Eşimi mutlu edemiyorum

Mutlu musunuz ki?
Uzun uzun eşinizin sizi çok eleştirdiğini, kızdığını, alttan alsanız bile "karşılık vermenize" sinirlendiğini yazmıştınız ilk mesajınızda?

Evin temiz olmaması sizin hatanız değil. Çünkü ev temizliği sizin göreviniz değil. İki yetişkinin yaşadığı evde o evin işleri iki yetişkin arasında paylaşılır.. Bahsettiğiniz kadar şahane bir eş; 2 aylık bebeği olan eşini ev temiz değil diye suçlamak yerine gık çıkarmadan evi kendi temizler. Evin işlerini üstlenir, karısının yükünü hafifletir.
Anlatabiliyor muyum?
Siz müthiş manipüle edilmişsiniz, adamın sizi suçladığı herşeye inanmışsınız ve savunuyorsunuz.
Üzücü gerçekten...
Bahsettiğim konular dışında iyiyiz demek istedim yoksa buraya bu konuyu açmazdım az öncede yazdığım gibi gerçeklerden kaçmak istemiyorum siz söyleyince gerçekler görünüyor
 
Konuya ayrı konu sahibinin yorumlarına ayrı sinirlendim.
Resmen adami kaf dağında görmüşsünüz, bin kere de "dövmedi" diye övmüşsünüz. Eminim ki dövse bile suçu kendinizde arardiniz. Öyle bir tövbe hasa tapma durumu var kocaya

Bana sorarsan beş para etmez bir adama benziyor , derim. Anasının ağzına bakmış kendini borç içine sokmuş. Kimseye ağzını açıp bir laf edememiş, gurbet ellerde sürünmüş. Karısına yardım etmedigi, evde yükünü almadığı gibi bir de başka ülkeye getirdiği, kendi çocuğunu doğuran karısı bir gün yüzü gördü, çıkti gezdi diye (ki eminim Allahın günü kovandan geç gelecek kadar gezen bir kadın değilsindir) onda da surat asip seni eve bağımlı hale getirmis. Evde bir çöpü yerden almaz , işini asla kolaylaştırmazken senin kendine vakit ayiramamani, kendini gelistirememeni de eleştirmiş, alttan alta özgüvenini kırmış.
Ama dövmemis, Allah razı olsun
Padişahım çok yaşa!
Muhtemelen senin kocanla iliskini annenle babanın iliskisiyle kiyaslarsak bu haliyle bile onlardan kat kat iyidir. O yüzden sen iyi bri karı koca ilişkisi rolmodel almadığın için bu hali bile sana adama tapmaya yeterli sebep veriyordur.
Eğer yok, annemle babamın sohbeti çok iyidir, dayak hir gür olmaz dersen çok sasiracagim. Eğer öyleyse bu tavrın nedendir bilmem.
Teorilerim tükendi
 
Karşınızdaki adamı idealize etmekten vazgeçip ortamala bir insan olduğunu kabullenerek başlayabilirsiniz.
Sanırım bi ark yazdığı gibi önce çocuğumu büyütüp işe girmem lazım kendi paramı kazanmak eve katkı sağlamak evin otoritesini eşitler belki
 
Sanırım bi ark yazdığı gibi önce çocuğumu büyütüp işe girmem lazım kendi paramı kazanmak eve katkı sağlamak evin otoritesini eşitler belki
Evet bunlarda demirbaşlardan biri. Ama yukarıdaki arkadaşın yazdığı gibi aileniz nasıl insanlardı ? Bazı şeyleri kendinize lütuf olarak görüyor gibisiniz. :KK43:
 
Konuya ayrı konu sahibinin yorumlarına ayrı sinirlendim.
Resmen adami kaf dağında görmüşsünüz, bin kere de "dövmedi" diye övmüşsünüz. Eminim ki dövse bile suçu kendinizde arardiniz. Öyle bir tövbe hasa tapma durumu var kocaya

Bana sorarsan beş para etmez bir adama benziyor , derim. Anasının ağzına bakmış kendini borç içine sokmuş. Kimseye ağzını açıp bir laf edememiş, gurbet ellerde sürünmüş. Karısına yardım etmedigi, evde yükünü almadığı gibi bir de başka ülkeye getirdiği, kendi çocuğunu doğuran karısı bir gün yüzü gördü, çıkti gezdi diye (ki eminim Allahın günü kovandan geç gelecek kadar gezen bir kadın değilsindir) onda da surat asip seni eve bağımlı hale getirmis. Evde bir çöpü yerden almaz , işini asla kolaylaştırmazken senin kendine vakit ayiramamani, kendini gelistirememeni de eleştirmiş, alttan alta özgüvenini kırmış.
Ama dövmemis, Allah razı olsun
Padişahım çok yaşa!
Muhtemelen senin kocanla iliskini annenle babanın iliskisiyle kiyaslarsak bu haliyle bile onlardan kat kat iyidir. O yüzden sen iyi bri karı koca ilişkisi rolmodel almadığın için bu hali bile sana adama tapmaya yeterli sebep veriyordur.
Eğer yok, annemle babamın sohbeti çok iyidir, dayak hir gür olmaz dersen çok sasiracagim. Eğer öyleyse bu tavrın nedendir bilmem.
Teorilerim tükendi
Evet annemle babam çok iyilerdir aslında boşanıp arkama bakmadan gidebilirim onlar dağ gibi arkamda teorin tükendi:) sanırım annemle babamın ilişkisi gibi olacağını sanıp eşime öyle davrandım ama babam gibi olmadığını geç anladım ilah gibi görmek değil aslında ama bilirsiniz işte erkek egomanyası olan bir ülkede yaşıyoruz ailedende bunu görünce babam döver demiyorum örf adetler yani yoksa evde annemin sözü geçer . dövmediğine içmediğine şükür eder oldum yani be bilim beni aldatmasın dövmesin içmesin yeter gibi geliyordu her evlilikte olur böyle şeyler diye düşünmüştüm açıkçası öyle cevaplar bekliyordum ama bunlarla yetinmek doğru değilmiş gerçekleri göz ardı edip tolere ede ede bu hale gelmişim
 
Sanırım bi ark yazdığı gibi önce çocuğumu büyütüp işe girmem lazım kendi paramı kazanmak eve katkı sağlamak evin otoritesini eşitler belki
Nasıl eşitleyecek? Üniversitesi mezunları iş bulamıyor. Kocanız o zeki (!) haliyle sizin girdiğiniz işi mi beğenecek? Aldığınız maaşı mı beğenecek?
 
Bahsettiğim konular dışında iyiyiz demek istedim yoksa buraya bu konuyu açmazdım az öncede yazdığım gibi gerçeklerden kaçmak istemiyorum siz söyleyince gerçekler görünüyor
Peki gerçeklerden devam edelim, siz de görmeye devam edin:

1- Eşinizin "duygularınla hareket etme mantıklı ol" demesi manipülasyon. İsterseniz duygularınızla hareket edersiniz, isterseniz mantığınızla. Bunun seçimini kocanız değil siz yaparsınız. Karşınızdakine "uymak" için onun istediği gibi olmak zorunda değilsiniz. "Ben duygularımla mutluyum" diyin (hem içinizden kendinize, hem eşinize) Ayrıca anneliğin bize kattığı en güzel şeydir sezgiler ve duygularla yaşamak, 9ay hamilelik +2ay annelik, 11 aydır duygularınızla yaşıyorsunuz ve bunun için kimseye özür borcunuz yok.

2- Ev işleri anlattığım gibi. Sizi seven ve önemseyen bir adam, emziren bir anne olarak sizi üzmek yerine yükünüzü hafifletecek seçimler yapar. Beyefendi elini taşın altına soksun, ev işleri "kadının görevi" değildir.

3- Kendi değerinizi anlamak için önce "o çok zeki" algısından kurtulun. Burada "o benden üstün" altmetni var çünkü. Eşit bireyler olduğunuzu bilin. Zeka eğer olgunlukla gelmiyorsa hiçbir şeydir. Ezilmeyin karşısında. Kendinizi ezdirmeyin, siz bunu hak etmiyorsunuz.
 
Peki gerçeklerden devam edelim, siz de görmeye devam edin:

1- Eşinizin "duygularınla hareket etme mantıklı ol" demesi manipülasyon. İsterseniz duygularınızla hareket edersiniz, isterseniz mantığınızla. Bunun seçimini kocanız değil siz yaparsınız. Karşınızdakine "uymak" için onun istediği gibi olmak zorunda değilsiniz. "Ben duygularımla mutluyum" diyin (hem içinizden kendinize, hem eşinize) Ayrıca anneliğin bize kattığı en güzel şeydir sezgiler ve duygularla yaşamak, 9ay hamilelik +2ay annelik, 11 aydır duygularınızla yaşıyorsunuz ve bunun için kimseye özür borcunuz yok.

2- Ev işleri anlattığım gibi. Sizi seven ve önemseyen bir adam, emziren bir anne olarak sizi üzmek yerine yükünüzü hafifletecek seçimler yapar. Beyefendi elini taşın altına soksun, ev işleri "kadının görevi" değildir.

3- Kendi değerinizi anlamak için önce "o çok zeki" algısından kurtulun. Burada "o benden üstün" altmetni var çünkü. Eşit bireyler olduğunuzu bilin. Zeka eğer olgunlukla gelmiyorsa hiçbir şeydir. Ezilmeyin karşısında. Kendinizi ezdirmeyin, siz bunu hak etmiyorsunuz.
Yazdıklarınız için çok teşekkür ederim bunun farkına vardıracak şekilde kırmadan açıklamanız çok güzel. Dediğiniz gibi yapacağım haklısınız da benden üstün olması gereken hiç bir şeyi yok sadece erkek ve evi geçindiriyor ki bu ona + bişey katmaz sonuçta onlar için bu görev olsada yapması gereken bişey bunu o diklare etmesene dediğiniz gibi bilinç altımda benim için çok önemli bişey yapıyormuş algısı yaratmış maalesef
 
en azından kendime güvenim gelir
Görmüyorsunuz işte. Güven gelmeyecek, bu sefer de sizi Farklı cephelerden aşağılayacak. Doktor olsanız branşınızı, mühendis olsanız alanınızı, mimar olsanız yaptığınız dizaynı beğenmez bu adam. Önce eşinizi düzeltmeniz lazım. Önce onun İNSAN gibi İNSAN olması lazım ki bir insan ile muhattap olsun.
 
Evet annemle babam çok iyilerdir aslında boşanıp arkama bakmadan gidebilirim onlar dağ gibi arkamda teorin tükendi:) sanırım annemle babamın ilişkisi gibi olacağını sanıp eşime öyle davrandım ama babam gibi olmadığını geç anladım ilah gibi görmek değil aslında ama bilirsiniz işte erkek egomanyası olan bir ülkede yaşıyoruz ailedende bunu görünce dövmediğine içmediğine şükür eder oldum yani be bilim beni aldatmasın dövmesin içmesin yeter gibi geliyordu her evlilikte olur böyle şeyler diye düşünmüştüm açıkçası öyle cevaplar bekliyordum ama bunlarla yetinmek doğru değilmiş gerçekleri göz ardı edip tolere ede ede bu hale gelmişim
E babanın anneni dövdüğü bir evde büyümediysen , dayağı normallestirmediysen neden parantez açıp açıp (dövmedi) yazıyorsun ki? Dövmemesi bir lütuf mu? Son bulunduğunuz ülkede sizi dövse mesela totosundan kan almaz miydi o ülkenin yasaları?
Haliniz tavriniz şey gibi; küçükken eldivenle sevmiş aileniz, bir tatli söz vermemiş, devamlı dayak yemişsiniz. Nihayet sizi seven briini bulmuşsunuz, o çok da kızsa 'ama dövmedi ki' diye seviniyorsunuz. Çünkü daha kötüsünü görmüşsünüz gibi, buna da şükür gibi.
Bu ne ya,
Silkelenip bir kendinize gelin.
Gezmek tozmak yüzünden ev işi kaldı demişsiniz, ben de gezdiniz tozdunuz sandım, sefaniz olsun diyordum.
Onda da zaten akraba geziyormussun. Bu bile batmış adama. Dememiş ki küçücük bebekle baş edemiyor , ne güzel aileler destek olsun. Onun yerine ortalık dağınık diye surat asıyor.
Kocan iyiyken iyi olabilir ama kotuyken çok kötü. Bu özellikler çekilecek şeyler değil. Seni de böyle asagilamasi çok iğrenç . Kendisi ailenin şamar oğlanı gibi, herkesin angaryasini çeker, ailesi belli sindirmis , son kuruşuna kadar almış. 'yeter ulan' diyememis, Enayi gibi sömürdükce sömürmüşler. Ezilmiş durmuş. Nihayet kendi ezebilecegi birini bulmuş, hiç fırsatı karıştırmadan kendini (yıllar sonra nihayet) yüceltmek için seni dibe çekiyor
 
Görmüyorsunuz işte. Güven gelmeyecek, bu sefer de sizi Farklı cephelerden aşağılayacak. Doktor olsanız branşınızı, mühendis olsanız alanınızı, mimar olsanız yaptığınız dizaynı beğenmez bu adam. Önce eşinizi düzeltmeniz lazım. Önce onun İNSAN gibi İNSAN olması lazım ki bir insan ile muhattap olsun.
Eşimi nasıl değiştirebilirim peki
 
Görmüyorsunuz işte. Güven gelmeyecek, bu sefer de sizi Farklı cephelerden aşağılayacak. Doktor olsanız branşınızı, mühendis olsanız alanınızı, mimar olsanız yaptığınız dizaynı beğenmez bu adam. Önce eşinizi düzeltmeniz lazım. Önce onun İNSAN gibi İNSAN olması lazım ki bir insan ile muhattap olsun.
Sen para yönetmekten anlamazsın deyip maaşını alacak elinden.
 
E babanın anneni dövdüğü bir evde büyümediysen , dayağı normallestirmediysen neden parantez açıp açıp (dövmedi) yazıyorsun ki? Dövmemesi bir lütuf mu? Son bulunduğunuz ülkede sizi dövse mesela totosundan kan almaz miydi o ülkenin yasaları?
Haliniz tavriniz şey gibi; küçükken eldivenle sevmiş aileniz, bir tatli söz vermemiş, devamlı dayak yemişsiniz. Nihayet sizi seven briini bulmuşsunuz, o çok da kızsa 'ama dövmedi ki' diye seviniyorsunuz. Çünkü daha kötüsünü görmüşsünüz gibi, buna da şükür gibi.
Bu ne ya,
Silkelenip bir kendinize gelin.
Gezmek tozmak yüzünden ev işi kaldı demişsiniz, ben de gezdiniz tozdunuz sandım, sefaniz olsun diyordum.
Onda da zaten akraba geziyormussun. Bu bile batmış adama. Dememiş ki küçücük bebekle baş edemiyor , ne güzel aileler destek olsun. Onun yerine ortalık dağınık diye surat asıyor.
Kocan iyiyken iyi olabilir ama kotuyken çok kötü. Bu özellikler çekilecek şeyler değil. Seni de böyle asagilamasi çok iğrenç . Kendisi ailenin şamar oğlanı gibi, herkesin angaryasini çeker, ailesi belli sindirmis , son kuruşuna kadar almış. 'yeter ulan' diyememis, Enayi gibi sömürdükce sömürmüşler. Ezilmiş durmuş. Nihayet kendi ezebilecegi birini bulmuş, hiç fırsatı karıştırmadan kendini (yıllar sonra nihayet) yüceltmek için seni dibe çekiyor
Dayılarım ve yengelerim bu dövmeye ve içmeye örnekler aslında. Ailem tarafından da iyi hatta şımarık çocuk olarak büyüdüm sanırım ilk ilişkimdi ve gözümü açamadan aşık olmuştum yoksa aileme bunları anlatsam her evlilikte olur diyen birileri olmaz hemen yanlarına alırlar ama ben eşimi çok seviyorum bilmelerini istemiyorum belli etmiyorum onlara
 
Eşimi nasıl değiştirebilirim peki
Hayır eşinizi değiştiremezsiniz. Kimseyi değiştiremezsiniz.
Bunun tek yolu eşinizin kendi hatalarını samimiyetle fark etmesi, sizinle olan ilişkisini düzeltmek için çaba sarfetmesi. Sizin yapabileceğiniz tek şey konuşmak, sesinizi çıkarmak, hakkınızı savunmak.

Ama size olacakları söyleyeyim:
Maalesef ayağınızı yere basıp kendinizi savunmaya başladığınızda bu tip adamlar sizi yönetemediklerini, hüküm altına alamadıklarını fark edince çatışmaya başlarlar. Siz kendinizi ezdirmemeye başlayınca kavgalar artacak. Alttan almayı bıraktığınız zaman size "Sen çok değiştin" demeye başlayacak. Klasik manipülasyon taktikleri bunlar...
Muhtemelen siz güçlendikçe kavgalarınız artacak ve boşanmaya kadar gideceksiniz.
"Forumda kadının biri yazmıştı" dersiniz ilerde.. Yarın olmaz da 5-10 sene sonra biter, ama mutlaka biter maalesef.
 
Hayır eşinizi değiştiremezsiniz. Kimseyi değiştiremezsiniz.
Bunun tek yolu eşinizin kendi hatalarını samimiyetle fark etmesi, sizinle olan ilişkisini düzeltmek için çaba sarfetmesi. Sizin yapabileceğiniz tek şey konuşmak, sesinizi çıkarmak, hakkınızı savunmak.

Ama size olacakları söyleyeyim:
Maalesef ayağınızı yere basıp kendinizi savunmaya başladığınızda bu tip adamlar sizi yönetemediklerini, hüküm altına alamadıklarını fark edince çatışmaya başlarlar. Siz kendinizi ezdirmemeye başlayınca kavgalar artacak. Alttan almayı bıraktığınız zaman size "Sen çok değiştin" demeye başlayacak. Klasik manipülasyon taktikleri bunlar...
Muhtemelen siz güçlendikçe kavgalarınız artacak ve boşanmaya kadar gideceksiniz.
"Forumda kadının biri yazmıştı" dersiniz ilerde.. Yarın olmaz da 5-10 sene sonra biter, ama mutlaka biter maalesef.
Peki geç olmadan boşanmalı mıyım
 
Kimse için ideallerinden vazgeçmeyeceksin işte insanoğlu çok değişkendir. Ne yapıyorsan kendin için. Yangından mal kaçırır gibi evlenilmez önce meslek sahibi olunur vs. Kendi değerini lütfen başkasının düşünceleri üzerinden ölçme.
Seni yetersizlikle sindirerek manipüle etmiş işte belli mutlu edemiyorum diyorsun, o da mutlu olmamak için sebebler üretiyor ikiniz de farklı kafalarda işte.
Sen kırk takla atsan mutlu edemezsin ki böylesini. Köle zihniyeti resmen. Çocuk için de çok acelecilik var. Evlilik de oturmamış zaten. Zor valla böyle insanla. Huysuz insan sevmem.
 
Son düzenleme:
Benim bir kanım var, erkek cinsinin içinde kadınlara yönelik gizli, bastırılmış bir kıskançlık var.
Bilemiyorum belki doğuran olduğumuz için, belki duygusal zekamız daha gelişmiş olduğu için, sezgilerimiz kuvvetli olduğu içindir, bilemem, çok yönlü çok karmaşık bir mevzu.
Yüzyıllardır bizi baskılamaya, bi adım gerimde dur deyip parmak sallamaya doyamadılar, öyle yaptık bu sefer de zekamızı küçümsediler.
Konu sahibi sana çok üzüldüm ben..
Ne yapsan da yaranamamışsın..

Alttan almak bir meziyet değildir.
2 aylık bebekli kadının evini bok götürmesi çok normaldir.
Gerekirse cevap verip çatır çatır kavganı etmeli, kendini savunmalısın.
Bu evin hali ne ? dediğinde canım öyle istedi diyebilmelisin.
Orası senin evin, madem temizlik de senin görevinse canının istediği zaman yaparsın,
beyefendi rahatsız oluyorsa eli ayağı tutuyor, elinden toz bezini kapıp kaçacak halin yok.
Alttan aldıkça fazlasını bekler.
Ben buna her istediğimi yaparım der. Zaten sesi çıkmıyor benden korkuyor der.
Sen istersen 7/24 temizlik yap, evin cillop gibi olsun, gene bir şey bulur seni suçlayacak.

Yorumlarda eşini savunmak için bana hiç mantıksızsın demedi demişsin, demesi gerekmez bunu iliklerine kadar hissettiriyor, doğru mu değil mi?
Kendini sev ve saygı duy. Eşinden de korkma.
İnan varlığı seni diken üstünde tutuyor zaten.
Evliliğiniz sağlıklı bir şekilde yürüyecekse onun kendini törpülemesi lazım, senin temizlik yapman değil.
 
X