Hiç açık vermedi. Dediğim gibi görenin maşallah dediği bir ilişkileri vardı. Sürekli Skyp üzerinden de görüştüler, telefonla da konuştular. Üstelik gece gündüz aramama gibi bir sorun da yoktu. Adam özel sektördeydi. Evlendiği kızcağız öğretmenmiş. Bu arada tayin olmuş, evini taşımış. Uğraşmış da uğraşmış evini dizmek için. Ve arkadaşım dediğim gibi bütün bunları düğünden on gün önce tesadüfen öğrendi aynı film gibi. Kuzeni bir banka şubesinde bu öğretmen kızcağızla sohbete başlamış. Kız da hiç bilmeden başına gelenleri, eşiyle altı ay evli kalıp boşandığını anlatmış. İsimler falan da ortaya dökülünce kuzen anlamış olayı. Allahın sopası yok derler ya hani. Aslında var işte... Adam arkadaşımın onu terk edeceğini hiç düşünemiyordu bile ciddi ciddi de kör kütük aşıktı. Tabi arkadaşım da çok seviyordu adamı. Ama kadınlık gururu üstün geldi. Bu anlattıklarım dört sene önce oldu yaklaşık olarak. Arkadaşım şimdi çok mutlu ve başka biriyle çok şükür. Yakında bir de bebişi olacak. Türk filmi olsa ancak bu kadar yazılabilirdi senaryo ama bu kızın başına geldi işte