Tamam dedim ben karışmıyorum ,size bırakıyorum. Sonraki günler yemeye başladi yemeklerini,aç kalacağını anlayınca tabi.
Kısacası cocuklar her zaman birşeyler anlatıyor. Sizin yapmanız gereken, öğretmenine gidip dün çok ağladı,üzüldü bana bu şekilde anlattı ama birde sizden dinlemek isterim demek. Öğretmeniniz anlatır sizde rica edersiniz ,hassas bir çocuk çok içerliyor,gerekiyorsa bana söyleyin ben evde konuşayim vs diye. Güzellikle çözülebilecek bir mesele bu.
Bahçede oynama konusuna zaten tam hakim değilsiniz,o çocuk ailesine söylediyse ailesi de gidip görüşecektir. Doğru bulmuyorum bu arada ceza verilmesini.
 
Her hafta bir öğretmen konusu mutlaka açılıyor forumda.

Ögretmen çocuğu azarlamış diye gidin saçını başını yolun, ortalığı yıkın, yakasına yapışın diye akıl veren tiplerin çözüm yöntemleri öğretmenin çözüm yöntemine yanlışlık açısından tur bindirir. En az ikiye üçe katlar.

Annesi babası böyle sorun çözen cocuklarindan ne bekleyebiliriz ki?

Sanırım bizler yalandan 4 sene okuduk çünkü herkes pedagojik formasyon sahibi, herkes iyi egitimci. Eğitimciler kadar kendilerine kendi işleri öğretilen başka bir meslek dalı yoktur zannımca.

Sevgili konu sahibi. Burdaki yorumları dikkate almayın. Öğretmenle konuşarak anlaşmak varken çirkinliği ele almayın.

Insan gibi gidip konuşun. Ikna olmazsanız o zaman tavrınız farklı olur.

Çocukların lafıyla sakın karar vermeyin. Onlar çocuk. Sizi yanlışa sürükleyebilir.

Derdinizi düzgünce anlatmanızı tavsiye ederim.

Asil ve vakur insanlara bu yakışır.

Yoksa öğretmen azarladı diye siz de bağırırsanız eleştirdiğiniz insandan hiçbir farkınız kalmaz.

Kolaylıklar dilerim
Bunları bilmeyen velilerin çocuklarının ileride başarılı , meslek sahibi insanlar olacaklarına inanmıyorum. Hatta 17 yıllık meslek hayatımda olamadıklarına defalarca kez şahidim. Eğitim alan taraf öğretmen değil, çocuk yani el insaf
 
Güçleri yetmiyor çünkü. “İşim zor, öğrenciler çok zorluk çıkarıyor” diye öğrenciye bağıran öğretmen, öğrencilerin kendisinden güçsüz olmasını kullanıyordur ve işini suistimal ediyordur bana göre.
İlk mesleğe başladığımda veliler bana “hocam çocuklara neden hiç bağırmıyorsunuz?” şikayeti ile geldiler. Hala da bağırmayaya devam ediyorum ama düzen bu.
Çocuklar bağırınca bir şeyleri yapıyorlar gerçektende. Evde bağırılarak yetiştirilen çocuklar, okulda öğretmen bağırmayınca zıvanadan çıkıyor. Yoksa öğretmenler de bağırmaya, boğaz patlamaya meraklı değil..
 
Dediğim gibi benim tercih ettiğim bir yöntem değil ama zinhar yapılamaz tamamen yanlış da diyemem. Her öğretmenin tercih ettiği ya da mecbur kaldığı yöntem farklı olabilir.

Odana git değil de odana git ve yaptığın hatayı düşün, hatanı anladığında gel konuşalım derseniz anlar muhtemelen. Ama oda cezası da çok işe yarar bir yöntem değil zaten bence 😉
Öğretmen miydin sen kudra ?
 
O bağırmak değil ki, duyulmak. Bağırmaktan kastımı biliyorsunuz işte, çok karşılaşmışsınızdır meslek gereği
İnanır mısınız çok nadir karşılaştım. Direkt çocuğa yönelik bağıran öğretmen arkadaşım çok çok az okul öncesinde. Ya da ben çok denk gelmedim bilmiyorum. Ama öğrencinin öğretmenim bana bağırdı dediği velinin okul bastığı olaylar genelde benim anlattığım şekilde gelişiyor.
 
Ses yükseltme , bağırma , çağırma bunlar çok çağdışı ve anormal geliyor bana
Gidin konuşun öğretmenle ve yönetimle
 
Mahrum bırakma davranış problemine yönelik uygulanan ilk strateji olmamalı. Öncelikle açıklama ,konuşma. Tekrarı halinde düşünmesi için zaman verme gibi eylemlerden sonra evet tekrarlanıyorsa yapılabilir ama ilk seçenek o değil yaklaşık 18 tane strateji var bunun için ama bunların sıralaması ve bütüncül olması mühim ki olumsuz davranışlardan hem arkadaşları hem siz az etkilenin.
Yani bu yasta verilecek mahrum birakmada max 5 dk olmaliydi zaten 30 40 dk değil. Muhtemelen pek bu stratejileri dusunen biri degil karsi taraf.
 
Back
X