Bir evliliğin kurtulma hikayesi/günlük

*sakinleşmek için sarı kantaron çayı kullanıyorum. Henüz çok birşey farketmiş değil ama edeceğine inanıyorum.
Değişime her zaman ilk kendinizden başlayın çünkü çevrenizdeki bütün insanları değiştirmeye ömrünüz yetmeyebilir. Ama kendinizi bakış açınızı değiştirebilirseniz mutluluk çok daha hızlı belirecektir.
Not: bugün bir arkadaşım ufak birşeye kızdı ve daha önce yaşadığı üç dört talihsizliği de birleştirip öyle söylenmeye devam etti. Yani böylece yükünü beşe katlamış oldu. Böyle anlar tuzak anlardır. Öfkeyi ne kadar kısa kesersek o kadar kısa süre mutsuz oluruz
 
bende eskıden yalnız sınemaya gıder yalnız alısverıs yapar kendıme harıka bır mekanda yemek ısmarlardım.evlendım.şimdi eşim olmadan hıc bısey yapamadıgımı anladım...bu duruma cokk sınırım bozuluyor.aklıma dank ettı yazdıklarınız...bıseylerı degıstırmem lazımmm
 
G
Evet zaman zaman tek başına da eğlenebilmeli insan hatta bazen sadece kendine ait özel anlar planlamalı ama bunu her zaman yapmayın çünkü bazen bu ayrı takılmalar erkeklerin çok hoşuna gidiyor. Evlilik birlikte zaman geçirmektir. Eşinizle de program yapın mesela üç günlük yanlız bi tatil planlamak değil belki bir cumartesi gezmesi.
 
İdeal eş ve ideal evlilikle ilgili yazıları çok fazla okumamaya karar vereli zaten bir yılı geçmiştir. Şimdi birde ideal eş ve evlilikle ilgili konuşmalara da girmemeye karar verdim hatta benim eşim şöyle iyidir diye başlayan cümleleri sonuna kadar dinlemiyorum bile. Çünkü her insan farklıdır ve bütün insanlar her zaman kötü anıları anlatmaktansa iyileri anlatmayı tercih ederler
 
Yine evliliğimle ilgili dertleştiğim insanların tavsiyelerini birebir kendi evliliğime uyarlamaktan kaçınıyorum. Çünkü her evliliğin kırılma noktası farklıdır. Çok sevdiğim bir arkadaşım evliliğimin ilk yıllarında ben dertlenince sürekli ay nasıl dayanıyorsun benim eşim asla böyle birşey yapmaz derdi. (Oldum olası bu cümle beni rahatsız etmiştir. Bir hastaya yardım etmenin yöntemi ona ne kadar sağlıklı olduğunuzu anlatmak değildir.) birgün çok basit benim eşimin gülüp geçeceği bir ev hali yüzünden çok ciddi tartıştıklarını hatta adamın arkadaşıma küfür ettiğini; o bana nasıl dayanıyorsun diyen arkadaşımın da çıtını bile çıkarmadığını görünce çok şaşırmıştım. Dertleşmek ve danışmak çok güzel şeyler ama doğru insanlarla olursa
 
Kaynana ziyaretleri çoğu insan için kabus gibidir. Karnımız ağrır midemiz bulanır. Eşimiz gitmeyelim dese koşa koşa geri döneriz. Ta ki birgün bir arkadaşımın tavsiyesini deneyene kadar benim de böyleydi. Şimdi ise kendim gitme talebinde bulunmuyorum daha o aşamaya gelmedim ama eşimin isteğiyle gittiğimiz zaman da evde hazırlanırken yolda giderken babaannemlere gidiyormuşum gibi düşünüyorum. O kadar rahat davranıyorum ki eskiden elim ayağım birbirine dolaşır bildiğimi de unuturdum kaynanam konuşmayı çok sever bilerek mi yapıyor bilmeyerek mi bilmem kimle konuşsa karşısındakinin canını dişine getirir hiç söylemek istemediği şeyleri söyletir (kendi çocukları da dahil)
Şimdi ikimiz başbaşa bile olsak bakıyorum muhabbet hoşuma gitmedi kalkıyorum lavaboya gidiyorum onu dinleyip sinirlenmemek için babaannem yaşlandıkça huysuzlaşıyor ne konuştuğunu bilmiyor Allah yanındakilere sabır versin diyorum kendi kendime uykum gelirse uyuyorum acıkırsam yemek yiyorum televizyon izliyorum mümkün oldukça konuşmuyorum büyükler konuşsun ben bu ebin çocuğuyum diyorum. Şimdiye kadar başarılı oldu. Denemesi bedava

Dipnot: aileme çok düşkünüm bu yüzden asla evime gelmesinler evlerine gitmeyelim diyemem. Üstelik bir tane de oğlum var onu iki saat görmesem ölürüm.
 
Kişinin kaliteli bir uyku için uykuya geçiş şartlarını iyileştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Yaz kış cam açık uyuyan birisi olarak temiz havanın uyku kalitesini yükselttiğini söyleyebilirim. Uyku öncesi fırsat varsa ılık bir duş (soğuk duşun şok etkisi yapıp uyku kalitesini düşürdüğünü okumuştum) almak insanı gevşetebilir. Ve asıl söylemek istediğim madde:
15 yaşımdan beri dönem dönem hafif bunalım zamanlarım olmuştur. Şu anda da ağır bir depresyon geçirdiğimi düşünüyorum. Henüz bir tıbbi onayım yok :) Kaliteli bir uyku benim bunalımıma her zaman iyi gelmiştir. Şu anda küçük bebekle kaliteli uyku pek imkansız görünsede benim için önemli olan uykuya geçiş evresi. İşte bu uykuya geçişi kaliteli kılan birşey keşfettim. "Zihni boşaltmak". Zihni boşaltmaktan kastım zihninizde dönüp dolaşan yapılacaklar listesinden kurtulmak. Benim uyumadan önce zihnimde dolaşan yapılacaklar listesi çoğu zaman ev işleri oluyor. Bu yüzden kısa bir süredir uykuya yarım saat daha geç gitmiş olsamda zihnimdeki bu tilkiden kurtulup işlerimi bitirip öyle yatıyorum. Hem uyurken hem de uyanırken kuş gibi hafif olduğunuzu hissedebilirsiniz....
 
Günümün büyük bir çoğunluğu evimde geçiyor bu yüzden evimi kendime daha uygun daha sevimli daha temiz bir yer yapmak için çaba gösteriyorum. Evimdeki değişiklikler beni mutlu ediyor daha fazla özel alanım olduğu için kendimi daha rahat ve keyifli hissediyorum. Hayal ettiğim mekanlara benzer mekanlarım olunca daha rahat uyuyorum aynı zamanda dışarıdan yorgun gelen eşim için de evimiz huzur verici oluyor.
 
Bu yazılanları okuyunca resmen aglayasim geldi çok üzülüyorum bu halde olmaktan çaresizlik gibi geliyo tek birsey istiyorum mutlu olmak ama olmuyo daha 1 yıl bile olmadı şiddet yok aramızda ama psikolojik şiddet en beteri gibi evde yokmus um gibi davranıyo eşim tv ve int delisi azıcık soylendigimde bağırıp cagiriyo bi kahve içmek bunu bile yapmamak suan evimiz yok kiraciyiz eşim ev alicaz diye çok cimri ama aşırı gidip kendime bir kahve bile içeriyorum ki çalışıyorum maaş kartını istedim gecenlerde kıyamet koptu evde çok çaresizim sadece yol parasıyla ise gidip geliyorum
 
goldstar çok üzüldüm durumunuza eşinizde sizinle beraber taviz veriyorsa eğer canınızı sıkayın eviniz olunca karşılıllı keyifle içersiniz inşallah kahvelerinizi
 
Eşinin maaş kartını almak nasıl oluyor ya. Srn çalışmak zorunda değilsin evlilikte iş paylaşımı yapıldığını varsayalım çalışmak erkeğe işlemek kadına düşüyor. Sen ekstradan bir hizmet yapıyor ve çalışıyorsun hal böyleyken maaş kartını almak nasıl oluyor? Eşinize durumu güzelce izah edin benim çalışmam sana yardım amaçlı yoksa bu evin maddi gelirini sağlamakla yükümlü olan evin ihtiyaçları karşılanmadığında mahcup olması gereken sensin deyin. Kesinlikle bu cümlenizi kavgaya dönüştürmesine izin vermeyin. İnanılmaz derecede sakin olun ve maaş kartını fırlatıp attığı zaman hemen sessizce alın gurur yapmayın. O size ait. Ama kesinlikle sessiz olun kavgaya dönüştürmesine izin vermeyin bağırıp çağırırsa sinir krizleri geçirirse bile sessizce bekleyin
 
Uzun yıllar süren mutlu evlilik hikayelerini, Boşanma, boşanıp kendi ayakları üzerinde durma, boşanıp özgürleşme hikayelerine tercih ediyorum. Bu çok etkili oldu arkadaşlar eşimi asla sevemem diyordum hala çok aşık sayılmam ama eskiye nazaran geberiyorum aşkımdan
 


maşallah çok duygularınız çok güzel ifade etmişsiniz

bence şanlısınız herkes kendi şansını yaratır ama bende evliliğime verecek şans kalmadıı oğlumla hayata tutunmaya çalışıyorum evet şimdi huzurluyum ama zaman ne gösterir bilmem
 
kendi iç sesim gibi okudum yazdıklarınızı
erkekler de biz kadınlar gibi bu detayları düşünse keşke
mutlu olmak ve mutlu etmek için kararlar verse uygulasa keşke

dünya işte yuvarlanıp gideceğiz..
 
seummu konu o kadar güzel ve yararlı olmuş ki önce sana teşekkür etmek istiyorum boşanmaktansa evliliği doğru bir şekilde yürütmek en güzeli.allah yardımcımız olsun. sana bir şey sormak istiyorum kişisel gelişim için neler yapıyorsun anlatabilirsen sevinirim
 
Rica
rica ederim. Evet benim de düşüncem kötü bir evliliği sonlandırmadan önce iyileştirmeye çalışmak ama kendi evliliğimde ve diğer evliliklerde gördüğüm kadarıyla bu iyileştirme çalışmaları hep klasik kalmış. Sabret, alttan al falan... Eşler hala birbirinin hatalı olduğunu düşünüyor sadece birbirine sabrediyor. Maalesef evlilik bu şekilde iyileşmiyor. Bakış açımızı değiştirmek gerekiyor bazen karşımızdakini olduğu gibi kabullenmek bazı noktalarda bir olup bazı noktalarda ayrı düşünmek gerekiyor. Ben kişisel gelişime şu olumlamaları öğrenmeye çalışarak başladım hani şu evrene ne gönderirseniz o size geri döner yaklaşımı ama sadece fikir ediniyorum mesela olumlamalardan şimdiye kadar aldığım tek şey oğluma olumsuz cümleler kurmamaya çalışmak ve bol bol şükretmek. Şükretmek şükredecek sebepleri kendinize hatırlatmak çok işe yarıyor gerçekten. Mesela canım birşey istediğinde bunu alabiliyorsam çok şükrediyorum eşim çalıştığı için. Hem eşim de o an bana çok sevimli geliyor.
 
kendi iç sesim gibi okudum yazdıklarınızı
erkekler de biz kadınlar gibi bu detayları düşünse keşke
mutlu olmak ve mutlu etmek için kararlar verse uygulasa keşke

dünya işte yuvarlanıp gideceğiz..
Karamsar yaklaşıyorsun bence. Dünya yuvarlanıp gideceğiz katlanacağız denilecek bir yer gibi gelmiyor bana. Dünya güzelliklerle dolu. Ben ilk olarak kötü olmayan bir gün daha ömrümden kazanmaya çalışarak başladım. Tabii ki benimde her günüm bir değil tatsızlıklar da çok oluyor mesela ama çok zor günler geçirdim şak diye düzelmeyi beklemiyorum sadece her gün biraz daha iyileşmek benim amacım. Eskiden oğluma her gün kızardım şimdi öyle değilim mesela bu benim için çok büyük bir kazanç. Eşimi görmeye bile tahammülüm yoktu şimdi çok daha farklı. Kötü anları kısa kesmeye güzelleriyse uzatabildiğiniz kadar uzatmaya bakın. Kavgaları haklı olduğunuz halde şak diye kesin mesela. Eşinizle birlikte içtiğiniz kahveleri büyük fincanlara yapın bunun gibi :)
 

Pes etmeyin bence değişimi karşıdan beklemek işleri çok zorlaştırır. Değiştirecek bir sürü insan var çünkü eşini değiştirsen kaynana var onu değiştirsen görümce var hısım akraba konu komşu derken mutlu olmaya ömür yetmiyor. Ama bakış açımızı değiştirdikmi gerisi çorap söküğü gibi geliyor. İnsanları olduğu gibi kabullenmeyi denediniz mi? Şanslı(!) olan benim bir eşim var öfkelendiğinde söylediği sözleri iki düşman birbirine söylemez ama onu bu haliyle kabul ettikten sonra artık ona kızarak değil belki bir parça acıyarak bakıyorum. Eskiden o kavga anlarında söylenen sözler aylarca kulaklarımda çınlar dururdu. Şimdi çınlamıyor çünkü bunu bir öfke nöbeti olarak kabul ettim ama eşimin bu huyunu sevmiyorum onaylamıyorum. Sadece o sözleri ciddiye alıp o anda karşılık verme çabasına girmiyorum ve inan kavgalarımızın üçte ikibuçuğu aniden yok oldu. Yok yani...
 
o zaman sevgi azalacak gibi geliyor bana
söylenenler bir kulağımdan girip diğerinden çıkınca benim ona verdiğim değer azalmazmı
yani olduğu gibi kabullenmekle dikkate almamak, umursamamak arasındaki inçe çizgi nasıl belirlenir
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…