dini paylaşım alanı

ÇOCUĞUNUZA BİR DAVRANIŞ PROGRAMI KURUN
CESUR KÜÇÜK

Çocuklar yetişme çağlarında farklı huylar edinebilirler. Asla yalan söylemeyen çocuğunuz ergenlik döneminde yalan söyleyebilir ya da hiç küfür etmeden büyümüş çocuğunuz küfürlü kelimeleri sık kullanır hale gelmiş olabilir. Bu durumun birçok psikolojik karşılığı vardır. Üzerinde fazla durmamak, farkında değilmiş gibi davranarak son bulacağı zamanı beklemek en doğrusudur. Çünkü evet; siz sağlıklı bir ebeveyn oldu iseniz, bu gibi sorunlar bir gün son bulacaktır.

Ağaç yaşken eğilir atasözünden hareketle, bu eğitimin çocuğa küçük yaşlarda verilebileceğini unutmamak gerekir. Özellikle 4-7 yaş arası çocuğun toplumsal kurallarla tanışma yaşıdır. Bu yaşlara kadar etrafında olup bitenleri gözlemleyerek bir bilinç ve bakış açısı kazanmış çocuk için artık sahaya çıkma vakti gelmiştir. Bilincine yerleşmiş ne var ne yoksa ortaya dökecektir.
 
BALIK SOFRASINDA HELVA DA YENİR
ESRA KÜÇÜK

Balık fosfor, iyot, demir, kalsiyum gibi çok değerli madensel tuzlar ve birçok vitaminler içerir. Bu sebeple bedene güç verir, zihin yorgunluğunu giderir, kan yapar, kemikleri güçlendirir ve göze kuvvet verir.

Üç tarafı sularla çevrili olan ülkemizde balık bolca bulunabilecek bir besindir. Özellikle kış aylarında denizden gelen bu şifa ve lezzet kaynağını sofralarımıza sıklıkla konuk etmeliyiz. Uzmanlar haftada en az iki kez balık tüketilmesini tavsiye ederler. Gelişim çağındaki çocukların, hamile ve emziren bayanların mutlaka beslenmelerinde bulunmalıdır. Balığın içeriğindeki vitamin ve yağların kaybolmadan vücudumuza girebilmesi için pişirilme şekli çok önemlidir. Yüksek ısı yerine, düşük ısıda uzun süre pişirmeli ve yağda kızartarak değil, fırında kızartma ya da buğulama yaparak tüketmeliyiz.

Bilindiği üzere yemekten sonra tatlı yemek tavsiye edilmez. Balık bu durumun tek istisnasıdır. Çünkü balıkta bulunan yoğun fosfor miktarı midedeki asitlerin dengesini bozar, şekeri düşürür ve mide bulantısı meydana gelir. İşte tatlı bu durumu dengeler. Yani balık sonrası tatlı yeme isteği boşuna değildir. Eski bir adet üzere balık sonrasında helva yemek ise gelenekselleşmiştir.
 
ÇOCUĞUMDAKİ ÇOCUKLUĞUM, ÇOCUĞUMUZ KENDİMİZDİR
ZEYNEP TEMİZER ATALAR

Anne-baba olarak çocuklarımızla ilgili, onlar daha dünyaya gelmemiş bile olsalar, kafamızda birer taslak vardır aslında. Kime benzeyeceği, kaşının, gözünün nasıl olacağı, sakin mi yoksa hareketli mi olacağı ile ilgili hep bir beklentimiz vardır. Çocuklarımız bu beklentimizi ne kadar karşılarlarsa o kadar iyi, ne kadar dışında olurlarsa da o kadar farklı, öngörülemez, anlaşılamaz olurlar. Kötü demek kimsenin diline varmaz belki ama çoğu zaman ben ne yapacağım bu çocukla ya da kime çektiyse artık, der dururuz.

Beklentilerimiz çocuklarımız büyüdükçe de devam eder. Akıllı olmasını, başarılı olmasını, sosyal ve girişken olmasını, canlı ve hareketli olmasını ama dur dediğimizde de durmasını isteriz. Etraftan görenlerin, ne kadar harika bir çocuk maşallah, demesini beklemek aslında, ne kadar harika bir çocuk yetiştirmiş bu kadın ya da adam, sözünü de duymak için olur. Sanki çocuğumuz ne kadar harika olursa biz de o kadar harika oluruz! Ama işler çoğu zaman böyle gitmez.
 
ÇITIPIT GÜNLER
BETÜL NURATA

Sene geçen sene
Geçen sene bu zamanlar belki biraz daha önce kar resmi yapmıştım hatta ressam olmaya karar vermiştim, bilenler bilir. Her şeyin en güzelini almıştım, boyaların, resim defterinin filan. Bir yandan pencereye bakıyordum, bir yandan önümde duran kağıda. Bunu çok net hatırlıyorum. Harika bir resim yapacaktım. Galiba bütün hafta sonu çabaladım. Öğretmene gösterdiğimde -bunu hesaplamamıştım, yeminle - iyi bir sözlü notu almıştım galiba. Hatta sınıfın bir köşesine asılmıştı. Açıkçası bu duruma hiç sevinmedim. Hatta çok utanmıştım. Çünkü bana göre o resim gerçekten de kötüydü.

Bir dışarıdaki kara bakmıştım, ağaçların üzerine serpilen, çatılara yerleşen, ellerime yağan kara, bir de yaptığım resme. Durum vahimdi. Gerçekten kötüydü resim. Ne kadar uğraşırsam uğraşayım o kadar güzel olmayacaktı yaptığım resim. Bütün o harika renklere boyalara rağmen hem de. Maharet olmadıktan sonra, demek istediğim gerçekten iyi bir maharet. Ressam olmaktan vazgeçtim o gün. İyi ki de vazgeçtim. Allah her şeyi güzel yapıyor. Ellerine sağlık.
 
MÜSLÜMAN GÜZEL AHLAKLIDIR
AHMET ALTAY

Canım torunlarım, Müslüman her tavrı ve hareketiyle örnek insan demektir. Müslüman, doğru sözlü, tatlı dilli, güleryüzlü olmalı, verdiği sözü tutmalı ve kendisine bir şey emanet edildiğinde güven duyulmalıdır. Kısacaasııı Müüslümaaan "güzel ahlaklı" olmalıdır. Bunu nereden biliyor ve öğreniyoruuz peekii? Tabi kii yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'den ve Peygamber Efendimizin (sas) sünnetlerinden, yani hayatından değil mi canım kuzucuklarıım?
 
Canim cok guzel bi sayfa acmissin oncelikle tebrik ederim. neler yapiyorsunuz suan bende katilmak isterim.
 
Canim cok guzel bi sayfa acmissin oncelikle tebrik ederim. neler yapiyorsunuz suan bende katilmak isterim.


hoş geldin aramıza :)


amacımız ahiret yolunda doğru yola ulaşmak...
gelişmek değişmek..
güzelleşmek..
bir olmak..

biz aylık hatim yapıyoruz..
kim kaç cüz okumak isterse ben ona göre cüz dağıtıyorum :))

dua ediyoruz birbirimiz için..

zikirçekiyoruz...

ayrıca bilgi ve gelişim için güzel bilgiler, hikayeler sözler paylaşıyoruz :)
 
"Ey benim yetim gönlüm, bırak gamlı düşünmeyi..
Sus ve sabret..! Gözyaşının hesabını Rabbim sorsun..
Sen hakkını helal et..!"

*Şems-i Tebrizi*



ne güzel bir söz...
şems öyle farklı yönlere ilgi çekiyor ki...
harika..
RABB im e bırakıyoruz...
en önemlisi o...
 
''Kimse duymasın bilmesin diye sessiz ağlıyor insan bazen.
Gece yarısı kimseyi uyandırmadan yağan o yağmur gibi.

Kimse bilmez yağıp geçmiştir.''
 
Tavuğun altın yumurtlamasına takılıp kaldık da sarısıyla beyazını karıştırmadan yumurta meydana getirten bir Yaratıcı'yı görmezden geldik..
 
canlarım ..
aarkadaşlarım ..

hatim için eksik cüz vardır..

okumak isteyen özelden mesaj atabilir mi???
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…