Ensar Vakfı Başkanı'ndan Karaman açıklaması


Sübyan mektepleri milli eğitime bağlı değil. Yani aynen dediğin gibi merdiven altı. Çok cüzi ücretlere ana sınıfı öncesi çocukları alıyorlar. Az etkinlik çok kuran dersi şeklinde ilerliyor eğitim. Asla desteklemediğim kurumlar bunlar da. Hepsi de bu vakıfların bünyesinde.
 

Kıyasladığın şeyler çok alakasız. Basketbol kursu yüzme kursu vb şeyler maksimum bir saattir. O bir saatte de genelde kimse çocuğunu bırakıp gitmez başında durur. Antrenman bitince duşunu aldırır, giydirir falan.
 
Yok ben alt kata gönderiyorum hemen. Ders veren hocaları da şahsen tanıyorum. Onun dışında benim çok yoğun bi hayatım var ve cocuklari kreş niyetine oraya gönderiyorum. Sonuçta dediğiniz şeyler kreslerde de olabilir. Benim için kreş eğitimi artı dini eğitim var. Buralarda ellerinde sopalarla çocuklara sadece kuran öğretmiyorlar. Günlük en fazla yarım saattir işin dini boyutu. Geri kalan zamanda da etkinlik falan yapıyorlar şarkı söylüyorlar. Çocuklar ağlasa seslerini duyuyorum zaten :) ilk defa gönderirken çok araştırmıştım burayı. 4 yıldır da bi sorun çıkmadı çok şükür. Ama mesela yüzmeye ya da baskete göndermeye korkuyorum çünkü tanımadığım insanlar erkek hocalar ve biraz uzak mesafe. En azından çocuklar bi 10 yaşında olmalı oralara göndermem için diye düşünüyorum. Ya da babasıyla gitmeli...
 

Aslinda yüzmeye felanda gönderebilirsin. Sonucta özelikle ilk baslarda orda bekleyebilirsin, izleyebilirsin. Sonucta 10 yasindan sonra yüzme ögrenmekte zor. Yani nasil,cocuklarinizi tüm gün bir yere yollamayi güvenipte, 1 saatlik bir yere yollamayi güvenmiyorsunuz?
 
Heeee milletin işi gücü yok, din eğitimi kaldırılsın diye ortada taciz yokken tecavüz var diyor. Ortada çocuklar var farkında mısınız?
Bu vakıfta çalışan insanların adı daha önce de tacize tecavüze karışmış. Ama önemli değil, aman dine halel gelmesin.
Din nedir?
Din çocuk tacizcilerini korumayı mı emrediyor, size? Yoksa suçun cezasını kesmeyi mi?
Hani komşusu açken tok yatan bizden değildi? Aç komşuna duyarsız kalma diyen dininiz çocukların azabına mı göz yummayı emredecek.
Tamam, dine inanmam, sadece İslamiyete değil, hiçbir dine inanmam.
Ama dinler en basit anlamıyla hukuk kuralıdır ve her hukuk kuralı gibi suçu olanın cezalandırılmasını emreder.
Dini korumak uğruna çocukları ateşe mi atalım?
Bir değil, iki değil bu.
O bale kursu için de aynı şey geçerli spor salonu için de.
CHP MHP AKP anlamam ben, kimden olursa olsun, kendilerine emanet edilen çocuğu koruyamıyorlarsa yere batsın ideolojileri.
Niyetinizin kötü olmadığını, çocuklara üzüldüğünüzü ve sorumluların ceza görmesini istediğinizi biliyorum.
Ama onlar çocuk. Tecavüze uğradıklarını söylediklerinde kanıta bile ihtiyaç duymamamız lazım onlara inanmak için. Hiçbir ideoloji bir çocuğun varlığından daha değerli değildir.
 

Eğer peşpeşe okullarda taciz vakası olursa nasıl ki birilerinin bu işi beceremedik beceren gelsin diyip istifa etmesi gerekiyorsa bu adam da bu konuşma da istifa etmeliydi.

Bu bir çözüm değildir, istifa edince herşey yoluna girmez ya da o çocukların acısı dinmez belki ama istifa etmek hala milletin ar damarı olduğunun, kötü giden birşey var kabul ediyoruz kısa zamanda düzelticez demenin en edepli yoludur.
 
Yok 6 saatlik eğitim boyunca en fazla yarım saat kuran süre falan öğretiyorlar. Geri kalan zamanlarda etkinlik yapılıyor. Yoksa çocuklar oraya gitmek istemez zaten.

Bilmiyorum çocuğumun vücuduna dokunacak olması belki de rahatsız ediyor beni.
 

Nasıl eğitim verdiklerini görüyorum. Yakın bir arkadaşım kızını sübyan mektebine verdi bu yıl. Çocuk yüzde binbeşyüz değişti. Geçen annesi geç gelecek diye ben aldım servisten dilinde bir ilahi ama ilahi demeye bin şahit lazım. Bildiğin ağıt. Oturdum ona köpek uçmak istemiş şarkısını öğrettim.

Yine bir gün üzerimde göğüs dekolteli bir bluz var. Kucağımda oturuyor bebe. Döndü "teyze sen cehennemde yanacaksınız biliyor musun, çok üzülüyorum senin için" dedi. Çocuklara böyle saçma sapan şeyler öğretiyorlar. Dört yaşında bunlar, bebek daha...

Havuzda çocuğunuza yüzme öğretirken dokunan adamdan daha çok ruhsal zarar veriyor bu okul demeye bin şahit gereken kurumlar çocuklarınıza. Yazık...
 
Yüzme kursunda kız erkek ayırıyorlar. Doğasıyla gidip çocukları izlemek gibi bi lüksüm yok. Diğerlerini istediğim her dk görebiliyorum ve öğretmenler bayan. Yüzme kursu eğitmeni de bayan olsa bu kadar düşünmezdim. Ama arka arkaya basketbol bale kurslarında yaşananları okuyunca vazgeçtim açıkçası. Yine de güven sorununu aşarsam göndericem çocukları.
 
Açıklamada, hata ve yanlışından dolayı yapılmış bir özür göremedim ben.

Evet cezası neyse çeksin ama sizde cezanızı çekin. Sizde bir bedel ödeyin artık. Madem size emanet edilen çocuklar var , vakfınıza, evinize , yurdunuza kim giriyor kim çıkıyor denetleyin bir zahmet. Araştırın bir zahmet. İnsanlar size güvenmiş diye sizin de herkese güvenmeniz gerekmiyor.
 

Ben sahsen yüzme kursunda cocuklarin ayrilmasina karsiyim. Daha minicik cocuklar. Bu yasta karsi cinse alisamazlarsa, hic alisamazlar. Gelecekteki "mini-etekli cehenem'e gider" ve "ben erkek arkadasimi öptüm cok vicdan azabi cekiyorum" dan tut "kiz erkek ayni merdivenden bile gecemez" gibi fikirlerin tohumu ekilmis olur. Onlar cocuklar yaa! Karsi cinsi mayo ile görünce ne oluyor??

Hadi diyelim bu ayrim oldu, ne yani sen anne olarak orada erkek cocugunu izleyemiyormusun? Ya gercekten bu nasil bir düsünce tarzi?? Sen cocugun icin oradasin, sübyanci degilsin ya! Baska yüzme kurslari yokmu?

Ayrica merak ettim, bale ve basketbol kurslarinda ne olmus? Bunlarin haber linkini paylasirmisin?
 

Ben ilk defa kız erkek ayıran yüzme kursu duydum. Burdakilerin hepsi karma valla.
 
Ensar vakfı denetimi sıkı yapmadığından tabiki suçlu başka evlere götürülük bu çocuklar bu vakfın bundan neden haberi olmadı , yasal değilmiş birde yani o zaman her bir sapık gelsin çocuklara ev açsın ve istediği gibi tecavüz etsin annede evde sansın ki benim evladın ahlaklı ,dini bilgilerle yetiştiyor sağda sol da hava atsın ,böyle kadınların rahatlığına , düşüncesizliğine hep şaşırmışımdır nasıl emanet edersiniz geceli gündüzlü yatılı
 
Bilmiyorum bizimkilere cehennem kavramından bahsetmiyorlar biz de öyle. O daha çok aileyle ilgili bi durum zira bu egitimi veren kişilerin hadiste gecen korkutmayın müjdeleyiniz sözüne göre davranmaları gerekir. Ben çok araştırıp öyle gönderdim. Hiç de pişman olmadım.
 
http://www.vatandanhaber.com/mobil/haber/10199/voleybol-kursuna-gitti-tacize-ugradi.html

http://m.sabah.com.tr/yasam/2016/02/26/bale-kursunda-ogretmen-tacizi
Öyle ya da böyle hepimizin amacı evlatlarımızı bir şekilde korumak. Bunun için sen bi yol tercih ediyorsun ben başka bir yol. Ama inşallah anne babalar kadar sorumlular da elini taşın altına koyar ve çocuk tacizleri son bulur.
 

Paylastigin haberler soke oldum. Ikisinede asil kaynagi sabah gazetesi oldugu icin bir yandan yalan haberdir umidim var Yani o kadar cok gercek olmamasini istiyorum ki..

Dediklerinde haklisin, hepimiz cocuklari korumak istiyoruz. Ülkenin hali hal degil. Tecavüzcüler iyi hal indirimi alirken o cocuklar hayati boyunca travmalari ile aslinda müebbet cezasi almis oluyor!

Dilerim ki ne senin ne ilerde benim cocugum, hicbir cocuk bu acilari asla yasamaz.
 
İnşallah yalandır. Ne biliyim okuyunca insan öyle kötü oluyor ki... İster istemez kendince tedbir almaya çalışıyorsun. Kimsenin başına gelmesin böyle şeyler. Rabbim bütün çocukları korusun.
 

Ben size katılamıyorum...Tecavüzcü öğetmen olursa tüm okullar mı kapatılsın demişsiniz ya, kıyasta mantık hatası var aslında. Türkiyedeki tüm vakıflar ve vakıf okulları ve tüm benzer kurumlar kapatılsın denmiyor, bünyesinde tevacüz olan bu vakıf kapatılsın deniyor. Bir kurum bünyesinde onca çocuk tecavüze uğruyorsa o kurum elbette sorumludur, gerekirse de kapatılmalıdır. Tüm vakıflar değil, o vakıf. Bir yetiştirme yurdu gibi bir devlet kurumu olsaydı tabi ki kurum kapatılmazdı, kimse bunu talep edemezdi, ama toptan üst kadronun da değiştirilmesi beklenirdi, göz yuman ya da "ruhu duymayan" tüm yöneticilerin de sorumlu tutulması gerekirdi. Onların işi ne? Tek bir işleri var o çocukların güvenliğini sağlamak! Bu kadar! Gerisi boş. Ne yazık ki böyle devlet kurumlarında da korkunç olaylar oldu, yine aynı şeyler konuşuldu, ama nafile... Ne yazık ki zaten genel olarak bir yaptırım eksikliği var ülkede. Bir de işin içine dindi, dini eğitimdi girince iyice dokunulmaz oluyorlar. Üstüne bu ülkede yetki sahibi olan kimse yetki alanında olan bitenden utanmıyor, ar duymuyor. Hesap soran toplum da yok. Korku içinde nerede hangi korkunç olay patlayacak diye bekliyoruz. Toplumsal vicdanımız gerçekten yara almış durumda. Yanlış anlamayın, bunları size değil, genel olarak söylüyorum. Yine de neticede "tecavüz var ama şu kurum bu kurum..." cümlelerini kurabilir hale geldik toplumca..

Bugün başka bir ülkede böyle bir olay olsa, Batıda, bir kilise okulunda mesela, o halk ayağa kalkar, o kurumun yetkililerini sıkıştırır, hükümeti sıkıştırır, sokaklara dökülür, Papayı bile koltuğunda huzursuzlandıracak kadar büyür olay, geniş soruşturmalar başlatılır, meslekten atılmalar olur, kurumlar kapanır ve hatta en yüksek dini mercilerden de devletin en yüksek mercilerinden de açıklamalar gelir gereğinin yapıldığına dair, yapılır da gereği, halkın gözü önünde. Bugün diyorum, yüz yıl önce olmazdı belki ama bugün olur. Ortaçağda olmazdı ama bugün olur. Bu süreçleri atlatıp sosyal hukuk devleti olmayı başarmış ülkelerde bugün böyle olur. Tamam herkesin dini kendine kutsal, ama din diyen herkes mi kutsal? Dilinde din olan her adam, her kurum dokunulmaz mı?

Alem evi kurulmuş küçücük canlarla, çocuklarla, ötesi var mı !!! Düşünemiyorum bile.. Kaç defa yaşanmış, kaç çocuk yaşamış bu iğrençliği... Evet başka çocuklara da yapıldı bunlar ne yazık ki, dünyanın her yerinde yapılıyor belki ama bizde hep bir hasıraltı etme çabası... Oysa hukukta asıl önemli olan, asıl caydırıcılık sağlayan cezanın büyüklüğü değil kesinliğidir. İşte bu cezanın mutlaklığı ilkesinden artık söz edemiyoruz. Birileri ne de olsa ucu bana dokunmaz diyor, yetkili olsa bile, rezalet çıkmasın diyip ört pas ediyor. Bu olayda da kimse çıkıp da utancımızdan söyleyecek sözümüz yok, demedi. Hala şüpheli ifadelerle, şartlı koşullu açıklamalar yapılıyor. Ama kurunun yanında gerekirse yaş da yanıversin, gereği yapılsın da biraz yatışalım artık. İster kapatılsın, ister doğru dürüst soruşturmadan geçirilsin, didik didik edilsin (başka sebeplerle başka kurumlara yapılabildiği gibi), ister faaliyetlere ara verdirilsin, halkın vicdanındaki şüpheler giderilene kadar bir şeyler yapılsın. Bir kere kalktı o vicdanımız ayağa, hepsi hapse atılsın demiyoruz, ama kim neden haberdar, kim değil, ne kadara göz yumulmuş, ne kadarı ört pas ne kadarı kulak arkası edilmiş, neden savcı kararından önce internet gazetelerinden haber hukuk adamlarınca kaldırılmış, kim neden korunmaya çalışmış, daha ayyuka çıkmayan ne var, kim görevini yerine getirmiş, kim getirmemiş... Bunlar bir ayıklansız en başta. Bu su bulandı bir kere işte...
 
Son düzenleme:

İstanbulda belediyeye ait tüm yüzme kursları karma. 13ü geçince yetişkin sınıfına girmeleri gerekiyor o zaman ayrılıyorlar. Benim kardeşim şu an bir kulüpte lisanslı yüzücü zamanında belediyede yetişti. 15 yaşında karma kulüp. Bi kızla bi çocuk sevgili oldu diye kulüpten atıldılar. Karma olması lakayıtsızlık getirmiyor aslında.

Ensar vakfının kapatılması çözüm olacak mı bilmiyorum. Çocukları yatılı evlere aileler göndermemeye başlarsa zaten bu olaylar bu hale gelmez. Çünkü tek sorun ensar vakfı değil. Çocuk esirgeme kurumunda da oluyo bu tecavüzler.

çocukları bi yerlere göndermemek sakınmak saklamak değil çözüm. Çocuk esirgeme kurumdakiler ne olacak o zaman? Hadi biz göndermeyelim ya onlar? Devletin büyük eksikliği var. Öğretmenler ve kurumlar didik incelenmeli.

Tüm suçu ensar vakfında bulamıyorum. Beticede özel bir vakıf öğretmen çalıştırıyor. Aile bakanı haklı. Tek kişinin yaşattığı pislikten vakıf sorumlu tutulamaz. Ama bunu bir bakanın telaffuz etmesi kadar çirkince bir şey yoktu. Çünkü Vakıf sorumlu değil ama artvin karaman vs yaşanan tüm çirkinliklerden bakan sorumluydu.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…