Merhaba KK'nin güzel kadınları. Şimdiden uzun olduğu için özür dilerim.
Bundan birkaç gün önce 2 aylık sanal ilişkim bitti. Aradığım her şey onda vardı. Hastalığımla ilgilenen, ders çalışmam için motive eden, tüm zamanını bana harcayan, sürekli arayan, görüntülü konuşmak isteyen, oyuna düşkün olmasına rağmen oyun sırasında bile bana mesaj atan biriydi. Ona ters gelen şeylere bile benim hatırım için tamam diyordu.
Yıllardır istemediğim için sevgilim olmamıştı. Ama bu kişiye içim ısındı, keşke aynı şehirde olsaydık dedim her gün. Ailesi, iş arkadaşları, arkadaşları beni biliyordu. Ki bilmeme ihtimalleri yoktu, sürekli benimle konuşuyordu.
Ama ilk günden beri ona her dakika trip atıyordum. Saçma sapan şeyleri sorun ediyordum. Özür dileyip gönlümü almasına rağmen uzattıkça uzatıyordum. Kavga etmekten başka bir şey paylaşamaz olduk. Geçmişini deşip durdum. Ve ağzımda sürekli ayrılık. Bana mutlulukla attığı mesajlar kursağında kalıyordu. Hep alttan aldı ama bu arada ilişkimize inancını da kaybediyordu. Şu sözünü hiç unutmuyorum: "Hayat zaten yorucu ben dinlenmek için sana gelmem gerekirken ben sende yorulup hayatta dinleniyorum, lütfen yapma böyle." demişti.
Benimle çocukluğunu, özlemlerini, geçmişini (aldatılmış, kötü davranılmış vs) paylaştı. Sert biriydi ama bana çok yumuşaktı. Ne kadar sinirlenirse sinirlensin bana yansıtmıyordu, hastalığımı kötü etkiler diye. Bu kadar düşünceli adam en sonunda seninle yapamıyorum dedi gitti.
Cinsellik için benimleydi diyeceğim (bazı paylaşımlarımız vardı) ama ben onunla her şeyi paylaşacakken bile beni istemedi. O kadar yordum ki onu. O kadar soğuttum ki kendimden her yerden engelledi. Sesimi duymak, beni görmek istemiyor. Bense günlerdir pişmanlıklarımla ağlıyorum. Onunla güzel bir ilişkimiz olabilirdi. Her gün kavga çıkarmasaydım şu an size değil ona yazacaktım.
Ama inanın benim suçum değil. Korkuyorum. 16 yaşında yaşadığım saldırıdan sonra bir erkek hayatıma girince hırçınlaşıyorum, tam ben uysallaşıyorum o zaman da onlar yorulup gidiyor. Diğer insanlar değil de bu kişinin gitmesi beni çok etkiledi. Sanal bir ilişki diyorum ama sanki dokunmuşum gibi hissediyorum. Bir türlü pişmanlıklarımdan sıyrılamıyorum.
O 16 yaşındaki kız yanımda, hâlâ korkuyor gitsin bırak zaten o da kötü biri diyor ama yaşadıklarımıza bakıyorum iyi biri ve ben onu kaybettim.
Bundan birkaç gün önce 2 aylık sanal ilişkim bitti. Aradığım her şey onda vardı. Hastalığımla ilgilenen, ders çalışmam için motive eden, tüm zamanını bana harcayan, sürekli arayan, görüntülü konuşmak isteyen, oyuna düşkün olmasına rağmen oyun sırasında bile bana mesaj atan biriydi. Ona ters gelen şeylere bile benim hatırım için tamam diyordu.
Yıllardır istemediğim için sevgilim olmamıştı. Ama bu kişiye içim ısındı, keşke aynı şehirde olsaydık dedim her gün. Ailesi, iş arkadaşları, arkadaşları beni biliyordu. Ki bilmeme ihtimalleri yoktu, sürekli benimle konuşuyordu.
Ama ilk günden beri ona her dakika trip atıyordum. Saçma sapan şeyleri sorun ediyordum. Özür dileyip gönlümü almasına rağmen uzattıkça uzatıyordum. Kavga etmekten başka bir şey paylaşamaz olduk. Geçmişini deşip durdum. Ve ağzımda sürekli ayrılık. Bana mutlulukla attığı mesajlar kursağında kalıyordu. Hep alttan aldı ama bu arada ilişkimize inancını da kaybediyordu. Şu sözünü hiç unutmuyorum: "Hayat zaten yorucu ben dinlenmek için sana gelmem gerekirken ben sende yorulup hayatta dinleniyorum, lütfen yapma böyle." demişti.
Benimle çocukluğunu, özlemlerini, geçmişini (aldatılmış, kötü davranılmış vs) paylaştı. Sert biriydi ama bana çok yumuşaktı. Ne kadar sinirlenirse sinirlensin bana yansıtmıyordu, hastalığımı kötü etkiler diye. Bu kadar düşünceli adam en sonunda seninle yapamıyorum dedi gitti.
Cinsellik için benimleydi diyeceğim (bazı paylaşımlarımız vardı) ama ben onunla her şeyi paylaşacakken bile beni istemedi. O kadar yordum ki onu. O kadar soğuttum ki kendimden her yerden engelledi. Sesimi duymak, beni görmek istemiyor. Bense günlerdir pişmanlıklarımla ağlıyorum. Onunla güzel bir ilişkimiz olabilirdi. Her gün kavga çıkarmasaydım şu an size değil ona yazacaktım.
Ama inanın benim suçum değil. Korkuyorum. 16 yaşında yaşadığım saldırıdan sonra bir erkek hayatıma girince hırçınlaşıyorum, tam ben uysallaşıyorum o zaman da onlar yorulup gidiyor. Diğer insanlar değil de bu kişinin gitmesi beni çok etkiledi. Sanal bir ilişki diyorum ama sanki dokunmuşum gibi hissediyorum. Bir türlü pişmanlıklarımdan sıyrılamıyorum.
O 16 yaşındaki kız yanımda, hâlâ korkuyor gitsin bırak zaten o da kötü biri diyor ama yaşadıklarımıza bakıyorum iyi biri ve ben onu kaybettim.