Eşim mutsuz

Uçakta kimse maskesini indiremez yasak. Yeni varyant havada asılı kalabiliyor diyorlar. Tuvalete sizden 5 dk önce giren birinin hapşırmadığını nerden bileceksiniz?
Bilemem tabi. Maskemi çıkarmam zaten. Varyantın bulaşıcılığı fazla ama öldürücülüğü azalmış deniyor bilmiyorum.
 
corona başlığından biliyorum sizi. genel olarak çok evhamlı bir yapınız var. eşinizi gerçekten sevdiğiniz için ve koah gibi ciddi bir sorunu olduğu için endişelenmenizi çok iyi anlıyorum fakat corona başlığında da zaman zaman size yazmışımdır, çok abarttığınız şeyler var.
ben sorunun sizi çekici bulmaması değil de kendisini çok baskı altında hissetmesi olduğunu düşündüm. ustalar geldiğinde maskesini çıkardığı için o maskenin fotosunu çekip burada epey evhamlı bir post atmıştınız mesela.
belki biraz ayrı zaman geçirmek daha iyi hissettirir.

bir de şehir seven bir insan için köy yaşamı gerçekten çok zorlayıcı. bazen erkek arkadaşımla öyle bir yere gidip yerleşsek mi diyoruz ama bu düşünce beni geriyor mesela. çünkü çok zorluğu olsa da şehir aurasını seviyorum.
belki eşiniz sizin için fedekarlık yaptı, alışırım sandı ama istediği gibi uyumlanamadı. belki de onun yaşamayı tercih ettiği bir yere yerleşmeyi düşünebilirsiniz.
 
Kusura bakmayin ama abarti geldi durumunuz.
Benim annem knaser hastasi kemoterapi aliyor.
Ve kan aliyor her hafta basinda ya ben ya da ablam bekliyoru
Yeri geliyor hastanede 1 hafta yattigi oluyor.. keza ben hamileyim ve saglik ocagi hastane yine kontrollerim var.
Ablam hastanede calisiyor..
Yine ben 24. Haftama kadar gayet aktif bir sekilde calistim. Goreve baslattigim 3 kiside covid pozitif cikti..
Babam esnaf hergun dukkanini acar 65 yasinda..
Allaha cok sukur ki hicbirimize bulasmadi cok sukur maske mesafe temizlik...
Sonucta kac yil surecegi belli degil 10 yildan bahsediliyor..
Omur geciyor..
Arkadaslarinizla da gayet mesafeli bir sekilde vakit gecirebilirsiniz aranizda mesafe birakarak.
Annenize çok geçmiş olsun. Ben anneniz için çok endişelenirdim kapmasın diye. Tabi ki hastaneye ve çalışmaya mecburen gidiliyor. Üç kural var: Maske, mesafe ve hijyen. Kural bunlar, maskesiz gezmek de yasak cezası var. İşte bu üç kurala insanlar uysa bu durumda olmayacaktık ülkece.
 
Birlikte de sosyalleştik geçmişte, ayrı ayrı da sosyalleştik; bir sorunumuz yoktu. Biz 7/24 aynı eve tıkılınca ben yemek konusunda ona uydum, evde ya da bahçede ya da araba ile yapmak istedikleri konusunda ona uydum. O bana hiç uyup da yürüyüşe gelmedi, istediğim filmi benimle birlikte izlemedi, pişirdiğim yemekleri yemedi. Ayrıca evde kereviz, enginar, lahana, et, balık ya da tavuk pişmesine asla izin vermiyor. Ben bir senedir bunları hiç yemedim. Ben erken uyanırım,saat 7 gibi, o ise geç kalkar kahvaltıya hep onun kalktığı saatte 12de oturduk, bazen daha geç. Akşamları geç saatte yemek yemeyi istemem ama o öyle istediği için akşam yemeğini dokuzdan önce yemedik. O bakımdan ona uydum dedim. Sosyalleşme konusunda ise pandemi yüzünden kısıtlandı evet. Pandeminin başında şehirde olmaktansa burada olmak ona da daha güvenli geldi. Ama artık O bıktı. Evet burada sonuçta benim benciliğim söz konusu çünkü ben bıkmadım. Ben mutluyum ama o mutsuz, konum da bununla ilgili zaten...
Ben esas soruya değil de yan bir bilgiye takıldım sanırım ama şu mesajınız beni gerçekten üzdü. Size de ait olan bir mutfakta neden canınızın çektiği yemeği pişirmeyesiniz? Hani spesifik bir yiyeceğin kokusundan tiksinip (mesela benim için lahana 😅) pişirmemenizi rica etse anlarım ama sizde bütün bir besin grubu red yemiş, zorunlu vejeteryanlık gibi. Neyse, bu konuda eşiniz size “izin verecek” konumda bulunmamalı diye düşünüyorum özetle.

Ana soruna dönecek olursak, burada bile eşim hakkında fazlaca endişelenmem beni yıpratıyor mu değil, eşimi boğuyor mu hususu öne çıkıyor. Keşke biraz daha ne istediğinizi, size neyin iyi geleceğini odağınıza alsanız. Eşiniz mutsuzsa bunun üzerine kendisi kafa yormalı, sizden bir beklentisi/talebi varsa gelip söylemeli ve ancak o durumda müdahil olmalısınız diye düşünüyorum. Kendi kıymetinizi bilin, biraz da o ekstra sorumluluk alsın bence. 🌸🌸
 
Ben esas soruya değil de yan bir bilgiye takıldım sanırım ama şu mesajınız beni gerçekten üzdü. Size de ait olan bir mutfakta neden canınızın çektiği yemeği pişirmeyesiniz? Hani spesifik bir yiyeceğin kokusundan tiksinip (mesela benim için lahana 😅) pişirmemenizi rica etse anlarım ama sizde bütün bir besin grubu red yemiş, zorunlu vejeteryanlık gibi. Neyse, bu konuda eşiniz size “izin verecek” konumda bulunmamalı diye düşünüyorum özetle.

Ana soruna dönecek olursak, burada bile eşim hakkında fazlaca endişelenmem beni yıpratıyor mu değil, eşimi boğuyor mu hususu öne çıkıyor. Keşke biraz daha ne istediğinizi, size neyin iyi geleceğini odağınıza alsanız. Eşiniz mutsuzsa bunun üzerine kendisi kafa yormalı, sizden bir beklentisi/talebi varsa gelip söylemeli ve ancak o durumda müdahil olmalısınız diye düşünüyorum. Kendi kıymetinizi bilin, biraz da o ekstra sorumluluk alsın bence. 🌸🌸
Çok teşekkür ederim, düşünceli yanıtınız için.
Siz lahanadan tiksiniyorsunuz ya eşim de maalesef et, kereviz ve lahana kokusundan ve balık, et ve tavuk (özellikle tavuk) çok tiksiniyor. İlk tanıştığımızdan beri böyle. Ben de önceleri ilk tanıştığımızda sizin gibi düşündüm ama sonra anladım ki vallahi kapris değil. Adam kötü oluyor, midesi bulanıyor, günlerce bir şey yiyemiyor sonra. Ben pandemi öncesi o evde yokken ya da yalnızken yiyordum. Şimdi birkaç ay önce bir piknik tüpü aldım eve hani bahçede pişiririm belki kendime diye ama henüz yapmadım.
Ana sorunda aslında önemli bir noktaya değindiniz. Benim yapımda bir hata var. Geçmişte de böyleydim hani hep "Kendinden önce başkalarını düşün" söyleviyle büyütüldük. Geçmiş ilişkilerime bakıyorum (hani arkadaş olsun her türlü ilişkimde) hepsi bir parça sorunlu ama ne zaman ki, kendi anlayışıma göre "bencilce" davrandıysam, ya da biraz "egoist" oldumsa baktım ki daha çok seviliyorum daha çok değer veriliyorum, insanlar benim yaptıklarımı daha çok takdir ediyor, ironik olarak.
Eşimle ilişkimde de özellikle bu son senedeki koruyucu tavrım ve "kendimden taviz verici" tutumum şimdiye kadar pek de iyi sonuçlar vermedi. Daha da kötü olacak değil ya dediğiniz gibi biraz da kendime odaklanmayı denemeliyim.
 
Gerçekten şuan eşinize yaşadığınız hayat çok sıkıcı ben okurken bunaldım bunu yapmak istemeyen adama bu hayatı dayatmışsınız resmen madem mutlu olmadığının farkındasınız orta yolu bulun bencillik yaptığınız bence. Ayrıca onun yediği yemekler demişsiniz zorunda değilsiniz kendinize istediğiniz yemeğide yapabilirsiniz. Eşinize bir evlilik hayatı değilde hapishanede yaşam sunmuşsunuz gibi geldi bana.
 
Ayrıca insanlar çok dikkatsiz onlarla görüşmek istemiyorum demişsiniz 1senede 3 kere tatile gittim bi kaç kere şehir dışına arkadaşlarımı görmeye çıktım cafeler açık olduğu sürecede arkadaşlarımızla çıkıp sosyalleştik. Üstüne üstün eşim sağlıkçı covidli hastalarla ilgilendi sürekli. Ve daha hiç covid olmadık. Yani bu kadar takıntılı olmayın. Kişi kendini koruduğu sürece hiç birşey oluyor. Adamı hapis etmeyin yazık.
 
Sorun bakalım anne babasını görmeye gitmek ister miymiş? Sizinle değil, tek başına ve uçakla.
Hah şimdi söz verdiğim gibi, sordum ona, aynen sizin yazdığınız gibi. Uçak istemiyor, kesinlikle araba diyor. Benimle veya yalnız elbette ki annesini babasını görmek istiyor. "Eğer ölürlerse üzülürüm ama ben onları bir iki ay önce görmüş olsam o kadar üzülmem ama çok uzun bir süre görmediysem, bir yıl gibi daha çok üzülürüm" dedi. "O zaman sen ayarla, ne zaman gitmek istiyorsan" dedim çünkü aşıyı bekleyecek olursan bir sene daha görmeyebilirsin, bize ne zaman aşı sırası gelecek, gelecek mi o da belli değil. "Şu an gidip onları da riske atmanın bir anlamı yok, risk ne zaman azalırsa o zaman" dedi.
Buraya yazdığım için de biraz sitem etti. "Ben özgür iradesi olan biri değil miyim? ben özgür irademle burada senin yanında kalıyorum. Senin muhatabın benim, neden benimle konuşmuyorsun da forumda yazıp başkalarına soruyorsun" dedi. Ama tabi anlamadığı bir şey var; ben burada aldığım yanıtları (ki anca %10 kadarını) ona aktarmasam bu kadar ciddiye almayacaktı bu konuşmamızı, geçiştirilecekti yine bu mevzu. Ben de ona ailesinin bulunduğu şehirden nefret ettiğimi ve 2 hafta sonra sıkılmaya başladığımı, 2 ay kaldığımızda çok bunaldığımı, yanlış anlaşılmaktan çekindiğim için dönmek istediğimi söyleyemediğimi itiraf ettim.
Kendi bir şikayeti olduğu zaman da şikayet ediyor aslında çekinmeden. Sorunlar bir değil ki, var sorunlarımız. Ama her zaman söylediği bir şey var o da "daha rahat ol, keyfine bak"
 
Gerçekten şuan eşinize yaşadığınız hayat çok sıkıcı ben okurken bunaldım bunu yapmak istemeyen adama bu hayatı dayatmışsınız resmen madem mutlu olmadığının farkındasınız orta yolu bulun bencillik yaptığınız bence. Ayrıca onun yediği yemekler demişsiniz zorunda değilsiniz kendinize istediğiniz yemeğide yapabilirsiniz. Eşinize bir evlilik hayatı değilde hapishanede yaşam sunmuşsunuz gibi geldi bana.

Ayrıca insanlar çok dikkatsiz onlarla görüşmek istemiyorum demişsiniz 1senede 3 kere tatile gittim bi kaç kere şehir dışına arkadaşlarımı görmeye çıktım cafeler açık olduğu sürecede arkadaşlarımızla çıkıp sosyalleştik. Üstüne üstün eşim sağlıkçı covidli hastalarla ilgilendi sürekli. Ve daha hiç covid olmadık. Yani bu kadar takıntılı olmayın. Kişi kendini koruduğu sürece hiç birşey oluyor. Adamı hapis etmeyin yazık.
Eşim haklı galiba :)
 
Annenize çok geçmiş olsun. Ben anneniz için çok endişelenirdim kapmasın diye. Tabi ki hastaneye ve çalışmaya mecburen gidiliyor. Üç kural var: Maske, mesafe ve hijyen. Kural bunlar, maskesiz gezmek de yasak cezası var. İşte bu üç kurala insanlar uysa bu durumda olmayacaktık ülkece.
Tabii ki endiselendigimiz zamanlar oldu ama kalbimizi hep temiz tuttuk..
Mecbur gidicek hastaneye kemo aliyor ayrica kani 3 e dusuyor mecburen kan alacak evde kalsa asıl ölür...
Benim annem kan hastasi bilmiyorum bilginiz var mi bu konuda?
Ayrica farkli kanser cesitleri var evde kalsa simdiye coktan annemi kaybetmistik.
Sadece bulundugumuz sehir degil baska sehirlere bile gidiyor saniirim dikkat etmesek biz coktan kapardik..
Yani soyleyecegim hayat sizin gibi gecmez ama tabii hayat sizin tercih sizin...
 
Annenize çok geçmiş olsun. Ben anneniz için çok endişelenirdim kapmasın diye. Tabi ki hastaneye ve çalışmaya mecburen gidiliyor. Üç kural var: Maske, mesafe ve hijyen. Kural bunlar, maskesiz gezmek de yasak cezası var. İşte bu üç kurala insanlar uysa bu durumda olmayacaktık ülkece.
Bu hastalik kolay gidecek bir hastalik degil yillarca bizimle cikin bence kabugunuzdan.
 
Tamam dogal hayattir,temiz havadir,iyi gidadir guzel ama
İnsan geberir 7/24 koyde. Acik havada arkadaslarla sosyallesilebilir,doga tatiline cikilabilir, ailelere gidilebilir. Sokaga adim atinca bulasmiyor virus,boyle kendinizi hapse atarak da ölürsünüz,viruse ne hacet?
Biz de köyde yaşıyoruz ama 7/24 burda olduğumuz için hiç gebermedik.hatta şehirden buraya gelen doğasına hayran kalır ne şanslısınız der.özellikle pandemide şehirdekiler evde tıkılıp kaldık çok bunaldık diye dert yanarken bizim doğayla iç içe toprakla uğraşacak zamanımız oldu.köyde yaşadığı için gebereni hiç duymadım.
 
Biz de köyde yaşıyoruz ama 7/24 burda olduğumuz için hiç gebermedik.hatta şehirden buraya gelen doğasına hayran kalır ne şanslısınız der.özellikle pandemide şehirdekiler evde tıkılıp kaldık çok bunaldık diye dert yanarken bizim doğayla iç içe toprakla uğraşacak zamanımız oldu.köyde yaşadığı için gebereni hiç duymadım.
Sehre alisik ,sehirde dogmus buyumus, tum hayatini sehirde gecirmis sosyal insan koyde yapamaz. Yazlik niyetine git gel yaparlar. Benim de esimin ailesi koyde yasiyor ama insanlar orada dogmus buyumus,tarla isi yapiyor,hayvancilik yapiyorlar. Ben de cok severim ciftlik hayatini ama 7/24 orada yasayamam.
 
Biz de köyde yaşıyoruz ama 7/24 burda olduğumuz için hiç gebermedik.hatta şehirden buraya gelen doğasına hayran kalır ne şanslısınız der.özellikle pandemide şehirdekiler evde tıkılıp kaldık çok bunaldık diye dert yanarken bizim doğayla iç içe toprakla uğraşacak zamanımız oldu.köyde yaşadığı için gebereni hiç duymadım.
Kisisel tercih ama bu. Dogayi, dogal hayati severim ama daima ben de köyde yasayamam ve esim mecbur tutsa cok mutsuz olurum. Sehirden gelenler benim yasadigim yere de hayran olup cok şanslısın diyor ama ben birbucuk-iki ayda bir İstanbul'a kaçıyorum. Kisitli zamanda gelip kalmakla bir yerde yaşamak cok farkli ve evet kisi sehir insanıysa koyde sıkıntıdan geberir, tipki köy insanini bilmemkac milyonluk sehire atsaniz geberecegi gibi.
 
Biz de köyde yaşıyoruz ama 7/24 burda olduğumuz için hiç gebermedik.hatta şehirden buraya gelen doğasına hayran kalır ne şanslısınız der.özellikle pandemide şehirdekiler evde tıkılıp kaldık çok bunaldık diye dert yanarken bizim doğayla iç içe toprakla uğraşacak zamanımız oldu.köyde yaşadığı için gebereni hiç duymadım.
Siz öyle bir hayatı tercih etmişsiniz, öyle mutlusunuz ama herkes bundan mutlu olacak diye bir şey yok. Sizi şehirde bir apartman dairesine kapatsalar siz de mutsuzluktan geberirsiniz. Bir başkası da köye kapanınca mutsuz oluyor demek ki.

Depremden sonra kasım ayında 15 gün yazlıkta kaldık. Eşim de ben de bunalımlardan bunalım beğendik o 15 günde. Ki köy değil sahil kenarı tatil beldesi bu. Köyde kalsak bir sene bileklerimizi falan keserdik heralde 😂
 
İlişkiler belli bir dönem sonra kısır döngüye girer. Bu herkes için böyledir. Hergün gözleriniz aynı sey ıcın parlamak zorunda degıl ama ortak paydada bulusmak zorundasınız, en azından aynı yerde keyıfle ıkamet edebılmek ıcın. Gül, cok üzüldüm ama bılıyor musun, sen balayından cıkmadan yasıyoruz 6 yıldır deyınce, cok sevınmıstım senın adına. Ben tekrar aynu heyecanı bır kenarından yakalayacagınıza emınım. Sen koy de koy dıye dıretme ve lutfen su pandemı korkunu yenmek ıcın caba goster.
Ayrıca sunu da not düşeyim, yahu bu adam devamlı kullanılan kıler dolabına sırf merakından, ekşın olsun diye şişme kadın satın alıp sokmus adam ahdkshsjs, yapma bunu ılıskınıze zarar verıyorsun, adam atraksiyonu, heyecanı uclarda sevıyor bıraz ayak uydurmaya calıs, cık su doga yuruyusu, koyum, bahcem, pandemısız hayatım kafasından, balayına gerı donun :dondurma: :KK36:
 
Son düzenleme:
Bana biraz bencilmişsin gibi geldi.
Yazılanlar da hep ben var, hiç eşinin istekleri yok.
Ee zaten eve kapanmışsınız adam elbette mutsuz olur.
Aslında bu pandemiyle birlikte daha da yüzeye çıkmış gibi geldi bana.
Ayrıca her şeyi birlikte yapmak zorunda değilsiniz.

Çiftler gayet de ayrı ayrı takılarak aktivitelerini yapabilirler.
 
araları okumadım ama ne yalan söyleyeyim benim gözümdeki gül 50 yaş üstü, eşi ile 25 yıllık evliliği devirmiş, yazlıkta takılabilen hobi babında online çalışan birisi idi

kaç yaşındasınız siz ve eşiniz

eşiniz sadece köyde olmaktan vs değil attığı her adımın yasak olmasından bunaldı

hem de çok bunaldı

vücudu alarm veriyor

tansiyon konusunda ben yaşı da olduğunu düşündüğüm için çok umursamamıştım zira Koah var tansiyon var 60 yaş civarı klasik hastalıklar diye algıladım

anladığım kadarı ile gençsiniz ve bir nevi inzivaya çevirmişsiniz hayatı

gelin şehirdeki evinize orada kapayın kendinizi bir süre

mesela bu diş tedavisi sürecinde neden gidip geldiniz ben anlam verememiştim

şehirdeki eviniz artık yok mu anlayamadım

bir de hani ev satıp arsa alacaktınız ya eşiniz bunları mı dert ediyor, o istemediği şeyleri yaptığı için mutsuz olabilir mi

konu sadece mutsuzluk değil aslında o tansiyon da bu sebeplerle oynuyor
 
X