Goha benim ki pepe meraklısı oğluma faydası olur mu sence ?hımm değişik bir bakış açısı.
valla haklısın, çok şey bilen çocuğu ilkokula gönderirken de çok seçici olmak zorunda aileler.
yoksa yazık olur.
Bunu okuduğum iyi oldu zira ben de o panik yapan annelerdenim1964 yılında Chicago Üniversitesinde yapılan bir arastirmaya göre bir insanin ömrü boyunca sahip olduğu öğrenme kapasitesinin yarisi ilk 5 yılda kullaniliyor, gerisi diğer yillarda kullaniliyordu. yani ortalama 70 yıl ömrü olan bir insan, ömrünün ilk 5 yilinda ne kadar sey öğreniyorsa sonraki 65 yilinda da o kadar çok sey öğreniyordu
Bunları okuyup telaşa kapılan anneler için söylemek istiyorum: O 5 yıldaki yoğun bilgilerin içinde,temel bilgiler ve toplum kuralları gibi bilgiler var.Akşam uyuyup sabah uyanılacağından tutun,tuvalet tuvalete yapılır,sıcağa değersen yanarsın,yıkanmazsan pis olursun,limon acıdır,çikolata tatlıdır falan filan gibi :)
Bir uzaylının dünyaya yeni indiğini düşünün,o gözle bakınca her adımda öğrenilecek bilgiler var.
Siz bir şey öğretmeseniz de çocuk mutlaka her gün bir şeyler öğreniyor.Yaşına uygun faydalı aktivitelerle desteklemek tabii ki faydalı olacaktır ama fırsatı kaçırıyorum diye endişelenmeyin.
Goha benim ki pepe meraklısı oğluma faydası olur mu sence ?
Aynen müfredatla çakışır mı diye takıldı kafama benim faydasını gören çok amaGenelde okula başlamadan harfleri ya da okuma yazmayı öğretmeyin derler. Okuldaki öğretiş şekli daha farklıdır diyerek. Ben 4 yaşında kendi kendime okuma yazmayı söktüm. Benim avantajım da ablamların olmasıydı. Onlar ders çalışırken ben de elime bi defter kalem alıp kitaptan baka baka öğrenmiştim. Okulda uyum konusunda zorluk çekmemiştim sadece sağlık durumundan dolayı okula gidemeyince ilk kurdeleyi alamamıştım psikolojim bozulmuştu
Susam sokağını da pek izlemezdim ama hatırladığım kadarıyla eğlenceli bir programdı. Çocuklar telefonla uğraşacağına böyle programlar izlesinler daha iyi.
Genelde okula başlamadan harfleri ya da okuma yazmayı öğretmeyin derler. Okuldaki öğretiş şekli daha farklıdır diyerek. Ben 4 yaşında kendi kendime okuma yazmayı söktüm. Benim avantajım da ablamların olmasıydı. Onlar ders çalışırken ben de elime bi defter kalem alıp kitaptan baka baka öğrenmiştim. Okulda uyum konusunda zorluk çekmemiştim sadece sağlık durumundan dolayı okula gidemeyince ilk kurdeleyi alamamıştım psikolojim bozulmuştu
Susam sokağını da pek izlemezdim ama hatırladığım kadarıyla eğlenceli bir programdı. Çocuklar telefonla uğraşacağına böyle programlar izlesinler daha iyi.
Benim ki henüz ikisinde pek arkadaş tavsiyesine açık değiliz yani:)) ama kardeşim de pepeyle büyüdü matematiği zehir gibi çabucak kavrıyor kerata diğer dersleri de keza öyle inşallah kavrama yönünden dayısına çeker oğlum:)
ay canım bana hiç sorma, ben de öyle araştırmak için açmıştım bu konuyu işte, öyle bilgili değilim maalesef.
sanırım bu eski tip çizgi filmler falan daha küçük yaşa uygun, şimdikiler çok vurdulu kırdılı, hiç hiç küçüklere yönelik değil.
ben pepe yi bir kaç kez izledim, onun da böyle sakin bir yapısı var, diğerleri gibi değil.
çok fazla olmamak kaydıyla izletsen faydası olur herhalde.
bir de çocuklar genelde arkadaşlarının anlattığı şeyleri merak ediyorlar, biz hiç pepe izletmezdik, zaten çok tv izlemiyordu, az sürede başka şeyler izliyordu,
ama tesadüfi öğrendim benim oğlan pepeyi, arkadaşlarını falan tanıyor, muhtemelen sınıfında meşhur :)
ben bu kısma katılmıyorum açıkçası, neden potansiyeli olan çocuğu geri tutalım ki,
elbette evde zorla ders çalıştırmak doğru değil de,
ablalarından özenip öğrenmek isteyen çocuğun da hevesini kırmamak gerek.
Susam sokağı arada izlerdim başka bir şey olmayınca ilgimi çekecek, hiç sevmezdim kuklalar filan hiç estetik değil.. sadece kurabiye canavarının tasarımı iyi biraz gerisi tırt. İnternetten de tonlarca eğitici video bulunabilir. Bence susam sokağı çok overrated... Ayrıca çocuğun kapasitesini geliştirme diye bir olayı inandırıcı bulmuyorum. Etkinlikler yapılır yapılmaz değil ama inanmadan yaptırıyorum desem yeridir.
Susam Sokağı'nın Türkiye de ki yapımcılarından ve oyuncularından olan Tahsin usta karakteriyle tanınan Alp Öyken komşum olur.Ara sıra Susam Sokağı hakkında sohbet ederiz.Dün ekşişeyler sitesinde bir yazı okudum, ancak bugün siteyi açamadım, başka bir siteden özeti olarak aşağıya kopyalıyorum.
Anneler bu konuda ne düşünüyorsunuz? Çocuğuna susam sokağı izleten var mı?
Bazı programların 3 yaş civarı izletilmesi gerektiğini düşünüyor musunuz?
---------
http://www.neokur.com/arena/a/31059/gelmis-gecmis-en-basarili-sosyal-deney-susam-sokagi
Bugüne kadar hakkında en fazla akademik calışma yapılmış tv programıdır. Bu konuda yüzlerce akademik araştırma, onlarca master/doktora tezi mevcut ve bu program hakkında yapılan araştırmalar hala devam ediyor. peki susam sokağı neden bu kadar akademik çalışmaya konu oluyor? Akademisyenler ne peşinde ve bugüne kadar ne bulmuşlar?
Susam Sokağı aslında başlı basına bir akademik çalışma ürünüdür ve çok ciddi araştırmalar sonucu ortaya çıkıp yine cok ciddi araştırmalar sonucu yıllar içinde şekillenmistir. Öyle ki Susam Sokağı programı 1960'lı yıllarda henüz dizayn aşamasındayken bu programı şekillendirmek için bir komite kurulmuştu ve komitenin başına Harvard'in dünyaca ünlü profesörlerinden Gerald Lesser getirilmişti. Programın yapimciligini 2 farklı ekip üstlenecekti ve bu ekiplerden biri televizyon yapımcılığı konusunda uzmanlaşmis bir ekip, diğeri de çocuk gelişimi, öğrenme ilkeleri ve psikoloji konularında uzmanlaşmış, kendi alanlarında dünyanın uzman kabul ettiği akademisyenlerden oluşacaktı.
Susam Sokağı programını oluşturmak için o zamanın parasıyla 8 milyon dolarlık dev bir burs alınmıştı ve programın amaçları arasında 3-5 yas arası çocukların öğrenme yeteneği hakkında bilgi sahibi olmak ve özellikle o yaşlarda okula gidemeyecek kadar fakir çocukların temel bilgileri öğrenebilmesini sağlamaktı. Yani Susam Sokağı ayni zamanda hem bir sosyal/psikolojik deney hem de sosyal projeydi. ilk etapta susam sokağının bölümlerinin bir araya getirilmesi ve ilk bölümün yayınlanması arasında 18 aylık bir geçiş dönemi vardi ve bu donem boyunca program çeşitli çocuk deneklere izletilip öğrenme yetenekleri ölçülerek daha iyi hale getirildi.
1964 yılında Chicago Üniversitesinde yapılan bir arastirmaya göre bir insanin ömrü boyunca sahip olduğu öğrenme kapasitesinin yarisi ilk 5 yılda kullaniliyor, gerisi diğer yillarda kullaniliyordu. yani ortalama 70 yıl ömrü olan bir insan, ömrünün ilk 5 yilinda ne kadar sey öğreniyorsa sonraki 65 yilinda da o kadar çok sey ogreniyordu. bu da insan omrunun ilk 5 yılının eğitim ve öğretimde ne kadar önemli olduğunu, maddi gücü olmayan ailelerin çocuklarinin bu donemde ekstra eğitime tabi tutularak zengin ailelerin cocuklarıyla aralarındaki eğitim farkını kapatabilecekleri ortaya çikartacakti.http://seyler.eksisozluk.com/gelmis-gecmis-en-basarili-sosyal-deney-susam-sokagi
-----------
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?