• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Anne olmamalı mıydım?

Bunu her lohusaya veya anneye yazmam zamanla geçer falan derim ama siz acilen psikolojik destek alın.
Lohusa depresyonunu ağır geçiriyorsunuz. Emzirirken içilebilen ilaçlar var.

Üstelik sırf kafanız rahat etsin diye işe başlamışsınız. Bu da bir hata.
Normal şartlarda çalışmak iyi gelir ama siz daha bebeğe bile alısamamışken bir de iş sorumluluğu almışsınız.
Bebeğe kim bakıyor?

Kimbilir neden ağlıyor yavrucak. Daha gaz sancısı bitmemiştir. Korkar annesini arar. İlla da bir sebep olması şart değil. Alıp koynunuza basıp susturacağınıza itiyorsunuz.
Sanırım psikolojiniz bebeği reddediyor.
Bağırarak daha çok korkutuyorsunuz.

Dün Charlize Theron'un oynadığı Tully filmini izledim. Lohusa depresyonu yaşayan 3 çocuklu bir anneyi anlatıyordu.
Kendimden de bir şeyler buldum. Ama bu derece ağır yaşamadığım için şükrettim.

Daha o bebeğin diş sancısı vs. olacak. Saat başı uyanacak uyumayacak. O zaman ne yapacaksınız?
Kendinizi hazırlayın anne olmaya. Çünkü hiç kolay değil. Bebek saksıda büyümez. Çok büyük özveri ister..
 
Bebeginiz çok çok küçük zaten artık ses tonundan ve davranışlarınızdan etkilenir.Tek dayanağı sizsiniz onun.

Dün benzer birşey ben de yaşadım. Bebegim 6.5 aylık. Babası görevde ve telefonla dahi 1 aydır haber alamıyorum eşimden. Aile yok yakınımızda. Bulunduğum yerde sadece ben ve bebegim. Her yere yetişmeye çalışıyorum. Deprem, fırtına, hortum vb. Olunca üstüne bebegim de şu ara huysuz. Dün saatlerce uyumayınca ben de sinirlendim biraz bagırdım. Sonra üzülüp kucagına aldım sevdim. Ama tüm gün ve gece hıçkıra hıçkıra agladı. Buna sebep bendim. Ben stres olunca ona da yanıyordu anladım.

Lütfen siz de arkadaşların dedigi gibi bir destek alın. Bu böyle gitmez çünkü. Şuan tek istedigi sevgi anne sevgisi onun. İmkanlar varken bu kadar psikolojik zararda bulunmayın evladınıza.
Sizin işiniz benden çok daha zor. Allahım size de sabır ve ferahlık versin.
 
bence yoruluyorsun stresin tahammulsuzlugun bu yuzden..birazda kisilik meselesi ama...kendini bilmende guzel bi yerde..
sana tavsiyem bebegine gun icinde aglamasi icin zaman ver..karni toksa alti temizse..koy yatagin uzerine bebegi yaklasik 15-20 dakika istege gore aglat. dusunsene bizler isetdiklerimizi her sekilde gosteriyoruz. aglayarak gulerek sinirlenerek aciktigimizda yemek yiyoruz vs vs..ama onlarin tek yapabildikleri sey aglamak. yani gun icinde inan buna ihtiyaclari var, sebepli ya da sebepsiz. ilk cocugumda cok mutsuz oluyordum oglum agladiginda..tecrubesizlik var tabii isin icinde birde..panikte oluyorsun..ama bu kadar dert etmeye gerek yok. 3. cocugumda aynen yukarda bahsettigim gibi yaptim...koydum yatagin uzerine ve agliyorsa aglasin dedim..gunluk rutinimiz arasindaydi bu aglama isi. hatta yaninda kalmazdimki mudahale etmeyim. benimki aglatarak terbiye etmek degildi tam tersi ona yardimci oluyordum ben. tabiiki iyicene catlayana kadar aglatmiyordum, zaten onu anliyorsun.

hem sinirlerim az bozuluyordu hemde o rahatliyordu. sonralari bi baktim benim kizin aglama zamanlari gecmis..simdi 15 aylik mizmizlanma zamanlarindayiz. uykusu gelince vs mizmizlaniyor. bazen gene birakiyorum agliyor derdine derman olamiyorum nasilsa..bakiyorumki uyumus kalmis..herseyi bu kadar stres yapma bos ver. cocuk bu robot degil.

ha buarada ben bunlari tabiiki ilk 3 ayda yapmiyordum biraz buyudukten sonra yaptim..cunku ilk 3 ay gaz maz zaten dertleri kendilerine yetiyor bol bol sarilip pispislican baska caresi yok
 
Bencede böyle insanlar anne olmasın bebek bir anlık heves değil ömür boyu sorumluluk gerektirecek birşey
Ne sandınız oyuncak bebekmi
Birde toy değilsiniz 38 yaşındasınız
Bebeği öldürebilirim ne demek yakınımız olsam sizi ihbar ederim
Birde öfkeliymişsin şımarıklığı diğer adı ona buna bağırmak niye doğurdun
Daha neler göreceksin çocuğun gaz problemi vardır
Yakınınızda olmama gerek yok. Burda yazılanları kaynak göstererek bunu sanırım yapabilirsiniz.
 
Her insan aynı değil ve herkesin bebeği de aynı sakinlikte veya aynı zorlayıcılıkta değil. Bazı çocuklar o kadar zor oluyor ki insanın tahammül sınırlarını zorluyor. İnsanız olabilir bağırma çağırma. O kadar zaman uykusuz kal, hormonlar değişsin, emzirmenin yorgunluğu, bebeğe bakmanın yorgunluğu, kendine zaman ayırıp dinlememe derken insanın sinirleri harap oluyo. Robot muyuz ya düğmeye bassınlar 7/24 full performansla dolanalım.
 
Sizin işiniz benden çok daha zor. Allahım size de sabır ve ferahlık versin.
Amin inşallah. Ama sinir stresi bir kenara bırakıp kendi parçamıza ki tedavi ile olmuş, benim de uzun dönem olmadı, üzmeden incitmeden büyütmemiz gerekiyor.Annelik bu yüzden kutsal ve zor işte, herşey sabır ve sevgiden geçiyor.
 
Her insan aynı değil ve herkesin bebeği de aynı sakinlikte veya aynı zorlayıcılıkta değil. Bazı çocuklar o kadar zor oluyor ki insanın tahammül sınırlarını zorluyor. İnsanız olabilir bağırma çağırma. O kadar zaman uykusuz kal, hormonlar değişsin, emzirmenin yorgunluğu, bebeğe bakmanın yorgunluğu, kendine zaman ayırıp dinlememe derken insanın sinirleri harap oluyo. Robot muyuz ya düğmeye bassınlar 7/24 full performansla dolanalım.
Halbuki az önce beni bunları yapıyırum ve yazdım diye darağacına götürüyorlardı.
 
bence yoruluyorsun stresin tahammulsuzlugun bu yuzden..birazda kisilik meselesi ama...kendini bilmende guzel bi yerde..
sana tavsiyem bebegine gun icinde aglamasi icin zaman ver..karni toksa alti temizse..koy yatagin uzerine bebegi yaklasik 15-20 dakika istege gore aglat. dusunsene bizler isetdiklerimizi her sekilde gosteriyoruz. aglayarak gulerek sinirlenerek aciktigimizda yemek yiyoruz vs vs..ama onlarin tek yapabildikleri sey aglamak. yani gun icinde inan buna ihtiyaclari var, sebepli ya da sebepsiz. ilk cocugumda cok mutsuz oluyordum oglum agladiginda..tecrubesizlik var tabii isin icinde birde..panikte oluyorsun..ama bu kadar dert etmeye gerek yok. 3. cocugumda aynen yukarda bahsettigim gibi yaptim...koydum yatagin uzerine ve agliyorsa aglasin dedim..gunluk rutinimiz arasindaydi bu aglama isi. hatta yaninda kalmazdimki mudahale etmeyim. benimki aglatarak terbiye etmek degildi tam tersi ona yardimci oluyordum ben. tabiiki iyicene catlayana kadar aglatmiyordum, zaten onu anliyorsun.

hem sinirlerim az bozuluyordu hemde o rahatliyordu. sonralari bi baktim benim kizin aglama zamanlari gecmis..simdi 15 aylik mizmizlanma zamanlarindayiz. uykusu gelince vs mizmizlaniyor. bazen gene birakiyorum agliyor derdine derman olamiyorum nasilsa..bakiyorumki uyumus kalmis..herseyi bu kadar stres yapma bos ver. cocuk bu robot degil.

ha buarada ben bunlari tabiiki ilk 3 ayda yapmiyordum biraz buyudukten sonra yaptim..cunku ilk 3 ay gaz maz zaten dertleri kendilerine yetiyor bol bol sarilip pispislican baska caresi yok
Gaz zamanlarını iyi atlattık. Yani böyle değildim hiç. Zaten koala gibiyiz.
 
Merhaba hanımlar.
38 yaşında çalışan 5.5 aylık erkek bebeği olan bir anneyim. 8 yıldan sonra bir kaç tedavi ve en son ilk tüp bebek denemesi sonucunda kucağıma aldım yavrumu.
Yani hem beklediğim hem istediğim bir bebekti kuzucuk.
Erken doğum yaptığım için doğum iznimin hepsi doğum sonrasına kaldı ve ben ücretsiz izin almayı aklımdan geçirsem de içimden geçirmeden 3.5 aylıkken oğlum işe başladım.
Çünkü bazen bebeğe çok tahammülsüz olduğumu görüyordum.
Son 1 ayda işler daha da değişti. Normal şartlarda da sinirli ve öfke kontrolü olmayan biriyim. Fakat son bir kaç haftadır akşam ağladığında susmadığında ona bağırmalarım oldu. Bir kaç kez sıkıştırıp, sarsmak istedim. Bu istek geldiğinde kendimi tuttum hep şükür. Fakst o kriz anında çok kızıyorum söyleniyorum vs... Eşim sağolsun yanımdaysa alıyor bebeği vs. Dün akşam üzeri yalnızdık bebekle. Akşam 16 dan gece 3 e kadar uyumadı bu arada. Bir ara o kadar çileden çıktım ki kafamı duvarlara vurdum. Sakinleşmek için bebeği yatağına bırakıp çıkıp balkona bir sigara içtim ağlamasına aldırmadan.
Gece babası biraz uyuttu tam uyuycaz derken yine çığlık kıyamet. Ağlama diye bağrılır mı el kadar bebeğe. Bağırdım. Yine eşim sağolsun aldı çabaladı. Ama susmaz ki el kadar bebe. Benim stresim de geçiyor ona.
Oturma odadı mutfak vs derken uyudu. Yatağına alıcam eşim uyumuş oturma odasında. Eşimi kaldırdım. Kalk yanımızda yat ben bir daha ağlarsa bir şey yaparım diye korkuyorum dedim.
Ne kadar üzücü değil mi?
Geçen hafta eşime söyledim, iyi hissetmiyorum, bazen bir an öldürmek geliyor içimden dedim. Yetemiyorum, kötü anneyim, susturamıyorum, mutlu edemiyorum, bir şey yapmaktan korkuyorum bana yardım et, elimden tut dedim. O senin canın bir şey yapmazsın dedi, sen çok iyi bir annesin geçecek bunlar dedi ve konuyu kapattı.
O kadar mutsuzum ve utanç duyuyorum ki anlatamam. Bu söylediğim sadece bebeğimin uykuya dalamadığı ve uykunun krize döndüğü anlarda geçerli. Diğer zamanlar bebeğime her anne kadar en iyisini vermeye çalışıyorum.
Sinir anında bebeğimin kuvezde kaldığı anları getiriyorum aklıma. Derin nefes alıyorum, sarılıp özür diliyorum yavrucuktan. Bir daha yapmayacağım diyorum ama kontrolü kaybediyorum yibe bir noktada.
Böyle işte. Bu anlattıklarım günlük rutinimiz değil elbette. Haftada belki 1. Fakat benşm vicdan azabım hergün.
Doğruyu bilip, hatasını bilip kendşne sözün geçmemesi nedir bötle. Ben oğluma böyle bir anne olmak istemiyorum. Bana bir çıkış yolu gösterin lütfen.

Yanınızda biri varsa ona verin o kriz anlarında ortamı terk edinZ
Ağlamasına aldırmadan çıkıp 5 dk başka odada durun balkon gibi.
Bebeği sarsmanız sarsılmış bebek sendromuna neden olabilir.
Biraz rahatlamaya ihtiyacınız var gibi görünüyor
 
çallışan anneydim ve kızım tam 4 sene aslaaaa uyumadı, hem gunduz hem gece, geceleri 8.uyanmasından sonrasını sayamazdım, gözaltlarım morarmıştı resmen, bitmiştim, işyerinde ki performansım yerlerdeydi fakat o anlarda sadece sinirden hüngür hüngür ağlardım, ne bagırdım ona, ne hırpaladım aslaaaa....

normal değilsiniz, allah korusun o an ona bir zarar vermekten bahsetmişsiniz, lütfen acilen yardım alın....
 
Bunu her lohusaya veya anneye yazmam zamanla geçer falan derim ama siz acilen psikolojik destek alın.
Lohusa depresyonunu ağır geçiriyorsunuz. Emzirirken içilebilen ilaçlar var.

Üstelik sırf kafanız rahat etsin diye işe başlamışsınız. Bu da bir hata.
Normal şartlarda çalışmak iyi gelir ama siz daha bebeğe bile alısamamışken bir de iş sorumluluğu almışsınız.
Bebeğe kim bakıyor?

Kimbilir neden ağlıyor yavrucak. Daha gaz sancısı bitmemiştir. Korkar annesini arar. İlla da bir sebep olması şart değil. Alıp koynunuza basıp susturacağınıza itiyorsunuz.
Sanırım psikolojiniz bebeği reddediyor.
Bağırarak daha çok korkutuyorsunuz.

Dün Charlize Theron'un oynadığı Tully filmini izledim. Lohusa depresyonu yaşayan 3 çocuklu bir anneyi anlatıyordu.
Kendimden de bir şeyler buldum. Ama bu derece ağır yaşamadığım için şükrettim.

Daha o bebeğin diş sancısı vs. olacak. Saat başı uyanacak uyumayacak. O zaman ne yapacaksınız?
Kendinizi hazırlayın anne olmaya. Çünkü hiç kolay değil. Bebek saksıda büyümez. Çok büyük özveri ister..

İşim evime çok yakın, öğlen arasında eve gidiyorum, 16 da çıkıyorum. İş yerinde güzel bir ekiple çalışıyorum gitmem gerektiğinde hep bebeğimin yanındayım.
Ayrıca sizi cevaplarken yazayım normalde eli maşalı sürekli bebeğe bağıran bebeği hırpalayan biri değilim bu sanırım yanlış anlaşıldı.
 
Tedavi ol tedavi ol demeyeceğim ben. Mesele bu değil bence. Çalışıyorsunuz, yorgun bir hayatınız var. Çocuğunuzu rahat anlayamıyor yada kulak veremiyor olabilirsiniz. İlk yıl zaten çok sıkıntılı, hem anne hem bebek için. Bu süreçte ayrı kalmanız sizi yıpratacak.

İşten ayrılın yada hakkınız varsa ücretsiz izne ayrılın. Gündüz bol bol dinlenin çocuk uyuduğunda. Düzenine hakim olun.
 
İsten izin alip biraz dinlenin. Ben sigara icmenize takildim. Emziriyorsaniz yazik bebege de geciyor. Psikiolojik destek de almalisiniz. Ama herkes yasiyor boyle seyler. Kotu bir anne deilsiniz elbette.
 
Merhaba hanımlar.
38 yaşında çalışan 5.5 aylık erkek bebeği olan bir anneyim. 8 yıldan sonra bir kaç tedavi ve en son ilk tüp bebek denemesi sonucunda kucağıma aldım yavrumu.
Yani hem beklediğim hem istediğim bir bebekti kuzucuk.
Erken doğum yaptığım için doğum iznimin hepsi doğum sonrasına kaldı ve ben ücretsiz izin almayı aklımdan geçirsem de içimden geçirmeden 3.5 aylıkken oğlum işe başladım.
Çünkü bazen bebeğe çok tahammülsüz olduğumu görüyordum.
Son 1 ayda işler daha da değişti. Normal şartlarda da sinirli ve öfke kontrolü olmayan biriyim. Fakat son bir kaç haftadır akşam ağladığında susmadığında ona bağırmalarım oldu. Bir kaç kez sıkıştırıp, sarsmak istedim. Bu istek geldiğinde kendimi tuttum hep şükür. Fakst o kriz anında çok kızıyorum söyleniyorum vs... Eşim sağolsun yanımdaysa alıyor bebeği vs. Dün akşam üzeri yalnızdık bebekle. Akşam 16 dan gece 3 e kadar uyumadı bu arada. Bir ara o kadar çileden çıktım ki kafamı duvarlara vurdum. Sakinleşmek için bebeği yatağına bırakıp çıkıp balkona bir sigara içtim ağlamasına aldırmadan.
Gece babası biraz uyuttu tam uyuycaz derken yine çığlık kıyamet. Ağlama diye bağrılır mı el kadar bebeğe. Bağırdım. Yine eşim sağolsun aldı çabaladı. Ama susmaz ki el kadar bebe. Benim stresim de geçiyor ona.
Oturma odadı mutfak vs derken uyudu. Yatağına alıcam eşim uyumuş oturma odasında. Eşimi kaldırdım. Kalk yanımızda yat ben bir daha ağlarsa bir şey yaparım diye korkuyorum dedim.
Ne kadar üzücü değil mi?
Geçen hafta eşime söyledim, iyi hissetmiyorum, bazen bir an öldürmek geliyor içimden dedim. Yetemiyorum, kötü anneyim, susturamıyorum, mutlu edemiyorum, bir şey yapmaktan korkuyorum bana yardım et, elimden tut dedim. O senin canın bir şey yapmazsın dedi, sen çok iyi bir annesin geçecek bunlar dedi ve konuyu kapattı.
O kadar mutsuzum ve utanç duyuyorum ki anlatamam. Bu söylediğim sadece bebeğimin uykuya dalamadığı ve uykunun krize döndüğü anlarda geçerli. Diğer zamanlar bebeğime her anne kadar en iyisini vermeye çalışıyorum.
Sinir anında bebeğimin kuvezde kaldığı anları getiriyorum aklıma. Derin nefes alıyorum, sarılıp özür diliyorum yavrucuktan. Bir daha yapmayacağım diyorum ama kontrolü kaybediyorum yibe bir noktada.
Böyle işte. Bu anlattıklarım günlük rutinimiz değil elbette. Haftada belki 1. Fakat benşm vicdan azabım hergün.
Doğruyu bilip, hatasını bilip kendşne sözün geçmemesi nedir bötle. Ben oğluma böyle bir anne olmak istemiyorum. Bana bir çıkış yolu gösterin lütfen.
Yoksa öldürebilirim kismini okuyunca kesinlikle psikolojk yardm almanizi tavsiye ederm.evet her anne zorlanir bende zorlandm ayni sizin gbi zor bi bebekti uyumazdi kolik bi bebekti hep aglardi ama cok sukur aklimdan boyle kotu bisi gecmedi.size yardm edicek annenz ablanz falan varmi yardmci olsalar
 
Halbuki az önce beni bunları yapıyırum ve yazdım diye darağacına götürüyorlardı.
Herkes herkesin çocuğunu kendi çocuğuyla kıyaslıyodur da ondan. El kadar bebek olduğunu herkes biliyo siz de biliyosunuz ama bebeğinizin sizi ne kadar zorladığını sizden başka kimse bilemez. Konuşanların çoğunun çocuğu sizin anlattıklarınıza göre çok çok sakindir eminim.
 
Mutkaka tedavi olmalısınız. El kadar bebeğe bunca öfke, öldürmek geliyo bazen içimden demişsiniz. Bu bebek büyüycek etrafı karalıycak, kırıp dökücek, ortalığı dağıtıp batırcak, hasta olucak ateşlenicek kusucak. Daha bi sürü şey olucak.. Sizdeki bu bozuk psikoloji ve tahammülsüz halinizle nasıl olucak bunlar? Şimdiden böyleyseniz o çocuk elinizde kalır Allah muhafaza.

İlk oğlum günde 1.5 saat ancak uyurdu, yüreğimin parçalandığını hissederdim uykusuzluktan. Yardım eden hiç kimsem yoktu. Eşim yardımcı olurdu işinden fırsat buldukça. Yine de o halimde en fazla nolur uyu artık diye ağlardım.

Öfke kontrol terapisi alın hiç olmazsa.
 
İsten izin alip biraz dinlenin. Ben sigara icmenize takildim. Emziriyorsaniz yazik bebege de geciyor. Psikiolojik destek de almalisiniz. Ama herkes yasiyor boyle seyler. Kotu bir anne deilsiniz elbette.
Hamileliğimden beri kullanmıyordum. Dün içtim o anda. Sakinleşemeyecekmişim gibi geldi
 
Burada tüm detaylara yer vermedim. Bebekle sorunumuzu öncelikle meme reddi ve emzirememek olduğunu düşündüm. Ben yeterince emziremediğim ve bebek aç kaldığı için böyle diye düşünerek emzirme desteği aldım. 15 gün önce. Emzirme sorunumuzu hallettik herşey yoluna girdi sanmıştım. Tekrarlayacağını düşünmemiştim.

belki koliktir doktora sordunuz mu?
kolikse siz ne yaparsanız yapın ağlamaya devam edecektir. hep aynı saatler arasında mı ağlıyor?
birde yine kızacaksınız belki ama sanki sizde henüz bebeği sahiplenememe size ait olduğunu anlayamama durumu da var sanki. kaçıncı defadır bebek bebek diye bahsediyorsunuz. bebeğim oğlum vs değil.
sizi rahatsız eden noktayı bulmanız lazım bence. düzen değişikliği mi? artık hayatınızın bir parçası olması mı? sorumluluk mu? artık bazı şeylerin sizin insiyatifinizde olmaması mı?
bunları da ancak destek alarak çözebilirsiniz.
 
İşim evime çok yakın, öğlen arasında eve gidiyorum, 16 da çıkıyorum. İş yerinde güzel bir ekiple çalışıyorum gitmem gerektiğinde hep bebeğimin yanındayım.
Ayrıca sizi cevaplarken yazayım normalde eli maşalı sürekli bebeğe bağıran bebeği hırpalayan biri değilim bu sanırım yanlış anlaşıldı.

Bakın bizim burada neyi ne kadar anladığımız çok önemli değil.
Ama amacımız bir anne ve bebeğe yardım etmek.
Ben de lohusalık yaşamış, hala aklıma geldikçe yorgunluktan o günleri doyasıya yaşamadığı için pişmanlık duyan bir anneyim.
Bunu nasıl mı hissediyorum? Eski fotoğraflara bakarken.

O yüzden kendiniz için en çabuk şekilde nasıl yardım alırsanız o kadar iyi olur.

Ben de 4.5 aylıkken işe başladım. Gün içinde eve gelip emzirip biraz oynayıp işe giderdim. Hiç problem etmeyeceğim şeyler için kavga çıkarırdım. Zaman içinde atlattım..

İnanır mısınız doğumdan sonra diş sıkma huyum başladı. O an kötü bir şey olmasına gerek yoktu. Durup dururken dişlerimi sıktığımı farkederdim..
Sizin gibi öldürme, duvara çarpma, kendimden korkma hissi vs. kadar olmadı. Sizin lohusalık bunalımını ağır geçirdiğinizi düşünüyorum.
Ve bu bir çok kadında olabiliyor. Kendi kendine geçmesini beklemek hata olur.

Bahsettiğim filmi de izleyin derim.
 
Back
X