Yazdiklarini okudum. Abin neden bu kadar borc yapiyor bilmiyorum. Ama sana sunu soyleyeyim. Erkekler kolay kolay intihar etmezler ama ettiklerinde cogu zaman basarili olurlar. Kadinlar ise tam tersi intihara tesebbus ederler ama cogu zaman basarili olamazlar. Abinin sorunu ne bilmiyorum. Bir psikolog kendini nasil bu duruma dusurur ona da sasiyorum acikcasi. Kiz arkadasiyla da sorunlari olabilir, seninle de, kendiyle de bunu bilemezsin. Neden boyle yapiyor diye sorgulama kendini. Kendisi bir psikologa gitse, bu zaman diliminde onun icin cok faydali olur. Zaten intihar ettiyse kontrol altinda olmasi lazim. Bu sekil psikolog olarak calissa da verimli olamaz.
Senin durumunu da iyi gormuyorum o yuzden sana soyle yap boyle yap demeyecegim ama annene, babana anlat. En azindan su bir ay sana gelsinler. Birlikte kalin. Sende 19 yasindasin biraz annen baban ceksin abinin yukunu ya da beraber cekin. Hep tek basina sirtlama butun yuku.
Şu an yaptığı bir borç yok, daha önce askerdeyken falan kredi çekmiş onları toparlayamıyor. Aslında iyi kazanıyor ama iyi de harcıyor. Sürekli bocaladığı bir türlü düze çıkamadığı için kendine kızıyor tabii ama bir şey de yapmıyor sanki bunun için. Yani gereksiz harcamalarımı kısayım da borcum bitsin demiyor. Sevgilisinin yaşam tarzına ayak uydurmak için daha çok harcıyor falan.
Normalde kontrol altında tutulması gerekebilir belki ama intihar ederken kullandığı ilaç dikkat arttırıcıydı, normalde kullandığı bir ilaç. Sanırım iş yerindekiler ve çevredekiler bilmesin diye hastaneye farklı bir şekilde bahsettiler durumdan. Çünkü bana sordular daha önce tedavi görüp görmediğini. O olayı geride bırakmış gibi duruyor kendisi de.
Annemler buraya gelirse sıkıntılar büyür gibi. Babamla oturup konuşamazlar, annem bunaltır. Tanıyorum hepsini yani. Durumu öğrenip geldiklerinde bile iki gün kalabildiler. Çünkü abim uzlaşma yoluna gitmiyor. Bağırarak haklı çıkmaya çalışıyor. Tartışmalarımızda da böyle durum. Haklısın deyip konuyu kapatmaya çalışırsam kızıyor, düşüncemi söylersem de alınıp kırılıyor. "Vay bee, demek böyle düşünüyorsun." falan diye olayı dramatize ediyor resmen. Bazen çok iyi tanıdığımı düşünüyorum, bazen tanıyamıyorum bile.
Ben iyi değilim, bunun farkındayım. Ama bunu dile getirirsem acındırdığımı düşünür diye bir şey diyemiyorum. Geçen dönem 1 ay değil evden odamdan çıkmadan yaşadım. Bütün gün işteydi, hiçbir şeyden haberi yok. Biriyle konuşurken istem dışı ağlıyorum artık, sinirlerim yıprandı.