Buyrun...Terapi Grubumuz :))

Ben de bugün gittim doktora artık devamlı hale gelen baş ağrısı başımdaki yoğunluk için ama başka hastaneye gidecem daha kapsamlı muayene için. Hep kendimize ediyoruz halbuki takmasak takılmasak sorun etmesek böyle kendimizi mahvetmeyiz. Neyse geçenki o krizimin sebebi belli her adet öncesi yaşanan durum bugün oldum çok şükür. Gelmez aklıma inşallah. Bir de bu benim bi önceki onla iki gündür görüşüyoruz. Ya bu adam resmen benim karmik eziyetim kozmik yüküm yok kopmuyor bağ ne yapıyoruz ediyoruz hani mıknatısın parçaları nasıl birbirine yapışır aynen öyleyiz. Zaten bunu unutmak için sonuncu beni aldatana başlamıştım. Neyse bakalım artık akışa bıraktım direnmek nafile.. Dün uzun uzun konuştuk sıkıntımı istediklerimi söyledim buna göre davranacaksın dedim yani öle söyleyince milim milimde olsa aşama kaydediliyor bakalım.
 
Ben de bugün gittim doktora artık devamlı hale gelen baş ağrısı başımdaki yoğunluk için ama başka hastaneye gidecem daha kapsamlı muayene için. Hep kendimize ediyoruz halbuki takmasak takılmasak sorun etmesek böyle kendimizi mahvetmeyiz. Neyse geçenki o krizimin sebebi belli her adet öncesi yaşanan durum bugün oldum çok şükür. Gelmez aklıma inşallah. Bir de bu benim bi önceki onla iki gündür görüşüyoruz. Ya bu adam resmen benim karmik eziyetim kozmik yüküm yok kopmuyor bağ ne yapıyoruz ediyoruz hani mıknatısın parçaları nasıl birbirine yapışır aynen öyleyiz. Zaten bunu unutmak için sonuncu beni aldatana başlamıştım. Neyse bakalım artık akışa bıraktım direnmek nafile.. Dün uzun uzun konuştuk sıkıntımı istediklerimi söyledim buna göre davranacaksın dedim yani öle söyleyince milim milimde olsa aşama kaydediliyor bakalım.

Hayırlısı olsun hakkında Mavıask
Bu cocuk senin sürekli peşinden geldi bildiğim kadarıyla
Belki de bir şans vermen gerekiyordur kim bilir herşey sandığından da güzel olabilir :16:

Çok geçmiş olsun bu arada baş ağrısı çok çektiğim için iyi bilirim berbat bir şey :25:
 
Hayırlısı olsun hakkında Mavıask
Bu cocuk senin sürekli peşinden geldi bildiğim kadarıyla
Belki de bir şans vermen gerekiyordur kim bilir herşey sandığından da güzel olabilir :16:

Çok geçmiş olsun bu arada baş ağrısı çok çektiğim için iyi bilirim berbat bir şey :25:

Bu saplantılı sürüncemede kalan garip açıklanamayan adı konmayan var ama yok her ihtimalin mümkün herşeyin olabileceği ama hiç birşeyin olmama ihtimalininde bulunduğu sevgi aşk kelimeleri ile ifade edilemeyen garip garip bir ilişki :) Yani olayı ben anlayamıyorum ki anlatabileyim. Sırf bu durumdan kurtulayım die başladığım ilişiki de ki ilk bu aldatanla görüştüğümde ıyk demiştim onun çeyreği olmaz ama resmen kendimi zorlamıştım sevmek için. Sevdimde iyi halt ettim yaptıgı aldatma nasıl içime oturdu atamadım kaç aydır.
 
Bu saplantılı sürüncemede kalan garip açıklanamayan adı konmayan var ama yok her ihtimalin mümkün herşeyin olabileceği ama hiç birşeyin olmama ihtimalininde bulunduğu sevgi aşk kelimeleri ile ifade edilemeyen garip garip bir ilişki :) Yani olayı ben anlayamıyorum ki anlatabileyim. Sırf bu durumdan kurtulayım die başladığım ilişiki de ki ilk bu aldatanla görüştüğümde ıyk demiştim onun çeyreği olmaz ama resmen kendimi zorlamıştım sevmek için. Sevdimde iyi halt ettim yaptıgı aldatma nasıl içime oturdu atamadım kaç aydır.

Gerçekten çok tuaf alengirli bir durum :9:
Ne güzel ifade etmişsin aslında karmaşık duygularını
Yaşamadığım için tam olarak anlayamam ama kopamama durumu zor olsa gerek
İnş. istediğin biçimde üstesinden gelirsin :)
 
Evet düzenli gitmek gerekir dimi :26:
Amannn Atlantis naptın sen sağlık bu şakaya gelmez
Klasik cümle fakat hiç bir şey senin sağlığından önemli olmamalı
Lütfen git doktora aksatma
En ufak bir grip bile olsam aman ne aşkı meşki diyip hayattan soğuyorum yemin ederim ...
Allah şifalarını eksik etmesin bizlerden

tabi... psikiyatriste gidersen ilaç yazar yollar, muhtemelen de "depresyon tanısı" koyar:) bize öyle yapmışlardı 2 kez. oysa adam depresyonda değildi çok daha ciddi ruhsal bozuklukları vardı her neyse:ssz: psikoloğa gitmen gerekiyor konuşmak için tabi o da düzenli olması gerektiğinden maddi olarak insanı zorlayabiliyor. onunlayken de ruh sağlığım bozulmuştu, evet çok zor günler geçiriyorum 8 aydır ama şu da var son zamanlarda kendimi ağlamadan ifade edemiyordum öyle bir baskı kuruyordu ki üzerimde kendimi hep eksik hissettirirdi sanırım bunu aştım onun hayatımdan çıkışı ile. bazen verdiğim tepkileri tuhaf karşılıyorum neden böyle yapmışım diye çünkü sağlıklı değerlendiriyorum ardından onun ve arkadaşlarının tavırları sözleri geliyor evet buymuş sebebi diyorum:D geçtiğimiz aylarda bir sakatlık yaşadım 1 hafta yataktan kalkamadım inan bana ne aşk acısı ne de dert, keder birşey kalmadı:D tek istediğim tekrar ayağa kalkmaktı:)
hepimiz biliyoruz cecenn olan bize oluyor, değmez, bu üzüntü hastalıklara da yol açar da ah şu kalbe de bir söz geçirsek...

Kemal Sayar'ın çok güzel kitapları var onları da öneririm. hem manevi yönü kuvvetli hem de çok iyi bir psikiyatr.
 
tabi... psikiyatriste gidersen ilaç yazar yollar, muhtemelen de "depresyon tanısı" koyar:) bize öyle yapmışlardı 2 kez. oysa adam depresyonda değildi çok daha ciddi ruhsal bozuklukları vardı her neyse:ssz: psikoloğa gitmen gerekiyor konuşmak için tabi o da düzenli olması gerektiğinden maddi olarak insanı zorlayabiliyor. onunlayken de ruh sağlığım bozulmuştu, evet çok zor günler geçiriyorum 8 aydır ama şu da var son zamanlarda kendimi ağlamadan ifade edemiyordum öyle bir baskı kuruyordu ki üzerimde kendimi hep eksik hissettirirdi sanırım bunu aştım onun hayatımdan çıkışı ile. bazen verdiğim tepkileri tuhaf karşılıyorum neden böyle yapmışım diye çünkü sağlıklı değerlendiriyorum ardından onun ve arkadaşlarının tavırları sözleri geliyor evet buymuş sebebi diyorum:D geçtiğimiz aylarda bir sakatlık yaşadım 1 hafta yataktan kalkamadım inan bana ne aşk acısı ne de dert, keder birşey kalmadı:D tek istediğim tekrar ayağa kalkmaktı:)
hepimiz biliyoruz cecenn olan bize oluyor, değmez, bu üzüntü hastalıklara da yol açar da ah şu kalbe de bir söz geçirsek...

Kemal Sayar'ın çok güzel kitapları var onları da öneririm. hem manevi yönü kuvvetli hem de çok iyi bir psikiyatr.

Teşekkür ederim Atlantis . Evet bugün aradım bir kaç yeri fiyatlar çok yüksek
Zenginlerin iyileşmeye hakkı sanırım , bizlerin yok :D
Vazgeçtim kendi kendimin doktoru olabilirim ben herşeyin benim elimde olduğunun farkındayım

Kitap önerini dikkate alıcam canım ihtiyacım var okumaya ...
 
İnsanlar ayrılık acısı çekerken, bir kez daha severler aynı kişiyi. Çünkü kaybedilen kişinin anıları henüz tazedir. Onu düşünürken hafıza tazelenir ve aşk yeniden başlar.
Hepimiz sahip olmadığımız şeylere özlem duyarız. Elimizdekinin değerini çoğumuz bilmeyiz. Kaybetmek duygusu, tek başına içimizi kemirmez. Peşinden pek çok kötücül hissi de sürükler. Düşündükçe, hasretimizle beraber büyür acımız.
Geçmişin külleri üstümüzde uçtukça, kendi karanlığımızda boğuluruz. Geleceğe dair umutlarımız da aynı karanlığın içinde kirlenmeye başlar. Oysa her ikisini de rahat bırakmak gerekir.
Geçmişi unutup, geleceğin taze nefesinde yol almalıdır insan çünkü geçmiş üstünde bir yaptırımımız yoktur. Ne yaparsak yapalım, dün hep dünde kalacaktır. Üstünde düşünerek, sadece kalbimizi biraz daha fazla yormuş oluruz.
Aklın kıvrımları arasında o kadar çok sır vardır ki! Bilim de henüz beynin gizemini tam anlamıyla çözebilmiş değildir. Düşüncenin geçmişe tutunmaya, sürekli onun üzerinde yoğunlaşmaya eğilimi vardır.
Acıların içinde boğulup, çıkmaz bir sokakta olduğunuzu hissettiğinizde, dönüp bir kendinize bakın; geçmişin ağında takılı kaldığınızı göreceksiniz.
Ayrılığın etkisini başarıyla atlatmanın yollarından birisi, bu düşünce sisteminden kurtulmaktır. Bunu becerebilmenin yolu da kendini terbiye etmekten ve eğitmekten geçer. Geçmişin sisi arasında dolaştığınızı fark ettiğinizde, aklınıza buradan çıkma emri vermelisiniz.
Ayrılık acısını yaşamak da keyiflidir ancak sınırını koruyabildiğiniz sürece. Kalp, acı çektikçe olgunlaşır. Ruhun büyümesi de yaşadığı acılarla mümkündür. Fakat dozunu aşarsanız, sürekli acı içinde kıvranan ve kendi hayatını geçmişin ellerine bırakmış bir bedbahta dönersiniz.
Yas tutma süresini aşmadan, yaşadıklarınıza olgun gözlerle bakmayı öğrenmelisiniz. Haklısınız, ayrılığın en koyu anında gönül söz dinlemez. Ancak bu durum hayatınıza sekte vurmaya başladıysa, tehlike çanları da çalmaya başlamış demektir.
İnsanın en büyük manevi yüklerinden birisi, geçmiştir. Geçmişi sürekli sırtınızda taşıyarak, sadece yavaşlar ve güçsüzleşirsiniz. Bütün yaşadıklarınızın içinde, çıkarmanız gereken dersler saklıdır. Yas dönemi biraz da bunu anlayabilmek için yaşanır.
Bütün kötü anlara rağmen, ayrılık acısını kendinize bir şans olarak görmeyi becerebilirsiniz. Yaşadıklarınızdan mutlaka elinizde bir tohum kalmıştır. Geleceğiniz için, yürüdüğünüz yollara bu tohumlardan ekin. Çiçekli bir hayat doğru yürüyün. Yeni aşklar, belki de çiçek bahçenizin o güzel kokusuna ve renklerinin coşkusuna gelecektir.
 
Gecmis Beni yakaladi yine birakmiyo aklima hep ilk tanisma donemimiz geliyo sonra 4,5 yilda yuzune her bakdigim da icimin kipir kipir olusu geliyo ben o gerizekaliya gercekten asiktim hem de kór asik... Askin ömrü varmi aceba... Ne zaman biter... Basa dónmüs gibi hissediyorum kendimi 24 saat aklimda aceba bisey yapabilirmiyim sonra takiliyorum o baskasini sevdigini soyledi artik Beni sevmiyo sevseydi bana onu sevdigini soylemezdi heralde benden aylar sonra neyin intikamini almak icin soylesin Ki Boyle bi yalani demek Ki onu seviyo... Nasil oldu peki 2 ayda insan nasil yeniden sevebilir Ki canindan cok severdi Beni nasil unutabilir Ki bu Kadar cabuk nasil vazgecilir... Tükenmis Hersey iste bende neden bitmek tukenmek bilmiyo o zaman ne Kadar surecek Ki bu eziyet...
 
Bugün bende çok kötü hissediyorum , onunla konuşmak istiyorum sadece konuşmak:43:

Ne kadar sürer bilmiyorum bıktım artık takıntı hastalığımı var acaba bende :50:
 
Hepimiz saplantılı bağımlı ilişkilere takılıp kalmışız bu süreci yaşamamı kendi adıma çok verimli buluyorum tabi bunu üc dört ay önce bu topici acarlırken gözü yaşlı hüngür hüngürken demezdim :) ama ortalık durulup kalbim yatışıp aklım baskın gelmeye başlayınca oldukça ilerleme kaydettiğimi anladım ilişkiler bazında gördüğüm kadarıyla aslında hepimiz bu sıkıntı sebebiyle çok şeyler öğrendik birbirimizden hangimiz forumun sevgiliden ayrılma aşk acısı beni aldattı tarzı başlıkları tek tek samanlıkta iğne arar gibi aramadık ki. Herşeyde birşeyler öğrendik kendimizi bi yerlere getirdik duygusal açıdan. Ben biraz ilerlemeyi düşünüyorum bu olaya salt aşk acısı aldatılma acısı terkedilmenin o soğuk vuruşu değilde bu neden oldu altında yatan sebep neydi bu ilişkinin hayatımdaki amacı neydi tarzılara yanıt bulmak istedim. Bu konuda şu an geçmiş yaşam terapisi - regresyon terapisine fazlasıyla ilgi duymaya başladım arastırıyorum bugün bi merkezi hatta aradım ama cevap veren olmadı arastırıyorum. Karmik bağlantılar geçmiş yaşamın izleri şeklinde yorumlamalar var tabi ben dini açıdan o şekilde düşünmesemde bana göre geçmiş yaşamımda biri değilde kendimdeki doğuştan getirdigim potansiyel olarak ne gibi şeyler var. Bilmiyorum artık bu tarz alanlara açılım yapsak sorunumuzu üstün körü ele almaktansa çeşitli şeyler var. Hipnoterapi mesela bi alternatif bi de aile dizilimi çalışması olabilir bilmiyorum o tarz alanlarda yolumu bulmaya çalısacagım bilginiz bildginiz birşeyler varsa bu konularda paylasırsanız sevinirim:)) Bizi iyileştirecek güzel bi hayata hazırlayacak hersey iyi olacaktır. Yalnız nlp eft reiki gibi teknikleri demeyin kendim şahsen nlp practionner reiki 1 giibi eğitimleri çokkkkkkk önceden almıştım modern zaman üfürükçeleri bunlar başka bişey degil.
 
aşık zaten yapısı itibarıyla regresyondur yani önceki dönemlere gerileme. kişilerle kurduğumuz bağlar bebeklik döneminde ailemizle kurulu bağlara benzer. eğer sağlıklı bağ kurmayı başardıysak erken çocukluk dönemlerinde ilişkilerimiz de sağlıklı olur, eğer bağlılıkta sorun yaşıyorsak ve o süreç sancılı geçtiyse ya bağımlı kişiler oluruz ya da bağlanamayız. sıcaklık, güven, sevilme ihtiyacı aslında temel ihtiyaçlarımızı karşıladıktan sonra ihtiyacımız olan, hayatımızı sürdürmek için gerekli kimi değerler. bunları yitirdik ya da ilişki içinde hiç karşılanmadı bu isteklerimiz bu nedenle dağılıyoruz. ben birlikteyken de büyük bir sevgi görmediğimi anlıyorum mesela tüm o süslü cümlelere dek, söz vardı eylem yoktu. güvenin zaten zerresini bulamadım. yalnızca ayrılık acısı değil neden böyle bir ilişkiyi sürdürdüm bunun da derdi şimdi benliğimi sarmış durumda. eksik yanlarım var mı onu da çok sorguladım ama bu konuda mütevazılık yapamayacağım 29 yaşındayım, başlarken ne istediğimi biliyordum, hiçbir zaman eyleme dökmediğim asılsız bir sözüm olmadı, ilişkiyi yürütmek için ne gerekiyorsa fazlasıyla da yaptım hak ettiğim bu muydu? bence değildi ama hak meselesi de değil bu. tek başına yaşamış olmanın ve belki de ömrümde yalnızca bir kez böyle bir yükün altına girip de onun iradem ve bilgim dışında yaşamımdan çıkmış olmasının acısı.
aslında çaresi acımızı daha fazla derinleştirip anlamlar yüklemekten ziyade düz bakabilmek belki de. insana ne iyi gelir en iyi kendisi bilir. tamamen şahsi fikrim, olumlamalar, pozitif düşünceler vs. bunlar bana rahatsız edici geliyor, bu uygulamaları yapıp da aşırı mutluluk rolüne bürünen 2 gün sonra dağılan çok insana rastladığımdandır belki de. secret ve benzerleri... onları da çok düşündüm hayal kırıklığı çok büyük oluyor. düz bakmak ise hayatımızdan çıkan insanların yöntemi:) ilişki yaşadık, sorunlar vardı ne çekeyim canım bitti gitti işte başka insan mı yok. bakın ne huzur verici bir düşünce, koskoca yılları at çöpe, o insanı yok et içinde yeni sulara yelken aç. pek insanca gelmiyor ama acısız olduğu da kesin:)

şaka bir yana benim yöntemim kitaplar... gökhan özcan, kemal sayar hatta platon, kierkegaard ve niceleri... felsefe insanlara sıkıcı gelir ama o ucu bucağı olmayan dünyaya daldığınızda yaşadığınız tüm acılar da diğerlerinin yanında kum tanesi gibi kalıyor. biz resmin bir parçasına odaklanıp hayıflanıyoruz, oysa orada resmin bütünü ve yaratıcısı sorun. oralarda ise aşk acısına pek yer kalmıyor. neden önceden böyle değildim de şimdi böyle oldum... en çok bunu düşündüm. önceden okurdum, hayata baktığım yer çok farklıydı aşk acısı sahiden de anlamsızdı. bu sevgiyi ve aşkı ise içimde kendi kendime derinleştirmişim. dönüp de bakmamışım bile bu adam değer mi, aradığım o mu, verdiklerimi alıyor muyum diye. aşık olma zamanım gelmiş sanki ve olmuşum, üzerine o da biraz mistik bir anlam katınca hah demişim kaderimdeki bu insan. onunlayken de çok okurdum ama okuduklarım biçim değiştirmiş, "sevgi sanatı" ( eric fromm) , özdemir asaf şiirler, kemal sayar aşk üzerine yazıları vs. aşkın ne olduğunu oralarda arayıp içimdeki potansiyelle birleştirmişim farkında olmadan. okuduklarımızı anlıyorsak onları içselleştirmeye başlıyoruz bir süre sonra mesela kürk mantolu madonna ilk günlerimizde ortak okuduğumuz bir kitap. oradaki aşkı yaşadığımıza öyle bir inandırmış ki beni binlerce doğru bir yalanı öldürmeye yetememiş ama "anlamak" önemli. o anlamamış bile, öylesine atıp tutmuş bir heves gibi. benim sorunum bu işte, olması gerektiği gibi aşık olup yanlış insanda onu aramak. bunun artık farkındayım ama geleceğe deumutla bakamıyorum sanki içimde bir seferlik bu güç vardı ve onu tükettim gibi geliyor.
 
Gecmis yasam terapisini ve bilinc alti temizligini bende dusunuyorum... Ben tespiti koydum koparamadigim bi bag var onla aramda bana cok fazla sevgi verdi goremedigim ozlem duydugum Anne ve baba sevgisini bulmustum Onda.. Peki bu bagi kendi kendime koparamayacagim gibi geliyo yavas yavas zamana birakmak istedim belki gecer diye yaza Kadar daha beklemek istiyorum gercekten 8 9 ay oldugunda ben hala bu durumda olursam ve kendi cabalarim bi ise yaramazsa o zaman kesinlikle bi psikologa gitmeyi dusunuyorum... Eger onun hakkinda biseyler duymasaydim ya da onunla gorusmeseydim epey yol almistim... Simdi ondan kesinlikle kopmaya niyet ettim tekrar ayni terapileri kendi kendime deneyecegim onun hakkinda hic bisey duymasam onu gormesem insallah daha cabuk yol alacagima inaniyorum suan her ne Kadar karisik olsamda
 
Allah yardımcımız olsun başka söyleyecek söz bulamıyorum , çok yorgun hissediyorum kendimi ...
 
Bence hiç bi yöntem unutturamaz o nu.. "ilk" i herşeyin ilkini yaşadığını..unutmak elimizde falan değil kendimizi kandırmamıza hiç gerek yok..yanımızda olmamasına alışırız bi müddet sonra belki çoook çok sonra 10 yıl 15 hatta daha fazlada olabilir ansızın karşımıza çıkar koluna takmıştır sevgili karısını belki iki çocuğuda yanında..bakarsın sadece kendini düşünürsün karısının yerinde..hayata da bi kere geliyoruz en çok korktuğum şey de yaşlandığımda bi ömür boşa gittiğini düşünmek oluyor..yani yaşlanmışım bakıyorum ki evliliğimi tamam yine kendi istediğim biriyle yapmışım mantığımın daha ağır bastığı biriyle ama mutlu değilim aklımda hep o soru neden ayrılmışım o kadar mutluyken onla olsam çok mutlu olacağım son nefesini bile yanında vermeyi düşündüren kişiyle olsaydım..tamam belki dört dörtlük değildi ama elimi sımsıkı tutması herşeyi unutturuyodu işte inançsızlığını,ailemin kabul etmemesini,küfürlerini hakaretlerini ..herşey yaşandı herşeyi yaşattı dibine kadar hemde..söylediği gibi sokağın tavanı kadardı aşkı..ağzıda iyi laf yapıyodu sıpanın (: sevmeyi öğretti,önemli biri olduğumu,gülmeyi ee ağlamayı da tabi..hayırlısını dilemekten başka bişey gelmiyo ne yazık ki elden..daha neler yaşıcaz neler görcez bakalım..
 
Kızlar uzun zamandır yazamıyordum.ben hala ne unuttum okula gitme konusunda korkular taşıyorum onu görünce bana birşey söylicek mi diye. çelişkileri çokk fazla yaşıyorum galiba ve o bu kadar sakin acımasızca durabiliyor. dönüpte acaba ne demek istiyor yada istedi neden onların aklına hiç gelmiyor anlamıyorum..bilmiyorum kızlar şuan uykusuz ve belki umutsuz bir vakayım çünkü onu hala özlüyorum:((
 
Bence hiç bi yöntem unutturamaz o nu.. "ilk" i herşeyin ilkini yaşadığını..unutmak elimizde falan değil kendimizi kandırmamıza hiç gerek yok..yanımızda olmamasına alışırız bi müddet sonra belki çoook çok sonra 10 yıl 15 hatta daha fazlada olabilir ansızın karşımıza çıkar koluna takmıştır sevgili karısını belki iki çocuğuda yanında..bakarsın sadece kendini düşünürsün karısının yerinde..hayata da bi kere geliyoruz en çok korktuğum şey de yaşlandığımda bi ömür boşa gittiğini düşünmek oluyor..yani yaşlanmışım bakıyorum ki evliliğimi tamam yine kendi istediğim biriyle yapmışım mantığımın daha ağır bastığı biriyle ama mutlu değilim aklımda hep o soru neden ayrılmışım o kadar mutluyken onla olsam çok mutlu olacağım son nefesini bile yanında vermeyi düşündüren kişiyle olsaydım..tamam belki dört dörtlük değildi ama elimi sımsıkı tutması herşeyi unutturuyodu işte inançsızlığını,ailemin kabul etmemesini,küfürlerini hakaretlerini ..herşey yaşandı herşeyi yaşattı dibine kadar hemde..söylediği gibi sokağın tavanı kadardı aşkı..ağzıda iyi laf yapıyodu sıpanın (: sevmeyi öğretti,önemli biri olduğumu,gülmeyi ee ağlamayı da tabi..hayırlısını dilemekten başka bişey gelmiyo ne yazık ki elden..daha neler yaşıcaz neler görcez bakalım..

Ya canım o kadar sene beklemeye gerek yok ben yanında biriyle çekilmiş mutluluk pozlarını da gördüm ilişki bitti. Unutma hadisesine gelince onu unuturum unutursun unutulmayan yaşananlardır.. Ama ben o kısmıda geçtim benim arayışım anlam bulma arayışı. Neydi ne oldu ben kimdim ne istedim o ne istedi bu ilişki hangi ihtiyacım sonucunda belirdi. Bu tarz sorulara yanıt almak belki.. Gidenin yeri dolar hayat boşlukları sevmez.
 
Kizlar, yasadik asklarimizi, guzeldi, ama sorunlar vardi, o yuzden bitti, gelecekte baska guzel iliskiler yasayacagiz. Belki onlar da bitecek, sonra bir baskasini yasayacagiz ve bu boyle surecek. Tamam mi? hadi uzulmeyin artik :37:

Size soyledim mi bilmiyorum, bu hafta calismaya basladim ben. Dun is cikisi karanlikta yan arabada birini gordum benim ex'e cok benziyordu, sok oldum. Bakakaldim adama. sonra kendimi toparladim ve eve geldim.. Bugun is yerinde toplanti oldu. Bir onumdeki masada yine o benim ex'e benzeyen kisi vardi! Cocuga baka kaldim resmen, dondumm. iki insan bu kadar benzer birbirine.. Benim ex acik kumraldi, bu koyu kumral, tek farklari o.. Onun disinda sac - sakal sekli, vucutlari, boylari, kilolari, gozleri!!, dudaklari, burnu, hatta gozlukleri bile benziyor! Neyse ise geri dondum, calistigimiz yerde takim isi yapiyoruz, herkes birbiriyle baglantili, ve herkes cok arkadas canlisi, guler yuzlu.. Neyse ben bu kisiyi daha once hic gormemistim orda. Koridorda yururken karsilastik bana merhaba dedi, ben yine dondum kaldim. Belli belirsiz bi merhaba cikti agzimdan sonra hemen calistigim yere gittim. 2 saat sonra falan benim calistigim yere gelip orda calismaya basladi! O kadar elim ayagim birbirine dolandi ki gittim baska bi bolumde calistim sadece ondan uzaklasayim diye.. Cikmama 10 dk kala yine beraber calismak zorunda kaldik. Kizlar yok boyle bir benzerlik!! Birseyden emin olamadim, ordakilere sordum "bu nasil oluyor?" diye.. Bu cevap verdi.. Geldi gosterdi yanima.. aramizda en fazla 30cm var! Ogrettikten sonra bana gulumsedi. GULUS AYNI! Ben yine dondum kaldim.. Kisik ve donuk bi sesle "tesekkurler.." diyebildim. Ve hemen yine uzaklastim..

Cocuk benim sorunlu oldugumu dusunecek.. Herkesle gule oynaya calisiyorum, onu gorunce donup kaliyorum. Birde adama kilitleniyorum, onumde olunca bakakaliyorum ona.. O kadar cok benziyor ki!!!

Bu ne ya? Kaderin bi oyunu gibi. Resmen ex'in ikiziyle beraber calisiyorum!
 
Son düzenleme:
he bu arada belirtmeden gecmeyim, isimleri de cok benziyor!
benim ex'in adi ahmetse, bununki de mehmet.. oyle yakin isimleri !
 
Back
X