Herkese merhaba, hepimizin umutla girdiği bu yolculukta buradan çok şey okudum ve öğrendim, iyi kötü tecrübelerinize şahit oldum, ben de tecrübemi paylaşmak istedim. Biraz uzun olacak.
Biz istediğimiz zaman olur zannederek hayat telaşesinde çocuk işini erteledik hep kafamda en geç 35’imde yapacağımı düşünerek. 35 yaşımda (eşim 40) çalışmalara başladık. O esnada yakın bir iş arkadaşım da kontrolleri sırasında çok düşük amh seviyesinin olduğunun ortaya çıkmasıyla tüp bebek sürecine başladı. Onun tedavi sürecinde hoca her şeyi baştan istiyordu trombofili paneli, erkek faktör, genetik vs her şeye baştan bakıldı. Arkadaşımda faktör v çıktı ve tedavi sürecine kan sulandırıcı iğne ile devam etti. Arkadaşımın süreci bana bizim sürecimizin devamında da çok faydalı oldu ve konular hakkında (aşırı araştırmacıyımdır) baya bilgilendik. Neyse bu dipnot olarak kalsın kendi sürecime devam ediyorum.
Biz 3 ay denedik ben de tabi okuyorum bir yandan internetten bir sürü şey, eşime sperm testi vermesini söyledim. Eşim test verdi test bir geldi sayı 10 milyon falan biz şok… Eşim sporcudur sigara falan da içmez, kasık ağrısı çekiyordu ufaktan yıllardır, fıtık falan zannetmiş hastaneye de gitmeyi hiç sevmez. Yıllar önce ağrılar başladığında (20 yıl önce falan) gitmiş bir şey yok demişler. Neyse doktora gitti ultrason falan çektirdi elle muayenede anlaşılmayan ama ultrasonda 2,7 mm olan sağ varikosel çıktı. Bir iki doktorla daha görüştü hepsi ameliyata gerek yok tüp bebek yapın dedi. Eşimin de ağrısı çok belirgin ve yaşam kalitesini etkileyecek şekilde olmadığından tamam dedik. Birkaç test daha verdi sperm sayısı hep benzer 5-10 milyon civarındaydı.
Ben arkadaşım en son oraya gitti diye Bahçeci’ye gidecektim randevular dolu dediler, zaten arkadaşım aşırı kalabalık falan demişti, neyse dedik Anatolia Hakan Yaralı hoca da bilinen biri dedik orası ile görüştük. (orası da çok kalabalıktı bu arada) Durumu anlattık eşim sperm testi verdi orda 1 milyon çıktı (Düzen lab gibi özel lablarda tüp bebek merkezlerine göre sayı daha yüksek çıkıyormuş ölçüm yöntemi kaynaklı) iyi sorun yok dedi aynı muhabbetler 1 sperm yeterli vs. dedi hoca. Varikosel ameliyatına gerek yok dedi. Vitamin kullanalım mı dedik yok dedi. Sektörü bilmiyoruz sudan çıkmış balık gibi daldık tabi. Sonradan araştırdık ki bunun fragmantasyonu var bir sürü şeyi var sadece sayı değil ki, o kadar az sperm çıkacak bir sorun varsa o spermlerin de düzgün olmama ihtimali var. En iyisini seçebilirsiniz görünüş olarak ama yapısı?
Bu arada benim amh 1,4 çıkmıştı, muayenede yumurtalıklardan birinde 2-3 diğerinde 5-6 folikul görünüyordu. Benden sadece tsh ve tiroid hormonlarını bir de hiv testi istediler toplamda 4 test falan. Hemen başladık pergoveris ve gonal f ile. Benden tüp bebek sürecinin başından sonuna kadar hiçbir kan testi (Lh, FSH vs.) alınmadı. İlaç dozlarımı tamamen hoca belirledi. Arkadaşımın devamlı kan değerlerine bakılıyordu, ilaç dozları değerlere göre değişiyordu falan bana garip geldi.
Bu arada ben verilen ilaç prospektüslerini okuyorum hepsinde pıhtılaşma artırır vs yazıyor, arkadaşımda da pıhtılaşma testinde sıkıntı çıktığı için hocaya sordum test yaptırmam gerekmiyor mu dedim. Yok yok öyle şeylere hiç gerek yok dedi. Ben yine de bir hematoloğa gittim böyle böyle dedim. Bana dedi ki hiç düşüğün oldu mu, hayır dedim, o zaman gerek yok dedi beni avutmak için d-dimer testi yaptı normal çıktı.
Bu arada kontroller yumurta ölçümleri oldu, muayene bana garip geldi normal kadın doğuma gittiğimizde ayakları koyarız ya burada sedyenin ayak koyma yeri öyle geride ki ayaklarımı neredeyse ağzıma kadar çekmek zorunda kalıyordum. Düşündüm bu gelen teyzeler falan nasıl burada muayene olabiliyor diye.
Yumurta toplama gününden 4 gün önce eşim muhtemelen coviddi hasta oldu ve normalde hani 1 gün ateşlenirsin geçer hayır 4 gün ateşler içinde yattı. İlaçlar vs bir sürü şey kullandı. Yumurta toplama günü bile hala hastaydı. Yine sorduk bakın eşim hasta kaç gündür ateşli ve bir sürü ilaç kullandı, spermlere etki etmemiş midir? Yok hayır bir şey olmaz dediler eşim sperm verdi.
Toplama yapıldı hoca ufak yumurtaları almadı sadece tam olgunlaşanları aldı. 6 yumurta toplandı ama biri fazla olgundu 5 kaldı. 5’i de 5. Güne geldi. Kaliteleri hatırlamıyorum ama çok kötü olan yoktu iyi/orta seviyelerde oluştu. Pgt’ye gönderdik beklemeye başladık. Bu arada benim damarlarım ince yapılı kan vs zor alınıyor biraz. O nedenle toplama öncesi kolumdan değil elimdeki damar daha müsait diye elimin üzerinden damar yolu açıldı. Operasyona girdim hızlıca beni yatırdılar. Aşırı rahatsız bir pozisyonda bacaklarım gövdemle aynı hizada olacak şekilde iki yana açıldı ki açarken zorlandım önce tek bacağımı sonra zorlayarak öbür bacağımı yerleştirdiler. Çok geniş bi açıydı neyse (ki ben pilates yapan biriyim oradaki yaşı daha ileri insanlar falan nasıl yatıyor diye tekrar düşündüm diğer merkezler de böyle mi acaba?) anestezi daha verilmeden hoca aletle girişti ben zıpladım resmen, teknisyen hocam az bekleyin ilacı vermedim dedi hızlıca ilacı enjekte etti ilaç kolumu yaktı ve uyudum. Her şeyin bu kadar acele olması canımı sıktı ve bu durumlar genel olarak doktor muayenelerine karşı anksiyete geliştirmeme neden oldu. Neyse eve geldim operasyon sonrası damar yolu açılan elim ve kolum dirseğe kadar şişti. Herhalde hızlı yapılan işlem yüzünden ilaç damar dışına karıştı ve şişti diye düşündüm.
10 gün sonra sabah pgt test sonucu için arandım. Embriyoların biri düşük mozaik kalanı olumsuz geldi dendi. “Sizin yaşınızda aslında daha iyi bir sonuç bekleriz ama böyle geldi” denildi. Biz yıkıldık tabi sinirlerimiz bozuldu, eşim ateşli hastalık geçirdiği için kuşkulandı gitti test verdi Düzen’de ve sonuç ne çıktı biliyor musunuz? Sonuç yok her yer boş altta her sahada 5-10 sperm görüldü gibi bir şey yazmışlar. Eşimin tüm spermleri ölmüş. Yani toplanan yumurtalarım boşa mı gitti bunlarla mı döllendi de hepsi bozuldu?
Bu süreçte biz yabancı kaynaklardan çılgın gibi araştırma yaptık. Covid geçirip bütün süreci iptal olan insanlar, ateşli hastalığın spermleri yok ettiğini anlatan araştırmalar, sperm kalitesi yüzünden on kere düşük yapanlar veya gençken dondurdukları yumurtaları yine sperm kalitesi nedeniyle heba olanlar…
Ve hastalık, ameliyat, hatta alkol kullanımı sonrası bile yeni/sağlıklı sperm oluşma sürecinin yaklaşık 90 gün olduğu!
Neyse, doktor asla spermde suç bulmadı olur böyle şeyler talihsizlik olmuş bir sonraki ay hemen tekrar deneyelim dedi. Embriyo 3. Güne geldiyse spermde sorun yoktur dedi. Spermin düşüğe bile sebep olabildiği ortadayken... Bu arada benim kolum hala şiş kolumun üzerindeki damar (sefalik) plastik gibi oldu sertleşti ve ağrıyor. Onu sordum bir şey olmaz herkesin vücudu ayrı tepki verir geçer dedi. Tamam dedim çıktık sonra, son görüşmemizdi.
1 ay sonra kolum geçmeyince kalp damarcıya gittim. El damarlarıma ve bileğime dağılmış 4-5 adet pıhtı çıktı ultrason/dopplerde. Hemen özel labda trombofili paneli testi yaptırdım. Pai 4g/4g mutasyonu çıktı. Yani pıhtılaşma riskim varmış meğer ve bu testi tedavi öncesi yaptırmaya gönüllü olarak sorduğum halde bana gerek yok denildi. O gün bugündür hala kan sulandırıcı hap kullanıyorum ve hamilelik/tüp bebek süreçlerinde kan sulandırıcı iğne olmam gerekiyormuş. Kalp damarcı her zaman pıhtı oluşmayabilir ama sende mevcutta damar yolunda oluştuysa daha çok risklisin dedi. Ben tedavi olumlu olsa hamile kalsam bile düşük yapabilirdim sonra şans derdik tekrar denerdik.
Eşim ameliyat oldu birkaç aydır deniyoruz ancak henüz gelişme yok. Yaştan kaynaklı geciktirmemek için tekrar tüp bebeğe başlamayı düşünüyoruz. En azından spermler düzeldi gibi görünüyor, kaliteli sperm kullanılır ve maddi manevi bu kadar yıpranmayız diye umuyorum. Şu an sektörü anladık ve daha dikkatliyiz kesinlikle hızlı otomatiğe bağlamış ve konforsuz muamele görmek istemiyorum. Bu nedenle daha sakin olan, hocaların yumuşak ve robot gibi olmadığı bir yer arayışındayım. Ankara’da tavsiyenize açığım.
Benim de herkese tavsiyem şudur, bu süreç çok yıpratıcı, maddiyat ayrı, ruh halimizin bozulması, bedenimizin o kadar hormon alması vs ayrı bir konu. Biz maddi anlamda hiçbir şeyden kaçmadık. Testleri bile önden yaptırmak istedik. 35 yaşta gerek yok dendi yine de hepsine pgt yaptırdık boşa kötü süreçler yaşamayalım diye. İyi ki yaptırmışız yoksa bir sürü düşüğüm olacaktı veya tutmayacaktı. Gelin görün ki tıp kadınlara karşı çok acımasız. Sektör zaten kadınlar üzerine kurulu. Bakın hematolog bile test yaptırmak istiyorum deyince düşük yaptın mı diyor. Neden ben o düşüğü yapmak o sıkıntıları çekmek zorundayım ki? Önlemimi almak istiyorum işte parasını da vereceğim neden beni yolumdan döndürüyorsunuz?
Lütfen herkes hormon tedavilerinden ve hamilelikten önce pıhtılaşmaya ilişkin testlerini yaptırsın. Kimsenin boş yere düşük yapması bu tarz şeyler yaşaması gerekmiyor. Biz hasta değil müşteriyiz bunu kimse unutmasın. Ayrıca dediğim gibi sektör kadınlar üzerine kurulu olduğundan erkek faktörü kimse umursamıyor, umursamak istemiyorlar. Tüm dünyada sperm değerlerindeki ve yapısındaki bozulmalar yeni yeni gündem oluyor. Sperm büyük ihtimalle sebepsiz infertilite dedikleri olgunun da büyük bölümünü oluşturuyor. Spermin durumu gebelikteki mide bulantısına kadar hamileliği etkileyebiliyor.
Kadın yaşı kadın yaşı diye canımızı sıkıyorlar ancak artık erkeğin yaşının da çok önemli olduğu ortada. Hatta son araştırmalarda henüz olgunlaşmamış yani rezerv kadın yumurta hücrelerinin mitokondriyal dna mutasyon seviyelerini ileri yaşta bile koruduğu keşfedildi. Hala çoğu şey bilinmiyor. Kısaca embriyo 5. Güne geldi o halde spermde sorun yok diye bir şey asla yok arkadaşlar. Lütfen yabancı kaynaklardan araştırın ingilizce bilmeyenler lütfen translate ile sperm sağlığının sonuçları hakkındaki yeni araştırmaları okusun. Bu süreçlere sağlam spermler ile girilmeli, sadece 1 sperm yeter kafasıyla devam edilmemeli yoksa denemeler bitmeyebilir.
Benim edindiğim bilgiler ve tecrübelerim bu şekilde. Erkek faktör olunca işler değişiyor ve olan bize oluyor. Umarım herkes en kısa sürede istediğine kavuşur.