Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Tamam güzelim bak kardeşim olsaydın da bunu derdim sonra kendini özelde çalışırken bulursun bu sene kpss ags her neyse çalış evden de uzaklaş gece kütüphane açıktır sevgilin de ales çalışsın bahaneyle 12 1 e kadar dur mezuniyete bırakma sonrasını sonra düşünuzaktan çalışma imkanı mevcut, ayrıca yapı denetim vs vs yapabiliyor
çok teşekkür ederim bu yorum beni ağlattı evet doğru söylüyorsunuz ben alıştırdım. bazen ne güzel babamla görüşmüyorum annemle de görüşmesem keşke diyorumah canım benim okurken çok üzüldüm ne kadar akıllı, tutumlu , olgun bi kızsın öyle. insanın karşısına hep zıttı gelirmiş. sen ne kadar sorumluluk sahibiysen annende bi o kadar sorumsuz olmuş. sana cok güveniyor maddi- manevi anlamda kendine hatta ailene yetecegini düşünüyor ve kendini senin cocugunmuş gibi görüp şımarık hareketler yapıyor. baban cok haklıymış ki boşamış ama baban da adam değilmiş. boşandı diye cocuklarından el etek cekmek de nedir ? sen herşeyi boşver okuluna odaklan. yatırımını kendine yap. hep kariyer odaklı ol. annenin sorunlarını dinleme odasını toplama cek elini ayagını ya sen onun cocugusun öyle davran. alıştırmışsın. sabret biraz okulundan mezun ol sonrasında inşallah güzel kapılar acılsın sana. nişanlın iyiyse eger tartışma ama evlenmek için de acele etme. aile sorunlarını ona anlatma.
sevmediğini ve görüşmek istemediğini söyledi uzun zamandır görüşmüyoruzBabanız neden sizinle görüşmüyor?
sevmediğini ve görüşmek istemediğini söyledi uzun zamandır görüşmüyoruz
maalesef annem babamla da beraberken farklı değildi. onların da bu halde olmasının suçlusu ben değilim. kendilerine güzel bir gelecek çizebilirlerdi. annem babamla beraberken babamı bana karşı dolduran bi insandı hem de ben küçücük bi çocukken. sadece manevi olarak destek bekledim doğal olarak ama hiçbir zaman olmadıBir yerde ebeveynlerden birine şiddetli bir öfke varsa, bu esasen diğer ebeveyne yansıtılamayanın birikmişliğidir.
Annen konusunda yerden göğe haklı olabilirsin ama baban sırf hayatında yok diye sütten çıkmış ak kaşık değil, bu öfkenin en ez yarısını da o hak ediyor. Hatta belki mislincesini.
Annen onca sorumluluk içinde kafayı yeyip yıllardır akıl hastanesine yatıyor da olabilirdi, şu anki durumu da pek farklı değil ondan, anlattıklarına göre.
O nedenle tüm hayatının faturasını tek kişiye kesme. Ben olsam baba kişisini bulur ona da gereken sitemi ederdim.
haklısınız evetOda annenizden betermiş.
Neyse sen şu anormal kafadaki anneni okul bitene kadar görmezden gel. Bir işe gir çalış ve ne kadar maaş aldığını da söyleme. Birde ona şunu bunu yapma demeyi bırakın ne hâli varsa görsün.
haklısınız evet![]()
haklısınız şuan tek motivasyonum okul açılınca gitmek teşekkürlerBak okulların açılmasına az kaldı gönlünü biraz ferah tutmaya çalış. Onu yaptığı hareketleri takip etmeyi bırakın ki sinirlariniz bozulmasın. Birde kendine bile hayırı olmayan birinden sevgi görmediğin için üzülme.
maalesef annem babamla da beraberken farklı değildi. onların da bu halde olmasının suçlusu ben değilim. kendilerine güzel bir gelecek çizebilirlerdi. annem babamla beraberken babamı bana karşı dolduran bi insandı hem de ben küçücük bi çocukken. sadece manevi olarak destek bekledim doğal olarak ama hiçbir zaman olmadı
teşekkür ediyorum size de hayatta ve hayatla mutluluklar başarılar :))Üzücü, birinden biri düzgün olsaydı diyorsundur…Allah yardımcın olsun.
Bugüne kadar çok zorluk çekmişsin, bundan sonrası iyi olur inşallah
Bu aşamadan sonra enerjini boşa harcamaman için şunlar önemli: iş güç sahibi olmaya odaklanmak, annene mesafe koymak ve söylenmeyi bırakmak.
Kısıtlı enerjimizi, annemiz dahi olsa, kimseye heba etmemek lazım, ki esas hayat amacımıza odaklanmaya gücümüz kalsın.
Kolaylıklar diliyorum![]()
haklısınız şuan tek motivasyonum okul açılınca gitmek teşekkürler![]()
tavsiyeniz için teşekkürler haklısınız :/Anneniz başkasını sevmemeyi bir kenara bırakın, kendisini bile sevmiyor. Etrafı pisletip emirler yağdırıyor çünkü hayattaki tek otorite alanı o ev. Hem sinir bozucu hem de trajik. Sizi çok iyi anlıyorum. Yapabilirseniz mezun olduktan sonra da okuduğunuz ilde kalmaya devam edin. İnsan vicdan yapıyor biliyorum ama şöyle düşünün siz doğmadan önce de anneniz bir şekilde kendi düzeninde yaşıyordu. Bir an önce o evden uzaklaşıp sevgilinizle eşinizle hayatınızı kurun. Nişanı düğünü mutlaka yapın erkek tarafı sizi sahipsiz görmesin. Anneniz de misafir gibi gelip gitsin. Düğünde bir günlüğüne düzgün davranır artık.
kızlar merhaba açtığım ilk konu ve ne olur bana bir akıl verin kafayı yiyeceğim. annemle babam yıllar öncesinde ayrıldı. şuan ben annem kardeşim ve nine olarak yaşıyoruz. ben farklı bir şehirde okuyorum. annemle hiç anlaşamıyorum. annem sanki benim çocuğum gibi kıskanç narsist kötü eleştiriye katlanamayan ve hep poh pohlanmayı isteyen birisi. bu seneye kadar bazı şeylere kulak tıkadım göz yumdum ama artık sinirlerim o kadar kötü bir halde ki olumsuz hiçbir şeye katlanamıyorum. ilk önce annemin nasıl biri olduğundan bahsediyorum. annemin kötü yaptığı ve yanlış yaptığı bir şeyi asla söyleyemezsiniz ya duygu sömürüsü yapar ağlar ya da küfür eder. iki kelimesinden biri küfürdür hem sinirliyken hem de normal konuşmasında bu böyle. yemekleri tencereden yer - midemin bulandığını bildiği halde- neden öyle yiyorsun dediğimde de benim ağzımda verem mi var der-. yere çöp atar ve hijyenik biri değil ben de tam tersiyim sabah kalktığında dişini fırçalamaz yüzünü yıkamaz. sonra da daha kalktım yüzümü bile yıkayamıyorum diye bize kızar şaka gibi. yemek yapacağı zaman elini yıkamaz sokaktan geldiği zaman elini yıkamaz. hep ben söylerim yıka diye bana da kızar söylediğim için. saçını bile toplamaz her yaptığı yemekten saç çıkar. erkek gibi konuşmayı marifet sanır ve sürekli be'li konuşur. ama bu söylediklerim tamamen evde geçerli dışarda kendini çok kibar samimi temiz titiz biri olarak gösterir ama evde hayvandan bir farkı yok. sürekli nineye bağırır küfür eder annesi olmasına rağmen o da hasta çünkü. ağzından hiç olumlu bir şey çıkmaz sürekli işte olan olumsuzlukları anlatır. hep öyle oldu böyle oldu saatlerce anlatır ve seni düşünmez. şuanda da görüştüğü biri var sürekli onu anlatır. o kadar sıkıldım ki onun sevgilisinin ve işlerinin derdinden. bir kere bana ne oldu sen nasılsın dememiştir. hep dert anlatma ve teselli bulma peşinde. doğru düzgün arkadaşı yok. en çok görüştüğü kuzeni var. onun da arkasından sürekli konuşur her gittiğinde öyle böyle diye anlatır. yüzüne güler. ben üniversiteye gitmeden önce eve emekli maaşı ve annemin çalıştığından kazandığı maaş giriyordu ve kendi evimiz. buna rağmen parasını hiç tutumlu harcamadı. bana 50 tl harçlık verirdi lise 2,3,4 te ve lise dörtte sadece 2 gün tavuk döner ayran su alabiliyordum. onu da almazdım param kalsın diye hafta sonu arkadaşlarımla harcarım veya kıyafet alırım diye. bana doğru düzgün ne kıyafet ne ayakkabı aldı. montum ayakkabım 7 senelikti üniversite 1 de işe girdim aldım. üniversiteye hazırlanırken ne özel ders aldım ne dershaneye gittim. evde hazırlanarak derece sıralaması yaptım. bi kere bile annemden ekstra para istemedim. zaten korona döneminden beri nerde iş bulduysam çalıştım. çoğu zaman da para almadım annemden. ev işlerini hep ben yaptım. ona bırakmamaya çalıştım. maddi manevi hep yardım ettim. ama o hep şımardı evde canavardı dışarıya karşı melek. 4 senelik sevgilim var yüzük taktık seneye nişan yapacağız. ama annemde borç gırtlağa kadar. mesela kardeşimi dişçiye götürecek devlet hastanesine götürelim diyorum özele götürüyor bir günde 5 bin tl para gidiyor. bana hiçbir zaman böyle bir şey yapılmadı. 20lik ağrısı çekerken ölecektim özel kliniğe gitmemek için. bilgisayarım telefonumu hep kendi paramla aldım al demedim. üniversiteye geçerken sadece 1 tane kot pantolonum vardı neyse ki yine çalıştım ihtiyaçlarımı aldım. sağ olsun bana 1 tane bavul aldı. neyse seneye nişan yapmak istiyoruz ben yine çalışıp biriktireceğim uyguna halledecek şekilde yapacağım ama annem kendine evlilik çıkardı çeyiz düzmeye çalışıyor ve tüm eşyalarını sıfır istiyormuş eski evden hiçbir şey götürmek istemiyor kiraya çıkacağım daha güzel büyük bir yere diyor. leyla gibi sürekli onun evlilik, beyaz eşya, veya adamın muhabbetini anlatıyor adamın da parası yok ve şuan sıfırdan ev dizmek 1 milyon. çok sıkıldım. benim nişanıma gelince de onlar parayla olacak şeyler parasız çok zor diyor. üniversite döneminde çalışırken 4gr 1 küçük altın yaptım hepsi gitti. e benim de 4 senelik ilişkim söz yaptık nişan olması gerekiyor. babamla da görüşmüyorum. çok zor durumdayım kafayı yiyeceğim. çok fazla yemek yiyor sürekli çok kilo aldım yüzümde sivilce çıktı zayıflasam senden daha güzel olurum diyor. 110 kilo birisi ben 55 kiloyum ve kızıyla kendini kıyaslıyor. ben de çok zararlı besleniyorsun biraz daha dikkat et deyince bana küfür ediyor. kartlarım patladı diyor ama sürekli bir şeyler alma derdinde. ve aldığı şeylerin hiçbiri olmadığı için geri iade de etmiyor çöpe gidiyor. sürekli yengemi teyzemi kıskanıyor ama nasıl bir kıskanmak görseniz ama buluşunca onlardan iyisi olmuyor. kardeşim sınava hazırlanacak onunla da ilgilenmiyor kontrol etmiyor. onun tek derdi şuan evlenince yaşayacağı şehirden bir okul kazansın kardeşim tek derdi bu. 13 yaşındaki bir çocuğa nasıl davranması gerektiğini de bilmiyor. çocuğa da adamla geçirdiği vakitleri anlatıyor ona da sürekli bu muhabbetleri yapıyor. aktivite yapmıyor normal etmesi gereken sohbetleri etmiyor ve sınav senesi olması umrunda değil 13 yaşındaki çocuk gece 12 1 de eve geliyor. annemin haberi var ben kural koymaya çalışıyorum ama annesi değilim otorite sağlayamıyorum. ve en kötüsü benim de aramı kardeşimle bozdu evdeki kimseyle konuşmuyorum. çok sıkıldım bunaldım diyorum ee ben tüm sene böyleyim diyo. sen iyisin diyo. okula gittiğim için . adamla tatile gidecekler sürekli onun mevzusu geçiyor. odası ergen çocuğun odası gibi sigara külünü küllük yoksa yere atıyor her gün çocuğummuş gibi ben topluyorum. 21 yaşındayım ama 71 gibi hissediyorum. normalde okulda o kadar enerjik mutlu bi insanım ki arkadaşlarım şaşırıyordu. gece 11 de işten çıkıyordum sabah 9 da okula gidip 4 te çıkıyordum ve nasıl dayanıyosun diyolardı. ama bi şekilde dayanıyordum. psikolojim bozuldu işe girmiştim bi sabah o kadar dolmuşum ki işte de her şey üst üste geldi sabahın 7sinde ağlama krizine girerek işten ayrıldım. bu sene çalışmayacağım son senem diye. psikolojim o kadar bozuldu ki hep suratım asık. küçükken de hep böyleydim kardeşimi de ben büyüttüm. ama kıymet değer bilen yok. sevgilimle de aram kötü bugün nişan düğün istemiyorum ailene söyle illa istiyorlarsa bitsin uzatmadan dedim. sevgilim de dünya iyisi bi insan ama ben de onun üstüne çok gidiyorum stresten. nişan olsa gelecek arkadaşlarımdan başka kimse yok annem herkesin düğününe boşver diyip gitmez. beni hiç düşünmez. hatır arkadaşlık bilmez arkadaşı bile yok. ben de tam tersiyim hatır bilirim arkadaşlık bilirim çok arkadaşım var hepsine koşarım hepsi bana koşar. geçen arkadaşım bizim şehre gelmesi gerekiyordu uzak bi yerden bizde kaldı beraber geçirdik geceyi sabah ben işe gititm herkes öğlen 12ye kadar uyumuş kız bi yudum yemeden bizim evden çıkmış sonra. daha neler anlatırım anlatsam gerçekten roman olur. ne yapacağım kimsem yok her şeyi tek başıma halletmekten çok yoruldum nasılsın diyen yok derdimi anlatacağım kimsem yok her gün ağlama krizlerine gidiyorum. arkadaşlarıma bakıyorum ailesi üstüne titriyor. ben hem maddi hem manevi yardım ettiğim halde ne annelik ne babalık gördüm. maddi kısım da değil sadece annem bi gün oturup sen nasılsın bugün nasıl geçti diye sormaz. hep kendini düşünür. erkek arkadaşımın da iyi bir ailesi var maddi olarak da iyiler. beni nasıl anlayacaklar bilmiyorum. şuan sadece mezun olup bu şehirden gitmek istiyorum bir an önce. bir akıl verin nolur. ne annem ne babam var ne yapayım bilmiyorum
kızlar merhaba açtığım ilk konu ve ne olur bana bir akıl verin kafayı yiyeceğim. annemle babam yıllar öncesinde ayrıldı. şuan ben annem kardeşim ve nine olarak yaşıyoruz. ben farklı bir şehirde okuyorum. annemle hiç anlaşamıyorum. annem sanki benim çocuğum gibi kıskanç narsist kötü eleştiriye katlanamayan ve hep poh pohlanmayı isteyen birisi. bu seneye kadar bazı şeylere kulak tıkadım göz yumdum ama artık sinirlerim o kadar kötü bir halde ki olumsuz hiçbir şeye katlanamıyorum. ilk önce annemin nasıl biri olduğundan bahsediyorum. annemin kötü yaptığı ve yanlış yaptığı bir şeyi asla söyleyemezsiniz ya duygu sömürüsü yapar ağlar ya da küfür eder. iki kelimesinden biri küfürdür hem sinirliyken hem de normal konuşmasında bu böyle. yemekleri tencereden yer - midemin bulandığını bildiği halde- neden öyle yiyorsun dediğimde de benim ağzımda verem mi var der-. yere çöp atar ve hijyenik biri değil ben de tam tersiyim sabah kalktığında dişini fırçalamaz yüzünü yıkamaz. sonra da daha kalktım yüzümü bile yıkayamıyorum diye bize kızar şaka gibi. yemek yapacağı zaman elini yıkamaz sokaktan geldiği zaman elini yıkamaz. hep ben söylerim yıka diye bana da kızar söylediğim için. saçını bile toplamaz her yaptığı yemekten saç çıkar. erkek gibi konuşmayı marifet sanır ve sürekli be'li konuşur. ama bu söylediklerim tamamen evde geçerli dışarda kendini çok kibar samimi temiz titiz biri olarak gösterir ama evde hayvandan bir farkı yok. sürekli nineye bağırır küfür eder annesi olmasına rağmen o da hasta çünkü. ağzından hiç olumlu bir şey çıkmaz sürekli işte olan olumsuzlukları anlatır. hep öyle oldu böyle oldu saatlerce anlatır ve seni düşünmez. şuanda da görüştüğü biri var sürekli onu anlatır. o kadar sıkıldım ki onun sevgilisinin ve işlerinin derdinden. bir kere bana ne oldu sen nasılsın dememiştir. hep dert anlatma ve teselli bulma peşinde. doğru düzgün arkadaşı yok. en çok görüştüğü kuzeni var. onun da arkasından sürekli konuşur her gittiğinde öyle böyle diye anlatır. yüzüne güler. ben üniversiteye gitmeden önce eve emekli maaşı ve annemin çalıştığından kazandığı maaş giriyordu ve kendi evimiz. buna rağmen parasını hiç tutumlu harcamadı. bana 50 tl harçlık verirdi lise 2,3,4 te ve lise dörtte sadece 2 gün tavuk döner ayran su alabiliyordum. onu da almazdım param kalsın diye hafta sonu arkadaşlarımla harcarım veya kıyafet alırım diye. bana doğru düzgün ne kıyafet ne ayakkabı aldı. montum ayakkabım 7 senelikti üniversite 1 de işe girdim aldım. üniversiteye hazırlanırken ne özel ders aldım ne dershaneye gittim. evde hazırlanarak derece sıralaması yaptım. bi kere bile annemden ekstra para istemedim. zaten korona döneminden beri nerde iş bulduysam çalıştım. çoğu zaman da para almadım annemden. ev işlerini hep ben yaptım. ona bırakmamaya çalıştım. maddi manevi hep yardım ettim. ama o hep şımardı evde canavardı dışarıya karşı melek. 4 senelik sevgilim var yüzük taktık seneye nişan yapacağız. ama annemde borç gırtlağa kadar. mesela kardeşimi dişçiye götürecek devlet hastanesine götürelim diyorum özele götürüyor bir günde 5 bin tl para gidiyor. bana hiçbir zaman böyle bir şey yapılmadı. 20lik ağrısı çekerken ölecektim özel kliniğe gitmemek için. bilgisayarım telefonumu hep kendi paramla aldım al demedim. üniversiteye geçerken sadece 1 tane kot pantolonum vardı neyse ki yine çalıştım ihtiyaçlarımı aldım. sağ olsun bana 1 tane bavul aldı. neyse seneye nişan yapmak istiyoruz ben yine çalışıp biriktireceğim uyguna halledecek şekilde yapacağım ama annem kendine evlilik çıkardı çeyiz düzmeye çalışıyor ve tüm eşyalarını sıfır istiyormuş eski evden hiçbir şey götürmek istemiyor kiraya çıkacağım daha güzel büyük bir yere diyor. leyla gibi sürekli onun evlilik, beyaz eşya, veya adamın muhabbetini anlatıyor adamın da parası yok ve şuan sıfırdan ev dizmek 1 milyon. çok sıkıldım. benim nişanıma gelince de onlar parayla olacak şeyler parasız çok zor diyor. üniversite döneminde çalışırken 4gr 1 küçük altın yaptım hepsi gitti. e benim de 4 senelik ilişkim söz yaptık nişan olması gerekiyor. babamla da görüşmüyorum. çok zor durumdayım kafayı yiyeceğim. çok fazla yemek yiyor sürekli çok kilo aldım yüzümde sivilce çıktı zayıflasam senden daha güzel olurum diyor. 110 kilo birisi ben 55 kiloyum ve kızıyla kendini kıyaslıyor. ben de çok zararlı besleniyorsun biraz daha dikkat et deyince bana küfür ediyor. kartlarım patladı diyor ama sürekli bir şeyler alma derdinde. ve aldığı şeylerin hiçbiri olmadığı için geri iade de etmiyor çöpe gidiyor. sürekli yengemi teyzemi kıskanıyor ama nasıl bir kıskanmak görseniz ama buluşunca onlardan iyisi olmuyor. kardeşim sınava hazırlanacak onunla da ilgilenmiyor kontrol etmiyor. onun tek derdi şuan evlenince yaşayacağı şehirden bir okul kazansın kardeşim tek derdi bu. 13 yaşındaki bir çocuğa nasıl davranması gerektiğini de bilmiyor. çocuğa da adamla geçirdiği vakitleri anlatıyor ona da sürekli bu muhabbetleri yapıyor. aktivite yapmıyor normal etmesi gereken sohbetleri etmiyor ve sınav senesi olması umrunda değil 13 yaşındaki çocuk gece 12 1 de eve geliyor. annemin haberi var ben kural koymaya çalışıyorum ama annesi değilim otorite sağlayamıyorum. ve en kötüsü benim de aramı kardeşimle bozdu evdeki kimseyle konuşmuyorum. çok sıkıldım bunaldım diyorum ee ben tüm sene böyleyim diyo. sen iyisin diyo. okula gittiğim için . adamla tatile gidecekler sürekli onun mevzusu geçiyor. odası ergen çocuğun odası gibi sigara külünü küllük yoksa yere atıyor her gün çocuğummuş gibi ben topluyorum. 21 yaşındayım ama 71 gibi hissediyorum. normalde okulda o kadar enerjik mutlu bi insanım ki arkadaşlarım şaşırıyordu. gece 11 de işten çıkıyordum sabah 9 da okula gidip 4 te çıkıyordum ve nasıl dayanıyosun diyolardı. ama bi şekilde dayanıyordum. psikolojim bozuldu işe girmiştim bi sabah o kadar dolmuşum ki işte de her şey üst üste geldi sabahın 7sinde ağlama krizine girerek işten ayrıldım. bu sene çalışmayacağım son senem diye. psikolojim o kadar bozuldu ki hep suratım asık. küçükken de hep böyleydim kardeşimi de ben büyüttüm. ama kıymet değer bilen yok. sevgilimle de aram kötü bugün nişan düğün istemiyorum ailene söyle illa istiyorlarsa bitsin uzatmadan dedim. sevgilim de dünya iyisi bi insan ama ben de onun üstüne çok gidiyorum stresten. nişan olsa gelecek arkadaşlarımdan başka kimse yok annem herkesin düğününe boşver diyip gitmez. beni hiç düşünmez. hatır arkadaşlık bilmez arkadaşı bile yok. ben de tam tersiyim hatır bilirim arkadaşlık bilirim çok arkadaşım var hepsine koşarım hepsi bana koşar. geçen arkadaşım bizim şehre gelmesi gerekiyordu uzak bi yerden bizde kaldı beraber geçirdik geceyi sabah ben işe gititm herkes öğlen 12ye kadar uyumuş kız bi yudum yemeden bizim evden çıkmış sonra. daha neler anlatırım anlatsam gerçekten roman olur. ne yapacağım kimsem yok her şeyi tek başıma halletmekten çok yoruldum nasılsın diyen yok derdimi anlatacağım kimsem yok her gün ağlama krizlerine gidiyorum. arkadaşlarıma bakıyorum ailesi üstüne titriyor. ben hem maddi hem manevi yardım ettiğim halde ne annelik ne babalık gördüm. maddi kısım da değil sadece annem bi gün oturup sen nasılsın bugün nasıl geçti diye sormaz. hep kendini düşünür. erkek arkadaşımın da iyi bir ailesi var maddi olarak da iyiler. beni nasıl anlayacaklar bilmiyorum. şuan sadece mezun olup bu şehirden gitmek istiyorum bir an önce. bir akıl verin nolur. ne annem ne babam var ne yapayım bilmiyorum
Okurken kendi annemi ben anlatıyorum sandım. Öncelikle birebir aynı anneye sahibiz seninki yine benimkine göre bir nebze iyi. Benimki aylarca duş bile almazdı. Seni inanılmaz iyi anlıyorum. Tavsiyemdir ki akıl sağlığın ve travmalarının azalması için sürekli dışarıda vakit geçirmen. Ben öyle yapardım çünkü yaptığım tek şey eve gidip yemek yiyip sabah olunca işe gitmek olurdu. Aynı zamanda sürekli canı sıkıldığında küfürler eşliğinde evden kovulur kapıda insafa gelirde kağıyım açar diye beklerdim. Eve şeytan dışarıya melek. Eşyalarımı saklardı giymeyeyim diye ve sürekli kendini över bizi övene de engel olurdu güzellik anlamında ve her anlamda. Sürekli bi kendiyle kıyaslaması vardı ‘çocuk doğurda görürüm seni’ gibi. Asla iyi yorum duymaya tahammülü yoktu benimle ilgili. O evde hergün ne yaşadığını anlayabiliyorum hangi şehirdesin? Sana. Yardım etmek yol göstermek isterim. Üzgünüm ki hayatın boyunca sevgilinin ailesinin kanatları altında mutluluktan ezileceksin. Bazen kıskanıcaksın bazen sana uzanan elde ağlayacaksın bunlara hazırlıklı ol. Yeni evliyim ve öyle güzel eş ve aileye sahibim ki bunun altında müthiş şekilde eziliyorum. Annemin bıraktığı travmalar çoğu zaman evliliğime ve hayatımın her alanına yansıyor. Dilerim bir an önce kurtulursun o evden fakat defaatle söylüyorum ki sana dikkate alırsın umarım, hayatta herşey insanlar için. Öncelikle iş bul,çalış anneni zerre takma şiddet uygulamıyorsa bu senin için bir avantaj küfür etsin istediği kadar Tıka kulağını önüne bak. Mezun olduğunda ise özele git çalış kpss bekleme oda ayrı bir stres olur. Biraz para biriktir, biriktirirken hazırlan ve atanmaya bak. Şuan atanmak zor bu stres altında da ne kadar odaklanırsın bilemem. Paraya ihtiyacın var önceliğin para ve ayrı eve çıkmak olsun. O zaman kendi düzenini kurduktan sonra hayatına yön verirsin. Umarım rabbim gönlüne göre verir ne eylerse kolay eyler. Bana her zaman yazabilirsin.kızlar merhaba açtığım ilk konu ve ne olur bana bir akıl verin kafayı yiyeceğim. annemle babam yıllar öncesinde ayrıldı. şuan ben annem kardeşim ve nine olarak yaşıyoruz. ben farklı bir şehirde okuyorum. annemle hiç anlaşamıyorum. annem sanki benim çocuğum gibi kıskanç narsist kötü eleştiriye katlanamayan ve hep poh pohlanmayı isteyen birisi. bu seneye kadar bazı şeylere kulak tıkadım göz yumdum ama artık sinirlerim o kadar kötü bir halde ki olumsuz hiçbir şeye katlanamıyorum. ilk önce annemin nasıl biri olduğundan bahsediyorum. annemin kötü yaptığı ve yanlış yaptığı bir şeyi asla söyleyemezsiniz ya duygu sömürüsü yapar ağlar ya da küfür eder. iki kelimesinden biri küfürdür hem sinirliyken hem de normal konuşmasında bu böyle. yemekleri tencereden yer - midemin bulandığını bildiği halde- neden öyle yiyorsun dediğimde de benim ağzımda verem mi var der-. yere çöp atar ve hijyenik biri değil ben de tam tersiyim sabah kalktığında dişini fırçalamaz yüzünü yıkamaz. sonra da daha kalktım yüzümü bile yıkayamıyorum diye bize kızar şaka gibi. yemek yapacağı zaman elini yıkamaz sokaktan geldiği zaman elini yıkamaz. hep ben söylerim yıka diye bana da kızar söylediğim için. saçını bile toplamaz her yaptığı yemekten saç çıkar. erkek gibi konuşmayı marifet sanır ve sürekli be'li konuşur. ama bu söylediklerim tamamen evde geçerli dışarda kendini çok kibar samimi temiz titiz biri olarak gösterir ama evde hayvandan bir farkı yok. sürekli nineye bağırır küfür eder annesi olmasına rağmen o da hasta çünkü. ağzından hiç olumlu bir şey çıkmaz sürekli işte olan olumsuzlukları anlatır. hep öyle oldu böyle oldu saatlerce anlatır ve seni düşünmez. şuanda da görüştüğü biri var sürekli onu anlatır. o kadar sıkıldım ki onun sevgilisinin ve işlerinin derdinden. bir kere bana ne oldu sen nasılsın dememiştir. hep dert anlatma ve teselli bulma peşinde. doğru düzgün arkadaşı yok. en çok görüştüğü kuzeni var. onun da arkasından sürekli konuşur her gittiğinde öyle böyle diye anlatır. yüzüne güler. ben üniversiteye gitmeden önce eve emekli maaşı ve annemin çalıştığından kazandığı maaş giriyordu ve kendi evimiz. buna rağmen parasını hiç tutumlu harcamadı. bana 50 tl harçlık verirdi lise 2,3,4 te ve lise dörtte sadece 2 gün tavuk döner ayran su alabiliyordum. onu da almazdım param kalsın diye hafta sonu arkadaşlarımla harcarım veya kıyafet alırım diye. bana doğru düzgün ne kıyafet ne ayakkabı aldı. montum ayakkabım 7 senelikti üniversite 1 de işe girdim aldım. üniversiteye hazırlanırken ne özel ders aldım ne dershaneye gittim. evde hazırlanarak derece sıralaması yaptım. bi kere bile annemden ekstra para istemedim. zaten korona döneminden beri nerde iş bulduysam çalıştım. çoğu zaman da para almadım annemden. ev işlerini hep ben yaptım. ona bırakmamaya çalıştım. maddi manevi hep yardım ettim. ama o hep şımardı evde canavardı dışarıya karşı melek. 4 senelik sevgilim var yüzük taktık seneye nişan yapacağız. ama annemde borç gırtlağa kadar. mesela kardeşimi dişçiye götürecek devlet hastanesine götürelim diyorum özele götürüyor bir günde 5 bin tl para gidiyor. bana hiçbir zaman böyle bir şey yapılmadı. 20lik ağrısı çekerken ölecektim özel kliniğe gitmemek için. bilgisayarım telefonumu hep kendi paramla aldım al demedim. üniversiteye geçerken sadece 1 tane kot pantolonum vardı neyse ki yine çalıştım ihtiyaçlarımı aldım. sağ olsun bana 1 tane bavul aldı. neyse seneye nişan yapmak istiyoruz ben yine çalışıp biriktireceğim uyguna halledecek şekilde yapacağım ama annem kendine evlilik çıkardı çeyiz düzmeye çalışıyor ve tüm eşyalarını sıfır istiyormuş eski evden hiçbir şey götürmek istemiyor kiraya çıkacağım daha güzel büyük bir yere diyor. leyla gibi sürekli onun evlilik, beyaz eşya, veya adamın muhabbetini anlatıyor adamın da parası yok ve şuan sıfırdan ev dizmek 1 milyon. çok sıkıldım. benim nişanıma gelince de onlar parayla olacak şeyler parasız çok zor diyor. üniversite döneminde çalışırken 4gr 1 küçük altın yaptım hepsi gitti. e benim de 4 senelik ilişkim söz yaptık nişan olması gerekiyor. babamla da görüşmüyorum. çok zor durumdayım kafayı yiyeceğim. çok fazla yemek yiyor sürekli çok kilo aldım yüzümde sivilce çıktı zayıflasam senden daha güzel olurum diyor. 110 kilo birisi ben 55 kiloyum ve kızıyla kendini kıyaslıyor. ben de çok zararlı besleniyorsun biraz daha dikkat et deyince bana küfür ediyor. kartlarım patladı diyor ama sürekli bir şeyler alma derdinde. ve aldığı şeylerin hiçbiri olmadığı için geri iade de etmiyor çöpe gidiyor. sürekli yengemi teyzemi kıskanıyor ama nasıl bir kıskanmak görseniz ama buluşunca onlardan iyisi olmuyor. kardeşim sınava hazırlanacak onunla da ilgilenmiyor kontrol etmiyor. onun tek derdi şuan evlenince yaşayacağı şehirden bir okul kazansın kardeşim tek derdi bu. 13 yaşındaki bir çocuğa nasıl davranması gerektiğini de bilmiyor. çocuğa da adamla geçirdiği vakitleri anlatıyor ona da sürekli bu muhabbetleri yapıyor. aktivite yapmıyor normal etmesi gereken sohbetleri etmiyor ve sınav senesi olması umrunda değil 13 yaşındaki çocuk gece 12 1 de eve geliyor. annemin haberi var ben kural koymaya çalışıyorum ama annesi değilim otorite sağlayamıyorum. ve en kötüsü benim de aramı kardeşimle bozdu evdeki kimseyle konuşmuyorum. çok sıkıldım bunaldım diyorum ee ben tüm sene böyleyim diyo. sen iyisin diyo. okula gittiğim için . adamla tatile gidecekler sürekli onun mevzusu geçiyor. odası ergen çocuğun odası gibi sigara külünü küllük yoksa yere atıyor her gün çocuğummuş gibi ben topluyorum. 21 yaşındayım ama 71 gibi hissediyorum. normalde okulda o kadar enerjik mutlu bi insanım ki arkadaşlarım şaşırıyordu. gece 11 de işten çıkıyordum sabah 9 da okula gidip 4 te çıkıyordum ve nasıl dayanıyosun diyolardı. ama bi şekilde dayanıyordum. psikolojim bozuldu işe girmiştim bi sabah o kadar dolmuşum ki işte de her şey üst üste geldi sabahın 7sinde ağlama krizine girerek işten ayrıldım. bu sene çalışmayacağım son senem diye. psikolojim o kadar bozuldu ki hep suratım asık. küçükken de hep böyleydim kardeşimi de ben büyüttüm. ama kıymet değer bilen yok. sevgilimle de aram kötü bugün nişan düğün istemiyorum ailene söyle illa istiyorlarsa bitsin uzatmadan dedim. sevgilim de dünya iyisi bi insan ama ben de onun üstüne çok gidiyorum stresten. nişan olsa gelecek arkadaşlarımdan başka kimse yok annem herkesin düğününe boşver diyip gitmez. beni hiç düşünmez. hatır arkadaşlık bilmez arkadaşı bile yok. ben de tam tersiyim hatır bilirim arkadaşlık bilirim çok arkadaşım var hepsine koşarım hepsi bana koşar. geçen arkadaşım bizim şehre gelmesi gerekiyordu uzak bi yerden bizde kaldı beraber geçirdik geceyi sabah ben işe gititm herkes öğlen 12ye kadar uyumuş kız bi yudum yemeden bizim evden çıkmış sonra. daha neler anlatırım anlatsam gerçekten roman olur. ne yapacağım kimsem yok her şeyi tek başıma halletmekten çok yoruldum nasılsın diyen yok derdimi anlatacağım kimsem yok her gün ağlama krizlerine gidiyorum. arkadaşlarıma bakıyorum ailesi üstüne titriyor. ben hem maddi hem manevi yardım ettiğim halde ne annelik ne babalık gördüm. maddi kısım da değil sadece annem bi gün oturup sen nasılsın bugün nasıl geçti diye sormaz. hep kendini düşünür. erkek arkadaşımın da iyi bir ailesi var maddi olarak da iyiler. beni nasıl anlayacaklar bilmiyorum. şuan sadece mezun olup bu şehirden gitmek istiyorum bir an önce. bir akıl verin nolur. ne annem ne babam var ne yapayım bilmiyorum
çok teşekkürler yorumunuz için sizin için de çok üzgünüm umarım şuan hayatınız çok güzeldir. kaç yaşındasınız ben istanbuldayımOkurken kendi annemi ben anlatıyorum sandım. Öncelikle birebir aynı anneye sahibiz seninki yine benimkine göre bir nebze iyi. Benimki aylarca duş bile almazdı. Seni inanılmaz iyi anlıyorum. Tavsiyemdir ki akıl sağlığın ve travmalarının azalması için sürekli dışarıda vakit geçirmen. Ben öyle yapardım çünkü yaptığım tek şey eve gidip yemek yiyip sabah olunca işe gitmek olurdu. Aynı zamanda sürekli canı sıkıldığında küfürler eşliğinde evden kovulur kapıda insafa gelirde kağıyım açar diye beklerdim. Eve şeytan dışarıya melek. Eşyalarımı saklardı giymeyeyim diye ve sürekli kendini över bizi övene de engel olurdu güzellik anlamında ve her anlamda. Sürekli bi kendiyle kıyaslaması vardı ‘çocuk doğurda görürüm seni’ gibi. Asla iyi yorum duymaya tahammülü yoktu benimle ilgili. O evde hergün ne yaşadığını anlayabiliyorum hangi şehirdesin? Sana. Yardım etmek yol göstermek isterim. Üzgünüm ki hayatın boyunca sevgilinin ailesinin kanatları altında mutluluktan ezileceksin. Bazen kıskanıcaksın bazen sana uzanan elde ağlayacaksın bunlara hazırlıklı ol. Yeni evliyim ve öyle güzel eş ve aileye sahibim ki bunun altında müthiş şekilde eziliyorum. Annemin bıraktığı travmalar çoğu zaman evliliğime ve hayatımın her alanına yansıyor. Dilerim bir an önce kurtulursun o evden fakat defaatle söylüyorum ki sana dikkate alırsın umarım, hayatta herşey insanlar için. Öncelikle iş bul,çalış anneni zerre takma şiddet uygulamıyorsa bu senin için bir avantaj küfür etsin istediği kadar Tıka kulağını önüne bak. Mezun olduğunda ise özele git çalış kpss bekleme oda ayrı bir stres olur. Biraz para biriktir, biriktirirken hazırlan ve atanmaya bak. Şuan atanmak zor bu stres altında da ne kadar odaklanırsın bilemem. Paraya ihtiyacın var önceliğin para ve ayrı eve çıkmak olsun. O zaman kendi düzenini kurduktan sonra hayatına yön verirsin. Umarım rabbim gönlüne göre verir ne eylerse kolay eyler. Bana her zaman yazabilirsin.
İzmir ben 26 yaşındayımçok teşekkürler yorumunuz için sizin için de çok üzgünüm umarım şuan hayatınız çok güzeldir. kaç yaşındasınız ben istanbuldayım