Bu kez bu çok aşina olduğum kelimeleri duyma sebebim işten çıkarılmam ve bir ay içinde yeni işe giremediğim için fazla uyumam, sorumluluk duymamam, ev hanımlığına heveslenmemmiş. Bu laflar üzerine korkma ben iş bulur çalışırım. Bir erkeğe kendimi besletecek yaaşatacak biri değilim gururum kaldırmaz bi kere dedim diye bir ay konuşmadık. Bir ay boyunca enkaz şeklinde ders çalıştım ve dün çok önemli bir sınavım vardı. Nasıl geçti diye mesaj atınca da pişman oldu sanıp döndü dedim ama duyduğum söz artık sevilmediğim oldu.
Kalan ömrümde kaç kişiden daha bu sözü duyacağım artık kestiremiyorum. Dünyanın tüm sevgisiyle önce göklere çıkaran, sonra bir anda aşağıya bırakıp "ağlıyo musun?? neden ki? Ağlanacak bir durum yok" diyen erkeklerini bulma kurumu oldum.
Erkeklere zerre güvenim yok, hiç inanmadım tam manasıyla zaten sözlere, eylemlere ama hep vazgeçilmek, sevilmediğimi duymak beni değersiz, çirkin, asfalt hissettiriyor yere yapışmış gibiyim. Yemek yiyemiyorum. Mecbur kalmasam hiçbir hayati ihtiyacımı bile gidermek istemiyorum. Benim yaşam motivasyonum sevdiğim insanın beni sevdiğini 'sanmak'. Başka türlü değil mutlu, normal bile hissedemiyorum, basit ve sığ biriyim belki de..
Sevildiğimi hissetmeden bir saniyem bile iç huzuruyla geçmiyor. Hep aklımda acil durumda ilk terk edilecek kız olduğum dönüp duruyor. Sevgisizlikten içten içe ölüyorum. Herkes eşini bulmak zorunda değil, ondan çocuk sahibi olmak, ortak bir hayat yaşamak zorunda değil. Hatta herkes mutlu bile olmak zorunda değil, farkındayım. Zaten bu farkındalıklarım yüzünden artık bu sözlerden etkilenmemek, yaşama dönebilmek istiyorum.
Kalan ömrümde kaç kişiden daha bu sözü duyacağım artık kestiremiyorum. Dünyanın tüm sevgisiyle önce göklere çıkaran, sonra bir anda aşağıya bırakıp "ağlıyo musun?? neden ki? Ağlanacak bir durum yok" diyen erkeklerini bulma kurumu oldum.
Erkeklere zerre güvenim yok, hiç inanmadım tam manasıyla zaten sözlere, eylemlere ama hep vazgeçilmek, sevilmediğimi duymak beni değersiz, çirkin, asfalt hissettiriyor yere yapışmış gibiyim. Yemek yiyemiyorum. Mecbur kalmasam hiçbir hayati ihtiyacımı bile gidermek istemiyorum. Benim yaşam motivasyonum sevdiğim insanın beni sevdiğini 'sanmak'. Başka türlü değil mutlu, normal bile hissedemiyorum, basit ve sığ biriyim belki de..
Sevildiğimi hissetmeden bir saniyem bile iç huzuruyla geçmiyor. Hep aklımda acil durumda ilk terk edilecek kız olduğum dönüp duruyor. Sevgisizlikten içten içe ölüyorum. Herkes eşini bulmak zorunda değil, ondan çocuk sahibi olmak, ortak bir hayat yaşamak zorunda değil. Hatta herkes mutlu bile olmak zorunda değil, farkındayım. Zaten bu farkındalıklarım yüzünden artık bu sözlerden etkilenmemek, yaşama dönebilmek istiyorum.
Son düzenleme: