- 6 Aralık 2009
- 6.208
- 2.870
- 723
Kendi adıma yapıcılıktan kastın şu olduğunu düşünüyorum. Kimse buna da katılmak zorunda değil tabi, yapıcılığın anlamıda size göre değişik olabilir.
Yapıcılık deyince, karşıdakine her konuda tam destek verin denmiyor ki bana göre.
Mesela , dayak yiyen, aldatılan, daha neler gören, bir kadına , çok iyi yapıyorsun, çek otur, kocandır, her evlilikte olur bunlar demek, zaten yapıcılık değildir. Aklın yolun bir, ayrılması daha iyi tabi ki. Ama söylerken uslup önemlidir.
Mesela ; aynı konuda, bu kadına çıkıp, sen kadınların yüz karasısın, yüzüne tükürmek lazım senin, sen gerçek misin, sana hiç inanmıyorum, çek otur sen hakediyorsun, demek te, ne yapıcılıktır, ne de karşıdakini kendine getirmektir bence.
Yapıcılık demek, sırtını sıvazlayıp, çok doğru yoldasın arkadaşım, tabi boşanma demek değil ki.
Hani insan olarak inanma, inanmama, hak verme, vermeme, yanlış bulma, doğru bulma hakkımız var, hepimizin var. Ama bunu karşıdakini yok ederek, ezerek, hiç yerine koyarak, alay edrek yapıyorsak, o zaman bu nasıl yapıcılık. Olumsuz eleştiride, kötü kelimelerden , küfürlerden oluşan eleştiri demek değil ki. ınsan kelimelerine dikkat ederekte, haksızsın, yanlışsın, diyebilir. Tabi herkesin, değişik tavrı var, değişik anlatacaktır. Ama iş alaycılığa vs geldi mi, insan orada durmalı bence işte.
Kimse de kimse gibi düşünemez ve konu sahibinin yerine kendini koyamaz, aynısını yaşayamaz, bu mümkün değil zaten, istesekte. Ama yargılamadan anlamaya çalışmak bizi yormaz sanırım. Biz bu şartlarda 2 günde eşimizden ayrılırken, bir başkası belki senelerce ayrılamayabilir. Hayat sadece bizim penceremizden yaşanmıyor ki, peki bunu niye kabul etmiyoruz. ılla biz nasıl bakıyorsak, niye konu sahibide öyle yaşamalı. Bizim gibi yaşamıyor diye, kadınların yüz karası mı olması lazım. He doğru mu yapıyor, yanlış olabilir, yanlışsın demekte en doğal hakkı kişinin.
Bundan da kimse üstüne alınmasın, herkes düşüncelerini yazmış, e benimde hakkım var sanırım.
Yapıcılık deyince, karşıdakine her konuda tam destek verin denmiyor ki bana göre.
Mesela , dayak yiyen, aldatılan, daha neler gören, bir kadına , çok iyi yapıyorsun, çek otur, kocandır, her evlilikte olur bunlar demek, zaten yapıcılık değildir. Aklın yolun bir, ayrılması daha iyi tabi ki. Ama söylerken uslup önemlidir.
Mesela ; aynı konuda, bu kadına çıkıp, sen kadınların yüz karasısın, yüzüne tükürmek lazım senin, sen gerçek misin, sana hiç inanmıyorum, çek otur sen hakediyorsun, demek te, ne yapıcılıktır, ne de karşıdakini kendine getirmektir bence.
Yapıcılık demek, sırtını sıvazlayıp, çok doğru yoldasın arkadaşım, tabi boşanma demek değil ki.
Hani insan olarak inanma, inanmama, hak verme, vermeme, yanlış bulma, doğru bulma hakkımız var, hepimizin var. Ama bunu karşıdakini yok ederek, ezerek, hiç yerine koyarak, alay edrek yapıyorsak, o zaman bu nasıl yapıcılık. Olumsuz eleştiride, kötü kelimelerden , küfürlerden oluşan eleştiri demek değil ki. ınsan kelimelerine dikkat ederekte, haksızsın, yanlışsın, diyebilir. Tabi herkesin, değişik tavrı var, değişik anlatacaktır. Ama iş alaycılığa vs geldi mi, insan orada durmalı bence işte.
Kimse de kimse gibi düşünemez ve konu sahibinin yerine kendini koyamaz, aynısını yaşayamaz, bu mümkün değil zaten, istesekte. Ama yargılamadan anlamaya çalışmak bizi yormaz sanırım. Biz bu şartlarda 2 günde eşimizden ayrılırken, bir başkası belki senelerce ayrılamayabilir. Hayat sadece bizim penceremizden yaşanmıyor ki, peki bunu niye kabul etmiyoruz. ılla biz nasıl bakıyorsak, niye konu sahibide öyle yaşamalı. Bizim gibi yaşamıyor diye, kadınların yüz karası mı olması lazım. He doğru mu yapıyor, yanlış olabilir, yanlışsın demekte en doğal hakkı kişinin.
Bundan da kimse üstüne alınmasın, herkes düşüncelerini yazmış, e benimde hakkım var sanırım.