- 25 Şubat 2011
- 10.393
- 25.119
- 598
- Konu Sahibi meredithgrey
-
- #21
Sizinle aynıyım.
Her gün mahalledeki kedileri doyurup sevmeden eve giremiyorum.
Ne kadar mamaya ihtiyaçları varsa sevgiyede o denli ihtiyaçları var.
Benim kedi ve köpeklere astım alerjim var. Kapalı ortamda kaldığımda hastanelik oluyorum.
O yüzden besleyemiyorum evde ama dışarıda olabildiğince ilgileniyorum.
Evde de bir minnak tavşanım var.
Bebek gibi ilgileniyorum onunla.
Sizin gibi insanlar olduğu sürece dünya ayakta kalmaya devam edicek.
Yalnız değilsiniz emin olun. O yavrucaklara sahip çıkan insanlarda var. Vicdanınızı rahat tutun.
O kadar aynıyız ki ben bazen bu durumum için psikoloğa gitmeyi bile düşünüyorum3 tane kedim var.. 4 tane de bahçede besliyorum.. Ama o kadar üzülüyorum ki dışarda gördüğüm her hayvana.. Sosyal medyada barınak yardım sayfalarını takip ediyorum her sabah işe geldiğimde ilk yarım saat ağlıyorum gördüklerime hiçbişey yapamıyorum diye.. Su koyuyorum mama koyuyorum ama başka hiçbişey yapamıyorum çok üzülüyorum
ne kadar iyisiniz2 evladim car biri 6 biri 2 yasinda bende kedi fobisi olmasin ragmen cocuklarim bayiliyorlar cunku esime soyluyorum gidip seviyorlar tada okula giderken mahallede kediler car onlari besliyoruz kuslari kisin hep elimden geldigince dogaya hayvanlara merhametli olmamiz gerektigini anlatiyorum gosteriyorum cunku insanoglu cok zalim fobim olmasina rağmen kac kere kavga ettim sayisi belli degil bu densiz tiplerle yavru kddilere sut koyuyoruz tekmeliyo kabi yani sizin gibi iyi insanlar cogalsin insallah
Bende öyleyim her yanndan geçtigm köpeğe naber nasılsın acmisin diye sorarım yaklaşrsa market bakkal aramalar başlar. Birsuru kedim var Allahtan hepsi yabani kimseden zarar gormuolar hep kaçtıklrii için. Cebimdeki son paraya mama aldığımı kendi temel ihtiyaçlarımdan kistigimi bilirim. Ama yetemiorz malesef hepsine yetmek mümkün değil. Kışın dağdaki köpekler için mama al paket paket makarna pişir ama birgun doyuyorlar ertesi gün aynı. Hayvanların yaşamaya çalışırken ne kadar zorlandığını ne zaman dusunsem delircek gibi oluyorum. kışın gece üstümü açıp yatardm 1 2 sene önce evde bile böyle usuyosam ya dağda ormanda sokakta kalan hayvanlar ne durumdadır diye düşünürdüm. Offf içim karardı yineelinden geleni yaptığına eminim bu konuda insanlar eskiye göre dha bilinçli merhametli diye düşünüyorum. Siz ustunuze duseni yapabldgnizi yapın gerisi allaha emanet yapck bsy yok
Sokak hayvanları benim de en hassas noktam. Maaşım sokaktaki kedileri doyurmaya gidiyor Türkiye'de. Çantamda kilo kilo mamalar, sokak kedilerini yedire yedire yürüyorum. Bazı geceler suya çıkıyorum. Pazar arabasına 5er litrelik sular koyup, plastik kaplara boşaltıyorum sokak gezip. Onlar için plastik kap aldım. Sokağımın kedileri peşimde gezer oldu. :) Hayvanlar dünyanın en güzel, en masum varlıkları, dünya onlarla güzel. Şu an en büyük derdim kış geliyor, bu hayvanlar nasıl ısınacaklar...
Yeni gittiğim muhitlerde hayvan eziyetine şahit olurum diye içim gidiyor. Birinin kedilere yaklaştığını görünce durup izliyorum, hani zarar verirse müdahale edecem. Kedi korktuğu halde ille de sevecem diye hayvanı eline almaya kalkan insana müdahale etmişliğim var. Sanki bütün kediler benim yavrularım. Şimdi de mahallede kirli bir kedi var, onu alıp yıkamak istiyorum, yazık, hayvancağız siyahlaşmış, yapışmış tüylerle mi yaşasın diye. Ama kedi ürkek, o çekincem var. Kafayı mı yedim bilmiyorum. Biraz takıntı yaptım kedileri galiba. Ama en büyük derdim onlar gerçekten.
Herkes kapısının önüne bir avuç mama, bir kap su koysa, bir de şu hayvanlara zarar vermese, şefkatle yaklaşsa ne güzel olur. Çok şey mi umuyorum? İnsanlar olarak üstün özelliklerle yaratıldık güya, ama o hayvanın tırnağı kadar masumiyete, vicdana sahip olamayan insanlar var.
İnsanların eskiye nazaran daha bilinçli, merhametli olduğuna inanıyorum. Yollarda yürürken rastladığım dolu su kapları, mamalar, dükkan veya ev önünde rahatsız edilmeden uyuyan hayvanlar görünce çok seviniyorum. Hayvanın mağazanın içinde uyumasına karışmayan esnaf bile gördüm. Allah hepsinden razı olsun.
İnce düşünceli kalbi çok güzel birisin bence..
Daha dün kuyruğu kopartılmış tek bacağı kırılmış topallaya topallaya korka korka koşmaya çalışan bir köpeğe bakarken delirecek gibi oldum ben...Bazen normal olamdığımı düşünüyorum aşırı derec hasssasiyet hissediyorum gözlerim doluyor gördüklerimden yapamadıklarımdan ötürü..normal olmadığımı düşündürüyorlar diyeyeyim hatta. İşyerinde veya birileriyle konuşurken konu sokaktaki hayvanlara gelince benim düşüncelerime saçma gözüyle bile bakıyorlar.Doğanın kanunu deyip geçmek içimi burkuyor benim...ben küçük biryerde yaşıyorum işe giderken parkta bir kedi ailesi var yavrularını sever bişekilde onlara laf atarda giderim.Birşekilde birşeyler bırakıp giderim yemeleri için..Esneye esneye balkona çıkan tuhaf bakışlar altında..Küçücük canlarını severim ben onların yaa...yavu miniklerin şıpıl şıpıl süt içişlerni izlemek dünyanın ennn ennn güzel manzaralrından biri...
İnsanoğlu kadar kötü başka bir yaratılmış yok ..İnsanoğlun da insana merhamet yok hayvana merhamet yok..
İnsanoğlu zalim insanoğlu vahşi...''hayvanlar'' dan beklenen şeyleri misliyle yapabilen tek canlı !!
Sokak hayvanları benim de en hassas noktam. Maaşım sokaktaki kedileri doyurmaya gidiyor Türkiye'de. Çantamda kilo kilo mamalar, sokak kedilerini yedire yedire yürüyorum. Bazı geceler suya çıkıyorum. Pazar arabasına 5er litrelik sular koyup, plastik kaplara boşaltıyorum sokak gezip. Onlar için plastik kap aldım. Sokağımın kedileri peşimde gezer oldu. :) Hayvanlar dünyanın en güzel, en masum varlıkları, dünya onlarla güzel. Şu an en büyük derdim kış geliyor, bu hayvanlar nasıl ısınacaklar...
Yeni gittiğim muhitlerde hayvan eziyetine şahit olurum diye içim gidiyor. Birinin kedilere yaklaştığını görünce durup izliyorum, hani zarar verirse müdahale edecem. Kedi korktuğu halde ille de sevecem diye hayvanı eline almaya kalkan insana müdahale etmişliğim var. Sanki bütün kediler benim yavrularım. Şimdi de mahallede kirli bir kedi var, onu alıp yıkamak istiyorum, yazık, hayvancağız siyahlaşmış, yapışmış tüylerle mi yaşasın diye. Ama kedi ürkek, o çekincem var. Kafayı mı yedim bilmiyorum. Biraz takıntı yaptım kedileri galiba. Ama en büyük derdim onlar gerçekten.
Herkes kapısının önüne bir avuç mama, bir kap su koysa, bir de şu hayvanlara zarar vermese, şefkatle yaklaşsa ne güzel olur. Çok şey mi umuyorum? İnsanlar olarak üstün özelliklerle yaratıldık güya, ama o hayvanın tırnağı kadar masumiyete, vicdana sahip olamayan insanlar var.
İnsanların eskiye nazaran daha bilinçli, merhametli olduğuna inanıyorum. Yollarda yürürken rastladığım dolu su kapları, mamalar, dükkan veya ev önünde rahatsız edilmeden uyuyan hayvanlar görünce çok seviniyorum. Hayvanın mağazanın içinde uyumasına karışmayan esnaf bile gördüm. Allah hepsinden razı olsun.
Çok duygulandım yazdıklarını okuyunca rabbim ihtiyaç sahiplerini hep hep sen gibilerke karsilastirsinO vicdanın bir model üstü de bende var :) insan yada hayvan ,nerde yardıma ihtiyaç duyan biri varsa yardım etmek istiyorum .ulasamadiklarim vicdanımı acıtıyor ,uyuyamıyorum . Mesela kızımın okulunda yardıma muhtaç bir çocuk var ,herhalde hayırsever birinin yardımıyla gelmiş çünkü maddi durumu en kötü olanın ortalamadan biraz daha yukarda olduğunu gördüm .öğretmene gittim ,neye ihtiyacı varsa bana bildirin ve yardım ettiğimi de kimseye söylemeyin dedim .çünkü annesini gördüm ,çok gururlu bir kadın ,boynu bükük durmuyo ,kimseye el acmiyo .onu ve yavrusunu üzmekten çok korkarım .
Umarım kimsenin kimseye ihtiyacı olmaz .birgün dünya yaşanacak bir hale gelir .çünkü şuan çok adaletsiz bir yer burası .özellikle çocuklar için ..
Teşekkür ederim , gördükçe yetişmeye çalışıyorum .umarım kimsenin yardımı olmadan bütün çocukların yüzünü güldürecek bir zamana ulaşırız .Çok duygulandım yazdıklarını okuyunca rabbim ihtiyaç sahiplerini hep hep sen gibilerke karsilastirsin
Dünyada çocuklar açlık tan ölmesin herkes aynı düzeyde yaşasın ins sınıf farkı olmasın benim de istediğim bu
sizi o kadar iyi anlıyorum ki... aynı şeyi bende yaşıyorum... özellikle yolda bir kedi köpek görsem arabayı durdurup güvenli bir yere almadan rahat edemiyorum. bu yüzden insanlardan çok tepki gördüm ama elimde değil korkuyorum. arabadan inip yanına gidene kadar ne dualar ediyorum ne olur yola çıkması, ne olur korkmasın benden,ne olur araba çarpmasın diye nasıl fırtınalar kopuyor içimde. şimdi kış geliyor ve benim çilem yine başlıyor. dayanamıyorum onları üşümüş aç yada yaralı görmeye... kendimi sorumlu ve suçlu hissediyorum çoğu zaman. ama yerim yok hepsine yetecek durumum yok,şartlarım uygun değil... sırf bu yüzden çok ama çok zengin olmak istiyorum hepsine sahip çıkayım istiyorum. elimden geleni yapıyorum şimdilik hepsi bu sizde böylesiniz çok iyi anlıyorum inanın. keşke her insan bunu yapabilse belkide biz bu kadar azap duymamış olurduk. bakın size ne anlatacağım bundan 1 sene önce kurban bayramının 2. günü sabaha karşı 5 sularıydı eşimi uyandırdım et kavurmuştum ancak kapattım ocağın altını. ona annemin evde yalnız olduğunu ona et götürmek istediğimi söyledim. eşim normal koşullarda asla o saatte yataktan kalkmaz. tamam dedi öyle şaşırdım ki nasıl yani gerçekten mi falan diye yaklaşık 10 dakika emin olmaya çalıştım uyku sersemliğinden mi diyor acaba diye. kalktı hazırlandı ve çıktık evden. benzinliğe girmek istediği söyledi güzergah değişti tabi. tam benzinlikten çıktık yol ortasında ufacık bir şey başta poşet sandık.neredeyse üzerinden geçicektik. arabayı durdurup baktığımızda tirtir titreyen 20 günlük yavru bir kedi. hemen aldık arabaya o gün bugündür bizimle o bebek kocaman bir adam oldu. ailemizin kedigillerde 3. ferdi oldu. öyle bir hikmet vardı ki bu işte görünmeyen (biz hep buna inandık) o saatte anneme gitmek nedir annem uyuyor üstelik benzinliğe uğrayıp güzergah değiştirmek ve o minik canın karşımıza çıkması kesinlikle tesadüf değildi bunlar. 7 yıllık evliyim ve bu süreçte bir evlat sahibi olamamıştık. hatta doktor bunun imkansız olduğunu söylemişti bize.çok kayıplar yaşadık ama şimdi doğurmak üzereyim ve sağlıklı giden bir gebeliğim var. geçen kış o minicik adamı biberonlarla besleyip büyüttüm bu kışta kendi bebeğimi büyüteceğim. bu hikmet değildir de nedir şimdi.Günaydın.
Derdim şu ki sokaktaki hiçbir hayvana kayıtsız kalamıyor ve derin bir üzüntü duyuyorum. İnsanların bakmadan yanlarından geçtiği kediler, köpekler bana üzüntü oluyor.
İnsanlar bakmadan görmeden geçip gitmeyi nasıl başarıyor?
Sabah işe giderken kedi kavgasına şahit oldum ve boynunda rengi solmuş mavi tasması ve hareli göz çevresiyle ağzı yüzü çizik içinde kalmış kediyi kışın üç dört aylık sokağa kaçmış / bırakılmış ve benim dört kedi olmaz diye almadığım kediye benzettim. Ve inanılmaz bir vicdan azabı duydum. Sokağımız nispeten güvenli örneğin üç sene önce taşındığımda gördüğüm kedi nüfusu %99.9 oranında aynı ölen, hastalanan olmadı. Bu kedi de evime hırsız girip alarm taktırdığım saçma sapan bir Cumartesi gelmişti, eve alamadım malesef.
Aynı şekilde Kadıköy’de çalışıyorum inanılmaz işlek tahmin edeceğiniz gibi ve burada pamuk mu pamuk sokağa bırakıldığı belli olan bir kız var, denk geldikçe besliyorum geçen kadının biri tekme sallıyordu. Pist dese kovacak ama kediye tekme savuruyor! Kedi de insana o kadar alışık ki herkese gidiyor.
Yani velhasıl yapamıyorum, kayıtsız kalamıyorum ama madden ve manen yapacağım şeyler çok kısıtlı.
Dün taş çatlasa iki üç aylık bir yavru gece ağlıyordu nasıl da güzel bir şey. İndim koliye koydum sakinleştirdim ( zaten kolisi maması sütü var ayarlamışlar ama insan istiyor heralde sokaklara dökülmüş) Ben döndüm sustu sanki duymadım sesini ama o da dert oldu.
Üç kedim var barınak, sokak kedileri. Kısırlar mamaları özel, kumlarından yaş mamaya herşeye deli gibi zam geldi ama onların yaşam kalitesinden kısmıyoruz. Ama dört kedi zorluyor, yapamıyorum madden ve manen. Ayrıca sokaktan alacağım bir kedi eğer hastalık taşıyorsa bu evdekiler için de büyük risk ve bunu kaldıramam suçluluk duygusundan ölürüm.
Hepsine yetişemeyiz deyin, doğanın kanunun deyin, sen zaten üç tanesine evini açmışssın deyin bir şeyler deyin içimi ferahlatın ne olur.
Yani velhasıl yapamıyorum, kayıtsız kalamıyorum ama madden ve manen yapacağım şeyler çok kısıtlı.
Hepsine yetişemeyiz deyin, doğanın kanunun deyin, sen zaten üç tanesine evini açmışssın deyin bir şeyler deyin içimi ferahlatın ne olur.
Gel sarılalım güzel kardeşim, nerede yardıma ihtiyaç bi kedi köpek kuş olsa allahım karşıma çıkıyor, arkamı dönüp gidemiyorum ,elden gelen ne varsa yapıyorum . Bir keresinde karabağlar defacto önündeki ana yol gidiş geliş seriti ortasındaki dikenli çiçeklerim arasında bir yavru kedi , saatlerce uğraştım çıkaramadım itfaiye geldi yakalayamadı kaderi ölmek dedi gitti, yazın sıcağında ağla ağla helak oldum sonuç başka bir hayvan sever gelip aldı ordan , birkeresindede boş dükkan kemeraltinda onlarca insan gelip geciyo sesi duyulmuyo tam o sora oradan geçerken ben duydum kepemg var içeride kalmış allahım ne yer ne içer ne kadardır orada bla bla kafada milyon soru sonuç onuda çıkardık, buna benzer hiç olmayacak şekilde hiç olmayacak yerde karşıma çıkıyorlar ,bu başlığı bir kaç gün önce ben kendime sordum ,niye ben ya , tam iş bitti bebek uyudu az uzanayım dedim allahım yine o cılız ses , yavru kedi duvardan düşmüş arabaların yanında kalmış yukarı çıkamıyor, hadiii binelimde çocuk binelimde mama kapıcı apartman sakinleri bir elden kedi kurtarmaya çalısıyoz. Zor ancak bu duyguda olan anlar sizi çok iyi anlıyorum. Hatvan sevmeyen insan sevemez der giderimGünaydın.
Derdim şu ki sokaktaki hiçbir hayvana kayıtsız kalamıyor ve derin bir üzüntü duyuyorum. İnsanların bakmadan yanlarından geçtiği kediler, köpekler bana üzüntü oluyor.
İnsanlar bakmadan görmeden geçip gitmeyi nasıl başarıyor?
Sabah işe giderken kedi kavgasına şahit oldum ve boynunda rengi solmuş mavi tasması ve hareli göz çevresiyle ağzı yüzü çizik içinde kalmış kediyi kışın üç dört aylık sokağa kaçmış / bırakılmış ve benim dört kedi olmaz diye almadığım kediye benzettim. Ve inanılmaz bir vicdan azabı duydum. Sokağımız nispeten güvenli örneğin üç sene önce taşındığımda gördüğüm kedi nüfusu %99.9 oranında aynı ölen, hastalanan olmadı. Bu kedi de evime hırsız girip alarm taktırdığım saçma sapan bir Cumartesi gelmişti, eve alamadım malesef.
Aynı şekilde Kadıköy’de çalışıyorum inanılmaz işlek tahmin edeceğiniz gibi ve burada pamuk mu pamuk sokağa bırakıldığı belli olan bir kız var, denk geldikçe besliyorum geçen kadının biri tekme sallıyordu. Pist dese kovacak ama kediye tekme savuruyor! Kedi de insana o kadar alışık ki herkese gidiyor.
Yani velhasıl yapamıyorum, kayıtsız kalamıyorum ama madden ve manen yapacağım şeyler çok kısıtlı.
Dün taş çatlasa iki üç aylık bir yavru gece ağlıyordu nasıl da güzel bir şey. İndim koliye koydum sakinleştirdim ( zaten kolisi maması sütü var ayarlamışlar ama insan istiyor heralde sokaklara dökülmüş) Ben döndüm sustu sanki duymadım sesini ama o da dert oldu.
Üç kedim var barınak, sokak kedileri. Kısırlar mamaları özel, kumlarından yaş mamaya herşeye deli gibi zam geldi ama onların yaşam kalitesinden kısmıyoruz. Ama dört kedi zorluyor, yapamıyorum madden ve manen. Ayrıca sokaktan alacağım bir kedi eğer hastalık taşıyorsa bu evdekiler için de büyük risk ve bunu kaldıramam suçluluk duygusundan ölürüm.
Hepsine yetişemeyiz deyin, doğanın kanunun deyin, sen zaten üç tanesine evini açmışssın deyin bir şeyler deyin içimi ferahlatın ne olur.
Gel sarılalım güzel kardeşim, nerede yardıma ihtiyaç bi kedi köpek kuş olsa allahım karşıma çıkıyor, arkamı dönüp gidemiyorum ,elden gelen ne varsa yapıyorum . Bir keresinde karabağlar defacto önündeki ana yol gidiş geliş seriti ortasındaki dikenli çiçeklerim arasında bir yavru kedi , saatlerce uğraştım çıkaramadım itfaiye geldi yakalayamadı kaderi ölmek dedi gitti, yazın sıcağında ağla ağla helak oldum sonuç başka bir hayvan sever gelip aldı ordan , birkeresindede boş dükkan kemeraltinda onlarca insan gelip geciyo sesi duyulmuyo tam o sora oradan geçerken ben duydum kepemg var içeride kalmış allahım ne yer ne içer ne kadardır orada bla bla kafada milyon soru sonuç onuda çıkardık, buna benzer hiç olmayacak şekilde hiç olmayacak yerde karşıma çıkıyorlar ,bu başlığı bir kaç gün önce ben kendime sordum ,niye ben ya , tam iş bitti bebek uyudu az uzanayım dedim allahım yine o cılız ses , yavru kedi duvardan düşmüş arabaların yanında kalmış yukarı çıkamıyor, hadiii binelimde çocuk binelimde mama kapıcı apartman sakinleri bir elden kedi kurtarmaya çalısıyoz. Zor ancak bu duyguda olan anlar sizi çok iyi anlıyorum. Hatvan sevmeyen insan sevemez der giderim
Aynen öyle Vive; doğanın kanunu ve hatta doğanın değil, doğayı ele geçirip katleden biz insanların kanunları.
Bir bütün içinden düşünmeye çalış "Ben elimden geleni yapıyor ve bu kadarını kurtarabiliyorum, gerisi gücüm, hükmüm dışında kalıyor ve dünyada iyi insanların sayısı da az olmamalı. Yetişenler diğerlerine yetişsin."
O tek başınalık hissinden çıkarmaya çalış kendini ki esas bu sanırım sendeki "Yalnız savaşçı" gibi kalmışsın tüm gördüklerin karşısında. O kedi diğer güne orada değilse misal, aklına ilk gelen "Öldü-öldürüldü" oluyor tahmin edebiliyorum ama şu payı da bırak "Ben gibi bir başkası kayıtsız kalamadı ve imkanı vardı, sundu"
Senin bu anlattıklarını böyle dizginlediğim dönemi yaşadım ve hatta ben çöp, yaşam alanı talanı, plastik şişeler, cam vb. gördükçe deliren biriyim daha çok. Gördüğüm yolda, vaktim olduğunca toplarım. Dağ tarafındayım şu an; çöp kamyonları gelecek deee, ormanın içindeki cam kırıklarını toplayacak daaa... Sonra yangın çıktı ciğerlerimiz gitti diye ağıt yakarlar.
Sen elinden geleni yapıyorsun Vive; senin gibi elinden geleni yapan insanların hatırına ayaktayız. Yalnız değilsin. Yalnızlık hissi vicdanla bir araya gelince ölümcül ağırlığa ulaşıyor, o kadarını taşımaya çalışıp kendini yorma.
Başkaları da var...
Tekme atana "Ne yapıyorsun be?!" diyeni var senin orada olamadığın yerlerde.
Senin sarmaya yetişemediğini saran bir vicdanlı daha var belki 1 sokak ötende.
Yüklenme kendine; takım halinde çalışabileceğin insanlarla da tanışarak daha rahatlatabilirsin vicdanını.
Yalnız olmadığımı bilmek güzel. Hepinize sonsuz teşekkür ederim.
Yaz başında annesinin terk ettiği bir yavruyu yeni doğum yapmış anneye verdik çekine çekine ama kabul etti garibim emzirdi onu da büyüdü sıpa mahallede fink atıyor. Hayvanlar gerçekten bizlerden daha merhametli daha saf ve temizler.
Beni de mutlu eden insanların çoğunun bu konuda daha bilinçli olması. Oturduğum apartman hariç ama malesef. Kediler bahçeye kaka yapıyor ve kakalar yüzünden çim biçme makinası çalışmıyor dediler! Yuh dedim ya yuh kedi bir kere kakasını gömer, muhtemelen köpek gezdirenlerin işiydi ve köpek kakasıydı onlar ama ayırt etmeden faturayı bana kestiler. Vicdanlarına veriyorum artık Allah bildiği gibi yapsın.
Bir de evimde üç kedim var dediğimde istisnasız herkes ayy bunun evini b*k götürüyordur bakışı var ki o ayrı bir başlık konusu. Bir insan pisse pistir bunun kedi beslemekle alakası yoktur ama gel de anlat. Evinde kedi olmayanın wcden sonra ellerini yıkadığı garantisi var mı mesela?
birşey sorabilir miyim?..malum kış geliyor sokak hayvanları için mama alıp düzenli olarak bırakma istiyorum ama hangi marka nerden alıyorsunuz..ben ciğer tavuk falan alıp pişirip bırakırdım ama biraz uğraştırınca sürekliliği olmuyor..saçma mamalar alıp hayvanlara zarar vermek istemiyorum..bu dostluk mamaları nasıl oluyor marketlerde satılan..kendi kedim için aldığım mamalar çok pahalıydı ona yaptığım masrafı artık sokaktaki hayvanlar için yapmak istiyorum ama ekonomik mama alırsam daha fazla hayvana ulaşabilirim..fikir verirseniz çok sevinirim..Sokak hayvanları benim de en hassas noktam. Maaşım sokaktaki kedileri doyurmaya gidiyor Türkiye'de. Çantamda kilo kilo mamalar, sokak kedilerini yedire yedire yürüyorum. Bazı geceler suya çıkıyorum. Pazar arabasına 5er litrelik sular koyup, plastik kaplara boşaltıyorum sokak gezip. Onlar için plastik kap aldım. Sokağımın kedileri peşimde gezer oldu. :) Hayvanlar dünyanın en güzel, en masum varlıkları, dünya onlarla güzel. Şu an en büyük derdim kış geliyor, bu hayvanlar nasıl ısınacaklar...
Yeni gittiğim muhitlerde hayvan eziyetine şahit olurum diye içim gidiyor. Birinin kedilere yaklaştığını görünce durup izliyorum, hani zarar verirse müdahale edecem. Kedi korktuğu halde ille de sevecem diye hayvanı eline almaya kalkan insana müdahale etmişliğim var. Sanki bütün kediler benim yavrularım. Şimdi de mahallede kirli bir kedi var, onu alıp yıkamak istiyorum, yazık, hayvancağız siyahlaşmış, yapışmış tüylerle mi yaşasın diye. Ama kedi ürkek, o çekincem var. Kafayı mı yedim bilmiyorum. Biraz takıntı yaptım kedileri galiba. Ama en büyük derdim onlar gerçekten.
Herkes kapısının önüne bir avuç mama, bir kap su koysa, bir de şu hayvanlara zarar vermese, şefkatle yaklaşsa ne güzel olur. Çok şey mi umuyorum? İnsanlar olarak üstün özelliklerle yaratıldık güya, ama o hayvanın tırnağı kadar masumiyete, vicdana sahip olamayan insanlar var.
İnsanların eskiye nazaran daha bilinçli, merhametli olduğuna inanıyorum. Yollarda yürürken rastladığım dolu su kapları, mamalar, dükkan veya ev önünde rahatsız edilmeden uyuyan hayvanlar görünce çok seviniyorum. Hayvanın mağazanın içinde uyumasına karışmayan esnaf bile gördüm. Allah hepsinden razı olsun.
birşey sorabilir miyim?..malum kış geliyor sokak hayvanları için mama alıp düzenli olarak bırakma istiyorum ama hangi marka nerden alıyorsunuz..ben ciğer tavuk falan alıp pişirip bırakırdım ama biraz uğraştırınca sürekliliği olmuyor..saçma mamalar alıp hayvanlara zarar vermek istemiyorum..bu dostluk mamaları nasıl oluyor marketlerde satılan..kendi kedim için aldığım mamalar çok pahalıydı ona yaptığım masrafı artık sokaktaki hayvanlar için yapmak istiyorum ama ekonomik mama alırsam daha fazla hayvana ulaşabilirim..fikir verirseniz çok sevinirim..
Ne kadar güzel bir insansınız, bir hayvansever ve iki kedi annesi olarak sizi yürekten kutluyorum. Malesef dediğiniz mevzulara bende kayıtsız kalamıyorum. Ve nasıl birşeyse kayıtsız kalamayacağımdan herhalde hep benim karşıma çıkıyor böyle şeyler. Aşırı kafama takıyorum bir hayvanın kılına zarar gelmesine tahammülüm yok. Hepsine yardım etmek istiyorum ama mümkün değil. Ama gerçekten bu hal insanın yüreğine çok ağır geliyor. Dünya ve insanlar okadar kötü ve o melekler o kadar savunmasız ki.. Hangi birine nasıl yetişelim. Rabbim onlara kötülük yapmak isteyenlere fırsat vermesin... Onlar bu dünyanın melekleri
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?