ay ben okurken bunaldim,
siz nasil bunalmayasiniz.
hayir bir de surpriz yapicam deyip beklentiye sokan da kendisi,
cafeye goturup butun gun kafanizi sisiren de kendisi,
ne bekliyor ki sizden.
ancak konunun ortasindan sonra onun aiesi benim ailem kiyaslamanizi dogru bulmadim, kiyaslama yapmanin ise yaradigini hic gormedim. O kisimlara hic gerek yok.
Annemi hic ozlemiyor musun dedigi yerde de koptum yani
Allah sabir versin :) Biz terapi esnasinda bu muhabbeti o kadar cok yapmis olucaz ki kadin bize saglam firca kaymisti :) E dedik sorun buradan patliyor napicaz :) Yazik valla boyle insanlara uzuluyorum artik.Eşim ilk evlendiğimizden beri bana ailesi konusunda baskı yapan biri. Ailesi de keza öyle. Şimdi şimdi çizdim sınırımı. Çok şey yaşadık ve artık susmuyorum. Ama eşim anlamıyor hala beni kafayı yiyeceğim ya. Geçen haftasonu dışarı çıktık gezmeye. Haftada bir izin günü var. Haftasonu iki gün öncesinden bana dedi ki seni bir yere götüreceğim. Nereye diye sordum söylemedi sürpriz dedi. O gün geldi... demesin mi annemlere gidelim bayadır gitmiyoruz. Şok oldum tabi nasıl yani sürprizin bumuydu. Ee götürmeyeceğim demedim ki akşam yemeğe götürecektim, öğlen annemlere uğrarız ne var dedi. Haftasonu bir gün iznimiz var onuda beraber geçirmeyelim mi hem haftaiçi erkenden eve geliyorsun o zaman gideriz annenlere dedim. Ne fark edermiş böyle bir kural mı varmış bilmem ne... söylendi durdu. Neyse gittik oturduk bir kafeye önce. Dedi ki hadi köye gidelim (köyleri biraz uzak ama yakın sayılır) ikinci bir şok daha geldi bana tabi... şimdi mi dedim. Evet ne olmuş niye hep senin istediğin oluyor da benimki olmuyor diyor. Ninesini görürmüşüz köyde biraz. Ben onu ailesinden soyutluyormuşum, akrabalarından soyutluyormuşum, hep ikimiz diyormuşum ama dünyada sadece ikimiz yokmuşuz, evlenirken aileler ile de evlenilirmiş, akrabalar birbirlerine destek olurmuş hep, birbirlerinin borçlarını öderlermiş... onun akrabalarını kaç kere yemeğe çağırmışım bugüne kadar... kafede oturuyorduk en sonunda öyle bir patladım ki... dedim o kadar akraba akraba diyorsun da düğünümüzde hani nerdeydi o akrabaların. Salon bildiğiniz boştu kızlar. Onun şehrinde yaptık düğünü. Benim akrabalarımdan bile o kadar yolu gelen oldu ama onunkiler yoktu hatta bir ara dedim salon niye boş kimse gelmedi mi daha demiştim düşünün yani. Nikah bizim şehirde oldu aynı düğün gibi. Benim akrabalarım sağolsun yaptılar ama onunkileri de gördük ki ben buna rağmen çok yüz göz değilim hiçbir akrabamla. Yaşıtım var, olmayan var ne diye herkesle samimi yüz göz olayım ki. Böyle bir zorunluluk mu var ? Ayrıca onlar kaç kere yemeğe çağırmış beni bir defa sadece kahvaltıya eee. Ben baştan beri hep sustum hep sustum aman bozulmasın aman üzülmesin diye eksiklerini yüzüne vurmadım ayıp olur dedim ama anladım ki böyle olmamak lazımmış. Kusuru kendisine söylenmeyen adam, kendisini mükemmel zannedermiş gerçekten de. Ailesi baştan beri baskı baskı bunalttılar eşimse annesine bir dur diyemedi. Bende mesafemi koydum. Şimdi de bana “annemi hiç özlemiyor musun” diyor. Beni onlardan soyutluyorsun diyor. Git gör aileni kim sana gitme dedi dedim. Olmaz öyle beraber gideriz gideceksek dedi. Bide kalkmış o ara annemi aramış maksat benim gönlümü alacakmış. Annemi görünce moralim düzelecekmiş. Diyecektim sen salak mısın ? Yine sustum. Cevap verme şimdi, Bu durumda arayacak zaman mı bu şimdi dedim. Anneme mesaj atmış, kızın cevap verme diyor. Kızdı da. Annem de kime kızdı demiş. Cevabı; Bana kızdı, normal konuşuyorduk birdenbire kızdı anlamadım demiş. Sinirden deliye döndüm. Şimdi bu adamla nasıl iletişim kurayım ben söyler misiniz ?
+1Ana kuzusu oğlancık.
Kayinvaldesini özleyen de ne bileyim
Son günler de duyduğum en düşünülesi soru önermesi
Akrabaya borc vermis bence yolunu yapıyorEşim ilk evlendiğimizden beri bana ailesi konusunda baskı yapan biri. Ailesi de keza öyle. Şimdi şimdi çizdim sınırımı. Çok şey yaşadık ve artık susmuyorum. Ama eşim anlamıyor hala beni kafayı yiyeceğim ya. Geçen haftasonu dışarı çıktık gezmeye. Haftada bir izin günü var. Haftasonu iki gün öncesinden bana dedi ki seni bir yere götüreceğim. Nereye diye sordum söylemedi sürpriz dedi. O gün geldi... demesin mi annemlere gidelim bayadır gitmiyoruz. Şok oldum tabi nasıl yani sürprizin bumuydu. Ee götürmeyeceğim demedim ki akşam yemeğe götürecektim, öğlen annemlere uğrarız ne var dedi. Haftasonu bir gün iznimiz var onuda beraber geçirmeyelim mi hem haftaiçi erkenden eve geliyorsun o zaman gideriz annenlere dedim. Ne fark edermiş böyle bir kural mı varmış bilmem ne... söylendi durdu. Neyse gittik oturduk bir kafeye önce. Dedi ki hadi köye gidelim (köyleri biraz uzak ama yakın sayılır) ikinci bir şok daha geldi bana tabi... şimdi mi dedim. Evet ne olmuş niye hep senin istediğin oluyor da benimki olmuyor diyor. Ninesini görürmüşüz köyde biraz. Ben onu ailesinden soyutluyormuşum, akrabalarından soyutluyormuşum, hep ikimiz diyormuşum ama dünyada sadece ikimiz yokmuşuz, evlenirken aileler ile de evlenilirmiş, akrabalar birbirlerine destek olurmuş hep, birbirlerinin borçlarını öderlermiş... onun akrabalarını kaç kere yemeğe çağırmışım bugüne kadar... kafede oturuyorduk en sonunda öyle bir patladım ki... dedim o kadar akraba akraba diyorsun da düğünümüzde hani nerdeydi o akrabaların. Salon bildiğiniz boştu kızlar. Onun şehrinde yaptık düğünü. Benim akrabalarımdan bile o kadar yolu gelen oldu ama onunkiler yoktu hatta bir ara dedim salon niye boş kimse gelmedi mi daha demiştim düşünün yani. Nikah bizim şehirde oldu aynı düğün gibi. Benim akrabalarım sağolsun yaptılar ama onunkileri de gördük ki ben buna rağmen çok yüz göz değilim hiçbir akrabamla. Yaşıtım var, olmayan var ne diye herkesle samimi yüz göz olayım ki. Böyle bir zorunluluk mu var ? Ayrıca onlar kaç kere yemeğe çağırmış beni bir defa sadece kahvaltıya eee. Ben baştan beri hep sustum hep sustum aman bozulmasın aman üzülmesin diye eksiklerini yüzüne vurmadım ayıp olur dedim ama anladım ki böyle olmamak lazımmış. Kusuru kendisine söylenmeyen adam, kendisini mükemmel zannedermiş gerçekten de. Ailesi baştan beri baskı baskı bunalttılar eşimse annesine bir dur diyemedi. Bende mesafemi koydum. Şimdi de bana “annemi hiç özlemiyor musun” diyor. Beni onlardan soyutluyorsun diyor. Git gör aileni kim sana gitme dedi dedim. Olmaz öyle beraber gideriz gideceksek dedi. Bide kalkmış o ara annemi aramış maksat benim gönlümü alacakmış. Annemi görünce moralim düzelecekmiş. Diyecektim sen salak mısın ? Yine sustum. Cevap verme şimdi, Bu durumda arayacak zaman mı bu şimdi dedim. Anneme mesaj atmış, kızın cevap verme diyor. Kızdı da. Annem de kime kızdı demiş. Cevabı; Bana kızdı, normal konuşuyorduk birdenbire kızdı anlamadım demiş. Sinirden deliye döndüm. Şimdi bu adamla nasıl iletişim kurayım ben söyler misiniz ?
Valla imrendim yalan yok..Ben deyip kaçıyorum
Benimde kv der kızım özledim sen beni özlemedin mi diye, hıı özlem var ya napalım işte görüşemiyoruz der çeviririm lafı, nişanlımda sorar annem seni çok özlemiş sende özledin mi falan diye , böyle işliyolar işte , kv oğlunuda arar vicdan yaptırır özledim seni özledim sizi diye diye getittirir yanınaEşim ilk evlendiğimizden beri bana ailesi konusunda baskı yapan biri. Ailesi de keza öyle. Şimdi şimdi çizdim sınırımı. Çok şey yaşadık ve artık susmuyorum. Ama eşim anlamıyor hala beni kafayı yiyeceğim ya. Geçen haftasonu dışarı çıktık gezmeye. Haftada bir izin günü var. Haftasonu iki gün öncesinden bana dedi ki seni bir yere götüreceğim. Nereye diye sordum söylemedi sürpriz dedi. O gün geldi... demesin mi annemlere gidelim bayadır gitmiyoruz. Şok oldum tabi nasıl yani sürprizin bumuydu. Ee götürmeyeceğim demedim ki akşam yemeğe götürecektim, öğlen annemlere uğrarız ne var dedi. Haftasonu bir gün iznimiz var onuda beraber geçirmeyelim mi hem haftaiçi erkenden eve geliyorsun o zaman gideriz annenlere dedim. Ne fark edermiş böyle bir kural mı varmış bilmem ne... söylendi durdu. Neyse gittik oturduk bir kafeye önce. Dedi ki hadi köye gidelim (köyleri biraz uzak ama yakın sayılır) ikinci bir şok daha geldi bana tabi... şimdi mi dedim. Evet ne olmuş niye hep senin istediğin oluyor da benimki olmuyor diyor. Ninesini görürmüşüz köyde biraz. Ben onu ailesinden soyutluyormuşum, akrabalarından soyutluyormuşum, hep ikimiz diyormuşum ama dünyada sadece ikimiz yokmuşuz, evlenirken aileler ile de evlenilirmiş, akrabalar birbirlerine destek olurmuş hep, birbirlerinin borçlarını öderlermiş... onun akrabalarını kaç kere yemeğe çağırmışım bugüne kadar... kafede oturuyorduk en sonunda öyle bir patladım ki... dedim o kadar akraba akraba diyorsun da düğünümüzde hani nerdeydi o akrabaların. Salon bildiğiniz boştu kızlar. Onun şehrinde yaptık düğünü. Benim akrabalarımdan bile o kadar yolu gelen oldu ama onunkiler yoktu hatta bir ara dedim salon niye boş kimse gelmedi mi daha demiştim düşünün yani. Nikah bizim şehirde oldu aynı düğün gibi. Benim akrabalarım sağolsun yaptılar ama onunkileri de gördük ki ben buna rağmen çok yüz göz değilim hiçbir akrabamla. Yaşıtım var, olmayan var ne diye herkesle samimi yüz göz olayım ki. Böyle bir zorunluluk mu var ? Ayrıca onlar kaç kere yemeğe çağırmış beni bir defa sadece kahvaltıya eee. Ben baştan beri hep sustum hep sustum aman bozulmasın aman üzülmesin diye eksiklerini yüzüne vurmadım ayıp olur dedim ama anladım ki böyle olmamak lazımmış. Kusuru kendisine söylenmeyen adam, kendisini mükemmel zannedermiş gerçekten de. Ailesi baştan beri baskı baskı bunalttılar eşimse annesine bir dur diyemedi. Bende mesafemi koydum. Şimdi de bana “annemi hiç özlemiyor musun” diyor. Beni onlardan soyutluyorsun diyor. Git gör aileni kim sana gitme dedi dedim. Olmaz öyle beraber gideriz gideceksek dedi. Bide kalkmış o ara annemi aramış maksat benim gönlümü alacakmış. Annemi görünce moralim düzelecekmiş. Diyecektim sen salak mısın ? Yine sustum. Cevap verme şimdi, Bu durumda arayacak zaman mı bu şimdi dedim. Anneme mesaj atmış, kızın cevap verme diyor. Kızdı da. Annem de kime kızdı demiş. Cevabı; Bana kızdı, normal konuşuyorduk birdenbire kızdı anlamadım demiş. Sinirden deliye döndüm. Şimdi bu adamla nasıl iletişim kurayım ben söyler misiniz ?
Eşim ilk evlendiğimizden beri bana ailesi konusunda baskı yapan biri. Ailesi de keza öyle. Şimdi şimdi çizdim sınırımı. Çok şey yaşadık ve artık susmuyorum. Ama eşim anlamıyor hala beni kafayı yiyeceğim ya. Geçen haftasonu dışarı çıktık gezmeye. Haftada bir izin günü var. Haftasonu iki gün öncesinden bana dedi ki seni bir yere götüreceğim. Nereye diye sordum söylemedi sürpriz dedi. O gün geldi... demesin mi annemlere gidelim bayadır gitmiyoruz. Şok oldum tabi nasıl yani sürprizin bumuydu. Ee götürmeyeceğim demedim ki akşam yemeğe götürecektim, öğlen annemlere uğrarız ne var dedi. Haftasonu bir gün iznimiz var onuda beraber geçirmeyelim mi hem haftaiçi erkenden eve geliyorsun o zaman gideriz annenlere dedim. Ne fark edermiş böyle bir kural mı varmış bilmem ne... söylendi durdu. Neyse gittik oturduk bir kafeye önce. Dedi ki hadi köye gidelim (köyleri biraz uzak ama yakın sayılır) ikinci bir şok daha geldi bana tabi... şimdi mi dedim. Evet ne olmuş niye hep senin istediğin oluyor da benimki olmuyor diyor. Ninesini görürmüşüz köyde biraz. Ben onu ailesinden soyutluyormuşum, akrabalarından soyutluyormuşum, hep ikimiz diyormuşum ama dünyada sadece ikimiz yokmuşuz, evlenirken aileler ile de evlenilirmiş, akrabalar birbirlerine destek olurmuş hep, birbirlerinin borçlarını öderlermiş... onun akrabalarını kaç kere yemeğe çağırmışım bugüne kadar... kafede oturuyorduk en sonunda öyle bir patladım ki... dedim o kadar akraba akraba diyorsun da düğünümüzde hani nerdeydi o akrabaların. Salon bildiğiniz boştu kızlar. Onun şehrinde yaptık düğünü. Benim akrabalarımdan bile o kadar yolu gelen oldu ama onunkiler yoktu hatta bir ara dedim salon niye boş kimse gelmedi mi daha demiştim düşünün yani. Nikah bizim şehirde oldu aynı düğün gibi. Benim akrabalarım sağolsun yaptılar ama onunkileri de gördük ki ben buna rağmen çok yüz göz değilim hiçbir akrabamla. Yaşıtım var, olmayan var ne diye herkesle samimi yüz göz olayım ki. Böyle bir zorunluluk mu var ? Ayrıca onlar kaç kere yemeğe çağırmış beni bir defa sadece kahvaltıya eee. Ben baştan beri hep sustum hep sustum aman bozulmasın aman üzülmesin diye eksiklerini yüzüne vurmadım ayıp olur dedim ama anladım ki böyle olmamak lazımmış. Kusuru kendisine söylenmeyen adam, kendisini mükemmel zannedermiş gerçekten de. Ailesi baştan beri baskı baskı bunalttılar eşimse annesine bir dur diyemedi. Bende mesafemi koydum. Şimdi de bana “annemi hiç özlemiyor musun” diyor. Beni onlardan soyutluyorsun diyor. Git gör aileni kim sana gitme dedi dedim. Olmaz öyle beraber gideriz gideceksek dedi. Bide kalkmış o ara annemi aramış maksat benim gönlümü alacakmış. Annemi görünce moralim düzelecekmiş. Diyecektim sen salak mısın ? Yine sustum. Cevap verme şimdi, Bu durumda arayacak zaman mı bu şimdi dedim. Anneme mesaj atmış, kızın cevap verme diyor. Kızdı da. Annem de kime kızdı demiş. Cevabı; Bana kızdı, normal konuşuyorduk birdenbire kızdı anlamadım demiş. Sinirden deliye döndüm. Şimdi bu adamla nasıl iletişim kurayım ben söyler misiniz ?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?