Cevabin icin tesekkürler.
Inan bana dört dörtlük birisini bulursa birisi, banada haber versin ama sunu cok iyi biliyorumki dört dörtlük kimse yok.
Ha tabiki hepimiz dört dörtlük olmak icin elimizden gelen tüm cabayi gösteriyoruzdur,ama hic birimiz degiliz.
Kalbini dinle, sen akilli bir bayansin aynen dediklerine ve mantigina katiliyorum, denemekte fayda var, olmaz ise ( ki Insallah olur ) zaten onu gözden cikarmistim diyorsun.
Hadi hayirlisi...
Bu sözü bende çok çok sevdim! Bende bir daha yazmayacağından korktum desem yalan olmaz. Bu kadar yaş farkı, evlat, en önemlisi yaşadığın "sürekli eleştirilen kişi olma" durumumuzun bile benziyor olmasına inanamadım, şaşırdım.Yaşamayan bilmez derler ve ben buna çok inanırım. ,bu kadar ortak benzerlikler olunca ancak anlıyor insan karşındakini yoksa asla anlamaz! Sıradan "bunlar basit nedenler, bunlar evliliği bozmaz vs vs" gibi kolaycı ve sıradan yorumlara bakış açılarına itibar etmediğim için mevcut koşullarımızdaki benzerlikler nedeniyle seni anlıyorum, hemde çok !!!
Keşke sana aslında bana da verebileceğim "kesin bir çözüm önerim" olsa idi. Bırak öneriyi, doğrusunu söylemek gerekirse bu konuda fikrim dahi yok. Ben (bazen malesef bazende iyi ki) hep kalbinin sesini dinleyen biri oldum, bu nedenle de "düşünmeden hareket etmekle" de eleştirildiğim oldu ki bu beni oluşturan parçalardan biri ne yapabilirim ki. Tekrar birleşeceğinizi anlıyorum, ne diyebilirim ki, sevindim :) ;Kalbinin sesini dinleyen biriysen zaten -bence- aksi mümkün olmayacaktı bunu da anlıyorum.
Benim eşim bana, "ben 40 ıma geldim bu yaştan sonra da değişmem" dedi zaten. Değişmesini beklemiyorum. Sabırlı mıyım.... Değilim, yalnızca seviyorum, öfkeden gözüm döndüğünde kimse beni tanıyamaz... "Zaten her şeyimde biraz aşırılık bulurum sevgimde de öfkemde de... .
Benim eşim bana, "ben 40 ıma geldim bu yaştan sonra da değişmem" dedi zaten. Değişmesini beklemiyorum. Sabırlı mıyım.... Değilim, yalnızca seviyorum, öfkeden gözüm döndüğünde kimse beni tanıyamaz... "Zaten her şeyimde biraz aşırılık bulurum sevgimde de öfkemde de... QUOTE]
sanki sen yazarken ben kendimi okuyor gibi oluyorum :) bende duygularımda uçlarda gezinirim hep.. ortalamam yoktur. sinirlendiğimde aşırı oluyor, mutlu olduğumda da yıldızlara dokunmuş gibi. bende seviyorum. boşandım ama inan hiç nefret etmedim. hiç beddua etmedim. ettirmedimde kimseye.
hatırlıyorum ilk ayrılık kelimesi dilimize düştüğü zamanlrda gözlerim yaş dolar boynuna sarılırdım. oda "ben sana kıyamıyorum" derdi.
ve günler aylar böylece geçti işte.. dediğin gibi türlü eşikler atladık. mutfakta dolabın kapağını açardım ve dakikalarca kapakta beklerdim. elim bir düz tabağa giderdi bir çukur tabağa.. birine koysam yemeği, diğerine neden koymadım diyecekti biliyordum. bir derginin yazı işleri müdürlüğünden, dolap kapağında asılı kalmış tabak seçemeyen birine dönmüştüm. (ne acı)
hatırladıkça sinir oluyorum.. Allahın izniyle bir daha böyle olmasına izin vermeyeceğim esma.. ben bunu haketmiyorum.
Verdiğin örnek hep olur! Tabaklar gibi asılırsın dolaplara, evindeki ütülenecekler makineye tekrar ve tekrar girer, marketten asla gereken tüm şeyleri -Onun istediklerini kafanda tutacaksın diye- alamadan dönersin. Herkes taktir eder O ise hep tenkit.
Mesele haketmek-etmemek değil çok yazık ki... Mesele kabullenmek kabullenebilmek! Sana şöyle izah edeyim: Evlenmemize yedi cihan karşı çıktı falan neyse bu zaten başlı başına bir konu ama babamın bana söylediğini hiç unutamam. Demişti ki: "İkinizde çok sert katı maddelerden yapılmışsınız o bir demir, ama sen poselensin. Çarpıştığınızda kırılan hep sen olacaksın."
Öyle de oldu...
Karışmamak bilmemekten ya da anlamamaktan kaynaklanmaz. Bazen nasıl söylesem, kıymetsizdir yahu basit bir şeydir olan. Yani ben onu o gün dalgınlıkla düz tabaga koymuşum, bunun için 1 saat bilgi, görgü, öğüt dinlemek zorunda bırakılmak işkencedir! Karışmassın bazen, ne olacak yahu dünyanın sonumu ki gereksiz efor harcayıp eleştireyim? Çok saçma, işim gücüm derdim mi yok ki boş bir efor sarfedeyim. Asla yapmam, kıymetsiz bir şey çünkü. Ki karşınızdaki insan didaktik biriyse ister eleştir ister eleştirme O HEP HAKLIDIR! Bırak tartışmak anlatmak bile yoruyor insanı. Ben üzerime düşen bütün ithamları kabulleniyorum, dalgınım, biraz dikkatim dağınık, -eskiden- rahatta bir insandım ama bırakmadılar dikenlere doladılar.
Ve salep kış ayına mahkum bırakılamayacak kadar muhteşem bir içecek.
Nefes alamıyorum sanki...5 yıllık flörtten sonra evlendik.14aylık evliyiz.eşimle birbirimize aşık olduğumuzu düşünürdüm.mükemmel çok mutlu bir evliliğim vardı.eşim lisede bir kızı sevmiş platonik,geçen gün tesadüfen netten bu kıza yolladığı mesajları gördüm.mesajları evlendikten önce atmış ama sonuçta birlikte olduğumuz zamanlarda.aşkını ilan etmiş...ama ben o zamanlar bana aşık olduğunu düşünüyordum.ve eşime kendimden daha çok güvenirdim.bunu öğrendiğimdn beri çok kötüyüm..eşim devamlı ağlıyor beni bırakma o sözlerin içi boştu diyor..ama onun aşkına olan güvenimi kaybettim..ne yapacağımı bilmiyorum kızlar ne olur bana destek olun birşeyler söyleyin yardım edin...ne yapmalıyım
Hafta sonu "iyi" gelişmeler oldu mu? Bir görüşme olacaktı diye aklımda kalmış, paylaşmak istermisin?
Çok düşündün, tarttın kararını bu yönde verdin demek ki. Çok cesursun! "Boşanmak" ve "sonrası" anlamında söylemiyorum, çok cesursun. Sevmene rağmen bunu yapabildiğine göre... En kötü karar bile kararsızlıktan iyidir. Kendin için en doğru kararı vermişsindir. Belki böylesi iyidir, ben bunu şimdilik bilmiyorum.
Ama çok cesursun!
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?