Bana Neden Böyle Bir Şey Söylemiş Olabilir?

mahh

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
11 Nisan 2022
1.205
1.041
25
Merhabalar, kısa zaman önce atandım. Ancak çalıştığım yerde özellikle eski çalışanlardan bana karşı negatif bir tutum olduğunu düşünüyorum. Bu kıdemli-yeni çatışmasından da öte (Böyle bir çatışma da en baştan beri var zaten.) bana karşı özel bir takıntı gibi. Çünkü benden başka yeni atanan çok arkadaş var ama onlara bu kadar sert bir tavır yok. Mesela bir hata yaptım diyelim, böyle bir megafonu ellerine almaları kalıyor. Ama birbirlerinin hatalarını açıklarını hep kapatıyorlar. Ya da ben beş dakika geç kalsam olay oluyor. Birçok örnekten bahsedebilirim yani.

Birkaç hafta önce yeni atanan biriyle oturmuş öylesine sohbet ediyorduk. "Sana karşı özellikle kadar takık olmaları hiç normal değil." dedi. Sonra bir anda "İnsan illa ki yaşıtını kıskanmaz. Sen çok güzel çok bakımlı çok havalı birisin. Yaş olarak onlardan daha küçüksün diye çekememezlik yapmayacaklar diye bir şey yok." dedi ama nasıl desem durup dururken konuşmayı bu noktaya çekti ve birinden bir şey duymuş da o yüzden öyle konuşuyormuş gibi bir durum doğdu." Bir şey mi duydun, söyle lütfen. " falan dedim ama yok diye geçiştirdi. Tam da tesadüf oldu o gün sorumlu idare ile bir sebepten tartışmış hararetli hararetli dolanırken benimle rastladı. "Ben de şimdi kafayı Mahh'a saracağım ha her gün saç baş yapıp geliyor." dedi yani sözde şaka yapıyor.

O kişi neden böyle bir şey dedi acaba kimden ne duydu diye sürekli düşünmekten beynim yoruldu. Gördüğüm negatif tutum sebebiyle sevemediğim belli başlı kişilerden iyice de tiksinmeye başladım. Gerçekten bu tavrın sebebi ne olabilir ve arkadaş ne duymuş olabilir?

Ekleme: Arkadaşlar, direkt işi yapmadığım, savsakladığım, aynı hatayı sürekli tekrar ettigim sonucunu çıkartanlar beni şaşkına uğrattı cidden. Tanımadığınız insanlara karşı hep böyle en kötü yakıştırmaları yapmaktan haz mı alırsınız? Kamu olması yan gelip yatmama müsaade edildiği anlamına gelmiyor. Konuda belirttiğim üzere en çok benim minik hatam olsa bile bu reklam ediliyor. Zaten işi yapmasaydım hazırda bekliyorlar, tutanak üstüne tutanak yerdim. Üstüne şartları daha kötü bir birime sürgün edilirdim. Zaten birim beyin hastalıkları ve basamak olarak en ağır hastalar yatıyor, hatayı ya da eksik işi tolere etmez yani. Bunun yanında dış görünüşüm dışında söylenilen bir şey yok, bu yüzden konuda belirtemedim. Bir de bazen "Şehirde büyüdüğün çok belli, çok kibarsın. " diyen oluyor. "Bu kadar kibar olmamak lazım." diyen oluyor. Mesela deseler ki "Şu işi yapamıyorsun, ondan sana karşı böyle anormal davranıyoruz." onu da eklerdim. Atlamadan bir tanesi de benim bekar ve dolayısıyla çocuksuz olmama taktı. Yoruldum, dememi hazırda bekliyor hemen" Sen eve gidip uyuyacaksın, ben eve gidip çocuk bakacağım. " diye on saat serzenişte bulunuyor. Sanki benim zorumla çocuk yapmış gibi. Mesela bu sabah izinde olan bugün geri dönen kat yöneticisi geldi. İsimleri tek tek yazarken benim için" Yeni atamalardan, ismi Mahh." dedi bir tanesi ki kendisi gerçekten teyzem gelecek yaşta." Fark ettim, aranızda parıl parıl parlıyor güzellik." dedi kadın yönetici. Bunlar homurdanmaya başladı. Kendi açımdan herkesin ağzını açık bırakacak inanılmaz bir güzelliğim olduğunu tabi ki düşünmüyorum. Normal, sıradan bir insanım. Zaten güzellik çirkinlik çok göreceli bir kavram. Bence böyle muhteşem güzellikte bir insan ortada olsa da kimse böyle anormal davranamaz da bu gerçekten saçma geliyor kulağa. Ama bana gerçekten değişik anormal bir tavırları var. Geçen hafta geçici görevlendirme ile bir abla geldi. O bile fark etmiş "X kişisinin seninle yıldızı neden barışık değil." falan dedi. Arkadaş nasıl bir şey duydu da bana gelip öyle bir şey söyledi pat diye, aslında onu bilseydim ne olduğuna dair bir fikrim oluşabilirdi.
 
Son düzenleme:
Her işyerinde birbirine karşı yalaka olan ve bir üst amirine yalakalık eden kişi olur.
Umursamaz olmayı öğrenmelisiniz.Sizi aglatmalarina izin vermeyin.Ve dik durun.
 
Her işyerinde birbirine karşı yalaka olan ve bir üst amirine yalakalık eden kişi olur.
Umursamaz olmayı öğrenmelisiniz.Sizi aglatmalarina izin vermeyin.Ve dik durun.
Onu atladım, yalakalık yapmıyorum diye de beni sevmiyorlar galiba.
 
En amiyane tabiriyle; gereksiz eleştiri, gizli hayranlıktır.
Bilmiyorum ama benden yaşça o kadar büyük kadınların da kafayı benimle bozmaları tuhafıma gidiyor. Annem gitse kafayı kızı yaşında birine taksa zorla doktora götürürdüm herhalde. Üstelik aramızda alt üst ilişkisi yok. Onların üst bir konumu olarak atansam anlayacağım da o da değil.
 
Genç bakımlı zarifsiniz. Sorun bu demekki, kendileri pörsümeye başlayınca azcık kendimize bakalım demek yerine bakımlı olanı çamura bulama taktiğine geçmişler. Senin açığını arayıp erkeklerle çekiştiriyorlardır, erkeklerde bu bana bakmaz zaten diyip pörsümüşlere ayak uyduruyorlardır. Bu tarz olabilir ortamı sen biliyorsun.
 
size onu diyene de güvenmeyin. belki linç yicem ama yaşı büyük iş arkadaşı kadınlarla çalışmak zor oluyor özellikle bu kişi biraz üstte. ilk işe girdiğiniz zaman çok yardımcı oldularsa hele. son işimde ben de bir kadın iş arkadaşımla çok sıkıntılar yaşadım. bu yüzden iş yerinden kimseyle yakınlık kurmamak politik olmak gerekiyor
 
ben bir işte çalışırken üstüm pozisyonumds olan bir kadın vardı. bunun da uzun yıllardır sevgilisi vardı. 10-15 senelik belki. ben evlilik teklifi aldım. patron buna takıldı sen senelerce bekle dur kız 2 senede kafaladı götürdü diye herkes güldü ben de güldüm. benim gülmem batmış ama :) bana etmediğini bırakmadı. sürekli hatamı buldu yapmam gereken şeyleri söylemedi. sonra çıktım başka yere girdim. orda da obez bir iş arkadaşım vardı. benim diyet yapmama takıldı. beni asiste etmesi gerektiği yerde yapmadı ona insan içinde cevap verdiğim için... erkeklerle yaşanan sıkıntılar da çok tabii. ama bunu kadın yapınca gücüne gidiyor insanın valla. en son ilk işyerindeki üstüm başka bir çalışan kıza takmıştı kafayı. vardiyalı çalışıyorduk fabrikada. kızın ablasının düğünü vardı. konuşuyordu bu gün iznim var diye. sırf o kıza inat o güne izin aldı saçma sapan sebepten ötürü. kız ablasının düğününe misafir gibi gitmek zorunda kaldı. son an söylediği için vardiya da değiştiremedj
 
Genç bakımlı zarifsiniz. Sorun bu demekki, kendileri pörsümeye başlayınca azcık kendimize bakalım demek yerine bakımlı olanı çamura bulama taktiğine geçmişler. Senin açığını arayıp erkeklerle çekiştiriyorlardır, erkeklerde bu bana bakmaz zaten diyip pörsümüşlere ayak uyduruyorlardır. Bu tarz olabilir ortamı sen biliyorsun.
Şöyle ki ortamımız hastane ve bu kesim çoğunlukla doktorlar ile de çok yakın oluyor. Ve mesela babam yaşındaki erkek doktorlar gelip "Sen neden hastanede güneş kremi kullanıyorsun... Yüzünde ne var da böyle parlıyorsun... Hemoglobin değerine hiç baktırdın mı galiba çok pahalı kremler kullanıyorsun yüzün bembeyaz..." gibi saçma sapan şeyler söylüyorlar. Gerçekten çok tuhafıma gidiyor.
 
Bilmiyorum ama benden yaşça o kadar büyük kadınların da kafayı benimle bozmaları tuhafıma gidiyor. Annem gitse kafayı kızı yaşında birine taksa zorla doktora götürürdüm herhalde. Üstelik aramızda alt üst ilişkisi yok. Onların üst bir konumu olarak atansam anlayacağım da o da değil.
Bazı insanların hayatları hep "diğer" kişiler üzerine kurulu. Diğeri ne giymiş? Diğeri nasıl bir makyaj yapmış? Evine ne almış? gibi gibi. Bu insanlar iflah olmuyor. Yaptıkları saçmalığı birçok farklı etkene bağlayabiliriz, hayatsız olmaları, kıyaslama ile büyütülmeleri, karakter yapıları... (hırs, kıskançlık vb.) Ama değer mi, bence değmez. Görmezden gelmek ve duruşundan ödün vermemek bu türün kendi kendini ekarte etmesinden kilit rol oynamakta.
 
Şöyle ki ortamımız hastane ve bu kesim çoğunlukla doktorlar ile de çok yakın oluyor. Ve mesela babam yaşındaki erkek doktorlar gelip "Sen neden hastanede güneş kremi kullanıyorsun... Yüzünde ne var da böyle parlıyorsun... Hemoglobin değerine hiç baktırdın mı galiba çok pahalı kremleri fazla miktar kullanıyorsun yüzün bembeyaz..." gibi saçma sapan şeyler söylüyorlar. Gerçekten çok tuhafıma gidiyor. Erkek doktorlar ne alaka yani yüzümle ilgi benimle böyle konuşuyorlar anlamadım yani
ben bir işte çalışırken üstüm pozisyonumds olan bir kadın vardı. bunun da uzun yıllardır sevgilisi vardı. 10-15 senelik belki. ben evlilik teklifi aldım. patron buna takıldı sen senelerce bekle dur kız 2 senede kafaladı götürdü diye herkes güldü ben de güldüm. benim gülmem batmış ama :) bana etmediğini bırakmadı. sürekli hatamı buldu yapmam gereken şeyleri söylemedi. sonra çıktım başka yere girdim. orda da obez bir iş arkadaşım vardı. benim diyet yapmama takıldı. beni asiste etmesi gerektiği yerde yapmadı ona insan içinde cevap verdiğim için... erkeklerle yaşanan sıkıntılar da çok tabii. ama bunu kadın yapınca gücüne gidiyor insanın valla. en son ilk işyerindeki üstüm başka bir çalışan kıza takmıştı kafayı. vardiyalı çalışıyorduk fabrikada. kızın ablasının düğünü vardı. konuşuyordu bu gün iznim var diye. sırf o kıza inat o güne izin aldı saçma sapan sebepten ötürü. kız ablasının düğününe misafir gibi gitmek zorunda kaldı. son an söylediği için vardiya da değiştiremedj
Nasıl bir kurummuş orası öyle ya? Bütün kezbanlar toplanmış. Senin yerinde olsam daha bakımlı olur hiçbirini sallamam.
size onu diyene de güvenmeyin. belki linç yicem ama yaşı büyük iş arkadaşı kadınlarla çalışmak zor oluyor özellikle bu kişi biraz üstte. ilk işe girdiğiniz zaman çok yardımcı oldularsa hele. son işimde ben de bir kadın iş arkadaşımla çok sıkıntılar yaşadım. bu yüzden iş yerinden kimseyle yakınlık kurmamak politik olmak gerekiyor
 
Şöyle ki ortamımız hastane ve bu kesim çoğunlukla doktorlar ile de çok yakın oluyor. Ve mesela babam yaşındaki erkek doktorlar gelip "Sen neden hastanede güneş kremi kullanıyorsun... Yüzünde ne var da böyle parlıyorsun... Hemoglobin değerine hiç baktırdın mı galiba çok pahalı kremleri fazla miktar kullanıyorsun yüzün bembeyaz..." gibi saçma sapan şeyler söylüyorlar. Gerçekten çok tuhafıma gidiyor. Erkek doktorlar ne alaka yani yüzümle ilgi benimle böyle konuşuyorlar anlamadım yani
Ev arkadaşlarımdan biri hemşire idi ve hastanede olan şeyleri ağzı açık dinlerdim. Mesafeni iyi ayarla, benden söylemesi.
 
Farkında olmadığınız size normal gelen ama dışardan görünen bazı şeyler olabilir. Koca koca insanların ay çok güzel hemen dışlayanzi diyeceğini düşünmüyorum.
Duruş, bakış, koku, ses tonu, üstten konuşma, ben bilirimcilik, sen bilirsincilik, kendini ortaya atma yani bilmiyorum ama bir şey işte.
Fazla parlayan şeyler kullanmak da dahil. Yani ayyyy çok güzel’den ziyade bu ne be böyle değişik diye de bakıyor olabilirler .

Bi de böyle düşünün diye yazdım tanımam etmem yoksa.
 
Bazı insanların hayatları hep "diğer" kişiler üzerine kurulu. Diğeri ne giymiş? Diğeri nasıl bir makyaj yapmış? Evine ne almış? gibi gibi. Bu insanlar iflah olmuyor. Yaptıkları saçmalığı birçok farklı etkene bağlayabiliriz, hayatsız olmaları, kıyaslama ile büyütülmeleri, karakter yapıları... (hırs, kıskançlık vb.) Ama değer mi, bence değmez. Görmezden gelmek ve duruşundan ödün vermemek bu türün kendi kendini ekarte etmesinden kilit rol oynamakta.
Haklısınız. İş tatminini çok olumsuz etkilese de görmezden gelebilmek lazım.
 
Benim suçum gunahim ne biliyor musun? Guzel olmak. Tek benim suçum güzel olmak. Güzel olmasam bunlar başima gelmezdi. Cirkin olsam beni severdiniz.
😃😃😃😃
Hem aşırı güzel ve gencecik tazecik bir gonca, hem de arkadaşı fitfitin teki ama hanım kızımız onu referans gösteriyor güzelliğinin kanıtı olarak:))
 
X