Dul adama kız verilmez...

inceuclusarjiolanvarmi

Kifayetsiz Muhteris
Kayıtlı Üye
18 Ekim 2011
381
26
46
İstanbul
Artık o kadar doldum ki, sıkıntılardan birini aradan çekip yazmak istedim. Hangi birini yazsam, ne yapsam bilemediğimden bari bunu yazayım dedim...

Çok berbat bir zamanı yaşıyordum onunla tanıştığımda. Uzun yıllar süren ve büyük hayal kırıklıklarıyla biten bir ilişkinin ardından o karşıma çıktı. Yaşamaktan dahi vazgeçtiğim bir dönemdi. İkimizin de bir amacı yoktu. Günler boyunca anlattık, konuştuk. O beni dinledi uzun uzun ben onu. Pişmanlıklarımızı, keşkelerimizi, hatalarımızı konuştuk. Zerre ayrıntı gizlemeden. Dedim ya, bir amacımız yoktu haliyle maskelere de ihtiyaç duymadık. Ne güzel diyorduk, birbirimizin geçmişini yadırgamadan ve yargılamadan en şeffaf hallerimizle konuşuyoruz. Zamanla önce o bana, sonra ben ona aşık oldum. Hayatımızla ilgili tüm detayları bilmenin tedirginliğiyle ama aynı zamanda böylesine şeffaf bir başlangıcın rahatlığıyla sevdik birbirimizi...

Onun başından bir evlilik geçmişti. Detaya girmeyeceğim ancak aşk evliliği değildi. "Hayatımın en büyük pişmanlığı ve anneme olan öfkemin en büyük sebebi" diye bahsediyordu eski evliliğinden. 1 seneden az bir zamanda sona ermiş ve mazide kalmış bir evlilik. Ben sorun etmedim bunu. Kendi hayatıma dönüp baktığımda, o kadar çok hatam vardı ki, bir başkasının özellikle sevdiğim adamın hatalarını yargılayacak haddim yoktu. Kaldı ki hatasız bir kul olsam dahi yargılamayı yeğlemezdim böyle bir geçmişi. Hayatımdaki en büyük şans diyordum ona, hala da öyle...

Gelelim babama... Hayatım boyunca diyalog kuramadığım, kendi doğrularından başka hiçbir şeyi kabullenmeyen, fikirlerini bağıra çağıra söylemekten çekinmeyen, sadece kan bağım olması dolasıyla belki biraz sevdiğim adam. Onun dışında baba kız ilişkisini hiç yaşamadık, bilmiyorum... İçimden gelerek baba dediğimi de hatırlamıyorum.

Dul, tahsilsiz, çok yakışıklı değil, çok zengin değil. 1 yıl boyunca mütemadiyen duyduğum ve tiksinti ile karışık bir gülümseme ile yanıt verdiğim cümleler. Hiç kimse insanlığına yahut karakterine değinmedi. Mühim olan toplumda yer etmiş kifayetlerdi. Kız verilirse tüm bu olumsuzluklar olmamalıydı. İnsanmış kime ne? Dürüstmüş ne olacak canım. İncitmezmiş aman boşver. Değer verirmiş, adammış ne önemi var. Aldatmayı bırak karşı cinsle iş dışında tek kelam etmezmiş aman canım ne olacak. İş ve ev arasında mekik dokurmuş, başka da bir hayatı yokmuş kim ne yapsın bunları? Alkol almazmış, kumar oynamazmış aman canım bunlar olması gerekenler zaten. İnsanlığın ne önemi vardır ki tahsil, para ve temiz bir geçmiş karşısında? Sevmiş olmanın ne önemi var ki...

Neyse... Önce teyzemle tanıştırdım onu. "Çok dürüst, çok efendi bir adam. Çok beğendim" denildi. İyi, güzel. Sonra annem tanıştı müstakbel damat adayıyla. Aynı izlenim onda da oluştu. Ancak ne zaman ki babaya açıldı konu, ne zaman ki "Ben ölürüm de dul bir adama kız vermem" cümlesi duyuldu, o vakit insanlığı, karakteri, dürüstlüğü unutuldu. "Dul adam" oldu yalnızca. Ben ise, pek temiz pek mükemmel bekar kız...

"Valla karar senin. İster ayrıl, ister bir ömür bekle. Ama evliliği kafandan çıkar" denildi acımasızca. 26 yaşında tahammül etmekte çok zorlandığım bir evde yaşamaya devam et dediler yani. Başka bir ihtimal söz konusu bile değildi.

-Ölümü çiğnerse evlenir ancak...
-Hiç evlenmesin tamam ama ona kız vermem.

Sebep? Çünkü dul. Bir çocuk sahibi bile değil ama dul. Hem zaten çok mu yakışıklı ve zengin ki? Üniversite bile bitirilmemiş ki. Üniversite mezunu birçok gerzekten daha akıllı ve zeki olmasının ne önemi olabilir ki? Üniversite mezunu birçok yapmacık heriften daha dürüst ve şeffaf olmasının ne önemi olabilir ki? Ama dul...

Biz dürüst olmayı yeğledik hem birbirimize hem çevremize. Hiçbir şeyi gizlemedik, hiçbir yalanın ardına saklanmadık. Karşılığı mı? Defalarca kürtaj olan ama kağıt üzerinde evli olmamış, buna rağmen "ay ben bekar erkek alırım dul adam alınmaz ben bekarım" diye fütursuzca konuşan kadınlar daha çok hak etti mutluluğu. Neticede hataları da günahları da aleni değildi. Birçok kadınla birlikte olmuş, birçok kadının canını utanmadan yakmış herifler daha çok hak etti mutluluğu. Çünkü kağıt üzerinde belgelenmemişti geçmişleri. Biz ise dürüst olmayı yeğledik...

-Ya ayrıl ya yıllarca bekle...

Ne seçenek kaldı ki bana? O bekler bir ömür. Ancak ben onun hayatına zincir vurmak istemiyorum. Ben onu 26 yıllık mutsuzluğumun bir parçası yapmak istemiyorum. Hak etmiyor ki bunu.. Hiç hem de. Ayrılık konuşması nasıl yapılır ki bu kadar severken... Hiç bilmiyorum. Ben mi? Artık vazgeçtim her şeyden...

 
Son düzenleme:
durumunuz zor ama imkansız değil. sadece boşluktan mı bağlandınız ona, yoksa gerçekten eski eşini hiç sorun etmem, kıskanmam,aklıma gelmez diye kendinize güveniyor musunuz... ayrıca siz çalışıyor musunuz peki...
 

Eski eşini hiç sorun etmedim etmem de. İnsanların geçmişini sorun etmem zaten. Ne yazık ki herkes benim gibi düşünmüyor... Evet başlarda sadece boşluktandı. Tanıdıkça sevdim ve bağlandım. Şu an çalışmıyorum, çalışabilecek kadar normalleştiremiyorum kendimi.
 
boşanmış olmak kötü bir şey değil ama ben güvenmezdim. çünkü evliliklerde ilişkilerde kadınlar kanlarının son damlasına kadar savaşıyor. bu nedenle erkek arkadaşınızın anlatmadığı pek çok şey olabileceğini düşünüyorum.
esas konuya dönersek hiçbir baba çocuğunun kötülüğünü istemez. ve babalar genelde haklı çıkıyor bu nedenle babanıza sırtınızı dönmeden ikna etmeye çalışın bence
 
sevginizi, sevgilinizi göğe çıkarmak uğruna bir çok insanı aşağıladığınızın farkında mısınız?

Zaten bir konuda da konuyu özümseyip detaylara takılmayan kadın görsem kafamı kıracağım. Kimi aşağıladım hanımefendi? Hayatını fütursuzca yaşayan, kul hakkı nedir bilmeyen, birçok kadının canını yakan ve vicdan azabı çekmeyen, burada birçok kadının beddua ile andığı adamları mı aşağıladım? İyi yapmışım o halde. Sırf kağıt üzerinde bir kanıtı yokken hayatı boyunca türlü hatalar yapmış, hadi diyelim hata değil de çeşitli olaylar yaşamış kadınların "aa dul mu o olmaz o zaman" diye yargılamalarını mı aşağılamışım? Çok iyi yapmışım o vakit. Üniversite mezunu olup da insanlıktan nasibini alamamışi algı kapasitesi ezber yaptığı kitapların önüne geçememiş insanları mı aşağıladım? Çok iyi yapmışım. Tüm üniversite mezunları, tüm bekarlar, tüm insanlar diye başladığımı sanmıyorum cümleye. Ki ne kürtaj yapan kadınları aşağılar ya da yadırgarım, ne onlarca ilişki yaşamış adamları. He kelamları ve eylemleri çelişiyorsa, o vakit orada durmalılar derim. Bir belge yokken tüm deneyimleri yaşamış zatlar "ayol dulsa sorunludur kız verilmez" diyorsa, orada bir sorun vardır işte.

Yazımda hiçbir genelleme yoktur. Defalarca söyledim yine söylerim. Kimsenin geçmişi yahut eylemlerini yargılayacak haddim yoktur. Ancak benim hayatımda "dul o olmaz" diyen insanlar, belgelenmemiş her hatayı makbul görenlerdir. Böyle insanlaradır tepkim.
 
Son düzenleme:
sakın pes etme yoknaz.
Imkansız bırşey değıl kı bu.
aşkta ımkansız dıye bırşey yoktur unutma sıkı sıkı sarıl sevdığın adama
ben olsam babam ya kabul eder yada kendı bılır derdım, ama sızın aıle bağınızı ılışkınızı bılemıyorum karar senın

sakıııın ılerde pışman olacağın bırşey yapma
 
Bizim ülkemizde erkekler ve kadınlar,( pardon kızlar demeliydim kızzzz(!) olmaktır aslolan) nüfus cüzdanlarında bekar yazıyorken istedikleri kişiyle istedikleri haltı yiyebilirler. Yeter ki kızlar kız(!) kalmayı başarsın, erkek adama zaten herşey serbest.

Gelgelelim edebiyle evlenmiş boşanmış insanlara vebalı muamelesi yapılır. Vallahi anlamak mümkün değil.
 

Kendi bilir diyemem, keşke o kadar bencil olabilsem. Benim yüzümden oluşabilecek sorunlara, hastalıklara tahammül edemem. O'na da bir ömür beni bekle diyecek kadar bencil olamam. Bilmiyorum ne yapacağımı, hiç bilmiyorum...


Derdimin ne olduğunu anlatabilmişim demek ki. Teşekkür ederim yorumunuz için. Benim derdim insanların bekarken ne yaptığı değil. Beni zerre de ilgilendirmez kimin ne yaşadığı. Ancak bu "dul" yaftası, nasıl biri olduğunun önüne geçiyor bu toplumda. Hay...
 
Her seyi denedigini zannetmiyorum.. Annenle, halanla, buyuklerinle gorus babani, en azindan tanimak icin ikna etsinler..

Ne kadar sure gecti bu olaylarin ardindan, neler yaptin da kapilarin kapandi bilmiyorum ama Anlattgin kadar mukemmel biriyse baban tanidikca yumusayacaktir..
 
Herkes kendi sectigi kararlara gore yasar. Belki dusundunuz bunlari, simdi soyleyeceklerimle ilgili belki mucadele de ettiniz bilmiyorm.ama sunlari dusunun.siz ilk evliliginizi yapacaksini.ilk defa istenmeye gelecek bahsettigimiz kisi.sizin icin ilk olacak ama siz onun icin ilk olamayacaksiniz malesef.sizin duydugunu heycani duymasi mumkun degil.nisan olacak, dugun olacak siz hem tecrubesizlik yasayacak hem de bunlardan guzel belki komik anilar biriktireceksiniz. Bir seyleri ilk defa yapmanin heycani ve tecrubesizligi olacak ustunuzde.ama o adam bunlari yasamis ikinci defa sizinke yasayacak. Ilk gecenizdeki hem tatli bir korku hem heycan hem saskinlik si bu duygulari ilk defa yasarken karsinizdaki bu yollardan gecmis olacak. Kisacasi o sizin icin ilkolacak , siz onun icin ilk olmayacaksiniz..

Birlikte ogrenemiyceksiniz bir seyleri.. ve inanin bunlar sonrasinda sikinti olacak. Ben dul birinin hic evlenmemis biriyle evlenmesini tasvip etmiyorum. Kendi kizim olsa istemem.. vazgecirmek icin de guzellikle her seyi yapardim. Hele de bir babanin buna razi olmasi daja zor emin olun. Baba canindan can olan kizini layik gormez.. farkki hayalleri vardr.. bence haklilik payi da var.

Benm esim benden once baskasyla evlenecekti.dusunun ki soz bile olmadi aralarinda.ama ben hala zaman zaman aklima gelir ve huzunlenirim.

Bunlar fikrlerim.. tavsiyeme gelince... her seyi dusunun ve ona gore bir karar alin. Erkegin gecmisi sizi etkiler mi? Karakter olarak nasil birisiniz.. ben asla kaldiramam.yasamadim bilemem.siz dusunup karar verin.en onemli tavsiyem.asla ama asla ailenizi karsiniza almayin, onlar hep yaninizda dursun ve bir erkek icin anne babanizi incitmeyin. Hem ailenize hem sevdiginize sahip cikin.eger evkenmekte kararliysaniz.
 
öncelikle ilk defa bir konuya negatif eleştiri yaptığımı söylemek istiyorum. kafanızı kırmanıza hiç gerek yok. konuları özümsemeyip detaylara takılan kadınlar diye bir oluşum yok. rahat olun.
hoşunuza gitmeyecek yorumlar istemiyorsanız bunu konunuzun başında belirtseydiniz keşke. hiç zahmete girmezdim.
madem konu hatalardan açıldı o çok güvendiğiniz, çok acılar çeken, karısını hiiiiiç sevmediği, istemediği halde evlenen sevgilinizin de bu fütursuz, can yakan, yalan söyleyen erkeklerden olmadığına nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? bu o kadar klasik bir yalan ki
ben o kadını hiç sevmedim zaten. bizi zorla evlendirdiler.
tabi bu sadece bir ihtimal..
madem sizin dul adamla evlenmenize burun kıvıran kadınların bu denli kötü işler yaptığından eminsiniz onlara kendi hatalarını hatırlatıp susturamıyor musunuz yani?
 

1 Aydır sürüyor evdeki huzursuzluk. Babam değişik bir adamdır. Abimin evliliğine de karşı çıkmıştı ve tüm tanıdıklarımızı araya koymamıza rağmen ikna olmadı. Kimseyi dinlemez, kendi doğruları vardır. Çocukları kendi istediği modelle evlensin ister. Nihayetinde abim evlendi gayet de mutlu ancak babam hala lafını eder. O hata bir kere olur, bir daha benim istemediğim bir kişiyle evlenemez hiçbir çocuğum der. Hata olarak görüyor ısrarla. Gelinini de çok sever üstelik. Sırf istemediği birini istedi diye bitmedi kini abime de bize de.


Teşekkür ederim dikkate alıp fikir belirttiğiniz için. Bittabi sizin gibi düşünen birçok kişi var hayatımda ve gariptir ben onları da anlıyor ve öfkelenmiyorum. Ancak benim için insanların geçmişi mühim değildir. Benimle ilk heyecanı yaşamıyor ancak ben onunla ilk heyecanımı yaşayacağım. Bunun ne önemi var ki? İkimiz de ilk defa "biz" olacağız. Kıskanç biri değilim. Bu tür şeyleri takıntı haline getirebilecek biri de değilim. Hiçbir geçmişin, geleceğin önünde engel olmasını da kabullenemem. Ben onun bana aşık olduğundan, değer verdiğinden eminim. Bu olduktan sonra, benimle ilklerini yaşamıyor olmasının hiçbir önemi yok inanın. Ben dahil birçok insanın geçmişinde hataları var. Hiç kimse kendinden emin şekilde aynaya bakamıyor artık. Hiç kimse yastığa gönül rahatlığıyla başını koyamıyor. Sadece evlilik yahut cinsellik değil mevzu. Hatalar bunlardan ibaret değil. Vicdan taşıyoruz yahu. Vicdanın rahat olması o kadar mühim ki, karşındaki kişinin yüzüne gönül rahatlığıyla dürüstçe bakabilmek o kadar güzel ki... Her kul hesabını sadece yaradana verecektir nazarımda. Ne ben ona karşı suçluyum, ne de o bana karşı... Mühim olan benimleyken gözünde gördüklerimdir, benden önce yaşadıkları değil...

Yukarıda bir arkadaş mükemmel olarak gördüğümden bahsetmiş. Hayır mükemmel değil. En iyi koca adayı da değil. Birçok hatası, huysuzlukları da mevcut. Ancak vicdanı ve merhameti olan bir insan. Dürüst... Önceliğim bu niteliklerdir efenim.
 

Olumsuz eleştirilere de açığım efenim benim için bir sakıncası yok inanın... Ruh halim, hoşuma giden-gitmeyen ayrımı yapamayacak kadar karmaşık üstelik. Hani mühim değil benim gönlümün hoşluğu. Bittabi hayatımdaki insandan tam manasıyla emin olmam gibi bir şey söz konusu değil. Hiçbir insan için bu denli keskin yargılara varılamaz. Geçmişi mükemmel, geçmişinde hiç hata yapmamış da demiyorum. Evliliğinde melek gibiydi hep o kadın hatalıdır kesin de demiyorum. Ki bunu o da iddia etmiyor zaten. Karşılıklı yapılmış hatalar sonucunda bitmiş bir evlilik söz konusu. Ki hiçbir son, tek tarafın hatasıyla vuku bulmaz. Aşk evliliği olmadığını belirtmemin sebebi, aklında kalmamış olduğundan emin olmamdı. Hani "ya aklına eski eşi gelirse" paranoyasına sahip olmadığımı vurgulamak içindi. Bunun dışında ne eski eşini suçluyorum, ne de evliliği dolayısıyla sevdiğim adamı melek ilan ediyorum. Hataları çok olmuş, belki olmaya devam edecek. Ancak hiçbir insanın temizliğinden emin olamayız ki onun temizliğinden olayım. Benim için mühim olan, benimleyken olan halleri, temizliği ve dürüstlüğüdür.

O kadınlara kendi hatalarını hatırlatacak kadar vicdansız değilim. O kadınların yaşadığı talihsizlikleri leke olarak görecek kadar insanlıktan çıkmış değilim. Doğar, yaşar ve ölürüz. Bu aralıkta yaşananlar kişilerin kendisini ilgilendirir sadece. Derdim, kimseyi yadırgamamayı seçtiğim halde tarif ettiğim zatların fütursuzca seçimlerimi yargılamaları.
 
siz de söylüyorsunuz işte. şu zamanda malesef kimsenin geçmişi temiz değil. benim bahsettiğim durum da, ilk mesajınızdaki geçmişinde hatalar yapan insanları eleştirme şeklinizdi. neyse mühim değil.
bahsettiğiniz kadınlara illaki sen şöyle yaptın böyle yaptın diye hatalarını yüzüne vurun demiyorum ki. ama onlar sizin mutluluğunuzu engelleyecek şeyler söylüyorlarsa en azından kimsenin hatasız, günahsız, kusursuz olmadığını hatırlatabilirsiniz.
 
Teşekkür ederim dikkate alıp fikir belirttiğiniz için. Bittabi sizin gibi düşünen birçok kişi var hayatımda ve gariptir ben onları da anlıyor ve öfkelenmiyorum. Ancak benim için insanların geçmişi mühim değildir. Benimle ilk heyecanı yaşamıyor ancak ben onunla ilk heyecanımı yaşayacağım. Bunun ne önemi var ki? İkimiz de ilk defa "biz" olacağız. Kıskanç biri değilim. Bu tür şeyleri takıntı haline getirebilecek biri de değilim. Hiçbir geçmişin, geleceğin önünde engel olmasını da kabullenemem. Ben onun bana aşık olduğundan, değer verdiğinden eminim. Bu olduktan sonra, benimle ilklerini yaşamıyor olmasının hiçbir önemi yok inanın. Ben dahil birçok insanın geçmişinde hataları var. Hiç kimse kendinden emin şekilde aynaya bakamıyor artık. Hiç kimse yastığa gönül rahatlığıyla başını koyamıyor. Sadece evlilik yahut cinsellik değil mevzu. Hatalar bunlardan ibaret değil. Vicdan taşıyoruz yahu. Vicdanın rahat olması o kadar mühim ki, karşındaki kişinin yüzüne gönül rahatlığıyla dürüstçe bakabilmek o kadar güzel ki... Her kul hesabını sadece yaradana verecektir nazarımda. Ne ben ona karşı suçluyum, ne de o bana karşı... Mühim olan benimleyken gözünde gördüklerimdir, benden önce yaşadıkları değil...

Yukarıda bir arkadaş mükemmel olarak gördüğümden bahsetmiş. Hayır mükemmel değil. En iyi koca adayı da değil. Birçok hatası, huysuzlukları da mevcut. Ancak vicdanı ve merhameti olan bir insan. Dürüst... Önceliğim bu niteliklerdir efenim.[/QUOTE]

Madem bu duygusal durumlara takilmayacaksiniz, ilk olup olmamak onemli degil. Aranizda sikinti olmayacak.. o zaman tek yapmaniz gereken ailenizi ikna etmek... hakkinizda her seyin hayirlisi diyelim.
 
babanıza da, kendinize de ,geleceği paylaşmayı düşündüğünüz adama da zaman tanıyın... babanıızn evinde yaşamak ne kadar zor gelse de size şu an yapmanız gerekenin bu olduğunu düşünüyorum...
 
Keşke insanlar her an kendilerinin ya da evlatlarının da dul olabileceklerini düşünseler.
Keşke dul insanlara "lanetli yaratık" gözüyle bakılmasa.
Ölümlü dünya ya arkadaş.
Bırak kızın sevdiği adamla mutlu olsun.
Ama olmaaaazz.
Adam "dul" damgasını yemiş bir kere.

 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…