"Eşim bana bakmak zorunda, çünkü ben onun hayat arkadaşıyım, çoucklarımda biricik evlatlarıdır." demişsiniz. Allah korusun eşiniz çalışamayacak duruma geldi veya vefat etti, siz de biricik evlatlarınızla eşsiz kaldınız. Hayat bu, erken yaşta göçüp gidebilir. Bu durumda ne olacak peki? Burada insanlar kadının çalışmasını savunurken birçok açıdan bu durumu değerlendirerek bunu savunuyorlar. Tercihler yapılırken hayatta başa gelebilecek olumsuz şeyleri de göz önünde bulundurmak lazım. 35-40 yaşından sonra iş bulmak hele ki bir kadın için çok zor, gençler için bile bu kadar zorken... Bulunur, bulunmaz değil ama hayat standartları ne olacak? Hadi sizde biraz tecrübe var, eğitim var. Biz istiyoruz ki genç kızlarımız nasıl olsa kocam ya da ailem bana bakmak zorunda diye düşünüp de eğitimlerine devam etmemeyi tercih etmesinler. Şimdi sizin karşınızda lise eğitimini tamamlamış bir genç kız olsa ve üniversite okuyup okumama, çalışıp çalışmama konusunda kararsız kal
mış olsa ve gelse size sorsa, ona ne dersiniz? Eğer bir kadın kendine güveniyorsa, çok geniş açılı düşünebiliyorsa, bu hayatta 35 yaşında eşi vefat etse ve kendisi 2 küçük çocukla kalsa, başına öyle bir durum gelecek olursa hemen toparlanıp çocukları için çalışmayı göze alabiliyorsa, hemen ayağa kalkabilecek gücü varsa tamam, çalışmamayı tercih etsin. Eğer ki bu kadının çözümü, eşim vefat etti, çocuklarım da var, bize bakacak birini bulup yeniden evleneyim kafasındaysa ben bu klavyede iki kelime daha yazmak için kendimi yormam.
Not: Eşim bakmak zorunda dediğiniz için boşanma durumunu söylemedim çünkü boşanma durumunu söylesem bu defa nafaka vererek bakmak zorunda şeklinde bir görüş beyan edilebilir.
Sorumu sadece merak ettiğim için sordum fakat lütfen takdir-i ilahi demeyin rica ediyorum, başınıza geldiğini varsayarak cevap verirseniz sevinirim. Takdir-i ilahidir, hayatın ne getireceği belli olmaz tarzı cevaplar tam kaçış cevaplarıdır çünkü.