Arkadaşlar merhaba.Eşimle bu hafta içinde yakın bir arkadaşımızı evimizde ağırladık.Hem eşimin hem benim liseden arkadaşımız adı Ali olsun.Biraz dertliymiş eşimi aramış, konuşalım mı dertleşelim mi diye. Benimde olmamı istemiş sıkıntısı konusunda ikimizinde fikrini almak için.Geldi konuştuk.
Konu Ali'nin sevgilisi.Daha önce tanıştırmıştı bizi bir iki defa dışarıda buluştuk bir defada evde ağırladık.Çok tatlı hoş bir kadındı.Sorun şu ki kızın daha önceki ilişkisi aldatma yüzünden bitmiş.Kız sevgilisini aldatmış.Ali bu durumu yeni öğreniyor, yıkılmış.Duyunca bizde şaşırdık.Bu yüzden kıza güvenini kaybetmiş.Fikrimizi almak istemiş.Eşimde ben de konduramadık, yalandır inanma olur mu öyle şey diye çıkıştık önce.Ama yani kesinmiş.Geçmişte kalmış, gençlik hatasıdır pişmandır o da yaptığından sana yanlış yapmaz takılma önceye falan dedik teselli etmeye çalıştık.Sakın bu yüzden yanlış birşey yapma falan dedik ama ses tonumuzdan görüntümüzden biz bile kendimize inanmadık.Ali'de farkına vardı.
İşin açıkçası aynı durumu ben yaşamış olsam kabullenemez ve asla güvenemezdim ,bitirirdim.Benim için bir kere olduysa bir daha olabilir mantığı hakim.Eşim içinde aynı.
En son giderken ikimizede sordu siz aynı şeyi yaşasaydınız napardınız diye?Ne eşim ne ben bir şey diyemedik yalan söyleyemedik.Çünkü biliyoruz kesinlikle yapamazdık.
Bu sabah eşime sordum durumu Ali kızdan farklı bir bahaneyle ayrılmış.
Eşimle ikimizin morali çok bozuk bizim yüzümüzden ayrıldılar gibi.Sonuçta geçmiş pişmandır hatadır illa tekrarı olacak bir şey yok ya bilemiyorum çok kötüyüm.Bizim yüzümüzden ayrılmışlar gibi hissediyorum.Sorduğunda yalan söyleyebilseydik belki devam edeceklerdi.Bir taraftan diyorum yalan söylemedin bu iyi diğer taraftan vicdan azabı var.Yalan söyleyemeyerek doğru mu yaptık yanlış mı yaptık bilemedim.