Yorum yapmayacaktım ama tutamadım kendimi. Bazı yorumlar komik gelmeye başladı çünkü.
Bebekler ve çocuklar çok gürültücüymüş. Hep bir şey talep ederlermiş vs vs.. Pekala doğru ama buna ancak "yumurtadan çıkmış kabuğunu beğenmiyor" denir.
Herkes çocukluğunda sakin sakin oturup kitap okuyup tez hazırlayan bireylermiş gibi.
size katıldıgım noktalar var,
keza konu sahibiyle ayrıstıgım noktalar oldugu gibi...
bakın ben sese tahammulu olmayan biriyim, bunu hastalık olarak da düsünebilirsiniz,
tiz ve yüksek sesler, armonik olmayan gürültüler (ya da benim cozumleyemediklerim diyeyim ) , desifre edemedigim rtimler ve düzensizlikler... bildiginiz sinir bozuklugu yaratıyor.
eger insanın dogasında var ise üremek,
tavuk, civciv, yumurta benzetmelerindeki gibi bir evrim soz konusu ise;
tercihlere saygı duymanın yanı sıra bu savunmayı da bir nebze kabul edebilirim.
ancak benim dogamda da baska degiskenler de soz konusu.
simdi yazık degil mi o cocuga?
en azından kendimi biliyorum, tanıyorum,
elbette bir basyapıt misali hayatımdaki en güzel seyin yeni bir insan yetistirmek olmasını da isterim,
ancak emek vermekten gectiginin farkındayım.
ve buna hazır hissetmiyorsak, tolere esigimiz düşükse kendimizi, eşimizi ve gelecekte de cocugu buna zorlamak ne derece dogru olur?
yarın ne olacagını bilemem,
15yasındayken cocugum olsun demiyordum ancak şu anki dusuncemde de degildim,
kim bilir belki bir 5 yıl sonra düsüncelerim yasadıklarım ve gordüklerimle yine degisecek...
tek bildigim kendimi tanıdıgım, gerekcelerimi koyabildigim.
konu sahibi adına yazmak istemiyorum,
onunki kararsızlık barındırıyor olabilir,
ya da biyolojik saatin gecmesinden korkuyor olabilir,
endiselerinin faklı nedenleri de olabilir...
kendisi icin düsüncelerim; karsılasıtıgım pek cok kadına nazaran kendisinin gercekten sabırlı ve iyi egitim almıs biri oldugu, dolayısıyla iyi bir anne olup cocugunu da iyi bir sekilde yonlendirebilecegi...