eşimle yeni kararımız...acaba doğru mu yapıyorum?

mesaj tekrarı olmuş.
ben işe başlayalı daha birkaç ay oldu.eşim dediğim gibi gezmeyi giymeyi arkadaşları ile takılmayı sever...ama bana da karışmaz..hani bugün bana kartını ver 500 milyonluk alışveriş yapayım desem yapma demez..ama aldıktan sonra bundan yok muydu..yok bluzun yok muydu da bunu aldın der durur.. ben gereksiz harcamaya üzülüyorum..ve almıyorum..ama o bir yaz giydiğini diğer yaz giymez her yaz ve kış dönemi baştan gardrop düzer...bir keresinde ben bunu alma zaten aynısı var dediğimde ''senin paranı mı harcıyorum..kendi param istediğimi alırım ''demişti..geçen gün bende birşeye bozuldum..beni senin söylediğin sözü söyleyecek dereceye getirme..bende çalışıyorum ama birşey beğendiğimde elimi cebime atıp alamıyorum..boşver çok da gerekli değil deyip geçiştiryorum dedim
hayır dün beni filan yere festivale götürür müsün dedim...cevap arabanın mazotunu koyarsan olabilir...hani baa dese ki canım param yok arabada da mazot bitti...ben zaten atlarım herhalde mazotu ben alırım yeter ki götür diye..ama yok..annemin köyüne gitmek istediğimde de aynısını yaptı..mazotu aldım öyle götürdü..
şu sorumsuzluk problemini çözebilsek rahatlıycam da olmuyor işte..sadece bu konuda değil birçok konuda sorumsuz..ben ne zaman bişey desem kendisini bir olaya dahil etmek istesem sen bilirsin ben karışmam deyip geçiyor kenara..ortada sap gibi kalıyorum..akşamları eve geliyoruz yemek yeniyor çocuklar uyutulacak beyefendi ben bi arkadaşların yanına gidip geleyişm sen çocukları uyutana kadar diyip gidiyor.. sonra ben kızımı sallarken uyuyakalıyorum yorgunluktan bu seferde ertesi gün surat beş karış..onu tek bırakmışım gece için başka planları varmış..şeytan diyor sıkıver boğazını..diğer konularımda görürsünüz sorumsuzluğu dışında şikayetim yok ama bu da canıma tak dedi artık...
beyefendiye sorarsanız daha eviliğe alışamamış...beş sene bitti ne zaman alışacaksa..aslında düğünümüze bir ay vardı..bana sürekli hazır hissetmiyorsan bir sene erteleyelim diyip dururdu..bende herşey tamam artık ne hazır hissetmesi çocuk oyuncağı mı bu..dedim..sen hazır değilsen erteleyelim dedim..kendine yedirip te söyleyemedi herhalde..
 
sana şöyle bir önerim olsa; (kendimden örnek vereyim : suçu sadece eşime atmayayım biz ikimizde normal koşullarda para biriktiremeyen ne varsa harcayan tipleriz. ikimizinde en büyük tutkusu motosiklet! evlenebilmek için ikimizde motorlarımızı satmak zorunda kalmıştık. evlenir evlenmez hemen kredi çektik ve çook istediğimiz motoru aldık. hem keyifle bindik gezdik tozduk hemde para biriktirmiş olduk. şimdi bebek geliyor diye sattık ve kenarda normal koşullarda asla biriktiremeyeceğimiz kadar çok şükür paramız var.) ödemesini yaparken özellikle eşini rahatsız etmeyecek hatta keyif verecek ama size geri dönüşümü olacak şeylere yatırım yapmaya teşvik etsen?...
 
senden tecrübeli sayılmam ama ;
kredi kartını al,
eşinin maaş kartını da al,
kendi kartını da al,
evin ihtiyaçlarını sen karşıla, ödemeleri sen planla, birikimleri de sen yap,
ikinize de bireysel olarak bi miktar belirleyin aylık, maaş günü payınızı alın ve ortak kasaya koyun kalan paranızı, kasayı sen tutacaksın tabiki, ben çok rastlamadım birikim yapabilen erkeğe,
annem hep der,
erkek sel imiş, kadın göl imiş,
senin kesinlikle duruma el koyman gerek yani...
ama eşin de har vurup harman savuramayacak şekilde olmalı...
 
bizde bir aylık evliyken arabamızı değiştirdik..iki sene borç ödedik..eşim bu iki senede yine aynıydı yer içer gezer tozardı benim cebimde kuruşum olmazdı..ne biliym on milyon harçlık verdiyse bir hafta sonra tekrar istediğimde ne böyle sürekli sürekli derdi..ben evde ekmek bulamazken o arkadaşlarıyla dışarıda yerdi..şimdide yine arabayı değiştirmek istiyor..ama arabamız yeni sayılır..bir arızası da yok..hayalindeki arabayı alacak bana ödetecek..o arkadaşlarıyla arabayla dolaşırken ben evde çocuktuyemekti didinip durucam..istemiyorum almasın...benimde hayallerim var..evimiz olsun istiyorum..ama eşim sürekli alamayız diyip duruyor..
 
kesinlikle vermez..böyle rahat yaşayarak arkadaşlarına hesap ödetmeyerek sürekli yeni birşeyler giyerek egolarını tatmin ediyor..nasıl olsa artık arkasını toplayacak insan da var...
 

hımmm bak arabayı değiştirmek istiyormuş, sende ev istiyormuşsun:) aslında bak bunu çok güzel + ya çevirebilirsin. Birikim yapmak evet kolay değil yokluk çekiyorsun. bende yaşadım. Şöyle yaklaşabilirsin eşine şu arabayımı istiyorsun ama bukadar yokluk çekeceğiz dışarı çıkamayacaksın özgürlüğün kısıtlanacak, belki ebde 5 gün makarna yemek zorunda kalacaksın ama istediğin arabaya bineceksin buna hazırmısın? öncelikle bunun paralığını yap. eminim kabul edecektir. erkek sözü al bunlara katlanacağına hatta videoya falan al. o arabanın hayaliyle herşey tozpembe gelir ona onun için fedakarlık yaptığını da ayrıca ima et kendine pay çıkar:) sonra yeni araba için borçlanacaksın o borcu ödeyeceksin. ödediğin paralar sana daha sonra alacağın ev için daha fazla peşinat olarak geri dönecek yarın öbürgün çevrende kayınvaliden eltin seninkiler vs vs kim olursa olsun ben arabayı satıp ev alalım diyorum ama eşim yanaşmıyor dediğinde herkes seninyanında olacak nasılsa
 
kusura bakma ama yazdıklarını okurken sinirim bozuldu. bu nasıl erkek demek istemiyorum ama bu nasıl baba ya..
 

valla ne deyim Allah sabır versin size , bana öyle dese eşim o arabaya bi daha asla binmem, mazota vereceğim para ile taksi çağırır gideceğim yere kendim giderdim
 
cnm madem eşin parayı tutamıyor sen ver ona parasını maasını sana versin. bu böyle olmazki tatlım böyle kocalık olmaz yarın birgün saygında kalmaz. konus bekar adam değilki sorumlulukları var. kendi maaşı bitene kadar önce o harcamak zorunda
 
cnm-bir-şey-sorucam-neden-bu-kadar-alttan-alıyosun-ne-münasebet-3katı-maaş-alıp-4katı-çalışırken-bana-harçlık-verecek-bide-sölencek-yazdıklarında-ben evde ekmek bulamazken o arkadaşlarıyla dışarıda yerdi-cümlesi-beni-delirtti-ne-demek-ya-üstelik-senin-paranla-maddi-sorumluluk-demişsin-ben-adamda-onuda-göremedim-adam-faturaları-ödeyip-kalanı-harcıyo-bumu-sorumluluk-
bırak-parasız-kalsın-maaş-kartın-hangi-bankanınsa-git-oto.ödeme-ver-tüm-faturalar-için-kartınıda-al-ama-kendi-telefonunu-falan-kendi-ödesin-arabaylada-ilgilenme-söle-bari-bunları-o-ödesin-faturalardan-kalanı-ellemezsin-hesabında-bırikir-fonda-alabilirsin.
bunn-ondan-alınacak-bi-sorumluluk-olduğunu-düşünmüyorum--sorumluk-ev-işlerine-yardımdır-çocukları-dışarı-çıkarmak-yıkamak-beslemek-yada-uyutmaktır-
çocukların-şimdi-farkında-değil-ama-ilerde-bu-baba-figürü-ile-sorun-yaşayabilirler-
eşimle-anlaşmazlığımız-yok-demişsin-olmaz-çünkü-adamın-herdediği-oluyo-
şimdi-dikel-kendinegel-cnm-yorulsanda-iki-çocuğun-var-mecbursn-duruma-el-koymaya
 
biz arabamızı 40 milyara aldık..herkese verdi..sadece biz değill başkaları da kendi malı gibi kullandı..şimdi 20 milyara satacak yenisini alacak onu n da hayrını ben görmüycem ne zaman bir yere gidelim desem araba filancada olacak yada başkalarına sözü olacak..ben direk arabayı satıp eve girelim diyorum..zaten 65 metrekare evde iki çocukla canım çıkıyor..ailesi kar4şımızda oturuyor..onlarlada aram pek iyi değil..kira öder gibi gerekirse 15 yıl öderim yeter ki kendi evimiz olsun diyorum...ama sürekli hevesimi kırıyor kolay mıymış ev almak ..isstiyor ki birşeyler edinelim ama hiç daralmadan..daha iyi bir iş ümidi var..ama daha iyi bir iş te öyle deniz kenarlarında bulunmuyor maalesef...
 
bu-fikri-tuttum-cnm-maaşı-ona-olsn-sen-1600ün-500-yüzüyle-kredi-ödesen-1100le-pek-ala-geçinrsin-belk-10-15-yıl-sürer-ama-evin-olur-yani-ayrıca-bir-fikrim-daha-var-ihtiyaç-kredisi-çekip-ödyebilirsin-kendi-adına-hesaba-koyarsın-birikim-yapmak-gibi-olur-hacamamak-kaydıyla-tabi
 
bence bu 2 maaşı birleştirseniz bile değil birikim yapmak geçiminiz bile zor gözüküyor..bence, en büyük çözüm eşinin daha iyi ve kalifiye bir iş bulması. 600 lira maaş özellikle de çocuklu bir aile için geçinilmesi ve hatta yaşanılması zor bir maaş. Allah korusun, sen hastalık geçirsen ve hastalık durumunda işi bırakmak zorunda kalsan, 600 lira ile nasıl geçineceksiniz?? Bunu hiç düşünmüyor mu? Ayrıca, biraz da rahata kaçmış oldugunu düşünüyorum eşinin. çünkü gündüzleri başka bir işte çalışmayı deneyebilirdi..en azından başvuru yapabilirdi..sonuçta insanın yaşı da geçiyor..ve yaş ilerledikçe iş bulabilme şansı da azalır sonuçta..Eşin sana destek oluyormuş ev işi vs konularında..zaten olması gerek. çünkü hayat müşterektir..ikiniz de çalışıyorsunuz..bu yaptıgı, çok da matah bişey değil açıkçası..ayrıca, sen onun mesai saatinin çok daha üzerinde çalışıyorsun ve eve geç geliyorsun..tabiki sana yardımcı olması gerek. bence eşin, muhakkak daha iyi bir maaş alabilecegi bir işe geçmesi gerekli. benim bir tanıdıgımın oglu lisede okuyor ve yazları bir markette reyon görevlisi olarak çalışıyor..o bile, 650 lira maaş alıyor, sırf eve bir katkısı olsun diye..ve de evleri kira değil. dolayısıyla kira sorunları da yok..o bile 650 liralık bir maaş alıyorsa, eşinin bundan daha fazlasını kazanması lazım. sen sadece , kendi maaş kartını eşinden alsan ve hatta bununla birlikte eşinin 600 liralık maaşının da bir kısmını sana verse bile, bu parayla evi zor döndürürsün..sinirlerin iyice yıpranır..ayrıca, hiçbir bayan bu tarzda bir evliliği istemez aslında..tüm yük ve sorumluluk sana kaldıgı gibi, aklın - bedenin hep bunlarla meşgul olacak. sakın böyle bir sorumlulugu üstlenme..siz, aynı üniversitede okuyan ev arkadasları değilsiniz..siz evlisiniz ve bir aile kurmuşsunuz ve hatta çocuklarınız var..onunla düzgün bir şekilde ve kırıcı olmamaya çalışarak konuş ve onun fikirlerini öğrenmeye çalış, bu durumun seni yıprattıgını ve ileride böyle giderse sorunların daha fazla büyüyebilecegini söyle, onu çok sevdigini ancak bazı kararlar almanız gerektigini bilsin bence..eşler arasında senin paran, benim param olmaz..sen bu süreçte zaten gerekeni yapmışsın ve cefa çekmişsin ama bunun çok da uzun süreli olamayacagını söylersin..bana kalırsa, bi şekilde önce o krediyi kapatın, toplam ne kadar borcunuz var bilmiyorum ama, ya ailelerden destek alın biraz yada çocukların bakımı konusunda aileleriniz size biraz yardımcı olsun. giyimden hatta mutfak masrafından bile gerekiyorsa kısın..mesela ben de mutfak masraflarında artık sadece çoook gerekli olan şeyleri alıyorum marketten..uzun süre gidecek yiyeceklere yöneliyorum..hatta ileride onları da pazardan alıcam kiloyla falan..market alışverişinden çok daha az tutacagını düşünüyorum. abur cubur gibi şeyleri zaten eve bile sokmuyorum artık..dışarı adamını atsan para gidiyor çünkü..kadınlar klubunde okumuştum ve bu söz çok hoşuma gitmişti..''Küçücük bir fare deliği bile koca gemiyi batırmaya yeter'' Bu nedenle eşine de söyle, 50-100 liraları önemsemeyip geçiştirmesin. damlaya damlaya göl olur demişler. ama bahsettiğim bu kemerleri sıkma önleminden ziyade, asıl sizin durumunuzu çözüme kavuşturabilecek şey , eşinin öncelikle durumun farkına varması, eger kendi varamıyorsa, senin bi şekilde farkına vardırman ve böylelikle daha iyi koşullarda bir işe girmesi..sonuçta eşini en iyi sen tanıyorsun, tepkilerini, özelliklerini..bu yüzden ben sadece kendime göre bir yorum yapmakla yetinebildim. bu yüzden burda olay sende bitecek. ya güzel bir yolla ve şikayetçi olmayan bir tavırla bazı şeyleri yola getiriceksin, eger eski tas eski hamam devam ederse de ben evliliğinizi çok uzun süreli göremiyorum ne yazık ki..çünkü sen yıpranacaksın..ve biz bu dünyaya çile çekmeye gelmedik..mutsuz olmak için de evlenmiyoruz..eşinden önce çocuklarından önce bi kendini düşün..neyden mutlusun, neyden dolayı mutsuzsun, mutsuzluğunun etkenleri nedir? ve bu etkenler nasıl azaltılabilir yada yok edilebilir?? bunları bi kendince düşünmen lazım. çünkü eger eşin arkadaslarıyla sanki hiç sorunu yokmuş gibi gezip tozabiliyorsa, bence arkadaslarında da bir gariplik var. çünkü demek ki hiçbir arkadası ona dostane bir tavsiyede bulunmuyor..günümüzü gün edelim modundalar herhalde..
 

cevabınız için teşekkür ederim ama beş yıldır o kadar çok konuştum ki..bir iki hafta düzeliyor sonra yine aynı..annemin evine gittim düzelmeden dönmeyeceğim bir süre ayrı kalalım dedim..akşamına annem çantalarımı verdi elime geri gönderdi..neymiş dövmemiş sövmemiş ne istersem alıyormuş koca dediğinin o kadar kahrı olacakmış..
az önce babasının dükkanında karşılaştık akşam dışarı çıkıcam iftardan sonra dedi..bozuldum haliyle.sen bilirsin ama emin ol artık sabretmeyeceğim dedim..yine sen bilirsin dedi..mutlu muyum eşim yanımdayken tüm bunları unutuyorum gerçi o kesin bir bahane bulup beni azarlar ama..eşim yokken mutsuzum yemin ediyorum akşam eve gidesim gelmiyor..işte saatler geçmesin diye bakıyorum..ama canlarımı da çok özlüyorum..eksiklerii artılarından çook fazla olan bir erkeğe aşığım..bugün işyerimdeki bir abla aynen şunu söyledi
''zengin ailenin şımarık delikanlısıyla fakir ailenin sorumluluk sahibi kızının evliliği sizinkisi''
 
oh beyimiz alışmış ekmek elden su gölden...

canım yazık sana kendini bu kadar kullandırtma,onun maaşı çok azmış ama en azından faturaların bir kısmını ona yükle.sanırım eviniz kira değil.elektirik,su telefon ve doğal gaz faturalarını yatırsın.sende mutfak masrafıyla çocuklarının masrafını karşıla.geri kalanı da biriktir.tabi bu hayat şartlarında sana bir şey kalırsa eğer.
ama mutlaka eşini ikna et.o olmadı ailesinden biriyle konuş.ne arabayı da kesinlikle değiştirmeyin bence.
 
konuyla ilgili ilk mesajımı okursanız az çok fikir edinirsiniz herhalde..sorumsuz bir eşim var..harcamalarımızı bölüştük idare edip gidiyoruz..yani eşim öyle sanıyor ama gitmiyor aslında..mesela dün akşam beni iş çıkışı eve götürdü..biraz durayım gidicem dedi..hemn yemeği koydum ocağa..pişerken de evi biraz toparladım..yemek yedik..gitme dedim..saat 6 falan..ne diyorsun diye bağırdı..8 de gelicem dedi..bende canım bak oğlumuzun ödevleri var evde toparlanacak kız zaten durmuyor..senh şimdi gideceksin..ben 8 e kadar çocuğun ödevini yaptırıcam kızı doyurucam..uyutucam..sen gitmede en azından kızımızla ilgileniver bende oğlumuzla ilgileneyim evi temizleyeyim dedim..kızdı..ohh valla dedim..ben her işi bitiricem sen eve oturmaya geleceksin ne güzel dedim..hadi görüşürüz yavrum canını sıkma dedi..öptü gitti..tabii ben o gelene kadar helak oldum kıızm ağlar oğlumun uykusu geldi ödevleri bitirelim diye uğraşıyoruz..geldi kızımı yatırdım sallayıver dedim..salladı uyuttu..illa yanıma gel..gittim birlikte olmak istedi olduk..sonra ben duş aldım oturma odasına geçtik..ben bi çarşıya gideyim mi çay içmeye dedi..evde çay var..canın açy istiyorsa birlikte içelim dedi,m..yok boşvr dedi..ben oturduğum yerde yorgunluktan sızmışım..gerisi yok.
bugün öğlende eve yemek yemeğe gittim uzanmış tv izliyor..oğlumu kreşe götürmüş sonra eve kahvaltı yapmaya dönmüş..biraz kestireyim demiş..yani uyumuş..karıcım canım cicim sarılmalar öpmeler..yemek hazırladım yedik..sonra ben işe döndüm..eşim kahveye gitti..akşam ben işten çıkıcam o işe gidecek yine yorgunluktan bi yered sızıp kalıcam..o nöbette çay içip yemek yiyip tv izleyip gelecek gece..:84:
yarın akşam nöbeti yok..evde mi olacaksın dedim..gözler çıkmış..dün akşam evdeydim ya dedi..not tuttum..nöbette olmadığı 20 gecenin 6 sını evde geçirmiş..ki evde olsa bile ben çocukları uyuttuktan sonra eve geliyor..birde benden hizmet bekliyor..
ve ben yoruldum artık kalbim onun görünce çarpmıyor..onun ben ve çocuklarımız için hiçbirşey yapmadan boş boş yaşadığını görünce çileden çıkıyorum..tabii bunu üzerine neden filanca tişörtü yıkanmamış.ay işte çocuğun üzerini çıkarttırmaan sofarya oturtmuşum..kendi canı bişey isteyince uyanmıyormuşum...sanki ben onlara eksiksiz hizmet ediyormuş gibi bu konuda kendimi haklı görüyormuşum..bende diyorum ki sen çarşıya gitme akşamları yanımızda ol bende elimden geleni yapayım..ama yok..üstüne bi ton azar..
ben erkeğin eşinden bi adım önde olması gerektiğini düşünen insanlardanım..ama eşim gittikçe daha da boş bir adam oluyor..ne kadar konuşsam fayda etmedi..

ve ben artık boşanmayı düşünüyorum..zaten tüm yük sırtımda hem destek olmayan hemde üstüne beni yıpratan eşim düzelmek için hiç çaba sarf etmiyor..sevgi derseniz gülüşünü görünce bitiyordu herşey, herşeyi unutuyordum ama artık onu da hissetmiyorum..ona hiçbirşey söylemedim..çünkü o bunları normal görüyor,dediğim gibi birde beni suçluyor..anlık bir karar vermekten çekiniyorum..ağzımdan bir kere çıkarsa geri dönemem.iki tane evladım var..ne yapıcam bilmiyorum bilmiyoırum..
 
özür dilerim eşinize ters konuşmamak için zor tutuyorum kendimi ama eşiniz sorumsuz, şımarık bi çocuk gibi davranıyor. etrafımızda artık o kadar çok böyle erkek var ki...

kadınlar çalışma özgürlüğü için didinirken maalesef olay şu noktaya geldi, kadın kazansın, kadın evi işi yapsın kadın çocuğa baksın, kadın eşine kadınlık yapsın... erkek ne yapsın? kaynanalar artık maaşı iyi gelin arıyorlar. sonumuz nere gidecek bakalım.


eşiniz iki çocuk babası. bu saatten sonra ona sorumluluk öğretmeye çalışamyı bırakın derim. kaç sene denemişsiniz. baba bir de ... kendi düşünmesi gerek ama düşünmüorsa öğrenmez daha o. rahata da alışmış. vermek o kadar vazifeniz olmuş ki almadığı anda sizi kötü ilan edecek.

ayy sinir oldum, git gez, çocukları anneye at, gel eve-afedersiniz ama- işini gör, dışarı çıkmak iste hem de hanım parasıyla... annesi değilsiniz onun siz eşisiniz.

bakın benim babam gençliğinde çok kazanırken mal mülk edinememiş...anneme de cimrilik etmiş. evlilik ilerlemiş bakmış annem olacak gibi dğeil. babamın bütün kazandığına el koymuş. ondan sonra mal mülk de olmuş. babam şu an emekli ama gider kira, maaş ... neyse toplar anneme verir. faturaları annem yatırır. banka kredisini annem öder. babama da harçlık verir. evet belki ezik bi erkek profili ama babam zamanında o hakkını doldurmuş. şimdi diyo "karım bana ev aldı araba aldı".

sizin geliriniz olmasa 600 alıyosa onla geçinecekti... 3. çocuğunuz değil ki. 600 mü kazanıyo 300ünü alın 300le geçinsin. kendi maaşınıza da ekleyin siz geçindirin evinizi. üzgünüm ama o şu saatten sonra sorumluluğu öğrenemez.

yarın bi gün çocuklarınızın bi ihtiyacına yetişemediğinizde eşinizin lüzumsuz insanlara yedirdiği para aklınıza gelir eşinizden nefret edersiniz.

tamam kocanız ama önce evlatlarınızın geleceği...
 
Pardon ama bu adam hiçmi ezilmiyor senin yanında, eş dost akraba çevresinde, karısı akşama kadar çalışcak oda tüm gün kahvede oturacak...Yok böyle bir şey, eşinin ailesinin maddi durumu iyi yazmışsın sanırım, ee o zaman ailesi versin yada ne bileyim sen söyle babasına falan...Böyle bir ömür gitmez, bak diyorsun arkadaşlarıyla geziyor 200 lira hesap ödüyor, o ödemiyor ki arkadaşım sen ödüyorsun...Benim eşiminde eli çok açıktır kredi kartındaki yemek paralarını görünce sinir krizi geçiririm bende ama ağzımı açıp da demem bişey, çünkü kendi çalışıyor kendi ödüyor...
Bence sende kendin için çocukların için harca maaşını git en iyisini al...Bir örnek vereyim sana; benim teyzem yıllarca çalıştı karı koca gezdiler tozdular ama kocası çok müsrif cebindeki paranın kıymetini bilmez (benim kocam gibi) kadın baktı olmuyor, başedemiyor kocasıyla, başkada sorunları yok...Oda gitti çocuklarına her şeyin en güzelini almaya, kızı üniv. bitirdi çalışıyor hala masrafını annesi karşılıyor, geçen 500 liraya çanta almış düşün kızına ki bunlar memur emeklisi bir aile...Pekala sende yapabilirsin bunu...Başta bana çok anlamsız geliyordu ama sanırım böyle adamlara böyle ders verilmeli, oda maaşıyla napıyorsa yapsın...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…