• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evlilik bu muymuş?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Dertleşmek için üye oldum.

Çok severek evlendik. Evlenmeden önce bir yanlışını görmedim, ikimizden de emin olarak evlendim. Şimdi de bir kötülüğü yok ama anladım ki evlilik bana göre değilmiş. Bu döngü halinde devam eden rutin beni boğuyor.

İki çift laf edecek hali olmuyor çoğu zaman. Sebep olarak işte çok yorulduğunu söylüyor. Dışarı çıkıyoruz fakat nadir. Hayatın telaşesi içinde savruluyoruz. Faturaları hesapla, topla, böl, market alışverişi liste yap, çıkar topla, işten gel yemek yap ütü yap çamaşırları yıka katla, eşinin ailesinden saçma insanların söylemlerini hazmetmeye çalış.. oooof diyorum. Bazen kendisine sinirlenince yüzünü görmek dahi istemiyorum, her hareketi batıyor. Keşke şu an yalnız olsaydım dediğim an çok oluyor.

Evlenmeden önce her şeyin daha da güzel olacağına inanırdım. Beklentilerimi düşük tutsaydım belki de bu kadar üzülmeyecektim. Karşılıklı olarak o tutku bitti gibi hissediyorum. Normal ev arkadaşıymışız gibi düşünün. Bu beni çok üzüyor aslında.

Öyle anormal, vov şeyler beklemiyorum evlilikten tabi ki. Sadece daha sevgi dolu daha sıcak biraz da heyecanı olan bir evlilik beklemiştim. Benim gibi düşünenler varsa siz neler yapıyorsunuz? Nasıl kendinizi mutlu ediyorsunuz böyle durumlarda?
Bende öyle hissediyorum çoğu zaman benim yüksek beklentilerim olmadı hiçbir zaman en küçük şeylerden mutlu olan bir insanım 8 yillik evliyim ama esimle yas farkından belki belkide kafa yapimizin uyusmamasindan bilemiyorum ama çok mutsuz hissediyorum kendimi çoğu zaman bu mutsuzluk artık beni çok boğuyor yardım almayı düşündüm ben belki fayds görürüm diye sizde yardım alabilirsiniz doktordan maalesef kadının yükü evlilikte daha ağır erkek bunu goremeyebiliyo olan kadına oluyor.
 
Dertleşmek için üye oldum.

Çok severek evlendik. Evlenmeden önce bir yanlışını görmedim, ikimizden de emin olarak evlendim. Şimdi de bir kötülüğü yok ama anladım ki evlilik bana göre değilmiş. Bu döngü halinde devam eden rutin beni boğuyor.

İki çift laf edecek hali olmuyor çoğu zaman. Sebep olarak işte çok yorulduğunu söylüyor. Dışarı çıkıyoruz fakat nadir. Hayatın telaşesi içinde savruluyoruz. Faturaları hesapla, topla, böl, market alışverişi liste yap, çıkar topla, işten gel yemek yap ütü yap çamaşırları yıka katla, eşinin ailesinden saçma insanların söylemlerini hazmetmeye çalış.. oooof diyorum. Bazen kendisine sinirlenince yüzünü görmek dahi istemiyorum, her hareketi batıyor. Keşke şu an yalnız olsaydım dediğim an çok oluyor.

Evlenmeden önce her şeyin daha da güzel olacağına inanırdım. Beklentilerimi düşük tutsaydım belki de bu kadar üzülmeyecektim. Karşılıklı olarak o tutku bitti gibi hissediyorum. Normal ev arkadaşıymışız gibi düşünün. Bu beni çok üzüyor aslında.

Öyle anormal, vov şeyler beklemiyorum evlilikten tabi ki. Sadece daha sevgi dolu daha sıcak biraz da heyecanı olan bir evlilik beklemiştim. Benim gibi düşünenler varsa siz neler yapıyorsunuz? Nasıl kendinizi mutlu ediyorsunuz böyle durumlarda?
Bizler de Barbie evlerinde yaşamıyoruz tabi ama evliliklerin büyük çoğunluğu bu rutinlerden oluşuyor.Eğer eşinizi yeterince sevmediğinizi düşünüyorsanız ve evlilik sizin için katlanılmaz bir halde olmaya devam edecekse,yolun başında iken ayrılmanızı tavsiye ederim.
 
evle ilgili sorumluluğun çoğu sizde olduğu için rahatsız oluyor olabilir misiniz acaba
 
Kadınları mutsuz eden yegane şey bu belki de. Erkekler evlenince oooh rahata kavuştum kafasına ulaşıyor. Çok sinir bozucu bu çok haklısın. Kadinlarsa yaşamak istiyor ama çoğu erkek rahata kavuştum kafasında olduğu için bunu görmüyor bile.
Bence bir de şey var. Erkeklerin çoğu "gençliğimi yaşadım,artık evleneyim" modunda, bir nevi durulma dönemi olarak görüyor evliliği. Ama kadınların çoğu 'evlen kocanla gezersin' ekolunde aileleri olduğu için 'gencligmi yaşayamadım, ailem endiselendigi için çok katı. Bari evleneyim,eşimle gezeyim,eve geç saatlerde geleyim' olarak görüyor evliliği
Sonrasi haftasonu telefonda oyun oynayarak geçiren erkekler ve 'eeee yine evdeyiz' diye kavga çıkaran kadınlar...
 
Ne bekliyordunuz da olmadı somut bir örnek verebilir misiniz? Hayatın telaşesi içinde savrulmak evlilik bekarlık fark etmiyor bence. Evlilik bir yerden sonra rutine bağlıyor, bu normal ve kaçınılmaz. Siz daha iki senede bıktıysanız belki de dediğiniz gibi evlilik size göre değildir. Böyle severek evlendiyseniz iki senede her hareketinin size batması da normal değil. Bence sizin sevginiz bitti, bu yüzden yaşadığınız hayattan mutsuzsunuz
 
Bence kişiler renk katmaya çalışmalı. Yoksa zor. Kendi adıma asla bir evlilik insanı değilim.
Kendi adıma buraya da konu açtım. Evliliğin ilk başında. Bende bana göre değil bu iş diye düşündüm başında. Çok sıkılıyordum.
Fakat eşimle konuştum. İkimizde iyiyiz hosuz ama benlik değil diye. Herkes kendine bir ceki düzen verdi.
Konusuruz şimdi. Bazen o çok yorgun olur. Uyuklar koltukta. Ben ders çalışıyorum. İsim bitince onu uyandirim. Yatakta mutlaka konuşuruz. Sakalasiriz. Ama dediğim gibi başta ben neden evlendim diye önce kendime çok sordum. Sonra eşime. Susup köşe cekilmedim. Mutlu olmak için evlenmissek birbirmizi mutlu etmeliyiz diye çok söyledim.
Cidden su an eğleniyorum.
Köşeye çekilmen ne istiyrosaniz söyleyin. Mesaj yazın. Kendinizi anlatın.


Dipnot: ne kadar çok çok yazmışım.
 
Bence bir de şey var. Erkeklerin çoğu "gençliğimi yaşadım,artık evleneyim" modunda, bir nevi durulma dönemi olarak görüyor evliliği. Ama kadınların çoğu 'evlen kocanla gezersin' ekolunde aileleri olduğu için 'gencligmi yaşayamadım, ailem endiselendigi için çok katı. Bari evleneyim,eşimle gezeyim,eve geç saatlerde geleyim' olarak görüyor evliliği
Sonrasi haftasonu telefonda oyun oynayarak geçiren erkekler ve 'eeee yine evdeyiz' diye kavga çıkaran kadınlar...
Şunu da eklemek istiyorum müsaadenle. Erkekleri etraf evlen evlen diye darlayınca erkekler cennetin kapısından gireceğim falan sanıyorlar. Eve bir hanım gelecek ve her şey muhteşem olacak. Hayır sen o hanımla ilgilenmezsen, iki muhabbet edip incelik gösterip şu kasvetli hayatta deşarj etmezsen bu gemi yürümez. Kimse senin cariyen değil. Halbuki kadınlara evde güzel giyin, dırdır etme, şu yemekleri sever onları pişir şeklinde akıllar veriliyor. Sebep?
 
Dertleşmek için üye oldum.

Çok severek evlendik. Evlenmeden önce bir yanlışını görmedim, ikimizden de emin olarak evlendim. Şimdi de bir kötülüğü yok ama anladım ki evlilik bana göre değilmiş. Bu döngü halinde devam eden rutin beni boğuyor.

İki çift laf edecek hali olmuyor çoğu zaman. Sebep olarak işte çok yorulduğunu söylüyor. Dışarı çıkıyoruz fakat nadir. Hayatın telaşesi içinde savruluyoruz. Faturaları hesapla, topla, böl, market alışverişi liste yap, çıkar topla, işten gel yemek yap ütü yap çamaşırları yıka katla, eşinin ailesinden saçma insanların söylemlerini hazmetmeye çalış.. oooof diyorum. Bazen kendisine sinirlenince yüzünü görmek dahi istemiyorum, her hareketi batıyor. Keşke şu an yalnız olsaydım dediğim an çok oluyor.

Evlenmeden önce her şeyin daha da güzel olacağına inanırdım. Beklentilerimi düşük tutsaydım belki de bu kadar üzülmeyecektim. Karşılıklı olarak o tutku bitti gibi hissediyorum. Normal ev arkadaşıymışız gibi düşünün. Bu beni çok üzüyor aslında.

Öyle anormal, vov şeyler beklemiyorum evlilikten tabi ki. Sadece daha sevgi dolu daha sıcak biraz da heyecanı olan bir evlilik beklemiştim. Benim gibi düşünenler varsa siz neler yapıyorsunuz? Nasıl kendinizi mutlu ediyorsunuz böyle durumlarda?
bekarken çalışmıyor muydu? o zaman yorulmuyor muydu?
bekarken fatura ödemiyor, yemek yapmıyor muydunuz?
bekarken muhabbetiniz neydi/nasıldı dışarıda mı buluşuyordunuz sürekli?
evlenince iş ve gündelik hayatınız nasıl bu kadar değişmiş olabilir ki? bekarken peynir ekmek mi yiyordunuz evlenince 8 çeşit mi yapmaya başladınız bilemedim ki...
iş şehir vs vs mi değiştirdiniz?
tuhaf geldi.

evli değilim ben ama birlikte aynı evde olduğumuz zamanlarda erkek arkadaşım evde sıkılan biri olduğu için :) biz benim yalnız halime göre daha fazla dışarı çıkıyoruz. yoksa ben gerekmedikçe 1 ay evden çıkmam mesela. (evden çalışıyorum). adam sıkılıyor diye ben ona uyuyorum biraz, o da ben evi seviyorum diye bana uyuyor biraz. ortayı buluyoruz kısacası.

2 çift laf etmek için boş zamana gerek yok ki biriniz yemek yapar biriniz makine boşaltır, masa kurar o arada muhabbet edilir. yani bizim aynı evdeyken öyle oluyor. evde en çok mutfakta muhabbet ediyoruz. (temizliği ben o yokken yapıyorum yoksa temizlik sırasında da muhabbet edilebilir mesela). sonra şarap koyup film açıyoruz... film izlerken muhabbet edemiyoruz. ya da acele bir iş varsa, ben çalışıyorum bilgisayarda yine muhabbet edemiyoruz mesela o markete filan gidiyor. benim uyku sorunum var, uyuyamıyorum ama adam yoruluyor ve tak diye uyuyor...o yüzden ben de bazı işlerimi o uyuyunca yapıyorum. böyle böyle geçiyor bizde. evliler nasıl yapıyor bilmiyorum.
 
Evlilik rutindik getirir bu da zaten rahatlığı dinginliği ve mutluluğu getirir yorumuna katılıyorum. Bazı erkekler böyle sus pus oluyor, benimki de böyle ben o kadar çok konuşuyorum ki zamanla bana ayak uydurdu şimdi beni konuşturmuyor hep kendisi konuşuyor. Cinselliğe gelince de gidin öpün koklaşın nedir ya bu genç yaşlarımız ne zaman gelecek tavşan olmamız gerek.
 
Ne kadar zamandır evlisiniz bilmiyorum ama 1 buçuk yıllık evliliğimde ilk aylara bakınca epey olumlu anlamda gelişme olduğunu söyleyebilirim. Klişe olacak ama bence zamanla oturuyor, güzelleşiyor evlilik. Bence biraz daha zaman vermelisiniz. Bahsettiğiniz şeyler ütü, bulaşık, çamaşır, alışveriş evet sıkıcı olabiliyor ama alışılıyor zamanla. Arada bir kendinizi bu rutinden uzaklaştırmak örneğin tatile gitmek veya bir kaç hafta ailenizin yanında kalmak gibi şeyler de bence iyi gelecektir . Maksat ev ortamından, sorumluluktan biraz olsun uzaklaşmak. Çalışıyor musunuz? Sürekli evde olmak insanı bunaltıyor. Özellikle eşiniz çalışıyor siz bütün gün evdeyseniz sizin için daha zor. Bi meşguliyet edinmelisiniz. İlk zamanlar bende bekar hayatımla evlilik arasında uçurumlar görüyor bu yüzden sürekli bunalım halinde oluyordum. Zamanla, alıştıkça eşitleniyor bence bu durum. Eşinizin ailesiyle de sık görüşmek zorunda değilsiniz hoşlanmıyorsanız görüşme sıklığınızı azaltabilirsiniz.
 
Kafama estiği gibi yaşayan, canı sıkıldığında denk gele bir çanta hazırlayıp şehir değiştiren, gecenin bir vakti uyku tutmayınca hazırlanıp yürüyüşlere çıkan, enerji dolu biriydim. Elbette evlendiğimde bir miktar bundan ödün vermem gerektiğinin bilincindeydim, ancak eşim de ben gibiydi, bu yönümüzü tamamen ortadan kaldırmamız gerekmeyecekti, böyle düşünüyordum.

Eşimle evleneceğimizde de onun maceracı yönüne güvenmiştim, uyumluyduk. Eşim, aynı zamanda çocukluk arkadaşımdı da, iyi tanırdım, bilirdim. Deniz kıyısında biralarımızı tokuşturarak az sabahlamadık, ne sohbetler ederdik...

Evlendik ve sene geçmeden içinden overdoz ev erkeği çıktı, koltuktan kazımam gerekiyordu bazen, dışarı çıkarmak için. "Gezelim, gidelim" dediğimde uyar ama hep ben demekten, "Hadi hadi" diye gaz vermekten sıkıldım. İsterdim ki bir planla karşıma çıkabilsin, ben "Artık kullan iznini, sıkıntı geldi!" demeden, kendini ayarlasın. "Hadi gir koluma yürüyüşe çıkalım" diyebilsin... Bu kadar işkolik, bu kadar ev kuşu... Fazla. Kimi için şahane, ama benim için sıkıntı.

Çocuk olana kadar yer yer bunun dövüşünü yaptım eşimle.
"Evlilik buysa, ben evlenmemeliymişim" dediğim de oldu.
Çocuk olduktan sonra ise rutinin de rutini geldi.
Eşimi seviyorum ve eşim gibi biriyle evli olduğum için çoğu açıdan kendimi şanslı da hissediyorum, ancak göreyim-gezeyim hevesimi, aniden içinden geldiği gibi bir yerlere çıkıvermeyi öyle bir törpüledi ki birlikte yaşadığımız süreçte, bu kadarının haksızlık olduğunu düşünerek yer yer kendimi ona sinirlenirken buluyorum.

8 senenin ardından bir miktar ona benzedim de sanırım.
Hüzünlendim la, gidip bi sövesim geldi adama.
 
Dertleşmek için üye oldum.

Çok severek evlendik. Evlenmeden önce bir yanlışını görmedim, ikimizden de emin olarak evlendim. Şimdi de bir kötülüğü yok ama anladım ki evlilik bana göre değilmiş. Bu döngü halinde devam eden rutin beni boğuyor.

İki çift laf edecek hali olmuyor çoğu zaman. Sebep olarak işte çok yorulduğunu söylüyor. Dışarı çıkıyoruz fakat nadir. Hayatın telaşesi içinde savruluyoruz. Faturaları hesapla, topla, böl, market alışverişi liste yap, çıkar topla, işten gel yemek yap ütü yap çamaşırları yıka katla, eşinin ailesinden saçma insanların söylemlerini hazmetmeye çalış.. oooof diyorum. Bazen kendisine sinirlenince yüzünü görmek dahi istemiyorum, her hareketi batıyor. Keşke şu an yalnız olsaydım dediğim an çok oluyor.

Evlenmeden önce her şeyin daha da güzel olacağına inanırdım. Beklentilerimi düşük tutsaydım belki de bu kadar üzülmeyecektim. Karşılıklı olarak o tutku bitti gibi hissediyorum. Normal ev arkadaşıymışız gibi düşünün. Bu beni çok üzüyor aslında.

Öyle anormal, vov şeyler beklemiyorum evlilikten tabi ki. Sadece daha sevgi dolu daha sıcak biraz da heyecanı olan bir evlilik beklemiştim. Benim gibi düşünenler varsa siz neler yapıyorsunuz? Nasıl kendinizi mutlu ediyorsunuz böyle durumlarda?
Hep öyle bi sure sonra rutine dönüyor.. . Evlilik öyle harika süper diye anlatılan masal değil malisef....
 


Bizim en azından boş günlerimiz oluyor. Genelde atıyoruz kendimizi dışarı ya da ev içinde zaman geçiriyoruz. Ne kadar az beklenti, o kadar çok huzur...
 
Dertleşmek için üye oldum.

Çok severek evlendik. Evlenmeden önce bir yanlışını görmedim, ikimizden de emin olarak evlendim. Şimdi de bir kötülüğü yok ama anladım ki evlilik bana göre değilmiş. Bu döngü halinde devam eden rutin beni boğuyor.

İki çift laf edecek hali olmuyor çoğu zaman. Sebep olarak işte çok yorulduğunu söylüyor. Dışarı çıkıyoruz fakat nadir. Hayatın telaşesi içinde savruluyoruz. Faturaları hesapla, topla, böl, market alışverişi liste yap, çıkar topla, işten gel yemek yap ütü yap çamaşırları yıka katla, eşinin ailesinden saçma insanların söylemlerini hazmetmeye çalış.. oooof diyorum. Bazen kendisine sinirlenince yüzünü görmek dahi istemiyorum, her hareketi batıyor. Keşke şu an yalnız olsaydım dediğim an çok oluyor.

Evlenmeden önce her şeyin daha da güzel olacağına inanırdım. Beklentilerimi düşük tutsaydım belki de bu kadar üzülmeyecektim. Karşılıklı olarak o tutku bitti gibi hissediyorum. Normal ev arkadaşıymışız gibi düşünün. Bu beni çok üzüyor aslında.

Öyle anormal, vov şeyler beklemiyorum evlilikten tabi ki. Sadece daha sevgi dolu daha sıcak biraz da heyecanı olan bir evlilik beklemiştim. Benim gibi düşünenler varsa siz neler yapıyorsunuz? Nasıl kendinizi mutlu ediyorsunuz böyle durumlarda?
yetiskin hayata hos geldin. hem sorumluluklari yerine getirip hem de zevk alacagin seyler yapmaya bak.
 
Siz esinizi sevmiyorsunuz. Rutinden baska ne olacakti ki evlilikte? Rutin istemeyen zaten evlenmesin.
İlk mesaji okuyup yorum yapiyorum ama cinsel hayatinizda da boyleyseniz daha yeni evliyken isiniz cok zor.
 
Ben de evlenince her şeyin daha güzel olacağına inanıyorum, böyle konuları görünce de üzülüyorum. Umarım evliliğiniz düzelir.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X