Birini unutmanın en kısa yolu nedir?

sufisentir

İnsandan örülmüş duvarlar içindeyim.
Kayıtlı Üye
23 Mart 2015
5.715
12.056
448
Merhaba hanımlar epeydir konu açmıyordum.
Bir süredir kendimle cebelleşiyorum sonra dedim ki en zor zamanlarımda buraya yazdım hep şimdi neden yazmıyorum.
Boşanma dönemimde de evliliğimle ilgili sorunlarla da buraya konu açtım hep ve sizin desteğinizi hissettim bana hep iyi geldiniz.

32 yaşındayım boşanalı 1 yıl olacak nerdeyse. Biri girdi hayatıma ne olduğunu bilemediğim gel gitli bir ilişkimsi gibi bir şey yaşadık.Ama artık olmuyor bu belirsizlik beni yordu bende gemileri tamamen yaktım. Bu kişiyi unutmak istiyorum.
1 2 gündür hep ağlamaklı moddayım.
Biliyorum hayat devam ediyor edecek etmeli ben de güçlü bir kadınım ama bu kişiyi sevmişim bi şekilde işte. Onu hiç tanımamış olmayı dilerdim.
Siz birini unutmak için neler yaptınız ne işe yaradı sizde?

Bir de ailemden çok manevi destek göremedim bu süreçte. İşim gücüm var çalışıyorum sosyal bi hayatım var.Ama böyle bazen kendimi köksüz gibi kimsesiz gibi hissediyorum. Birine ait olmak istiyorum ait hissetmek istiyorum.
Hayatımda illa biri olsun kafasında da değilim yalnızlıkla da güzel baş ediyorum şikayetim de yok bundan.
Ama bazen böyle hisler geliyor bazen de geçiyor.
Öyle işte yazmak istedim sizlere.
 
Köklerimizin olması için hayatımızda biri olması gerekmez. Tek başımıza da köklerimiz var bence. Birine ait olmak kavramı da güzel gelmiyor bana. Birbirimizin hayatında oluruz sadece. Birbirimize sahip olmayız. Şahsi fikrim.

Hayatımdan birini çıkarmam gerekiyorsa kim olursa olsun, neden hayatımdan çıkarmam gerektiğini hatırlatıyorum kendime. Yeterli oluyor.
 
Birine ait olmak kötü bir tabir. Eşya değilsiniz.

Kısa bir yolu da yok maalesef zaman lazım.
Emin olun asla kendini nesneleştiren biri değilim. Demek istediğim farklı bir şeydi aitliğe dair.
Evet zaman lazım farkındayım biliyorum.
 
Köklenmek, ait hissetmek duygularını ben de kendi icimde sorguluyorum cogu zaman. Ama bu bir erkeğe ait olmak değil. Ben cok yer değişikliği yaptığım ve her an tasinmaya hazir oldugum icin artık kurulu bir düzenim olsun istiyorum (tek basina da olsam) seninki biraz daha farklı.

Insan sevmek ve sevilmek ister, bu cok normal. Eski konuyu hatırlıyorum boşanmanin üzerinden bile bir sene geçmiş zaman ne hızlı geçiyor, o konudaki gelgitlerini hatırlıyorum eski esinle ilgili.

Aslında sen kendi yalnızlığınla tam barışamamışsın. Nasıl dogru ifade edilir diye düşünüyorum. Yani bosanmanin akabinde bir ilişki yasamissin belki de boşanmanın, eski esle olan bagliligin izlerini bitirmek icin zaman lazim.

Sonrasinda yalnız olmanin da keyfini cikartabilmelisin. Kendinle mutlu olduğunda zaten o mutluluğu paylasmak isteyen biri hayatına girecektir. Fakat hayatina giren kisi senin dengeni daha da bozmuş. Bu iyi bir durum değil. Sevmiş de olsan, gitmesini kabullenememissin. Halbuki birlikteyken de dengesizlik seni mutsuz etmis. Ee o zaman bitmesi neden üzüyor ki? Bu tek basina sevgiyle aciklanamaz.

Boşanma sonrası herhangi bir destek aldin mi?
 
Boşanmanın üzerinden fazla zaman geçmeden yeni bir ilişki kurunca fazla anlam yüklemişsiniz.
ihtiyaç duyduğunuz şeyleri çook yakından tanıyorum.. hep çocukluktan gelen boşluklar..
ama inanın sağlıklı bir ilişki bir başkasına ihtiyaç duymadan bir başımıza mutlu olabilmeyi öğrendiğimizde kurulabiliyor ancak.
bunu da ben 30 küsür yaşımdan sonra öğrendim...
 
Köklenmek, ait hissetmek duygularını ben de kendi icimde sorguluyorum cogu zaman. Ama bu bir erkeğe ait olmak değil. Ben cok yer değişikliği yaptığım ve her an tasinmaya hazir oldugum icin artık kurulu bir düzenim olsun istiyorum (tek basina da olsam) seninki biraz daha farklı.

Insan sevmek ve sevilmek ister, bu cok normal. Eski konuyu hatırlıyorum boşanmanin üzerinden bile bir sene geçmiş zaman ne hızlı geçiyor, o konudaki gelgitlerini hatırlıyorum eski esinle ilgili.

Aslında sen kendi yalnızlığınla tam barışamamışsın. Nasıl dogru ifade edilir diye düşünüyorum. Yani bosanmanin akabinde bir ilişki yasamissin belki de boşanmanın, eski esle olan bagliligin izlerini bitirmek icin zaman lazim.

Sonrasinda yalnız olmanin da keyfini cikartabilmelisin. Kendinle mutlu olduğunda zaten o mutluluğu paylasmak isteyen biri hayatına girecektir. Fakat hayatina giren kisi senin dengeni daha da bozmuş. Bu iyi bir durum değil. Sevmiş de olsan, gitmesini kabullenememissin. Halbuki birlikteyken de dengesizlik seni mutsuz etmis. Ee o zaman bitmesi neden üzüyor ki? Bu tek basina sevgiyle aciklanamaz.

Boşanma sonrası herhangi bir destek aldin mi?
Destek aldım halen de alıyorum. Faydasını asla inkar edemem ama bi noktada tıkanıp kaldım aşamadığım bir şeyler var.
Dediğin gibi dengemi bozdu bu kişi tamamen birdaha hayatımda olmasına izin vermeyeceğim o nedenle o kapıyı kapattım.
Eski eşimle de arada sırada konuşuyoruz ona dair bi özlemim yok sevgim çoktan bitmişti.
Ama onu suçluyorum çoğu zaman o nişanı atsaydım evlenmeseydim hayatım çok farklı Bi noktada olurdu belki demekten kendimi alamıyorum. Bazen de bu evlilik bana bir sürü şey öğretti diyorum.
Kendi içimde de böyle gelgitlerim oluyor.
Yalnızlıkla barışmak bilemiyorum bu konuda bazen iyiyim bazen de tökezliyorum.
Günlerce evde yapayalnız oturuyorum mesela sıkılmıyorum da iyi tamam oldu bu iş diyorum.
Bazen günler farklı hissediyorum kimsesiz gibi.
 
Merhaba hanımlar epeydir konu açmıyordum.
Bir süredir kendimle cebelleşiyorum sonra dedim ki en zor zamanlarımda buraya yazdım hep şimdi neden yazmıyorum.
Boşanma dönemimde de evliliğimle ilgili sorunlarla da buraya konu açtım hep ve sizin desteğinizi hissettim bana hep iyi geldiniz.

32 yaşındayım boşanalı 1 yıl olacak nerdeyse. Biri girdi hayatıma ne olduğunu bilemediğim gel gitli bir ilişkimsi gibi bir şey yaşadık.Ama artık olmuyor bu belirsizlik beni yordu bende gemileri tamamen yaktım. Bu kişiyi unutmak istiyorum.
1 2 gündür hep ağlamaklı moddayım.
Biliyorum hayat devam ediyor edecek etmeli ben de güçlü bir kadınım ama bu kişiyi sevmişim bi şekilde işte. Onu hiç tanımamış olmayı dilerdim.
Siz birini unutmak için neler yaptınız ne işe yaradı sizde?

Bir de ailemden çok manevi destek göremedim bu süreçte. İşim gücüm var çalışıyorum sosyal bi hayatım var.Ama böyle bazen kendimi köksüz gibi kimsesiz gibi hissediyorum. Birine ait olmak istiyorum ait hissetmek istiyorum.
Hayatımda illa biri olsun kafasında da değilim yalnızlıkla da güzel baş ediyorum şikayetim de yok bundan.
Ama bazen böyle hisler geliyor bazen de geçiyor.
Öyle işte yazmak istedim sizlere.
yas tutmadan geçmez. yas tutmaktan korkar ve kolaya kaçıp gurursuzluk yaparsak bir süre sonra stockholm sendromu yaşarız. Bize acı çektiren kişiyi daha da yüceltmeye başlar ve zavallı bir insana dönüşürüz.o yüzden yasımızı tutup ve özgürleşmeliyiz. Başka yolu yok maalesef
 
Köklenmek, ait hissetmek duygularını ben de kendi icimde sorguluyorum cogu zaman. Ama bu bir erkeğe ait olmak değil. Ben cok yer değişikliği yaptığım ve her an tasinmaya hazir oldugum icin artık kurulu bir düzenim olsun istiyorum (tek basina da olsam) seninki biraz daha farklı.

Insan sevmek ve sevilmek ister, bu cok normal. Eski konuyu hatırlıyorum boşanmanin üzerinden bile bir sene geçmiş zaman ne hızlı geçiyor, o konudaki gelgitlerini hatırlıyorum eski esinle ilgili.

Aslında sen kendi yalnızlığınla tam barışamamışsın. Nasıl dogru ifade edilir diye düşünüyorum. Yani bosanmanin akabinde bir ilişki yasamissin belki de boşanmanın, eski esle olan bagliligin izlerini bitirmek icin zaman lazim.

Sonrasinda yalnız olmanin da keyfini cikartabilmelisin. Kendinle mutlu olduğunda zaten o mutluluğu paylasmak isteyen biri hayatına girecektir. Fakat hayatina giren kisi senin dengeni daha da bozmuş. Bu iyi bir durum değil. Sevmiş de olsan, gitmesini kabullenememissin. Halbuki birlikteyken de dengesizlik seni mutsuz etmis. Ee o zaman bitmesi neden üzüyor ki? Bu tek basina sevgiyle aciklanamaz.

Boşanma sonrası herhangi bir destek aldin mi?
Destek aldım halen de alıyorum. Faydasını asla inkar edemem ama bi noktada tıkanıp kaldım aşamadığım bir şeyler var.
Dediğin gibi dengemi bozdu bu kişi tamamen birdaha hayatımda olmasına izin vermeyeceğim o nedenle o kapıyı kapattım.
Eski eşimle de arada sırada konuşuyoruz ona dair bi özlemim yok sevgim çoktan bitmişti.
Ama onu suçluyorum çoğu zaman o nişanı atsaydım evlenmeseydim hayatım çok farklı Bi noktada olurdu belki demekten kendimi alamıyorum. Bazen de bu evlilik bana bir sürü şey öğretti diyorum.
Kendi içimde de böyle gelgitlerim oluyor.
Yalnızlıkla barışmak bilemiyorum bu konuda bazen iyiyim bazen de tökezliyorum.
Günlerce evde yapayalnız oturuyorum mesela sıkılmıyorum da iyi tamam oldu bu iş diyorum.
Bazen günler farklı hissediyorum kimsesiz gibi
 
Boşanmanın üzerinden fazla zaman geçmeden yeni bir ilişki kurunca fazla anlam yüklemişsiniz.
ihtiyaç duyduğunuz şeyleri çook yakından tanıyorum.. hep çocukluktan gelen boşluklar..
ama inanın sağlıklı bir ilişki bir başkasına ihtiyaç duymadan bir başımıza mutlu olabilmeyi öğrendiğimizde kurulabiliyor ancak.
bunu da ben 30 küsür yaşımdan sonra öğrendim...
Evet çok gereksiz anlam yükledim bunu hak etmeyen birine.
Oldurmaya çalıştım bir şeyleri zorladım sanki.
O çocukluğa çok daldım inanın 1 yıldır terapi alıyorum. O küçük incinmiş ihtiyaçları karşılanmamış çocuğu anlamaya çalışıyorum hep.
 
yas tutmadan geçmez. yas tutmaktan korkar ve kolaya kaçıp gurursuzluk yaparsak bir süre sonra stockholm sendromu yaşarız. Bize acı çektiren kişiyi daha da yüceltmeye başlar ve zavallı bir insana dönüşürüz.o yüzden yasımızı tutup ve özgürleşmeliyiz. Başka yolu yok maalesef
Evet bunların hep farkındayım. İlginçtir ki 6 yıl evli kaldım eski eşime dair özlem vs duymadım hayatımın zor anlarında onu aramadım vs.
Ama bu kişi hep yanımda olsun istedim zor zamanlarımda onu istedim hayatımda çok istedim ama olmadı.
Neyse ki artık kabullendim. İnsan çok garip yıllarca aynı yastığa baş koyduğu insanı unutuyor dengesiz belirsiz şeyler yaşatan birini unutamıyor.
Yas nasıl tutulur peki napmalıyım naparsam sağlıklı olur?
 
Valla sevgili konu sahibesi sen sevgi, aşk istiyorsun ihtiyacın var bell ki :KK50:

Kişisel gelişimci ablalar gibi önce kendini sev yalnızlığını sev vb yazmicam, evliliğinde duygusal tatmin bulamamışsın belli eee yani zaten uzun zamandır yalnızsın pratikte daha ne kadar yalnız kalıcaksın :bicak:

Yeni aşklara yelken aç derim, bu ne olduğu belirsiz heriflerden bir halt almıyor yıprandığınla kalırsın. Daha düzgün erkeklere yönel mutlaka gönlünü hoş tutacak, sevecek, değer verecek biri vardır dışarda:KK50:Yeni insanlar tanı bence, yok mu sevgili bulacak bir kanka ?
 
Valla sevgili konu sahibesi sen sevgi, aşk istiyorsun ihtiyacın var bell ki :KK50:

Kişisel gelişimci ablalar gibi önce kendini sev yalnızlığını sev vb yazmicam, evliliğinde duygusal tatmin bulamamışsın belli eee yani zaten uzun zamandır yalnızsın pratikte daha ne kadar yalnız kalıcaksın :bicak:

Yeni aşklara yelken aç derim, bu ne olduğu belirsiz heriflerden bir halt almıyor yıprandığınla kalırsın. Daha düzgün erkeklere yönel mutlaka gönlünü hoş tutacak, sevecek, değer verecek biri vardır dışarda:KK50:Yeni insanlar tanı bence, yok mu sevgili bulacak bir kanka ?
Yani çok uzun zamandır evde kanepede tek başıma oturuyorum bilemedim ki kitaplar okuyorum terapi alıyorum.
Geziyorum hobilerim var işim var vs.
Ama bu farklı bir ihtiyaç demek ki yani öyle tek başına yapamayan birilerine yapışan bi tipte değilim.
Ama evet sevmek sevilmek mutlu olmak ve de mutlu etmek istiyorum.
Boşanmanın üzerinden de ne kadar zaman geçmeli bilmiyorum. 1 yıl daha mı bekleyeyim ne yapayım kafam karışık bu konularda açıkçası.
Zaman lazım tamam ama hayat akıp geçiyor bi yandanda.
 
Evet bunların hep farkındayım. İlginçtir ki 6 yıl evli kaldım eski eşime dair özlem vs duymadım hayatımın zor anlarında onu aramadım vs.
Ama bu kişi hep yanımda olsun istedim zor zamanlarımda onu istedim hayatımda çok istedim ama olmadı.
Neyse ki artık kabullendim. İnsan çok garip yıllarca aynı yastığa baş koyduğu insanı unutuyor dengesiz belirsiz şeyler yaşatan birini unutamıyor.
Yas nasıl tutulur peki napmalıyım naparsam sağlıklı olur?
Sonradan tanıdığınız bu kişiye fazla anlam yüklemiş olabilirsiniz. En basitinden aldığınız yaraları kapatacak, iyileştirecek biri olarak görmüş olabilirsiniz. Yani hayal kırıklığına uğramışsınız. Yas tutmak durumu kabullenip, acını özgürce yaşamaktır bana göre. Çekilecek acıyı ertelememek. İradeye hakim olmaktır. Zordur ama sonu güzeldir.
 
Yani çok uzun zamandır evde kanepede tek başıma oturuyorum bilemedim ki kitaplar okuyorum terapi alıyorum.
Geziyorum hobilerim var işim var vs.
Ama bu farklı bir ihtiyaç demek ki yani öyle tek başına yapamayan birilerine yapışan bi tipte değilim.
Ama evet sevmek sevilmek mutlu olmak ve de mutlu etmek istiyorum.
Boşanmanın üzerinden de ne kadar zaman geçmeli bilmiyorum. 1 yıl daha mı bekleyeyim ne yapayım kafam karışık bu konularda açıkçası.
Zaman lazım tamam ama hayat akıp geçiyor bi yandanda.
1 sene daha beklemene gerek yok

Madem işin var sosyal hayatın var gez toz arkadaşlarınla daha çok vakit geçir.

Sosyal ortamlarda illa ki bulursun kendine yakın olacak birini
 
Acı ama maalesef bunun kolay ve kısa bir yolu yok. Olsaydı asırlardır hepimiz bunu yaşıyor olmazdık. Sadece bu acıyı, duygusal boşluğu, hayal kırıklığını, yenilgiyi hafifletecek yolları deneyebilirsiniz. Bunları saydım çünkü bir sene kadar önce aynı hisleri bende yaşadım. Şu an baktığımda niye yaşatmışım bunları kendime diyorum ama yaşıyoruz yaşayacağız. Yapacak olduğumuz tek şey aklımızı meşgul tutmak. Benim en büyük yardımcım işim oldu. Sağlıkçıyım ve yoğun çalıştım şansa bu bir seneme denk geldi ve aklım hep meşguldü. Arkadaşlarımla çok vakit geçirdim. Her yalnız kalıp hülyalara daldığımda birini aradım hadi çıkalım diye. Düşünecek vakit bırakmadım kendime. Yani akıntıyla mücadele ettikçe dibe batarız, yoruluruz. Pembe fili düşünme diye bir kitap okumuştum çok hoşuma gitmişti tavsiye ederim.
ne kadar kendimize içinde olduğumuz durumu hatırlatır nasıl kurtulacağım diye düşünürsek o düşünce hep aklımızda olur. Akışına bırakın derim. Düşünmeyeceğim diye zorlamayın kendinizi çünkü daha çok düşünürken bulacaksınız bu sefer kendinizi. İpleri gevşetin, salın. Anı yaşamaya, gerçekten dolu dolu yaşamaya çalışın. Bu hayat bizim. Acılarla mutluluklarla bizim. Bir daha bu günler gelmeyecek. Tadını çıkarın her duygunun. Dilerim mutlu günleriniz olur :)
 
Acı ama maalesef bunun kolay ve kısa bir yolu yok. Olsaydı asırlardır hepimiz bunu yaşıyor olmazdık. Sadece bu acıyı, duygusal boşluğu, hayal kırıklığını, yenilgiyi hafifletecek yolları deneyebilirsiniz. Bunları saydım çünkü bir sene kadar önce aynı hisleri bende yaşadım. Şu an baktığımda niye yaşatmışım bunları kendime diyorum ama yaşıyoruz yaşayacağız. Yapacak olduğumuz tek şey aklımızı meşgul tutmak. Benim en büyük yardımcım işim oldu. Sağlıkçıyım ve yoğun çalıştım şansa bu bir seneme denk geldi ve aklım hep meşguldü. Arkadaşlarımla çok vakit geçirdim. Her yalnız kalıp hülyalara daldığımda birini aradım hadi çıkalım diye. Düşünecek vakit bırakmadım kendime. Yani akıntıyla mücadele ettikçe dibe batarız, yoruluruz. Pembe fili düşünme diye bir kitap okumuştum çok hoşuma gitmişti tavsiye ederim.
ne kadar kendimize içinde olduğumuz durumu hatırlatır nasıl kurtulacağım diye düşünürsek o düşünce hep aklımızda olur. Akışına bırakın derim. Düşünmeyeceğim diye zorlamayın kendinizi çünkü daha çok düşünürken bulacaksınız bu sefer kendinizi. İpleri gevşetin, salın. Anı yaşamaya, gerçekten dolu dolu yaşamaya çalışın. Bu hayat bizim. Acılarla mutluluklarla bizim. Bir daha bu günler gelmeyecek. Tadını çıkarın her duygunun. Dilerim mutlu günleriniz olur :)
Ne güzel yazmışsınız çok teşekkür ederim. O kitabı bende çok duydum alıp okuyacağım en kısa zamanda. Geçecek biliyorum. Bunların hepsi geçecek. Ama bir süre böyle olacağım galiba ağlamamı durduramıyorum bu aralar malesef.
 
4 ay kadar oldu boşanalı. Bir gün iyiysem ertesi gün kötüyüm. Sabah kötüysem akşama doğru iyiyim. Bir an oluyor en mutlu olduğum an aklıma eski eşimle ilgili bir şey geliyor ve anında kötü oluyorum. Buda sürecin bir parçası diye düşünüp günlerin geçmesini bekliyorum. Sizinde boşanmanız yeni sayılır. Bir yıl ne ki. Birde bu süreci tam atlatmadan yeni bir ilişki ve yeni bir ayrılık. Yani sanki unutacak iki kişiniz var gibi. Önerilerim bol bol kitap okuyun, inancınıza uygun ibadet edin, arkadaşlarınızla görüşün, yalnız kalmak isteyince kalın, düşünün, hatalarınızı tespit edip kendinizi iyileştirin. Bir süre dinlenin. Bende kötü olunca geçecek bir hastalık gibi bakıyorum bu durumuma. Üzerine birde ailemle yaşamaya başladım ve asla onlarla da anlaşamıyorum. Kalabalık bir aileyiz ve dün daha büyük tartıştık ve bir odada tek başıma oturuyorum. Yaşadığım her hangi bir olumsuzluk boşanma acılarımı daha da tetikliyor ama ailem maalesef bu konuda pek anlayışlı değiller. Birde siz başka bir ayrılık daha yaşamışsınız bu süreçte. Boşanma travmanızı tetikliyor. Zamana bırakalım, iyileşmek ümidiyle…
 
Back
X