• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bekaret ne kadar önemli?

En mantıklısı.ama gerçekçi olalım her erkek bekar bi kız ister ne kadar takmıyorum dese bile bence içinde ister bunu her zaman.
Her erkeğin bakire bir kız istediği kanısına nereden vardınız? Ülkemiz erkeklerinin çoğunun ahlak anlayışı ikiyüzlü olabilir de, karşısındaki insanı sadece insan olarak değerlendiren, bacak arasından başka yerleri olduğunu da fark eden erkekler de var. Sanki bütün erkekleri tanıyormuş gibi sabit fikirli olmayın bence. Siz kendinizi sanki bir eksiğiniz varmış gibi değerlendirirseniz, muhtemelen karşınıza çıkan insanlar da bu kafada olacak. Oysa değerinizin farklı şeylerden kaynaklandığını görürseniz, karşınıza o ikiyüzlü, sığ ahlak anlayışına sahip insanlardan biri çıktığında dönüp bakmazsnız bile, acaba beni ister mi diye. Önce siz onu istemezsiniz çünkü. Umarım anlatabilmişimdir.
 
Ben de yorumlara çok şaşırdım açıkcası. Ama şaşırdığım kısım kişilerin bekareti önemsememesi değil. Bekareti önemseyenleri kezban ve türevleri olarak nitelemeleri. Özgürlük bekareti kaybetmek değildir. Asıl özgürlük herkesin yaşayışına saygı duymaktır. Herkesin yaşayışına saygı duymuyorsan sen zihnine sınırlar koymuşsun ve bedenindeki sınırları aşmakla özgür olamazsın. Ben doğma büyüme İstanbulluyum. İki üniversite okudum burada. Arkadaş çevremde erkek arkadaşıyla aynı evde yaşayan da vardı gayet muhafazakar olan da. Ben de eşimle yaşadım ilklerimi. Ve böyle olan çoook arkadaşım var. Hem de hepsi benim gibi kapalı ve namaz kılan insanlar değil. Çoğu toplum deyimiyle 'modern' insanlar-sanki biz demodernmişiz gibi-. Hiçbirimiz uzaylı ya da kezban değiliz. Bazımıza göre bu büyük bir günah.(Bana göre de öyle. Ancak bunun hesabını soracak Allah'tır. Koca değil.) Bazılarımız yetiştirilme tarzından bunu yanlış buluyor. Bence uzay çağında olmanın bekareti kaybetmekle mümkün olduğunu düşünenlerin bekaret delisi olanlardan farkı yok. Bir zarı deldirmeyle uzay çağına geçemezsiniz. Herkese saygılı olmanız gerekir.
+1
 
Bunun doğru olduğuna inanıyor musunuz gerçekten??? Hiç, bir efsanenin oluşum sürecine tanıklık ettiniz mi? Ben ettim, 1999 Marmara Depremi’nde. Gözümün önünde olan ve asla mucize olmayan gayet doğal bir olayın çarpıtılarak kişiden kişiye aktarılıp sonunda nasıl bir efsaneye dönüştüğünü gördüm. Hem de birkaç ay içinde. Düşünün ki 2000 yıl önce yaşanmış-belki de yaşanmamış- bir olay. Nasıl da çarpıtılmış, nasıl da efsane olmuştur.

Evet inaniyorum cunku adi basinda inanc, inanc bir butun buna inanmazsam inancli olamam ki bu boyle bir seydir.

Bu olaylarin derin manalari nedenleri var
Sizin anlattiklariniz dogrudur fakat bazi olaylarin carptirilmasi hepsinin yanlis oldugunu gostermez.

Bu arada bazi insanlarin dinde hurafe urettigini ve cikarina gore kullandigini biliyorum.
 
İnsan bence ten uyumu olup olmayacağını, bunu başka şeylerle tolere edip edemeyeceğini evlenmeden önce anlamalı. Ten uyumu kısmı biraz daha farklı olabilir, cinsellik kimi birey için önemsizdir kimi için önemlidir. Karşısındakinin bu konuda nasıl hissettiğini dahi bilmeyen insanlar evleniyor, sonra ‘eşimle ayda bir ilişkiye giriyoruz normal mi, konuşsak da ilişki sayısı artmıyor’ vs dert yanmalar oluyor. Herkes her sevgilisine evleneceğiz gözüyle bakmıyor, ya da her görüştüğüyle de birliktelik yaşamıyor, hoş yaşaya da bilir kimseyi ilgilendirmez o da ayrı. Ben asla öncesinde birliktelik yaşamadığım biriyle evlilik düşünemem, benim için bu düzgün, uzun süreli bir ilişkinin şartı. Çevremdeki birçok kadın da bu şekilde düşünüyor. Cinselliği önemli gören bir kadın nasıl katlanabilir erken boşalan bir partnere mesela. Bunda da tıbbi erken boşalmadan bahsediyorum, halk arasındakinden değil, 10-20 dakikalardan değil, 1 dakika ve altındakilerden bahsediyorum. Ereksiyon, kuruluk sorunları yaşayabilecekleri gibi farklı fanteziler, cinselliğe bakış açıları gibi konular da var, uzun bir yola girilmeden en azından konuşulması gereken. Kuzenim 26 yaşında mesela, sadece evlenmek istediği erkek arkadaşıyla birliktelik yaşadı 1-2 yıl sonra evlendiler. Birliktelik yaşamadan, emin olmadan evlenemezdim diyor o da. Bunlar kişinin kendi görüşü tamamen. Ben de kendi çevremdeki kadın ve erkeklerden bahsediyorum.
Öcü derken de tuhaf karşılandığını vurgulamak istedim. Bakire olmak elbette kötü bir şey değil. İnsanın kendi tercihi ama evlilik öncesi ilişkiye sıcak bakıp kendi açısından dini olarak da yasaklayan bir şey olmadığı halde, bakire olanlara tuhaf bakıyor çevrem. Ev arkadaşım öyleydi mesela, evliliğe de inanmayan bir insan ve 22 yaşında bakire, kendini kötü hissediyor. E diyorum düzgün bir ilişkin olmadı o yüzden böylesin, o daha kötü diyor. Demek istediğim düzgün bir ilişkisi olmayan insanların tuhaf karşılanması aslında. İlk ilişki 17-19 yaşlarında yaşanması normal, sonrasına kaldığında insanlar neden daha önce birliktelik yaşamadın düşüncesine kapılıyor bu sefer çevremde.
Başkasına gitme düşüncesinin de insanların aklına geleceğini pek düşünmüyorum, ondan çok karşısındakiyle ilişkilerini sürdürüp sürdüremeyeceklerine bakıyorlar. Bu uyumlar da sonuçta ömründe sadece bir kere sadece bir kişiyle olan bir durum değil. Ten uyumu benim için sevgili seçmede belki kriter olmayabilir ama doğru düzgün bir ilişkim olacaksa kriterlerden biridir. Herşey tam, çok iyi anlaşılıyor, karşılıklı saygı sevgi var ama çiftin uyumu yok. Bunu sorun edip etmeyeceği bireylere kalmış.



Yo hayır. Eskişehir’de yaşıyorum, Eskişehir, İstanbul ve Antalya’daki arkadaş ortamlarından bahsediyorum genel olarak da. Olunup olunmadığı kimseyi ilgilendirmez diye düşünülse de arkadaşlarım ilk ilişkilerinden önce utana sıkıla söylüyor bakire olduğunu, sonuçta hassas nazik davranılması gerekli ya.

Herkesin kisisel gorusu kendine fakat onceki mesajinizda ocu gibi kelimeler kullanmaniz biraz asagiliyici oluyor.

Ocu olarak goren arkadaslariniza sorsaniz evlilik oncesine birlikteligi ama boyle soyle derler saygi duyun derler fakat bakirelige neden duymuyorlar bu "iki yuzluluk" olmuyor mu??????

Bu arada burada yalnizlik konusu acanlar oluyor anlasamadiklarindan sevemediklerinden bahsediyorlar hepsi bitti tamam ten uyumu kaldi sizin arkadaslariniz ten uyumu olmasa evlenmezdim diyor boyle bir bolluk icindeyken niye insanlar ayni evde evlilik oncesi uzuuun birliktelik kurmusken sonra bosaniyorlar????

Bu sitede evlilik oncesi esim pesimden ayrilmaz birliktelik yasardik ama evlendikten sonra degisti diyorlar demek ki tek evlilik oncesi birlikte yasamayanlar bakir olanlar yakinmiyor durumdan.

Bir de bir sorum olucak hepsini icine almadan sormak istiyorum ornegin evlilik oncesi ayni evi paylasan unluler neden evlenince ayriliyorlar ten uyumundan memnunlar ki evleniyorlar ve bu insanlarin cogu neden uyusturucu kullaniyor kameralara alkolden kendinden gecmis vaziyette cikiyorlar???

Bu sorularin cevabini verir misiniz???????????
 
Valla ben de 25’ine kadar ısrarla bekâretini kocasına saklamış, zihniyeti bu doğrultuda olan kıza Kezban gözüyle bakarım.
Konu sahibi, milenyum çağındayız. Millet uzaya gidiyor. Artık aşalım bunları lütfen.

Milenyum cagiyla bakireligin ne alakasi var???

Bakire olmak bilim insani olmaya calismaya meslek edinmeye engel mi ben mi kacirdim??:KK64:
 
Her erkek sorun etmiyor bunu artık.tek derdi bacak arasındaki iki damla kan olan biriyle beraber olmayın zaten.
 
Ben de yorumlara çok şaşırdım açıkcası. Ama şaşırdığım kısım kişilerin bekareti önemsememesi değil. Bekareti önemseyenleri kezban ve türevleri olarak nitelemeleri. Özgürlük bekareti kaybetmek değildir. Asıl özgürlük herkesin yaşayışına saygı duymaktır. Herkesin yaşayışına saygı duymuyorsan sen zihnine sınırlar koymuşsun ve bedenindeki sınırları aşmakla özgür olamazsın. Ben doğma büyüme İstanbulluyum. İki üniversite okudum burada. Arkadaş çevremde erkek arkadaşıyla aynı evde yaşayan da vardı gayet muhafazakar olan da. Ben de eşimle yaşadım ilklerimi. Ve böyle olan çoook arkadaşım var. Hem de hepsi benim gibi kapalı ve namaz kılan insanlar değil. Çoğu toplum deyimiyle 'modern' insanlar-sanki biz demodernmişiz gibi-. Hiçbirimiz uzaylı ya da kezban değiliz. Bazımıza göre bu büyük bir günah.(Bana göre de öyle. Ancak bunun hesabını soracak Allah'tır. Koca değil.) Bazılarımız yetiştirilme tarzından bunu yanlış buluyor. Bence uzay çağında olmanın bekareti kaybetmekle mümkün olduğunu düşünenlerin bekaret delisi olanlardan farkı yok. Bir zarı deldirmeyle uzay çağına geçemezsiniz. Herkese saygılı olmanız gerekir.

Bravo :super:
 
Ben de yorumlara çok şaşırdım açıkcası. Ama şaşırdığım kısım kişilerin bekareti önemsememesi değil. Bekareti önemseyenleri kezban ve türevleri olarak nitelemeleri. Özgürlük bekareti kaybetmek değildir. Asıl özgürlük herkesin yaşayışına saygı duymaktır. Herkesin yaşayışına saygı duymuyorsan sen zihnine sınırlar koymuşsun ve bedenindeki sınırları aşmakla özgür olamazsın. Ben doğma büyüme İstanbulluyum. İki üniversite okudum burada. Arkadaş çevremde erkek arkadaşıyla aynı evde yaşayan da vardı gayet muhafazakar olan da. Ben de eşimle yaşadım ilklerimi. Ve böyle olan çoook arkadaşım var. Hem de hepsi benim gibi kapalı ve namaz kılan insanlar değil. Çoğu toplum deyimiyle 'modern' insanlar-sanki biz demodernmişiz gibi-. Hiçbirimiz uzaylı ya da kezban değiliz. Bazımıza göre bu büyük bir günah.(Bana göre de öyle. Ancak bunun hesabını soracak Allah'tır. Koca değil.) Bazılarımız yetiştirilme tarzından bunu yanlış buluyor. Bence uzay çağında olmanın bekareti kaybetmekle mümkün olduğunu düşünenlerin bekaret delisi olanlardan farkı yok. Bir zarı deldirmeyle uzay çağına geçemezsiniz. Herkese saygılı olmanız gerekir.

Şunu da belirteyim. Hesap soracak ancak Allah'tır benim inanışıma göre dedim. O bile affediyorken, insanlara ne oluyor? Herkes kendi pisliğiyle uğraşsın en evvel. Ben böyle düşünüyorum ve sağlıklı olan düşünce budur bence. Evlenmeden evvel ten uyumuymuş yok tecrübeymiş. Ben bunlara kafamı takmamıştım hiç. Eşimin de ilki benimle oldu. Ve daha evvel de yazdığım gibi kanamam olmadı. İkinci ve sonraki ilişkide vajinismus gibi bişeyler de yaşadım. Ve eşim de benim kadar tecrubesiz ve panikti. Ama güldük geçtik gezdik eğlendik. Ten uyumu da oldu sonradan her bişey de :)
unutmayın. Hayatta kesin yargılar yoktur. Esnek olun azcık.
Ağzınıza sağlık.
Sevişerek "modernleşen" çakma modernler bu yazıyı çerçeveletip günde on defa okumalı! :)
 
Valla ben de 25’ine kadar ısrarla bekâretini kocasına saklamış, zihniyeti bu doğrultuda olan kıza Kezban gözüyle bakarım.
Konu sahibi, milenyum çağındayız. Millet uzaya gidiyor. Artık aşalım bunları lütfen.
Allah aşkına cidden merak ediyorumda hani bakire olduğu için kezban olarak gördüğünüz o kızların aksine sevişerek elde ettiğiniz o müthiş ilim bilim teknoloji birikiminiz ile şu milenyum çağında insanlar uzaya giderken sizin bu evrene ne gibi katkınız ne gibi faydanız oldu?
Hayır yani sizinde bir numaranızı göremedikde ondan soruyorum :KK66:
Yazdığı şeye estirdiği havaya bakarsan kendisinden "big bang'den önce ne vardı" sorunsalını çözmüşte fikir beyan ediyor olmasını beklersin, ama iş icraata gelince anca buraya boş bomboş booooommmmmbooooşşşşş yorumlar yazar :)) pehhh anca laf salatası işte.. .
 
Ben de yorumlara çok şaşırdım açıkcası. Ama şaşırdığım kısım kişilerin bekareti önemsememesi değil. Bekareti önemseyenleri kezban ve türevleri olarak nitelemeleri. Özgürlük bekareti kaybetmek değildir. Asıl özgürlük herkesin yaşayışına saygı duymaktır. Herkesin yaşayışına saygı duymuyorsan sen zihnine sınırlar koymuşsun ve bedenindeki sınırları aşmakla özgür olamazsın. Ben doğma büyüme İstanbulluyum. İki üniversite okudum burada. Arkadaş çevremde erkek arkadaşıyla aynı evde yaşayan da vardı gayet muhafazakar olan da. Ben de eşimle yaşadım ilklerimi. Ve böyle olan çoook arkadaşım var. Hem de hepsi benim gibi kapalı ve namaz kılan insanlar değil. Çoğu toplum deyimiyle 'modern' insanlar-sanki biz demodernmişiz gibi-. Hiçbirimiz uzaylı ya da kezban değiliz. Bazımıza göre bu büyük bir günah.(Bana göre de öyle. Ancak bunun hesabını soracak Allah'tır. Koca değil.) Bazılarımız yetiştirilme tarzından bunu yanlış buluyor. Bence uzay çağında olmanın bekareti kaybetmekle mümkün olduğunu düşünenlerin bekaret delisi olanlardan farkı yok. Bir zarı deldirmeyle uzay çağına geçemezsiniz. Herkese saygılı olmanız gerekir.
+1000
Şu değerli yorum için kendi adıma teşekkür ediyorum.
 
Milenyum cagiyla bakireligin ne alakasi var???

Bakire olmak bilim insani olmaya calismaya meslek edinmeye engel mi ben mi kacirdim??:KK64:
Zihniyetin hâlâ iki bacak arasındaki et parçasına takılı kalıyor olması diğer alanlarda da gelişmeye ket vurur. Ya bir de bu et parçası hiç olmasa üzerinde konuşacağımız böyle bir konu olmazdı değil mi?
Beni asıl şaşırtan, kadınların hâlâ bekaretin önemli olduğunu savunuyor olmaları. Erkek egemen bir topluma destek veriyor olmaları. Biz hâlâ bacak arası ahlak konularında konuşuyorken başka milletler böyle konuları konuşmuyor bile. Önemsemiyorlar, umursamıyorlar kim bakire kim değil. Onlar uzay çalışmalarına kafa yoruyor, et parçasına değil. Bunu demek istedim canım.
 
ben iki kere evlendim. ikisi de sormadı etmedi bekaretimi. hiç oraya getirmediler lafı. sorulması konuşulması bana çok tuhaf geliyor.
 
Bekareti önemsemeyen bir erkek ile pekala evlenebilir,mutlu da olabilirsin konu sahibi.
Yaptığının hata olduğuna inanıyorsan affını dile ve bir daha bu konuyu kimseye açma.
Zira affını da Allah'tan dilersin,bir erkekten değil.

Kişi kendisi gibi biri ile evlenmeli bana kalırsa.
Erkek bakirse o zaman hakkı vardır bakire kız aramaya.Aksi takdirde yoktur.
Ben bakire istiyorum/istemiyorum deme özgürlüğü var aslında herkesin,kendi de ona göre yaşamış olması koşuluyla.

Ben bakireydim.Eşim de öyle.
Ama hiç sormadı.
Sorulur mu zaten?
Nasıl sorulur hayal bile edemiyorum...
Evlendiğimzde o kanama oldu, olmasa da sormazdı eminim.
Bu bilinçte bir adam çünkü.
Oldukça da dindardır kendisi.
Benim geçmişim onu kıskandırır ama ötesini sorgulamaz,bilir hesabını vereceğim merciinin o olmadığını.
 
Back
X