• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Esimden baska hic erkek tanimadim, daha iyisi var miydi?

Aman iste benimki muhendis, hem de akademisyen. Doktora yapiyor, surekli makale yaziyor. Maasi da gayet iyi. Egitimi de iyi. Ben de doktora yapiyorum ustelik. Elimden de her is gelir, mesela araba da kullanirim, evisi, yemek de yaparim, teknolojiden de anlarim, ama hicbirini begenmez. Araba kullanmamdan tut, teknoloji kullanimima, anneligime kadar herseyimi asagilar. Dikkatinizi cekerim saka takilmaz, begenmez degil resmen asagilar durur.
Benim esim de hemen hemen boyle. Asagilamasa da elestirir durur.

Ben biktim artik. Sartlar olgunlastiginda bosanacagim. Omrumu bu sekilde gecirmek istemem

Daha iyisi var mi? Varsin olmasin. Kendim ve cocuklarla bir hayat kurarim. Erkek olmasi sart degil.
 
benim anladığım sorun şu ki ikinizde birbirinize uymayı denemiyorsunuz bence bunu deneyin ? zevkleriniz uymuyorsa ona hediye alırken ayy bu tam kocamın zevkinden diyip alın. bu karşınızdakine saygı ve ona uymaktır. benim gözümde. siz böyle davrandıkça eşinizde aynı şekilde davranmaya başlar ki 5 yıl soğumak için çok kısa bir süre. boşanmayı veya evliliği düzeltmeyi düşünmüyorsanız solar gidersiniz :)
 
Malesef oyle. Cok buyuk seyler de istemiyorum aslinda. Mesela o aldigim gomlegi "aaa ne guzel bir gomlek, tesekkur ederim" deyip, sevincle giyse. Bu haftasonu sanat muzesine gidelim mi dedigim de evet dese, sikilmadan bikmadan gezse benimle, o da sanat sevse. Sen seviyorsun diye cheesecake aldim deyip eve gelse. Ya da ne bileyim bir siir okusa yazsa, o okumasin yazmasin tamam ben okuyayim ona, yuzunde bir tebessumle dinlesin beni. Saclarimi oksasa birkac dakika. Bugun ne guzelsin dese birgun. Beraber benim sevdigim filmleri de izlesek hep science fiction ya da dovus fimleri izlemese yani ne var. Hayalller hayaller...

ilk aklıma bu hikaye geldi

Kadın, erkeğinin yansımasıdır.

Brad Pitt'in hasta karısına mektubu:
Karım hasta. Kişisel yaşamı, işi, kendi hataları ve çocukların sorunlarından dolayı sürekli gergindi. Karım 14 kilo verip, 40 kiloya kadar düştü. Çok sıskaydı ve sürekli ağlıyordu. Karım mutlu bir kadın değildi. Devamlı başı ağrıyordu, kalp ağrısı vardı ve kaburga arkasında sinirleri sıkışıyordu. Sağlıklı bir uyku düzeni yoktu, sadece sabahları ve çok yorgun olduğu zamanlarda hemen uykuya dalıyordu. Bizim ilişkimiz bitmek üzereydi, ayrılma eşiğine gelmiştik. Karım kendi güzelliğini bırakmıştı, gözlerinin altına torbalar vardı, yüzüyle alay ediyordu ve kendine bakmayı bıraktı. Kendisine gelen tüm filmleri ve rolleri reddetti. Artık ben de umudumu kaybetmiştim, yakında boşanacağımızı düşündüm…
Ama sonra bir şeyler yapma kararı aldım, sonuçta dünyanın en güzel kadınıyla evliydim. Dünyanın erkek ve kadınların yarısından çoğunun idolüydü ve sonra onun yanında uykuya dalmaya, ona sarılmaya başladım. Çiçeklerle beraber duş almaya, onu öpmeye, övgüler söylemeye başladım. Onu her dakika memnun görüyordum ve çok şaşırdım, ona hediyeler alıyordum. Sadece onun için yaşamaya başladım. Onun hakkında basınla sadece ben konuştum. Bütün olayları onun yönetimi altına aldım, onun ve ortak arkadaşlarımızın yanında onu övdüm, inanmayacaksınız ama yüzünde çiçekler açtı, daha iyi hissetti. Kilo almaya başladı, sinirlenmiyordu ve beni hiç olmadığı kadar çok seviyordu hem de beni bu kadar sevebileceğine dair hiçbir ipucu yokken.
Ve sonra bir şey fark ettim: Kadın, erkeğinin yansımasıdır. Eğer erkek kadını deliler gibi seviyorsa, kadın gelecektir..

***

Angelina'nın yüksek kanser riskiyle iki göğsünü de aldırdığını biliyorsunuz, bu mektubu internette okudum ne kadar doğru ne kadar yanlış bilmiyorum ama çiftin evliliğine, bağlılığına hayranlığımdan yayınlamak istedim..
'Kadın, erkeğinin yansımasıdır' cümlesine bayıldım en çok.. tamam evli değilim ama etrafımda evli bir sürü insan var.. ve bir ablamdan eşi için şöyle bir cümle duymuştum 'Eşim eve girdiğinde sanki eşyaların bile yüzü gülüyor, evin havası değişiyor , ben değişiyorum..' ..
ay ne güzel söyledi diye düşünmüştüm o zaman.. kadınların evliliği gerçekten erkeğinin yansımasında şekilleniyor.. erkek ne kadar sevgi dolu, mutlu ediciyse aynısını karısında görüyorsunuz, yok ama erkek ne kadar evden kaçıyorsa, stres doluysa sıkıldıysa bazı şeylerden kadının da tadı tuzu kaçıyor.. çocuğu varsa onlara adıyor kendini, çocuğu yoksa depresyona giriyor.. Allah bütün hastalara acil şifalar versin tabi.. hastalık büyük imtihan dünyada.. senin başına gelmese bile sevdiklerine geliyor ve senin de bütün dünyan değişiyor.. o yüzden hepinize sağlıklı mutlu günler diliyorum :) ne zaman hangimizin başına kötü hastalık gelir bilinmez.. günleri güzel değerlendirmek gerek :KK66:

bazı şeyleri isterken ilk önce siz yapın
 
bence otur konuş beni aşağılıyorsun ve bu sana olan sevgimi azaltıyor soğutuyor de . daha iyisi her zaman vardır sendende iyisi vardır unutma .
 
Yani kusura bakmayın da eften puften sebepleriniz var, adam size dünyayı sırf sizin isteginizle gezdiriyor işte... sırf sizin isteğinizle sanat sevmedigi halde sizle geliyor demek ki sizin için çabalıyor. Ya hiç gelmese tamamen yalnız bırakSa o daha mı iyi... zevkler ve renkler farklı olabilir. Önemli olan saygidir. Ufak ayrıntılara takılırsaniz bu ufaklar kocaman olur ve sonunda malum depresif sorunlar.
 
Benim esim de hemen hemen boyle. Asagilamasa da elestirir durur.

Ben biktim artik. Sartlar olgunlastiginda bosanacagim. Omrumu bu sekilde gecirmek istemem

Daha iyisi var mi? Varsin olmasin. Kendim ve cocuklarla bir hayat kurarim. Erkek olmasi sart degil.

Aynen oyle. Su an gercekten elim mahkum cunku azicik maasimla ABD gibi bir yerde tek basima hem cocuguma bakip, hem de okuyamam. Zaten gecinemeyiz de o maasla. Su an esimin hem maasina (cocugum icin tabi) hem de eve (alisveris, fatura, dokuman isleri) ve cocuga olan bakimina, ilgisine ihtiyacim var. Doktora bitince kizim da buyur, ben de iyi bir is bulurum ve bosaniriz diye dusunuyorum. Ama su an idare ediyorum.
 
Yani kusura bakmayın da eften puften sebepleriniz var, adam size dünyayı sırf sizin isteginizle gezdiriyor işte... sırf sizin isteğinizle sanat sevmedigi halde sizle geliyor demek ki sizin için çabalıyor. Ya hiç gelmese tamamen yalnız bırakSa o daha mı iyi... zevkler ve renkler farklı olabilir. Önemli olan saygidir. Ufak ayrıntılara takılırsaniz bu ufaklar kocaman olur ve sonunda malum depresif sorunlar.
4 yil boyunca deli gibi agladim, yalvardim, yakardim, uzuldum, kirildim da kili bile kipirdamadi. 4 yil sonra ikna oldu gezmek icin. O da oyle her yere degil ha. Uzak yerlere gitmek icin ikna oldu, yani ucakla gidip, gezecegimiz, kalacagimiz yerlere. Onun haricinde tum yaz geceleri kizim uyurken ders calistim, gunduzleri kizimi da alip parklara, muzelere, avm lere, eglence mekanlarina gittim. Aksam eve gelince de yemek, bulasik, evisi ugrastim. Cunku onu evden cikarmak deveye hendek atlatmaktan zor. Yoruldum yalvarmaktan.
 
Hani konuşamıyorum demişsin ya,isteklerini duygusal bir dille yazıya dök.Email olur mektup olur kim bilir adam seni halinden memnun sanıyordur.
 
4 yil boyunca deli gibi agladim, yalvardim, yakardim, uzuldum, kirildim da kili bile kipirdamadi. 4 yil sonra ikna oldu gezmek icin. O da oyle her yere degil ha. Uzak yerlere gitmek icin ikna oldu, yani ucakla gidip, gezecegimiz, kalacagimiz yerlere. Onun haricinde tum yaz geceleri kizim uyurken ders calistim, gunduzleri kizimi da alip parklara, muzelere, avm lere, eglence mekanlarina gittim. Aksam eve gelince de yemek, bulasik, evisi ugrastim. Cunku onu evden cikarmak deveye hendek atlatmaktan zor. Yoruldum yalvarmaktan.
Senzaten evli bekarsın bukadar üzülecegine geregini yap böyle evlilik sürmez yıpranan siz olursunuz .Neden ayrılmadınız şimdiye kadar? ben ona şaşırdım.
 
Hani konuşamıyorum demişsin ya,isteklerini duygusal bir dille yazıya dök.Email olur mektup olur kim bilir adam seni halinden memnun sanıyordur.
Zaten tum soyleceklerimi e mail ile yaziyorum ona. Cunku konusamiyoruz ders konulari disinda
 
ABD gibi bir ulkede, akademisyenlik. Kariyeri olan,belli ki basarili bir kadinsiniz. Evliliginizden memnun degilseniz, koparip atmamak icin hicbir nedeniniz yok. Ayrilin ve kendi hayatiniza, yolunuza bakin. Gezin, insanlarla tanisin,flort edin, aski bulun:)
 
ABD gibi bir ulkede, akademisyenlik. Kariyeri olan,belli ki basarili bir kadinsiniz. Evliliginizden memnun degilseniz, koparip atmamak icin hicbir nedeniniz yok. Ayrilin ve kendi hayatiniza, yolunuza bakin. Gezin, insanlarla tanisin,flort edin, aski bulun:)
Henuz kariyerim yok. Olacak insallah doktora bitince de yolun basindayim. Ayrica maasim cok az, hayat sartlari da cok pahali. Tek basima, studyo bir dairede ancak gecinirim bu maasla. Kizim da var. Daha once de dedigim gibi esimin parasina ve de ilgisine kizim icin muhtacim su anda.
 
Ruh uyumsuzlugu varken evliligin surse de mutsuz olursun. Her evlilik insani mutlu etmeli mi . Tartisilir cunku kisiye gore degisir.
 
Ya verir zaten o nafaka kizimiz icin, biliyor cunku kizimla gecinemeyiz. Ama sadece o degil ki kizima bakiyor ayni zamanda. O olmadan cocuga tek basima bakamam bu derslerle.
Anliyorum. o zaman ekonomik olarak rahatlayana kadar surdurun evliliginizi, bir yandan kendinizi de psikolojik olarak hazirlarsiniz. Gercekten bir noktada ipleri koparmaniz gerekiyor, bir tane hayat var cunku. Elinizden akip gitmesin, izin vermeyin. Kendinizi emin hissettiginizde ayirin yolunuzu.
 
Yani bakiyorum cevremdeki evliliklere, esiyle, cocuguyla ilgilenmeyen ya da ne bileyim agresif olan ya da idealist olmayan, karisinin kariyerine kendi kariyeri gibi destek olmayan kisileri gordukce aman benim esim iyi yine, hic olmazsa cocuga bakiyor, derslerime destek oluyor, evisinde alisveriste yeri geldiginde destek oluyor vs diye dusunuyorum.
Ama iste benzerlik yok. Bir davranisi yok ki soyle icimden gelerek gulumseyeyim, mutlu olayim. Bazen yaninda kendimi cok yalniz hissediyorum. Bazen kendimi bekar kizlar gibi hissediyorum, sanki birgun evlenecegim biri karsima cikacak da mutlu olacagiz gibi hayaller kuruyorum. Biliyorum hayatta nice ne dertler var ama keske evlendigim kisi kafa dengim, icimden geldigi gibi sevdigim, kizsam bile icten ice sevdigim, ne olursa olsun yaninda mutlu oldugum, huzur buldugum, yuzumun guldugu biri olsaydi.

sizinki eş değil
sizinki bir tür koç, danışman, ev arkadaşı
çocuğunuzu kardeşinizle, annenizle, ne biliyim iyi bir akademisyen arkadaşınızla filan büyütüyor gibisiniz
eş dediğin kişiyle olan iletişim yok sizde.

ben akademik kariyeri braktım, hayatım boyunca yapmak istediğim iş bu değil dedim. bambaşka bir iş yapıyorum. çok çok da mutluyum.

o heyacanı duymadığım, içimi kıpırdatmayan, tutkuyla, şehvetle sevişemeyeceğim, yanında huzurlu, rahat olamayacağım, her şeyi konuşamayacağım adamla da evlenmem. bu demek değil ki yapışık ikiz gibi olalım her şeyimiz aynı olsun. zaten 1 kadınla 1 erkek 2 ayrı gezegen gibi, nasıl aynı olsun. aynı olmak değil anlaşmak, o tutku, o iletişim ortak zevkten de geçmiyor. çok bambaşka bir şey. anlatmak kolay değil. ancak yanında olduğun adamın "o" olup olmaması işte, biliyorsun.

evlenmedim de nitekim. ama tabi flört ettim, çıktım, denedim yani. "o" adam değildi karşıma çıkanlar.akademik anlamda benim kuşağım artık yar. doç oldu doçentlik alanlar var (21 yaşında mezun olup yurtdışında kadro alan tipleriz) ben hala o adamların hiçbirini istemiyorum. evlenmiş olmak için, yalnız olmamak için, ne biliyim iyi işi gücü olan adam diye biriyle evlenmem. evlenmediğim de pişman değilim. ama tabi bizim topluma bunu anlatmak da çok zor oluyor, orası ayrı. Bu tercih sebebiyle şu anda yalnızım, yalnız kalmaya devam edersem de hayatıma devam edebilirim çok büyük bir yoksunluk çekmem -bunu da anlatmak tr'de epey zor. Ama keşkem yok, onu iyi biliyorum. Belki başkası da keşke kör topal biri olsaydı keşke diyebilir- herkes başka işte...

Yaşadığım ilişkilere de hiç pişman değilim. iyi ki olmuş, iyi ki aşık da olmuşum, iyi ki heyecan da duymuşum, peşinden de gitmişim. özellikle insan 20lerinde bunları yaşamalı. yaşamazsa eksik kalınan bir şey bu. ne biliyim insan nasıl düşe kalka yürümeyi öğrenir, onun gibi. Ya da en azından benim kadar duygularını yoğun yaşayan, libidosu, enerjisi, tutkuları, hevesleri, hırsları, heyecanları yüksekten giden bir kadın için durum bu.Öte yandan garantici kadınlar vardır aman maaşı, ailesi, huyu iyi olsun, önemli değil der geçer belki. Ben yapamam, yapmadım. Sizin için büyük bir imtihan, ömür boyu pişman olmak var, çocuğunuza karşı sorunluluğuz var, ama öte yandan sizin de her kadın gibi her insan gibi yaşama hakkınız olan bazı duygular var. Yine bence eskidenmiş o, kadın sabretsin otursun filanlar, ki onlar da avuntuymuş....

Akademisyen (henüz genç) erkek, muhafazakar bir arkadaşım var. yeni evlendi, eşi de çok iyi okul mezunu yine muhafazakar bir kız.Daha 3. gün olmadan kız boşanmak istedi. Olaylar uzun anlatmayacağım ama en büyük etmen, muhafazarlık uğruna hiçbir şey yaşanmadan evlenilmesi...Çocuk gözümün önünde acı çekiyor. Yapacak şey de bulamıyorum.Uzun uzun konuştuk, umarım düzelir, umarım siz de heveslerinizi, heyevanlarınızı, imrendiğiniz tüm güzel duyguları yaşarsınız içinize sinen bi şekilde.
 
Benim eşimde sevmez fazla gezmeyi ev kuşudur arkadaşlarıyla felanda çıkmaz. Acayip film meraklısı bilim kurgu aksiyon. Hiç hoşlanmadığım filmler izler. İçki içmez içkili mekanların önünden bile geçmez. Ama evine bağlı çocuklarına düşkündür. Ben ise tam tersi gezmeyi eylenmeyi macerayı severim isterimki eşimle gece cluplerine felan gideyim dans edeyim sabahlara kadar. Bana süprizler yapsın romantik olsun.napayım yani istediğim gibi deyil diye boşayımmı adamı malesef herşey istediğimiz gibi olmuyo .gelen gideni aratır derler hiçkimse dörtdörtlük olamaz .10 senelik evliyim iki kızım var çok şükür böylede mutluyum
 
Aynen oyle. Su an gercekten elim mahkum cunku azicik maasimla ABD gibi bir yerde tek basima hem cocuguma bakip, hem de okuyamam. Zaten gecinemeyiz de o maasla. Su an esimin hem maasina (cocugum icin tabi) hem de eve (alisveris, fatura, dokuman isleri) ve cocuga olan bakimina, ilgisine ihtiyacim var. Doktora bitince kizim da buyur, ben de iyi bir is bulurum ve bosaniriz diye dusunuyorum. Ama su an idare ediyorum.
Ayni durumlar, yurtdisimdayim ben de. Vatandasligim yok. Calissam cocuklara bakacak kimse yok. Iki cocugun bakici masrafi + gecim derdi imkansiz.
Ha cok agir problemler olsa siddet, ihanet, kufur vs turkiyeye donerim ailemin yanina ama su an icin kalmak en iyisi.
 
yok ya kendinden guclusu, kendinden sorumlusu, kendinden zekisi, caliskani, basarilisi, iyisi yok bu dunyada ona gore. Oyle yenmez yikilmaz bir egosu var. Onun egosunu tum dunyaya dagitsak herkese yeter.

ahaha klasik akdemisyen egosu yahu
hadi erkek arkadaşın olması, sevgili yapmadın da hiç akademisyen de mi tanımadın?
 
Back
X