Erkeklerin körlüğü

İşte tam da bahsetmek istediğim konu bu.
Ailesi eşini düşünmüyor.
Onu umursamıyor.
Ama bu adam ellerini başının arasına alıp bir düşünmüyor. Tamam bunlar benim ailem ama hakkımı yediler diyemiyor. Eşimin ailesi kadar olamadılar diyemiyor.
Sen ne dersen de görmüyor, gösteremiyorsun...

Görüyorlarda görmezden geliyorlar....Bakalım nereye kadar....Gamsızlık başka bir şey ya...Herkes gamsız olamıyor....
 
Yani şu an takıldığı konu senin ailenle ilişkilerinin çok samimi olması mı, doğru mu anladım?
Benim rahmetli anneciğim, babamla evlenirken dedemi dinelmemiş, gizlice evlenmişler.
Dedem yıllarca küs kalmış hatta..
Çünkü dedem de benim gibi babamı pek sevmezmiş, aklı adam..:19:
Annem hep söylerdi, ne kadar aşık olursan ol, eğer arkanda ailenin olmadığı biliniyorsa sana duyulan sevgi-saygı o mertebede oluyor diye..

Valla ben de tam anlayamıyorum kayınvalidemin takıldığı konu nedir?
Bir kaynaşma isteğidir gidiyor.
Ben kaynaşmak istemiyorum çünkü bir kez samimi oldum bana o lafı söyleme cesaretini buldu.

Ben çok sıkıldım bu istekten çünkü sürekli beni eşime ve anneme şikayet ediyor soğuk diye.
Eşim pek önemsemez geçiştirir. Ama annemin sert bir mizacı vardır. Bir gün ters bir söz edecek kendisine, huzurumuz bozulacak diye de korkuyorum.

Ayrıca bir de şu var sürekli eşime benim onları beğenmediğimi, küçük gördüğümü söylüyor.
Tamam eşim çok üstünde durmuyor ama yine de etkileniyor.
Net olarak bir şey söyleyemem ama davranışlarına yansıdığını hissediyorum.

Öyle işte... Ne çok derdim varmış. Anlattıkça çıkıyor bir şeyler.
Sizin de kafanızı şişirdim.
 
Ya evet o da ayrı bir konu.
Bana gelip söylediği lafa bakar mısın?
Benim annem beni sevmiyormuş.
Öyle olsa bile insan söylemez.
Bak yine aklıma geldi sinir oldum...

Canım çok haklısın ama inan bana hepsinde varbişey sanırım bazı şeyleri görmezden gelmemiz gerekiyor çünkü herşeyi görüp kafamıza takarsak olan bize oluyor sinirlerimiz yıprandığıyla kalıyoruz çünkü kafamıza takarakda bişey değişmiyor kayınvalideler yine yapıyo yapacağını :S
 
Valla ben de tam anlayamıyorum kayınvalidemin takıldığı konu nedir?
Bir kaynaşma isteğidir gidiyor.
Ben kaynaşmak istemiyorum çünkü bir kez samimi oldum bana o lafı söyleme cesaretini buldu.

Ben çok sıkıldım bu istekten çünkü sürekli beni eşime ve anneme şikayet ediyor soğuk diye.
Eşim pek önemsemez geçiştirir. Ama annemin sert bir mizacı vardır. Bir gün ters bir söz edecek kendisine, huzurumuz bozulacak diye de korkuyorum.

Ayrıca bir de şu var sürekli eşime benim onları beğenmediğimi, küçük gördüğümü söylüyor.
Tamam eşim çok üstünde durmuyor ama yine de etkileniyor.
Net olarak bir şey söyleyemem ama davranışlarına yansıdığını hissediyorum.

Öyle işte... Ne çok derdim varmış. Anlattıkça çıkıyor bir şeyler.
Sizin de kafanızı şişirdim.

Tabii ki kafamı şişirmedin canım..
Eğer onun istediği gibi "kaynaşsan", bu defa da aşrıı samimiyetten ileri gelen tartışmalar çıkacak, her halukarda sıkıntı yaşatacak..
Bari yaşadığın sıkıntı "senin mesafe koymandan, küçük görmenden" olsun..
Böylesi kayınvalidenle aranda hep bir tampon bölge bırakır ve kendi kendini yemekten öteye geçemez diye düşünüyorum.
En azından iç huzurunu korumak adına yararlı olur mesafeli olmak.

Erkekler, biz kadınların dırdır etmekten öteye bir eylede bulunamayacağımızı, o dırdıra da kulak tıkamak gerektiğini düşünüyor malesef..
Ben de uzun süre böyle yaşadım, inan..
Ki en başta restimi çekmiş olduğum halde..
Eşimin babası trilyonluk bir villada yaşıyor.
Ama düzenli geliri yok, tembelliğinden çalışmıyor.:24:
Sırf çalışmıyor ve geliri yok diye, eşim cebine harçlık koyuyordu.
Neymiş endim, vicdanım yok muymuş benim..
E iyi valla..
Benim de cebime harçlık koyanım olsa ben de çalışmam, ne zorum var hamile halimle yollara dökülüyorum..:47:
Birkaç kez uyardım, "tamam" diyor, ama davranışı tekrarlıyor, düzelme yok..
Sonunda resti çektim.
O çok önemli vicdanına bir sor bakalım..
İpek çocuğunu alıp yeni bir düzen mi kursun..
Yoksa senin tembel baban bir müddet parasızlık yaşayıp, sonra girip bir yere çalışmak zorunda mı kalsın..
İcraata da döktüm bunu..
İşte o zaman çark etti, döndü..
Yoksa her erkek ister efelenmeyi, dayılanmayı..
Anasının, babasının cebine harçlık koysun, tatmin olsun..
Çoğu haz alır bundan..
Anası kırılmasın, dedesi üzülmesin..
Ama sen karısısın, çoluk çocuk da var..
Gidemezsin bir yere..
Ha ama öyle olmadığını, senin apayrı bir birey olduğunu ve haklarını korumak için onun insafına muhtac olmadığını bir anlasın bakalım devam edebiliyor mu..
Hayat tercihlerden ibaret..
Herkes ister başına buyruk, deçtiği yola gitmeyi..
Ama birşeyleri de kaybeder o zaman..
İşte bunu net göstermek gerekiyor bazen erkeklere..
 
Ya evet bir de bu "vicdanın yok mu" olayı var. Hem yapıyorlar yapacaklarını hem de sen biraz itiraz etmeye kalksan sana kendini kötü hissettirmek için "vicdanın yok mu" diyorlar.
Benim de tıpkı senin gibi maddiyatla ilgili bir sorunum oldu.
Hiç de sevmezdim maddiyat konuşmayı. Eskiden...
Ben eşimin ailesine para yollamasından hoşlanmadığımı dile getirince hemen lafı hazır:
"Üç kuruşun lafını mı yapıyorsun?"
Kendimi paragöz, basit bir insanmışım gibi hissettirecek bana...
Tamam yolladığı mebla çok bir şey değil ama yine de istemiyorum.
Hoşlanmıyorum yani.
Her ay her ay...
Maaşını aldın mı almadın mı?
Bunları soruyorlar ve bu durum benim hiç hoşuma gitmiyor.
Ve inanır mısın ben onlardan evlenirken hiç bir şey istemedim.
Ne düğün masrafı ettiler ne başka bir şey.
Ettikleri masrafıları düğünde kendi taraflarının taktıklarıyla karşıladılar.
Kimse benim için masraf yapıp sıkıntıya girmesin diye düşündüm ve önemsemedim.
Ama artık alacak verecek bitti diyorum.
Ben istemedim, onlar da istemesinler.
Hem hoş mu allahaşkına yeni evli insanlardan sürekli para istemek?
 
nişanlımın ailesi bize doğru düzgün bir şey almadı. bir iki parça şeyi saymıyorum yok bornoz takımı yok pike takımı. inanın aldıklarında o kadar sevinmiştim ki Allah razı olsun demiştim düşündükleri için. ama noldu.. nişanlımın teyzesinin oğluna kız kaçtı. daha 20 yaşında. okulu bıraktı üzerindeki kıyafetinden başka bir şeyi yok tek iğnesi bile.. bütün sülale seferber oldu. bütün çeyizini düzdüler ve hala kızın ihtiyacı varmış mış ta.. bilmem ne... tabi ben enayiyidim millet gezerken eğlenirken sabahalra kadar ders çalıştım hem işe gittim de yüksek müh. oldum... bana bir şey lazım mı diye soran yok.. nasılsa herşeyi yapabiliyorum çok şükür allahıma. nişanlım bile demez mi ama onların ihtiyacı var... ben de 20 yaşında kaçsaydım benim de ihtiyacım olurdu... işte bu körlük değil de ne.. kendi evlatlarına böyle yardım etmiyorlar.. benim saftirik nişanlım da bizim mobilyaları göstermeye utanıyormuş özenecekler diye.. sanki o mobilyalar havadan geldi bize. yıllarca yaptığımız çalışmaların emeklerin alınterinin karşılığı onlar ama yok onların ihtiyacı var. çünkü niye okusunki, çalışsın ki hazırı varken.
 
nişanlımın ailesi bize doğru düzgün bir şey almadı. bir iki parça şeyi saymıyorum yok bornoz takımı yok pike takımı. inanın aldıklarında o kadar sevinmiştim ki Allah razı olsun demiştim düşündükleri için. ama noldu.. nişanlımın teyzesinin oğluna kız kaçtı. daha 20 yaşında. okulu bıraktı üzerindeki kıyafetinden başka bir şeyi yok tek iğnesi bile.. bütün sülale seferber oldu. bütün çeyizini düzdüler ve hala kızın ihtiyacı varmış mış ta.. bilmem ne... tabi ben enayiyidim millet gezerken eğlenirken sabahalra kadar ders çalıştım hem işe gittim de yüksek müh. oldum... bana bir şey lazım mı diye soran yok.. nasılsa herşeyi yapabiliyorum çok şükür allahıma. nişanlım bile demez mi ama onların ihtiyacı var... ben de 20 yaşında kaçsaydım benim de ihtiyacım olurdu... işte bu körlük değil de ne.. kendi evlatlarına böyle yardım etmiyorlar.. benim saftirik nişanlım da bizim mobilyaları göstermeye utanıyormuş özenecekler diye.. sanki o mobilyalar havadan geldi bize. yıllarca yaptığımız çalışmaların emeklerin alınterinin karşılığı onlar ama yok onların ihtiyacı var. çünkü niye okusunki, çalışsın ki hazırı varken.

Çok haklısın. En çok da yaptığın fedakarlıklar görülmeyince üzülüyor, kırılıyorsun.
Yanlış anlaşılmasın, fedakarlıkların karşılık görmesinden bahsetmiyorum sadece yaptığın fedakarlığın farkında olsun karşındaki yeter. Ama olmuyor. Sanki sen mecburmuşsun gibi davranılıyor.

Vee maalesef fedakarlık yapmayan insanlar senden daha çok değer görüyor.
Bu da böyle bir çelişki...
 
nişanlımın ailesi bize doğru düzgün bir şey almadı. bir iki parça şeyi saymıyorum yok bornoz takımı yok pike takımı. inanın aldıklarında o kadar sevinmiştim ki Allah razı olsun demiştim düşündükleri için. ama noldu.. nişanlımın teyzesinin oğluna kız kaçtı. daha 20 yaşında. okulu bıraktı üzerindeki kıyafetinden başka bir şeyi yok tek iğnesi bile.. bütün sülale seferber oldu. bütün çeyizini düzdüler ve hala kızın ihtiyacı varmış mış ta.. bilmem ne... tabi ben enayiyidim millet gezerken eğlenirken sabahalra kadar ders çalıştım hem işe gittim de yüksek müh. oldum... bana bir şey lazım mı diye soran yok.. nasılsa herşeyi yapabiliyorum çok şükür allahıma. nişanlım bile demez mi ama onların ihtiyacı var... ben de 20 yaşında kaçsaydım benim de ihtiyacım olurdu... işte bu körlük değil de ne.. kendi evlatlarına böyle yardım etmiyorlar.. benim saftirik nişanlım da bizim mobilyaları göstermeye utanıyormuş özenecekler diye.. sanki o mobilyalar havadan geldi bize. yıllarca yaptığımız çalışmaların emeklerin alınterinin karşılığı onlar ama yok onların ihtiyacı var. çünkü niye okusunki, çalışsın ki hazırı varken.

Canım, farzedelim evlenirken eşyalarını düzdüler, ee sonra??
Taşıma suyla değirmen dönmez ki.. Eninde sonunda 20 yaşında, üzerinde bir kat elbisesi ile kocaya kaçmanın ve okulu bırakmış, mesleksiz-eğitimsiz bir kadın olmanın pişmanlığını maddi-manevi yaşayacaktır.
Bence bahsettiğin kız hakikaten acınacak halde, çünkü çok ahmak..
Bu arada ben de tüm sene eşek gibi çalışıp (karı-koca), sonra senede birkaç defa tatile gideriz, asla bir fotoğraf alıp göstermem insanlara, tatile gittiğimi bile söylemem. Öğrenirlerse tesadüf öğrenirler. Benim emeğim, evet. Ama kıskanacaklarını, özeneceklerini biliyorum ve o hissi yaşamak istemiyorum. Bu anlamda eşini anlıyorum.
Ama o insanlar, 3 kuruşluk bir teknolojik alet alsalar, evlerine girince yanlışlıkla sehpada göz önünde unutveriyorlar mesela..
Ne bileyim, basit bir geziye çıksalar fotoğraflara hemen ortalığa saçılıyor..
Yani takma bence, eşinin olgunluğundan kaynaklanıyor o hassasiyet.
Eşin maddi yardımda bulunmadığı sürece bence sorun edecek bişey yok.
Ha ama yardım ederse, ben de tepki verirdim, evet.
Kendi kendini mağdur eden ahmaklara hiç acımam ben..:19:
 
cidden bu konu sıkıntılı bir konu.. ne kadar dengeleri kurmaya çalışsan da, erkek yeterince olgun ve dengeliyici olmazsa devamlı bir şekilde ailesine pozitif ayrımcılık yapıyor.. bu da kadının işini 2 kat zorlaştırıyor..

hem eşinin ailesini, hem eşini ayrı ayrı idare etmesi gerekiyor..
 
Ya evet bir de bu "vicdanın yok mu" olayı var. Hem yapıyorlar yapacaklarını hem de sen biraz itiraz etmeye kalksan sana kendini kötü hissettirmek için "vicdanın yok mu" diyorlar.
Benim de tıpkı senin gibi maddiyatla ilgili bir sorunum oldu.
Hiç de sevmezdim maddiyat konuşmayı. Eskiden...
Ben eşimin ailesine para yollamasından hoşlanmadığımı dile getirince hemen lafı hazır:
"Üç kuruşun lafını mı yapıyorsun?"
Kendimi paragöz, basit bir insanmışım gibi hissettirecek bana...
Tamam yolladığı mebla çok bir şey değil ama yine de istemiyorum.
Hoşlanmıyorum yani.
Her ay her ay...
Maaşını aldın mı almadın mı?
Bunları soruyorlar ve bu durum benim hiç hoşuma gitmiyor.
Ve inanır mısın ben onlardan evlenirken hiç bir şey istemedim.
Ne düğün masrafı ettiler ne başka bir şey.
Ettikleri masrafıları düğünde kendi taraflarının taktıklarıyla karşıladılar.
Kimse benim için masraf yapıp sıkıntıya girmesin diye düşündüm ve önemsemedim.
Ama artık alacak verecek bitti diyorum.
Ben istemedim, onlar da istemesinler.
Hem hoş mu allahaşkına yeni evli insanlardan sürekli para istemek?

Canım, yeni evli veya değil, herhangi bir kimseden düzenli olarak para istemek zaten çok berbat bir davranış.. Kendi evlatlarının huzurunu kaçırıyorlar.
Borç diye isterler, geri vermezler..
Ara ara harçlık isterler..
Ama yani aile hatalı değil, eş hatalı gene de..
Vermeyecek, tavrını net koyacak ortaya..
Sen zaten düğünde masraf ettirmediysen ve hele bir de çalışıyorsan, aile de dilenci kültürüne sahipse, kaçarı yok.. Muhakkak isteyeceklerdir.
 
seni çok iyi anlıyorum ben de yeni evliyim. başka şehire gelin geldim üstelik ailem yanımda değil ama her an nefesleri ensemde bunu eşim de ailesi de çoooookkk iyi biliyor. Eşimden allah razı olsun çok memnunum ama ne yazık ki burada çok yanlızım eşimden başka kimse ynaımda değil ailesi desen tamam temiz insanlar allaha şükürler olsun ama birlik beraberlik yok burası küçük bir yer üstelik dedikodu kazanı. kayınvalide desen o da üvey zaten... sevgili elticim kıskançlık krizlerinde çok az iyi geçindik ilişkiler kopuk konuşmuyoruz.
Demek istediğim şu ki eşim her zaman yanımda olsa da yeri geliyor sanki bazı şeyleri ben yapmışım gibi ne biliyim ailesine de çok toz kondurtmak istemiyor. bazen oturup laf sayarken ben ağzımı açınca dırdırcı konumuna düşürebiliyor beni. tabi istemeden bunaltmış olabilirim onu ama keşke azcık etrafımdan sıcaklık yakınlık bir sahiblenme görseydim de böyle dırdır etmeme gün doğmasaydı.
bazen ben de kendimi çok kötü hissediyorum eşin seni anlasa da senden yana görünse de yine canı ailesin de atıyor bunu değiştiremezsin kötülükleri de olsa lafları da olsa o yutuyor görmüyor ama sen ne yutabiliyorsun ne de kör olabiliyorsun....
neyse bende öyle içimden geçenleri anlatmak istedim işte... iyi ki ailem maddi manevi herçekilde arkamda ve ben onlardan aldığım güçle dim dik durabiliyorum kimse de benimle yüz göz olamıyor.gerçekten aile faktörü çok önemli kızın arkası kuvvetli oldu mu korkarlar ama bi yanın düşük olsun bak nasıl ezmeye kalkarlar
 
bana göre erkekler de görüyorlar olanların farkındalar ancak çok fazla dillendirmek istemiyorlar.

evliliğimizin ilk yıllarında eşim ben ne söylesem alınganlık olarak adlandırır yada yanlış anlamışsın öğle demek istemediler gibi telkinlerde bulunurdu.

en son oda itiraf etti olanların farkındayım ama ben sana evet desem telkin etmesem sen daha çok hırslanacaksın diye.

tabi bunu itiraf etmesi ciddi olaylar olmasından sonra oldu e artık onunda canına tak etti.
 
bana göre erkekler de görüyorlar olanların farkındalar ancak çok fazla dillendirmek istemiyorlar.

evliliğimizin ilk yıllarında eşim ben ne söylesem alınganlık olarak adlandırır yada yanlış anlamışsın öğle demek istemediler gibi telkinlerde bulunurdu.

en son oda itiraf etti olanların farkındayım ama ben sana evet desem telkin etmesem sen daha çok hırslanacaksın diye.

tabi bunu itiraf etmesi ciddi olaylar olmasından sonra oldu e artık onunda canına tak etti
 
Annesinin öyle demesi düşüncesizce tabiki ama işte erkekler görmek istemiyorlar onlara göre anneleri birer melek. Ne demek annen seni sevmiyor hangi anne evladını sevmez kaç yaşında kadının dediğine bak aslında erkekler biraz eşlerine düşkün olup laf söyletmese bütün bunlar olmayacakda öyle erkekde kaç tane var bilmem.. :S

Evet, ne hıkmetse eslerımıze gore annelerı bırer melek.
Bızlerde seytan! Eger annelerıne bır laf edecek olursak!
Nefret edıyorum esımın annesınden! Nefret
!
 
Canım, yeni evli veya değil, herhangi bir kimseden düzenli olarak para istemek zaten çok berbat bir davranış.. Kendi evlatlarının huzurunu kaçırıyorlar.
Borç diye isterler, geri vermezler..
Ara ara harçlık isterler..
Ama yani aile hatalı değil, eş hatalı gene de..
Vermeyecek, tavrını net koyacak ortaya..
Sen zaten düğünde masraf ettirmediysen ve hele bir de çalışıyorsan, aile de dilenci kültürüne sahipse, kaçarı yok.. Muhakkak isteyeceklerdir.

Evet işte sürekli isteyecekler. Ve ben onlar yüzünden sürekli eşimle tartışmak zorundayım.
Bir de bizi beğenmiyor diyorlar. Sanki beğenilecek bir şey yapıyorlar da...
 
Evet, ne hıkmetse eslerımıze gore annelerı bırer melek.
Bızlerde seytan! Eger annelerıne bır laf edecek olursak!
Nefret edıyorum esımın annesınden! Nefret
!

Sana da Allah sabır versin.
En kötü şey de nefret ettiğin insanla yüzyüze bakmaktır.
 
İşte tam da bahsetmek istediğim konu bu.
Ailesi eşini düşünmüyor.
Onu umursamıyor.
Ama bu adam ellerini başının arasına alıp bir düşünmüyor. Tamam bunlar benim ailem ama hakkımı yediler diyemiyor. Eşimin ailesi kadar olamadılar diyemiyor.
Sen ne dersen de görmüyor, gösteremiyorsun...

aynılarını bende yaşıyorum demek ki bir ben dertli değilmişim bu konuda allahım bizlere sabır eşlerimize de akıl fikir versin içimden eşime senin annen bir şeytan diyesim var :66::66::66:
 
aynılarını bende yaşıyorum demek ki bir ben dertli değilmişim bu konuda allahım bizlere sabır eşlerimize de akıl fikir versin içimden eşime senin annen bir şeytan diyesim var :66::66::66:

Tabi ki bu konuda tek dertli değilsin.
Erkeklerin neredeyse hemen hemen hepsi aynı bu konuda.
Hepsi görmekmek için direniyorlar.
 
Back
X