Ayşenur…

Herdaimgunes

Guru
Kayıtlı Üye
18 Mayıs 2011
682
263
303
İstanbul
Belki tanıyanlarınız vardır
Hayat dolu tertemiz çok güzel bir kadındı
Bir anneydi
Yaşamak isteyen, hayatı seven
Ama olmadı
O yendikçe tekrar etti o hastalık
Kızından elasından ayrılmak istemiyordu
İki gündür kendime gelemiyorum yüzyüze hiç tanımasamda içimizden biri gibiydi
Hayat çok garip kötü kalpli zulmeden insanlar yaşıyor, yaşamayı en çok isteyenler doyamadan gidiyor…
Fazla mı empati yapıyorum bilmiyorum ama dünyadaki kötülükler, hastalıklar, sıkıntılar beni fazlasıyla yoruyor
 
Yani hastalik, ölüm hayatin doğal akisinda olan bir şey, bir ceza değil ki o yaşiyor şu öldü hesaplarina giriyorsunuz.
Hastalik, vefat durumulari en çok o kişinin ailesi, yakinlari için ve yasayan icin zordur bu da çoook normal.
Ama biraz siyrilip disaridan bakarsak kimse ölümsüz değil ve kimse kaderini, ne kadar yasacagini bilmiyor o yuzden şu ölseydi bu yaşasaydi diye kafaya takip dusuneceginize kendi yaşaminizin tadini cikartmaya bakin sizin de kimseden farkiniz yok cunku, bir tane hayatiniz var ve bilmiyorsunuz zamanini.
 
Mesut süre ile ilişki testinde izlemiştim. Ayşenur’un yaşama sevinci, Savaşın gayreti. Taktir etmiştim. O dönem epey takip etmiştim sonra unutmuşum. Vefatının postu paylaşılınca oturup hüngür hüngür ağladım. Sanki yakın arkadaşım vefat etmiş gibi hissettim.
Ela’yı düşündüm, Savaş’ ı düşündüm. Zaten çok zor geçen bir 10 seneydi onlar için.
Hayat çok kısa. Sevdiklerimizin kıymetini bilip sıkı sıkı sarılmalı
 
Ölüm var hayatta. Dünyada hergun binlerce insan ölüyor kadın, çocuk,yaşlı genç.
 
Ayşenur hanım için 2 gündür çok üzgünüm ben de.
Ama yaklaşım tarzınız doğru değil bunu söylemek isterim. Burası dünya. Doğum, ölüm hepsi olağan.
Kim yaşamayı kim ölmeyi hak ediyor gibi bir düşünceye girmeyin hiç. Savaş bey ne dedi?
Hüküm Allahın...
Ne yazıldıysa o yaşanıyor.
Allah ailesine sevenlerine sabır versin.
Dünya her gün ayrı bir felaket zaten.............
 
ben de kendime gelemiyorum çok içime işledi , en son günleri zaten belliydi çok kötüleşmişti ve sanki suratına ölüm soğukluğu gelmişti , son paylaşımlarında elaya olan bakışı , uzun uzun izlemesi , bakarken ne düşündüğü, elanın dudağını büzmesi ağlamamak için kendini tutması savaşın o neşelendirme çabası .. hepsi ciğerimi dağladı , çok etkilendim ben , o kadar hayatta kalmayı istiyordu ki , rabbim kızına ve savaşa sabırlar versin çok zor
 
Ben size katılıyorum kesinlikle kötü insanlar ölsün önce keşke öyle olsa yaniAllah rahmet eylesin. hayat çok boş gelmeye başladı banada babamın vefatından sonra sanki herşey boş hissi geldi bilmiyorum bazen boşa çaba harcıyoruz falan diye düşünüyorum.
 


Genetik mutasyon sonucu bir çok türü aynı anda yaşıyordu tek tip olmadığı içinde tedavi süreci çıkmaza girdi olmadı.. aslinda umudunu çaldılar hastahaneye kadar arayıp doğruluğu araştırdilar sözde savaşı dediler doktor reklamı yapıyor dediler. Yaşaması imkansız dediler oda bunu kaldıramadı. Öyle yüzsüz yaşama sevincim var ben ölsem o ölmez derdi. Önce umudu gitti sonra kendisi. Onun için artık nimet olmuştu hak olmuştu ölüm ama kızı ve bambaşka eşi. Allah yardımcıları olsun. Yine de üzülmüyor çok saygı duyuyorum bir çok kişiden daha güzel daha mutlu daha dolu yaşadılar ve yaşayacaklar..
 
Ben de üniversiteye ilk gittiğim sene 7-8 yıl önce takip etmeye başlamıştım. Sürekli kontrol,ameliyat,iyileşme umudu...
Rahmi alınacaktı bir ara,şey demişti "Savaş'ın amca oğluyum artık" buna bile gülmüştü.. hayat enerjisini sevdim. Ben yapamazdım mesela onun yerinde olsam. Kaldı ki dişçiden bile tırsarım... Ama o çok mücadele etti.
Yattığı yer nurla olsun.
 
İcsellestirmeyin. Empati kurmaya da çalışmayın. (Merhametsiz olun demiyorum çok fazla empati kurup icsellestirince benzer durumlar yaşayan insanlar gördüm) Bu dünya böyle herkesin sınavı farklı.
Rabbim kendisine rahmet eylesin mekanı cennet olsun ailesi ile kendisini cennetinde buluştursun. Ölüm bir son değil dünyadaki misafirliğin sonudur sadece.

Ailesine sabır diliyorum.
 
Ayşenur hanımı çok yakından takip etmiyordum ama bildiğim birisiydi. Vefatına da çok üzüldüm, mekanı cennet olsun. Lakin bu kadarı empatiyi biraz aşıyor bence. Hiç empati yapmamak da kötü, fazla empati yapmak da. Yukarıda yazanlar da olmuş katılıyorum. Doğum da ölüm de hayatın bir parçası, ölüm bir ceza değil. Hepimizin, her canlının önünde sonunda yaşayacağı bir olay. Böyle düşünürsek her canlı cezalandırılıyor mu? Hastalıkla olan mücadelesini biliyoruz ama ne kadar yıprandığını, ne kadar acı çektiğini hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Eşine ve kızına sabırlar dilemekten başka bir şey gelmiyor elimizden, onlar da bir süre sonra kendi hayatlarına bakacaklar. Hayat devam ettikçe yapılması gereken bu çünkü.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…