Bir Gelinin Söğüşlenme Hikayesi

Ya gelmeyecek zaten. Gelecek olsa 5 yil neden bunlari yasasin. 5 yilin sonunda aydinlanma yasamis, simdi ben tek tek herkese anlatacagim, anlatmadan bosanmam dedi zaten. Konu acti insanlar yasadiklarina uzuldu sayfalarca yazdi ama nevriye bilmem kac sayfayi okumaktan beynim oldu dedi. Cunku biz kendikendimize konu actik nevriye oku bu konuyu diye zorladik. Gelirse zaten ben konusacaktim der, once kendimi iyilestirmem lazim der konu biter gider. Aksi olsa kimse 5 sene bunlari cekmez.
Sonra niye sinirli birisin diyorlar 😒
 
Yok oyle demiyorlar. Alintilayip duyar kasiyorlar. 3-5 kisi var hepimizi hizaya sokmayi amac edinmisler. Cunku bizim kafamiz hic calismiyor, sadece onlar dusunuyor, sadece onlar empati yapabiliyor.
Duyar kasanlara ayrı hastayım zaten
Sanki burda zorla tutuluyormuşuzcasına bi haller havalar
Ortamı bu kadar kötüyse ve üyelerinden rahatsızsam girmezdim ben mesela her konuda ortaya laf atmak yerine 😒
 
Ben de anlamadım..birlikte yaşadığınız evin tüm giderlerini ve senin kişisel ihtiyaçlarını eşin karşılıyorsa nasıl söğüşlenmiş oluyorsun ya da kendini neden bu şekilde hissediyorsun ki?
babasinin evinde oturuyorlar diye. Biz oturmasak babam kirasini alirdi biz de kirada oldugumuz icin ailesine gonderemezdi diye dusunuyor ama bence babasinin evinde oturmasalardi da aynisini dusunurdu ana konu esinin ailesine para gondermesi, hicbir kosulda para gondermesini istemiyor
 
babasinin evinde oturuyorlar diye. Biz oturmasak babam kirasini alirdi biz de kirada oldugumuz icin ailesine gonderemezdi diye dusunuyor ama bence babasinin evinde oturmasalardi da aynisini dusunurdu ana konu esinin ailesine para gondermesi, hicbir kosulda para gondermesini istemiyor
Bence babasının evinde oturmalarıni da sorun yapmıyordu. Burada aileni de kullandirttiriyorsun diye yazılinca takıldı o konuya. Eşinin kardeşi üzerine ev alınmasına falan kızmış. Birde yardım edilen tutarı yeni öğrenmiş daha az miktar yolladigini saniyormus eşinin.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
Okudukça içim darlandı, başıma ağrılar girdi. Bir yere kadar bu süreçlerin çok benzerini yaşadım. Oğulları tarafından ' Ah zavallılar...' diyerek anılan anne ve baba, 'Onun psikolojik sorunları var' denen görümce ve 'Deli oğlan bu da hehe' denen bir kayın ve büyük oğullarına 'Baba' sorumluluğunu yüklemeye alışmış anne baba. Evliliğin ilk aylarında benim sonradan farkına vardığım bazı paralar gönderilmişti hatta bir dönem kaynım bizimle yaşamaya bile kalktı, bana sorulmadan, müsade alınmadan. Daha ilerisi olsaydı muhtemelen biz boşanmış olurduk çünkü cinnet geçirmeme ramak kalmıştı. Sizin yaşadıklarınız daha da zor, taviz vermemenizi tavsiye ederim. Maalesef, evlatlarının hayrını, mutluluğunu istemekten çok parazit gibi hayatlarına musallat olan, duygu sömürüleriyle gemilerini yürüten aileler o kadar fazla ki... Her konuda gözleri tepkilerini ortaya koyan eşler de bu durumlarda sömürüldüklerini anlamıyorlar maalesef ki maalesef! Madem aklınız başınızda, gücünüz yerinizde, güçsüz, çaresiz bir kadın değilsiniz lütfen taviz vermeyin. Ben de boşanmanın kıyısından döndüm ama eğer kararlılığım ve yaşadığım problemler anlaşılmasaydı içim çok rahat ve huzurla boşanacaktım. Biz toparladık, eşim herşeyin farkına varmış mıdır bilemiyorum ama sınırı güzel çizdi. Sizin için de öncelikle aynısını diliyorum ama olmuyorsa siz kimsenin ailesini sırtınızda taşımaya gelmediniz, o planla da evlenmediniz, hepsini çıkarın hayatınızdan.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
İş işten geçmiş gibi keşke bu kadar taviz vermeseydiniz yazık olmuş ele para kazanmışsınız.
 
Dün kayın ailemin pisliği hakkında konu açmıştım, esas sorunumu kafamı toplayınca anlatacaktım ama sabredemedim, tüm gece yazdım şimdi yayınlıyorum, yazı biraz uzun olacak, vakit ayırdığınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

31 yaşındayım, 5 yıllık evliyim. Eşim benimle yaşıt, çocuğumuz yok. İkimiz de özel sektörde çalışıyoruz.

Kayın ailemin hayatı
Eşimin ailesi doğunun bir ilinde hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarmış, hayat gayeleri çocuklarını okumaktan ziyade bir an önce büyütüp hayvanların başına koymak ve hemen evlendirmek üzerineymiş. Eşim ailenin en büyük çocuğu, iki kız bir oğlan kardeşi var. Köydeki ilkokul öğretmeninin iknası üzerine kayınbabam eşimi ortaokulu okuması için İç Anadolu'nun bir şehrinde yaşayan akrabalarının yanına yollamış, bir süre sonra da ailecek o şehre taşınmışlar, devlet parasız yatılı gibi seçenekleri düşünmemiş. Bu durumu yıllarca oğlunun başına kakmış, senin yüzünden düzenimiz bozuldu, her şeyi senin için yaptım gibi cümlelerle sistematik olarak beynine işlemiş. Hala işlemekte.

Evlilik sürecimiz ve ailesine yardım talebi
Biz üniversitede tanıştık, ikimiz de okullarımızı uzatmadan mezun olduk, askere gitti, hemen iş hayatına atıldık ve anlaşarak evlendik. Evliliğe karar vermeden önce ailesinin durumunu anlattı, onun okulu yüzünden düzenlerinin bozulduğunu, babasının hastalığından ötürü çalışamadığını, kardeşlerinin okuduğunu bu nedenle en azından kardeşleri de eline ekmeğini alana kadar bir süre ailesinin maddi yükünü taşımak zorunda olduğunu, bunun vicdani görevi olduğunu, onaylamıyorsam en baştan yollarımızı ayırmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Ben evlilik meraklısı olduğum için veya kaybetme korkusundan değil, benim ailem de aynı durumda olabilirdi diye kabul ettim. Hatta ailesine karşı sorumluluk hissettiği için takdir ettim çünkü ben de aynısını yapardım. Tabi bu yardım konusunu açıklığa kavuşturduk, cüzi miktarda, kendimizi sıkmayacak bir meblada karar kıldık.

Evleniyoruz ve ailesi ölü taklidi yapıyor
Nişanda bir adet, evlenirken bir adet olmak üzere sadece iki tane bilezik taktılar, evimize bir iğne bile hediye etmediler. Durumları yok diye ben ve ailem ses etmedik. Tabi kendi ailemle yaşadığım problemleri yazmıyorum, tahmin edersiniz ki zor bir süreçti. Eşim arabasını sattı, kredi çekti, benim birikmiş param ve ailemin desteği ile evlendik. Babam kira ödemeyelim diye bize kiradaki evini verdi, hala orada oturuyoruz. Kayın ailemden maddi bir talebimiz olmamasına rağmen bir şey isteriz diye ödleri koptu 1 sene nişanlı kaldık oğullarını, beni, ailemi arayıp sormadılar, biz neleri alalım, takı işi nasıl olsun demediler, hazırlıklar nasıl gidiyor diye asla merak etmediler, manevi olarak da destek olmadılar. Düğünümüzü eşimin isteği üzerine kendi yaşadığımız şehirde yaptık, ailesi yanında durmadığı için bu kararı verdiğini düşünüyorum. Düğünden iki gün önce geldiler, elleri bomboş, çocuklarına bir çamaşır bile almayı veya bir banyo lifi örmeyi bile çok görmüşler. Geldikten sonra yapılacak bir sürü iş varken onlar ilk gün pikniğe gittiler, sonraki gün düğüne teşrif edip döndüler.

Bunları yaşadıktan sonra verdiğim sözden pişman olmaya başlamıştım bile ama bu daha fragmanmış.

Kayınpederimin takı aşkı
Balayından döndükten sonra kayınpederim beni her sabah aramaya, altınları sormaya başladı. Ne kadar altının var? Altınları ne yapacaksınız? Bak altın yükseliyor yatırım yapmak lazım vs. Bir, iki, üç, dört... Bu böyle gitti. Her seferinde kibarca başımdan savıyorum yine arıyor. İki tane bilezik takan adam başıma Wall Street uzmanı kesildi. Beşinci gün yine aradı açmadım direkt eşime söyledim aramalar kesildi.

Kayınpederime ev alıyoruz
Bu olaydan iki ay sonra eşim utana sıkıla seninle bir şey konuşmam lazım dedi. Kredi çekmemiz lazım dedi. Nasıl yani senin çektiğini ödüyoruz daha eşyaları bile tamamlamadık (halıları ve TV'yi almamıştık, ailemin almasını da istemedi) nereden çıktı dedim. Babam kelepir ev bulmuş, birikimini kullanacak, biraz borç alacak ama eksik var ben tamamlayacağım dedi. Yatırım için alacağım dedi. Nasıl yani? Hani fakirlikten kırılıyorlardı?! Hepsi yalanmış anlayacağınız... Ayrıca eşim evlenmek için sattığı arabadan gelen paranın büyük bir kısmını da babasına vermiş, ondan yarım yamalak evlendik, sonradan öğrendim. Arabadan gelen para, bizden esirgedikleri bol bol altınları ve birikmişi, yine eşimin çektiği kredi ile bedavadan ev sahibi oldular. Bu arada kayınpederimin kendi oturdukları evi var, bu ikinci evleri oldu. Bizim evde 3. Dünya Savaşı çıktı, yine de adam o krediyi çekti, ev alındı ve benden mal kaçırmak için 18'ine basmış ERKEK KARDEŞİNİN ÜZERİNE YAPILDI.

Bu olayların sonunda özetle boşanma aşamasına geldik, ben psikolojik destek almaya ve ilaç kullanmaya başladım. Birçok olaydan sonra eşim yalvardı yakardı, pişmanım dedi, ben seninle aile olmak istiyorum bana şans ver dedi ve yeniden denemeye karar verdik. Bugün dönüp baktığımda keşke o şansı vermeseydim diyorum.

Kayın ailemin sömürüsü devam etmekte
Borçlarımızı öyle böyle bir şekilde ödedik. Hayatımızı yoluna koyduk. İlişkimiz bu konu dışında sorunsuz ilerledi. Alınan ev kiraya verildi ama biz hala para göndermeye devam ediyoruz. Kardeşleri büyüdü, büyük kız biz nişanlıyken evlenmişti. Tabi kayınpederimin bütün evi erkek tarafına kitlediğini ve bol bol bilezik istediğini tahmin etmişsinizdir. Ortanca 4 kez, küçük olan 3 kez üniversiteye giriş sınavlarına girdikten sonra evden uzaklaşmak için şehir dışında okulları kazandılar. Biz onların yaşında mezun olmuş, çalışmaya başlamışken bunlar bizim paramızı yemekle meşguller. Ben tabi ilk başta hemen sınavı kazanırlar veya çalışırlar onlar da ailelerine destek olurlar diyordum, o da yalan oldu. Kazık kadar insanlar avare avare takılıyorlar. Bizim ilk başta konuştuğumuz cüzi miktar enflasyona yenik düştü (kocamın bahanesi) ve babamın evinde oturmanın rahatlığıyla ailesine şu anki asgari ücret kadar para yolluyor. Bunu da farklı yollardan öğrendim o konuya girmeyeceğim.

Daha anlatılacak binlerce şey var ama çok uzadı, yani ben cinnetin eşiğindeyim, bu konuda adam efsunlanmış gibi davranıyor, ne kadar insanca konuşmaya çalışsam da sonunda kavga ediyoruz. En başta verdiğim sözü önüme koyuyor. Biz böyle mi konuştuk diyorum demagojiye başlıyor. Çok sıkıldım. Aile terapistine gitmek istiyorum. Bir uzmanın önünde bütün kinimi kusmak istiyorum. Belki bu şekilde beni dinler. Sonu ne olacaksa olsun, evliliğimizin geleceğinden ziyade akıl ve ruh sağlığımı korumak için istiyorum bunu.
Boşanmaktan korkan biri değilim, o bir dilekçeye bakar. Çözümü yoksa ve bu yola gireceksem önce kendimi salak yerine konulma ve değersiz görülme hislerimden, ailesine olan nefretimden dolayı hayatın her alanında negatif bir insana dönüşmemden kurtulmam lazım. Kendim sağlıklı bir insan olursam gerisini hallederim...
Belgesel izliyordum sırf konu için durdurdum.

Neyse

Konu sahibi yapman gerekeni biliyorsun

Kocana cinnet geçir 1₺ yok de

Hala kabul etmiyor mu dilekçeyi yaz ver

Resmen seni yiyor

İhtiyaç filan değil

Bu tip aileler iflah olmaz
 
5 yıldır anlatamıyorum kendimi ama anlatmadan boşanmayı da düşünmüyorum, şöyle diyeyim şu anki en büyük derdim mağduriyetimi anlatamıyor olmak. Gerçi anlatsam ne kadarı değişir bu saatten sonra onu da bilemiyorum...
Bu kendimizi anlatmaya çalışmak ya da bir gün anlayacaklarıni düşünmek var ya kendimize verdiğimiz en büyük zarar. Benzer şeyleri bende yaşadım masraf yapılmadan gelin gittiğin ailede asla değer gormezsin.İlla ki hislerinizi anlatmak istiyorsanız hayali ya da bir akraba tanıdık çıkarın sizin için damadı da babasının evinde oturtturuyor hiç birşey takılmadi hiç birşey yapmamışlar nevriye ye adam nevriye ile parası için birlikte diyorlarmis diyip çok üzgün olduğunuzu söyleyin hatta 3-5 gün yalnız kalmak istediğinizi söyleyin ama gerçekten üzgün görünün.bu adam düzelmeden çocuk yapmayın.
 
X