Eş ile aynı yerde calışmak..

tambirleydiii

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
17 Aralık 2018
354
317
23
Öncelikle merhabalar hanımlar.
Ben sessiz sakin biraz çekingen bir yapıdayım eşim ise daha atılgan.. girdiği her ortamda cok seviliyor iş ortamında da öyle.. ikimiz de öğretmeniz o tecrübeli 2,5 enedir orada calışıyor benimm daha önce tecrübem olmadı hiç doğru dürüst meslek e de pek hakim değilim ve yarın baslıyooooo.. şimdi onla aynı yerde işe başlicam ancak korkularım var ya yapamazsam.. onu da kendimi de rezil etmemek için nasıl davranmalıyım?
 
Yapanların sizden ne farkı var ki korkuyorsunuz?
Hicbirimiz anamızdan tecrubeyle dogmadık.
Ayrica esinizi rezil etme korkusu cok yanlis. Birinin eşi olarak degil kendiniz olarak hareket etmelisiniz. Insanlarla seviyenizi koruyun, isinizi yapın. Baska birseye gerek yok zaten
 
Hayırli olsun. Siz kendiniz olun. Rahat olun. Zamanla ortama ve insanlara alisirsiniz. Isinizi yapin bu yani. Yeni is heyecani olur tabii ama rezil etme korkusu gereksiz. Kimseye bisey ispatlamayacaksiniz ki siz isinizi yapacaksiniz.
 

Konu sahibi, beceremezsem ayni okulda calistigim esimi de rezil eder miyim diye kaygilaniyor.
 
Neden beceremeyeceksin canım, kimse anasının karnında tecrübe kazanmıyor. Gereksiz kaygı yapıp bu kaygıyla işe gitmeye gerek yok. Biraz relax takılın.
 
Ya özel bir okul elit bir ortam.. eşim de kendini orfa geliştirdi ama özgüvenii vardı sanırım benim özgüvenim sorunum da var.. daha önce bir kaç küçük yerde calıştım oralardaki öğrwncilerden bir çok şikayet aldı idare ve beni uyardı bırda da aynı şey olursa diye korkuyorum eşim de korkuyor ama belli etmiyor. Kaynanam zillisi de laf sokup durdu dün yine şikayet alma da bilmem ne de falan filan.. ben anlatmıyordum hiç ama eşim anlatmış galiba öyle işte. Off cok korkuyorum ya
 

Sikayetler neye iliskindi?
 
Sikayetler neye iliskindi?
Konuları benden anlamamalarıyla alakalıydı.
Ben aslında öğretmenlik yapmak istemiyorum zaten insanlarla iletişimim zayıf farkındayım ama suan paraya ihtiyacımız var ve benim bu işe girmemle maddi durumumuz baya düzelmiş oluyor ..
 
Şikayet ederler, etmeliler de zaten. İnsanlar para veriyorlar okula sırf çocukları daha iyi eğitim alabilsin diye. Sizin paraya ihtiyacınız var diye bu işi yapmaya kalkmanız büyük cahillik. Eşinize gelene kadar o çocukları düşünün derim ben. Eğitmenlik herkesin yapabileceği bişey değil anlatma kabiliyetiniz vardır veya yoktur değişeceğine inanmıyorum bunun. Üç kuruş para kazanacaksınız diye çocukların hakkına girmeyin
 
Hayatında öğretmenlerden çok çekmiş başarılı bir öğrenci olarak şunu söylemek istiyorum hocam, önceki şikayetleri değerlendirin. Güler yüzlü bir tavır takının ama sertte olun gelince. En sevilen hocalar genelde sert disiplinli hocalar olur sanilanin aksine. Bir de ne ogretmenisiniz hocam?
 
Bence öğretmenliği sevmeyişiniz ve paraya ihtiyacınız olmasa yapmak istemeyişiniz,
eşinizle aynı kurumda çalışmanızdan ve onu mahcup etme ihtimalinizden daha önemli bir sorun.
Sevilmeden,zoraki yapılan hiç bir işte başarılı olmak mümkün değil.
Kaldı ki öğretmenlik,hemşirelik,askerlik gibi meslekler,istemeden kesinlikle yapılamayacak hatta yapılmaması gereken meslekler.
Not:Uzun yıllar okul öncesi öğretmenliği yaptım.
 
Aslında branşımı seviyorum ama insamlara anlatma kabiliyetim olmadığını düşündüüğüm iiçin zaten yapmak istemiyorum.. dediğiniz gibi insanlara bişey anlatmak kabiliyet meselesi. Ama merak etmeyin para için elalemin çocuklarını harcayacak kadar da bencil değilim..
 
Branşınızı seviyorsanız,bildiklerinizi anlatma ve öğretme becerilerinizi geliştirmek için çaba sarfetmelisiniz.
Özgüvenim düşük,insan ilişkilerim zayıf,anlatma kabiliyetim yok demekle bir yere varamazsınız.
Paraya ihtiyacınız olduğu için öğretmenlik yapmak durumunda olsanız bile en azından yaptığınız işin hakkını vermeye çalışın.
Odak noktanız ve motivasyon kaynağınız,eşinizi mahcup etmemek ve eş ailesinin diline düşmemek olmasın.
Çocuklar ve onların eğitimine,gelişimine hakkıyla katkı sağlamak olmalı odak noktanız.
Kısacası sevgili meslektaşım bakış açınızı değiştirip kendinizi güncelleyin ve geliştirin.
Doğan Cüceloğlu'nun;
'Öğretmenim Bir Bakar Mısın?'
'İletişim Donanımları',
'İçimizdeki Çocuk' ve
'Savaşçı' kitaplarını okudunuz mu?
Okumadıysanız tavsiye ederim.
 
Canım özel sektörde öğrenciye gözünün üstünde kaşın var desen şikayet alırsın zaten.Bana fiil nedir diye soran çocuk beni idareye şikayet ediyor hoca anlatamıyor diye.Ee ben 20 yaşındaki adamın fiilin ne olduğunu bilip fiilde kipleri anlatırsam hatalı olurum tabii.Tüüü bana.Sen özgüvenini kaybetmemeye çalış emin ol hepimizin başına geliyor böyle şeyler.Her akşam ders çalışarak git okula sorabilecekleri her şeyi sen önceden tespit et.Branşın ne?
 
Kayınvalidenizin sizi işinizle ilgili yargılamaya hakkı yok.Eşinizin anlatması doğru olmamış.

Bir şeyi bilmek başka öğretebilmek başka şeyler.Anlatacağınız konuları evde hazırlık yapın , basit bir plandan bahsetmiyorum adım adım tasarlayın anlatacaklarınızı.Her dersten önce yapmalısınız bunu.Ben mesela dersimde anlatacağım konuyu planlarken yapacağım espriyi bile planlardım önceden mesleğin ilk başlarında.Derste yapılan ufak espriler çok işe yarar mesela.

Branşınız ne bilmiyorum bol bol örnek vermeye çalışın.Bir de çocukları tavlayın yani yapmacık bir tavırla değil de içinizden gelerek yapmalısınız bunu.Çocuklar sevdikleri öğretmeni şikayet etmezler ve ne öğretirse almak isterler , o öğretmenin dersine de motive olarak gelirler ve çok sorun yaşamazlar o derste.Yani sevgili ve ilgili olun.Çocukların gözlerine bakın , sınıfa kendinize güvenerek girin.Bu gibi şeyler işte.Yaptıkça da tecrübe edinirsiniz zaten.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…