• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Anne olmamalı mıydım?

Biran evvel toparlanmanız dileğiyle...
Unutmayın her anne mükemmeldir ..
Siz yaşadığınız bu psikolojik sorunun farkına varıp, rahatsızlığınızı dile getirmişsiniz zaten...
Psikolojik destek ile herşey daha güzel olacak inşaallah
Eşinizi de alkışlıyorum elinden gelen desteği yapmış, çoğu eş eşiniz gibi anlayışlı olamazdı diye düşünüyorum... (geceleri kalkıp bebeği sakinleştirme vs.)
Az önce eşimle konuştum. Ben gitmek istiyorum dedim. Tamam ben de gelirim dedi randevu aldık. Düzelmesi lazım zaten. Burada kışkırtıcı yırumlar olmasına rağmen bu bile iyi gelmişken bir destekle çok şeyi olumlarım umarım
 
Merhaba hanımlar.
38 yaşında çalışan 5.5 aylık erkek bebeği olan bir anneyim. 8 yıldan sonra bir kaç tedavi ve en son ilk tüp bebek denemesi sonucunda kucağıma aldım yavrumu.
Yani hem beklediğim hem istediğim bir bebekti kuzucuk.
Erken doğum yaptığım için doğum iznimin hepsi doğum sonrasına kaldı ve ben ücretsiz izin almayı aklımdan geçirsem de içimden geçirmeden 3.5 aylıkken oğlum işe başladım.
Çünkü bazen bebeğe çok tahammülsüz olduğumu görüyordum.
Son 1 ayda işler daha da değişti. Normal şartlarda da sinirli ve öfke kontrolü olmayan biriyim. Fakat son bir kaç haftadır akşam ağladığında susmadığında ona bağırmalarım oldu. Bir kaç kez sıkıştırıp, sarsmak istedim. Bu istek geldiğinde kendimi tuttum hep şükür. Fakst o kriz anında çok kızıyorum söyleniyorum vs... Eşim sağolsun yanımdaysa alıyor bebeği vs. Dün akşam üzeri yalnızdık bebekle. Akşam 16 dan gece 3 e kadar uyumadı bu arada. Bir ara o kadar çileden çıktım ki kafamı duvarlara vurdum. Sakinleşmek için bebeği yatağına bırakıp çıkıp balkona bir sigara içtim ağlamasına aldırmadan.
Gece babası biraz uyuttu tam uyuycaz derken yine çığlık kıyamet. Ağlama diye bağrılır mı el kadar bebeğe. Bağırdım. Yine eşim sağolsun aldı çabaladı. Ama susmaz ki el kadar bebe. Benim stresim de geçiyor ona.
Oturma odadı mutfak vs derken uyudu. Yatağına alıcam eşim uyumuş oturma odasında. Eşimi kaldırdım. Kalk yanımızda yat ben bir daha ağlarsa bir şey yaparım diye korkuyorum dedim.
Ne kadar üzücü değil mi?
Geçen hafta eşime söyledim, iyi hissetmiyorum, bazen bir an öldürmek geliyor içimden dedim. Yetemiyorum, kötü anneyim, susturamıyorum, mutlu edemiyorum, bir şey yapmaktan korkuyorum bana yardım et, elimden tut dedim. O senin canın bir şey yapmazsın dedi, sen çok iyi bir annesin geçecek bunlar dedi ve konuyu kapattı.
O kadar mutsuzum ve utanç duyuyorum ki anlatamam. Bu söylediğim sadece bebeğimin uykuya dalamadığı ve uykunun krize döndüğü anlarda geçerli. Diğer zamanlar bebeğime her anne kadar en iyisini vermeye çalışıyorum.
Sinir anında bebeğimin kuvezde kaldığı anları getiriyorum aklıma. Derin nefes alıyorum, sarılıp özür diliyorum yavrucuktan. Bir daha yapmayacağım diyorum ama kontrolü kaybediyorum yibe bir noktada.
Böyle işte. Bu anlattıklarım günlük rutinimiz değil elbette. Haftada belki 1. Fakat benşm vicdan azabım hergün.
Doğruyu bilip, hatasını bilip kendşne sözün geçmemesi nedir bötle. Ben oğluma böyle bir anne olmak istemiyorum. Bana bir çıkış yolu gösterin lütfen.
Zaman zaman hepimizde oluyor bu sinir stres sonrası pişmanlık.. Ama aşırıya kaçmamak kaydıyla her evde olabilir tartışma kendine yüklenme keşke biri olsa yardım edecek zaman zaman bebegi alacak seni ferahlatacak ozmn sana da iyi gelirdi.. Destek almak muhakkak ikinize hatta üçünüze de iyi gelecektir
 
İşte diyorum ya empati empati empati. Empati kuramıyorlar o yetenekleri yok. Konu kendini övmeye gelince ama wuhuu allahuekber. Kendilerinden geçiyorlar
Bebek dediğime takılanlar olmuş yardırıyor. Bebeğim desem o çocuğa bebeğim deme hakkın yok diyecekler falan falan.
Elbette herkes destek olsun beni ayakta alkışlasın istemiyorum fakat sınırlarını bilsin insanlar.
Terbiye sınırı... yok fakat. Şu klavye delikanlılığı tabiri var ya tam bu hanım efendiler için uygun.
 
Bebek dediğime takılanlar olmuş yardırıyor. Bebeğim desem o çocuğa bebeğim deme hakkın yok diyecekler falan falan.
Elbette herkes destek olsun beni ayakta alkışlasın istemiyorum fakat sınırlarını bilsin insanlar.
Terbiye sınırı... yok fakat. Şu klavye delikanlılığı tabiri var ya tam bu hanım efendiler için uygun.
Ya valla hasetlikleri klavyelerine yansımış
 
Ya siz gerçekten mükemmel bi insansınız şu yorumun alnı olsa da öpsem keşke. İşte örnek bir mesaj. Derdini paylaşan bir insana yardımcı olabilmek için gerekli unsurların hepsi bu mesajda mevcut: rasyonel yaklaşım, pozitif enerji, iyi temenni, çözüm önerisi ve olumlu noktalara dikkat çekiş. Şu mesajı okuyup biraz insanlık öğrenirler umarım
Canım çoğumuz anneyiz yahut anne adayıyız ..
Lohusa depresyonunun dibine kadar yaşayanlarımız yahut kıyısından dönenlerimiz olmuştur illa ki...
Arkadaş dip doktasına ulaşmış ne yazık ki...
Çoğu yorumu okudum üzüldüm açıkcası...
Herkes arkadan konuşmaya, bilmedikleri konular üzerinden yorum yapmaya bayılıyor sanırım...
Bu annemiz evladını sevmediği için mi çalışmak zorunda acaba... . Ülkemizin durumundan kimsenin haberi yok sanırım... Bu bezler mamalar kıyafetler aldı başını gitti ne yapsın bu anne...
Her anne gibi en iyisini benimde evladım kullansın derdinde...
Çalışmasa evde bebekle kaldığı zaman içerisinde Allah korusun zarar bile verebilirdi...
Herkesin hayatı instagramdaki gibi mükemmel burada da sanırım...
Arka yüzünde neler dönüyor bir Allah bilir =)
 
Az önce eşimle konuştum. Ben gitmek istiyorum dedim. Tamam ben de gelirim dedi randevu aldık. Düzelmesi lazım zaten. Burada kışkırtıcı yırumlar olmasına rağmen bu bile iyi gelmişken bir destekle çok şeyi olumlarım umarım
Bence yorumları okumayın canı sıkılan, derdi olan size patlamış...
Umarım destekle daha hızlı atlatırsınız...
Elimden gelen tek şey dua etmek...
Bebeğinizle eşinizle bir ömür boyu mutlu yaşamanız dileğiyle...

Bu arada eşinizin değerini bilin =) burada bu gözler neler neler okudu bir bilseniz =) maşaallah diyelim
 
Bende 5 aylik bebek annesiyim ve sinirden yazdıklarının tamamini okumadim bile kucuck sana muhtac bebegi birakip 3.5 ayda kosa kosa ise gidersen olacagi bu ne oldu acliktan oldunuz mu acikta miydiniz Allah bilir 3 kurus para icin aksama kadar 1000 kisiye tahammul ediyosunuzdur bi avuc cana yaptiklariniza bak Allah korusun o bebegi sizden derhal psikologa gidin anneniz kayinvalideniz varsa yaniniza cagirin sizin elinize kalmasin o masum cocuk
Yuhh ya bu nasıl bi yorumdur.. Eğitim seviyenizi merak ettim
 
Konu sahibini de medeni cesaretinden dolayı tebrik etmek lazım.. O topa tutanlarda kimbilir neler yaşıyor ama kimse yogurdum ekşi demez.. Kimse mükemmel değil. Önemli olan hataların farkına varıp düzelmeye calısmak. Daha iyi olmak için adım atmak
 
Merhaba hanımlar.
38 yaşında çalışan 5.5 aylık erkek bebeği olan bir anneyim. 8 yıldan sonra bir kaç tedavi ve en son ilk tüp bebek denemesi sonucunda kucağıma aldım yavrumu.
Yani hem beklediğim hem istediğim bir bebekti kuzucuk.
Erken doğum yaptığım için doğum iznimin hepsi doğum sonrasına kaldı ve ben ücretsiz izin almayı aklımdan geçirsem de içimden geçirmeden 3.5 aylıkken oğlum işe başladım.
Çünkü bazen bebeğe çok tahammülsüz olduğumu görüyordum.
Son 1 ayda işler daha da değişti. Normal şartlarda da sinirli ve öfke kontrolü olmayan biriyim. Fakat son bir kaç haftadır akşam ağladığında susmadığında ona bağırmalarım oldu. Bir kaç kez sıkıştırıp, sarsmak istedim. Bu istek geldiğinde kendimi tuttum hep şükür. Fakst o kriz anında çok kızıyorum söyleniyorum vs... Eşim sağolsun yanımdaysa alıyor bebeği vs. Dün akşam üzeri yalnızdık bebekle. Akşam 16 dan gece 3 e kadar uyumadı bu arada. Bir ara o kadar çileden çıktım ki kafamı duvarlara vurdum. Sakinleşmek için bebeği yatağına bırakıp çıkıp balkona bir sigara içtim ağlamasına aldırmadan.
Gece babası biraz uyuttu tam uyuycaz derken yine çığlık kıyamet. Ağlama diye bağrılır mı el kadar bebeğe. Bağırdım. Yine eşim sağolsun aldı çabaladı. Ama susmaz ki el kadar bebe. Benim stresim de geçiyor ona.
Oturma odadı mutfak vs derken uyudu. Yatağına alıcam eşim uyumuş oturma odasında. Eşimi kaldırdım. Kalk yanımızda yat ben bir daha ağlarsa bir şey yaparım diye korkuyorum dedim.
Ne kadar üzücü değil mi?
Geçen hafta eşime söyledim, iyi hissetmiyorum, bazen bir an öldürmek geliyor içimden dedim. Yetemiyorum, kötü anneyim, susturamıyorum, mutlu edemiyorum, bir şey yapmaktan korkuyorum bana yardım et, elimden tut dedim. O senin canın bir şey yapmazsın dedi, sen çok iyi bir annesin geçecek bunlar dedi ve konuyu kapattı.
O kadar mutsuzum ve utanç duyuyorum ki anlatamam. Bu söylediğim sadece bebeğimin uykuya dalamadığı ve uykunun krize döndüğü anlarda geçerli. Diğer zamanlar bebeğime her anne kadar en iyisini vermeye çalışıyorum.
Sinir anında bebeğimin kuvezde kaldığı anları getiriyorum aklıma. Derin nefes alıyorum, sarılıp özür diliyorum yavrucuktan. Bir daha yapmayacağım diyorum ama kontrolü kaybediyorum yibe bir noktada.
Böyle işte. Bu anlattıklarım günlük rutinimiz değil elbette. Haftada belki 1. Fakat benşm vicdan azabım hergün.
Doğruyu bilip, hatasını bilip kendşne sözün geçmemesi nedir bötle. Ben oğluma böyle bir anne olmak istemiyorum. Bana bir çıkış yolu gösterin lütfen.
Uykusuzluktan, yorgunluktan bayılma noktasina geldiğim zamanlarda, gaz sancısıyla sabah beslere kadar omuzumda gezdirip dizlerimin tutmayip tam isyan edecegim zamanlarda bir an için Allahin kucağımdaki o emaneti benden aldığını hayal ederim. Ne büyük ne geçmez bir acı değil mi?
İki yıl önce tanıdığım biri çok hareketli ve yaramaz iki yaşındaki oğluna bu bize Allahin bir cezası dedi sinir anında. Çocuk on gün sonra iki defa ust uste ateşli havale geçirdi ölümden döndü. Bu olay beni çok etkilemiştir. Elinizdeki nin kıymetini bilin ve acilen destek alın derim.
 
Lohusalık sendromu bu kadar uzun sürer mi acaba. Aklıma ilk o geldi. Bilen anneler yazsın belki de ağır şekilde lohusalık sendromu geçiriyorsunuzdur. (lohusalık sıtması da diyolar galiba). Bana kayınvalidem bahsetmişti ben dogum yaptıgımda. Ona olmuş 2. Doğumunda. Emzirmek bile istememiş. Ağır bir şey diye biliyorum. Buraya yazdıgınıza göre sizde bir gariplik oldugunun farkındasınız. Profesyonel bir destek almanız şart. İçten içe kızıyorum ama size de üzüldüm aynı zamanda. Kimse böyle şeyler yaşamak yaşatmak istemez neticede. Umarım kısa zamanda toparlanırsınız. Ama tıbbi destek şart.
 
Madem kötüsün o ağlarken sen de onunla ağla. Sarsmak, öldürme hissi ve zarar vermeyi istemek ciddi psikolojik tedavi gerektirir.
 
Lohusa depresyonunda olabilirsiniz.sizi hemen bir teşhisle etiketlemek ve endişelendirmek istemem.ama randevuyu da almışsınız sanırım,lütfen gidin ve güzelce destek alma sürecine devam edin,bırakmayın.
Amerikada beş çocuklu bir anne, ha bu arada bizdeki klasik tanımıyla ilk 40 günde filan da değil yani kaçıncı çocuktan beri bu depresyondaymış kadın.doktoru aileyi uyarmış ama önemsememişler.kadın beş çocuğunu da küvette boğup öldürmüş.olaydan sonra hem kadın hem de doktorun uyarısını dinlemediği için eşi tutuklanmış.kadının ankayacağınız üzere psikolojisi iyi değil,çocuklarına iyilik ettiğini kurtardığını sanıyor.
Bu korkunç şey size olacak demiyorum lütfen yanlış anlamayın.ama bir tarafta destek alıp bunu aşmak var diğer tarafta Allah korusun bunlar var.hiçbir anormallik olmasa bile güzel güzel anne-çocuk ilişkinizi yaşamak varken neden bu hali çekesiniz?
Lütfen lütfen yargılayıcı tiplere takılmayın,bu uydurma bir depresyon değil,bu naz kapris şımarıklık değil.gayet yaygın bir şey.ve çözümü var.siz “kötü bir annesin” diyenleri dinleyip bu derde hapsetmeyin kendinizi
 
Evet çok mutluyum. Çocuğumu hırpalamıyorum yanlış okumuşsunuz balkondan atıyorum eşim koşup tutuyor allahtan.
Mesela çok mu mükemmelsiniz?
Mükemmel değilim öyle bir iddiam da yok, ama en azından çocuklarıma iyi bir anne olmaya çalışıyorum. Normalde eleştirmeyecektim sabret geçer vs diyecektim ama bazen çocuğu öldürmek istiyorum cümlenizden sonra birden irite oldum , ılımlı yaklaşamıyorum kusura bakmayın.
 
Garip bir tavsiye olarak gelebilir, belki kulak tıkacı kullansanız sesi daha az duyacağınız için daha rahat olabilirsiniz,her ağladığında onu taksanız daha az sinir olursunuz bence. (Birkaç çeşit tıkaç alırsanız hangisi daha iyi sesi kesiyorsa onu deneyerek bulursunuz ) Tabi bu kalıcı bir çözüm değil, anlık olarak işe yarayacak o an daha az gerilmenize sebep olacak bir yol.
 
çalışan bir kadın olduğunuzu yazmışsınız.kimseye sormadan eve yardımcı alabilirsiniz. sizi inanın çok iyi anlıyorum. öfkeniz bedeniniz çok zorlandığı için ortaya çıkıyor. bence kötü bir anne değilsiniz. 19 20 li yaşlarda küçücük annelerin bile öfke reaksiyonuna şahit olabiliyoruz. insanız sonuçta. kendinize yüklenmeyin. birçok kadın da böyle düşünebiliyor. fiiliyata geçirmedikten sonra çocuğunuzla ilgili olumsuz düşünceleriniz sizi korkutmasın. ama lütfen bir yardımcı edinin. bedeniniz rahat edince o denli sinirli tavırlarınız olmayacaktır.
 
Merhaba hanımlar.
38 yaşında çalışan 5.5 aylık erkek bebeği olan bir anneyim. 8 yıldan sonra bir kaç tedavi ve en son ilk tüp bebek denemesi sonucunda kucağıma aldım yavrumu.
Yani hem beklediğim hem istediğim bir bebekti kuzucuk.
Erken doğum yaptığım için doğum iznimin hepsi doğum sonrasına kaldı ve ben ücretsiz izin almayı aklımdan geçirsem de içimden geçirmeden 3.5 aylıkken oğlum işe başladım.
Çünkü bazen bebeğe çok tahammülsüz olduğumu görüyordum.
Son 1 ayda işler daha da değişti. Normal şartlarda da sinirli ve öfke kontrolü olmayan biriyim. Fakat son bir kaç haftadır akşam ağladığında susmadığında ona bağırmalarım oldu. Bir kaç kez sıkıştırıp, sarsmak istedim. Bu istek geldiğinde kendimi tuttum hep şükür. Fakst o kriz anında çok kızıyorum söyleniyorum vs... Eşim sağolsun yanımdaysa alıyor bebeği vs. Dün akşam üzeri yalnızdık bebekle. Akşam 16 dan gece 3 e kadar uyumadı bu arada. Bir ara o kadar çileden çıktım ki kafamı duvarlara vurdum. Sakinleşmek için bebeği yatağına bırakıp çıkıp balkona bir sigara içtim ağlamasına aldırmadan.
Gece babası biraz uyuttu tam uyuycaz derken yine çığlık kıyamet. Ağlama diye bağrılır mı el kadar bebeğe. Bağırdım. Yine eşim sağolsun aldı çabaladı. Ama susmaz ki el kadar bebe. Benim stresim de geçiyor ona.
Oturma odadı mutfak vs derken uyudu. Yatağına alıcam eşim uyumuş oturma odasında. Eşimi kaldırdım. Kalk yanımızda yat ben bir daha ağlarsa bir şey yaparım diye korkuyorum dedim.
Ne kadar üzücü değil mi?
Geçen hafta eşime söyledim, iyi hissetmiyorum, bazen bir an öldürmek geliyor içimden dedim. Yetemiyorum, kötü anneyim, susturamıyorum, mutlu edemiyorum, bir şey yapmaktan korkuyorum bana yardım et, elimden tut dedim. O senin canın bir şey yapmazsın dedi, sen çok iyi bir annesin geçecek bunlar dedi ve konuyu kapattı.
O kadar mutsuzum ve utanç duyuyorum ki anlatamam. Bu söylediğim sadece bebeğimin uykuya dalamadığı ve uykunun krize döndüğü anlarda geçerli. Diğer zamanlar bebeğime her anne kadar en iyisini vermeye çalışıyorum.
Sinir anında bebeğimin kuvezde kaldığı anları getiriyorum aklıma. Derin nefes alıyorum, sarılıp özür diliyorum yavrucuktan. Bir daha yapmayacağım diyorum ama kontrolü kaybediyorum yibe bir noktada.
Böyle işte. Bu anlattıklarım günlük rutinimiz değil elbette. Haftada belki 1. Fakat benşm vicdan azabım hergün.
Doğruyu bilip, hatasını bilip kendşne sözün geçmemesi nedir bötle. Ben oğluma böyle bir anne olmak istemiyorum. Bana bir çıkış yolu gösterin lütfen.
Asıl biz size öfke doluyuz. El kadar bebenin ne suçu var. Bir de tüp bebekle sahip olmuşsunuz ona. Öldürmeyi düşünüyorum ne demek. Allah'tan korkun
Oldururseniz ebediyen cehennemde kalacaksiniz. Bunu göze alıyor musunuz katil !!! Bu kadar şeytanın içinize girmesine müsaade etmeyin . Besmele çekin. Ve de bakin tutun !!!

Çocuğun ne suçu vardı ki sizin gibi annesi var!!!
 
Siz ne kadar terbiyesiz bir insansınız.
Allaha çok şükür benim evladımı benden koruyacak annem babam kayınvalidem var. İnşallah sizin de bir avuç çocupunuzu sizden koruyacak birisi vardır.
Ekmeğimi aşımı siz mi vereceksiniz. Benim evime giren girecek olan 3 kuruş paranın hesabından size ne siz bunu hangi cürret ile sorgularsınız. Siz bana laf söyleywne kadar kendi nefret söylemlerinizi törpüleyin.
Hiç kşmseye bu yorumu yapmamıştım ama tekrar söyleyeceğim ne kadar terbiyesiz bir insansınız. Yazık size
Bu tarz seviyesizlikleri gözardı edin lütfen... Bir adet şuan üst mesajda da bulunuyor. :işsiz:

Sizi takdir ettim. Sorunun farkında olup kendinizle yüzleşebilmiş ve çözüm için çabalayıp içinizi dökmüşsünüz. Umarım alacağınız psikolojik destek bir an önce yardımcı olur. :KK200:
 
Canım benim zaten durumun yanlış olduğunun farkındasın. Eşinle bunu paylaşman çok yerinde olmus durumu bilmesi en azından sana desteğini artirir. Çokta anlayışlı yaklaşmış. Nefes egzersizleri yapabilirsin gün içinde ve ofkelendiginde. Ve herkesin söylediği gibi destek almalısın. Eminim bi çok kadın böyle bi dönemden geçiyordur. Yeni annesin bu bi geçiş dönemi yeni sorumluluklar. Yeni görevler. Küçücük bi bebeğin annesi olmak , hiç kolay bişey değil. Kendini suçlaman gereken bişey yok. Yanlış giden şeylerinde farkındasın. Umarım en yakın zamanda cozersiniz durumu.
 
Konunuz aklıma çok takıldı. Bir şey daha paylaşmak isterim, belki denersiniz, belki faydası olur.

Ben Oğlumun sıkıntılı anlarında yatıştırmak için bir yöntem bulmuştum ve inanılmaz işe yarıyordu.
Kucağıma alıp, sarılıp büyükçe bir aynanın önüne geçiyordum Onunla ve başlıyordum aynaya bakarak, orada Onun gözleri ile buluşarak ve öncelikle dikkatini çekecek heyecanlı/neşeli bir tonlamave sözler ardından ise tatlı ve sakin bir ses tonu ile konuşuyordum. Dakika'ya varmaz rahatlamaya başlardı eğer o anda başka bir rahatsızlığı yok ise..
 
Benim oglumda erken dogdu 26+1 haftalik. Cok yiprandim lohusaligim yollarda hastanelerde gecti ve agir atlattim, hala o donemden kalma cabuk sinirlenmelerim, cabuk panik olma, korku var ama cocuklarima karsi degil.
Bebeginiz durduk yere kuveze almadilar, ne kadar erken dogdu bebeginiz bilmiyorum ama aglama anlarinda akliniza getirin, yaninizda kalmak icin hayata tutunmak icin nasil savastigini neler cektigini goz onune getirin ve o agladiginda sizin aklinizdakileeri dusuncelerinizi bi gozden gecirin!!
Ve en onemlisi destek prof. Yardim almaniz sart.
 
Back
X