Coronasavar


Hayatın kendisi bir belirsizlik değil mi? Bana o klişe lafı söyletesin var sanırım "Hayat, sen planlar yaparken, başına gelenlerdir" ve Mevlana'nın bir sözü var "Her canlı ölümü tadacaktır, fakat sadece bazıları hayatı tadacaktır".. Hayatı tat. Düşün düşün mohtur işin oluyor bir yerden sonra, bırak, sen önlemini aldıktan sonrası yazı. Ben seni daha güçlü kuvvetli bilirdim.

Şükür mode sırası şu ara, ciddiyim. Sürekli her şeye "Şükür de şükür, şükkür oh şükkür" çekilmesinden hiç haz almam ve cahilce bulurum ama cahilliğin mutluluğundan bir miktar sür ağzına ve şükür moduna geç. Yapabileceğin başka bir şey yok. Her belirsizliğin sonu belli değil mi? Korkunun, paniğin, öfkenin, bıkkınlığın, yılgınlığın faydası yok. Demek istediğimi anladın sayıyorum, salma kendini böyle. Zamanı gelir, yine planlarsın.
 
Ay gelip bdv de sevgilisi/eşi hakkında olmadık konular açıp ayrılması gereken kişiler sevgili güzellemesi yapmıyor mu bitiyorum.
Herkes bilecek parmakla gösterilen çift biziz!!!!1!1!!1!!
Geldik gidiyoruz bir türlü parmakla gösterilen çift olamadık

Kimmiş onlar bizde bilelim
 
Ya senin hikayelerine talep olmadığını gördün mü hiç? Öyle bir şey olabiler mi?
Bir akşam üzeri yine her günkü gibi yazışıyoruz ama adamdan bir süre sonra ses kesiliyor. Merak ediyorum noldu diye, birkaç saat sonra "canım çok yoğun geçti günüm, uyuyakalmışım şimdi gördüm mesajı" diyor. "Tamam hadi sen açma uykunu, devam et uyumana, yarın konuşuruz" diyorum, "tamam canım" diyor gidiyor uyumaya.

Flashforward, bir hafta sonrası.
Ben adamdayım. Babam mesaj atıyor ben cevap yazmıyorum. Onun annesi arıyor açmıyor. Birkaç saat sonra kadıncağız merak etmiştir diye "dur annemi bir arayayım" diyor. Ben hemen yanında uzanıyorum o esnada. Arıyor annesini, diyalog şu:

"Anne aramışsın. Günüm çok yoğun geçti, uyuyakalmışım." Benim bir kaşım kalkıyor havaya ona doğru dönüyorum. "Şimdi gördüm aramanı" diyor, benim kafa yana yatıyor böyle hayırdır diye. Gülmesini bastırıyor, "tamam hemen devam edeceğim zaten uyumaya" diyor, o sırada benim yüzümde "anlat anlat heyecanlı oluyor" ifadesi beliriyor. Telefonu kapatıyor, "uyuyakaldın ha" diyorum, "ne deseydim anneme" diyor. "Bana da aynısını dedin" diyorum çemkirerek. "Ya o gün valla uyuyakaldım" diyor, "hadi ordan" diyip sırtımı dönüyorum naparsa yapsın diye.

Babam yazdı demiştim ya, üst üste yazmış "telefon elindedir senin, niye yanıt yazmıyorsun bana" falan diye. Ben de sırtımı ona dönüp babama cevap yazıyorum "babacım karşı komşudaydık, telefon evde şarjdaydı şimdi gördüm" diye. Arkamdan "oha" diye bir ses geliyor.

Flashback, birkaç gün öncesi.
Evde bir şey izliyorum, bu yazıp duruyor. Kısa kessem trip atacak, o yüzden hiç yanıt vermiyorum. Yine az bişi trip atıyor, "karşı komşudaydık telefonu eve şarja bırakmıştım" diyorum. Konu kapanıyor.

Günümüze dönüyorum. Birbirimize bulduğumuz bahaneleri, birbirimizin yanına anne ve babamıza söylemiş oluyoruz, ikimiz de birbirimize çemkirip söyleniyoruz, "sen kendine bak" temalı atışıyoruz ve bir daha bu bahsi asla açmıyoruz
 
Yinemi saçma konular var
Genellemeli konular hep saçma oluyor zaten.
Sevgilinizle ne sıklıkla görüşürsünüz konusuna aşk böceği gibi yazanlar olmuş da bilmeyen biri çok mutlular sanacak
Sizi de göstersinler tabi ama bizi gösterdikten sonra.
Benim daha kırk fırın ekmek yemem lazım onun için
 
Tencere kapak diyoruz buna. İkinizin de kendinizi bilmemeniz muhteşem gerçekten.
 
Ahaha
Ben o yüzden annem aradığında açmıyorum telefonu. Sevgilimin gözü önünde yalan söylemek istemiyorum
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…