Umarım kurtulmuş, kendi ülkenize donmussunuzdur. Sizin (umarım ex) kocanız için, bağlanma ve bilimum psikolojik problemli saçma sapan insanlar için böyle şeyler bir iletisim yöntemi olabilir. Ama sağlıklı insanlar bu tarz manipülasyonlari çekmezler. Yani iki kendini yetistirmis insanın sağlıklı giden evliliginde biri bir şeyi trip ile , bir anda surat asarak çözmeye çalışsa diğer kişi bir iki alttan alıp sonunda rahatsız olacaktır. Öfkeye hakim olup açık açık konuşmak çok problemi çözer.Hikayenin tamamını dinleyenler ona neden insan gibi davrandığımı sorguluyorlar, ben onu hala evlenmeden önceki adam olarak görüyordum, bir şeye üzüldüğümde veya istediğimde söyleyemiyordum korkudan, ne yapacağı belli olmayan birisi mesela annesinin yaptığı dolmayı yerken ben dedim ki annemin yaptığı dolmaları özledim (yurtdışında olduğumuz için annemin yemekelrine çok hasrettim) ve bunun üzerine benim annem daha lezzetli yapıyor diyip sinirle kalktı gittiki annemin yaptığı dolmadan yememişti ki karşılaştırsın. Ben de üzüldüğümü yüzümü sarkıtarak hissettiriyordum çünkü insan gibi iletişim kurulmuyordu ama işe de yarıyordu kısa süreliğine de olsa
Eski konulara bakmadan yorum yapmamak lazım.Eski konularınız için ergence demişsiniz ama değil, başından beri işten başka birşey düşünmeyen, eve gelince yüzünüze bakmayan, dediklerinizi önemseyen, hakaret eden en son açtığınız konuda şiddete kadar varmış yaşadıklarınız. Bunlar mı ergence?
Bunlara rağmen evli kalıyorsanız ben her türlü muameleyi sineye çekerim demiş oluyorsunuz.
Basit bir ilgi bekleme meselesi değil sizinki. Ne yapsanız değişmeyecek kabul edip yaşayacaksınız bu zamana kadar nasıl yaptıysanız.
Ya farketmez illa koça gerek yok ben kendi tecrübelerime dayanarak da aynısını söylüyorum zaten. Kaçan kovalanır her zaman geçerli bir kuraldır ve kaçmak için gereken neyse mübahtır benceİlişki koçu deyince bende film kopuyor maalesef
Sizin tecrübeleriniz de genel geçer değil ki. Benim tecrübem de ne kadar verirsen o kadar alırsın diyor. Sevgiye, ilgiye boğduğum adamlardan hep iki katını gördüm.Ya farketmez illa koça gerek yok ben kendi tecrübelerime dayanarak da aynısını söylüyorum zaten. Kaçan kovalanır her zaman geçerli bir kuraldır ve kaçmak için gereken neyse mübahtır bence
Eski konularına ergence dediği için özellikle baktım. En son şiddet görmüştüm, aynı binadaki ailesi duyup geldi bizi ayırdı dese başka olacak çünkü yorumlar. Şimdi ilk defa olmuştu, bir iki tane tekme atmıştı der kendisi muhtemelen ama bu gerçeği değiştirmiyor.Eski konulara bakmadan yorum yapmamak lazım.
Ama işte herkes o kadar şanslı değil. Burada açılan konuları da görüyoruz hep erkeğin ilgisizliği üzerine. Hani sadece ben doğru insanla karşılaşmadım desem benim gibi bir sürü kadın var.Sizin tecrübeleriniz de genel geçer değil ki. Benim tecrübem de ne kadar verirsen o kadar alırsın diyor. Sevgiye, ilgiye boğduğum adamlardan hep iki katını gördüm.
Benim ilişkilerim hep ilgi gosterdikce daha fazlasını aldığım, karşı taraf ilgi gosterdikce benim daha fazlasını verdiğim ilişkiler oldular. Benim için ilişkiler sevdikçe,sevgisini belli ettikçe derinleşir. Bitse bile vadesi dolduğundan biter. Yakın bir erkek arkadaşim vardi. O da hep sizin gibi kacanin kovalandigina, kopek çekenin kıymete bindiğine inanırdı. Bu konuda tartisirdik. Sonra arkadaşlığımiz ilerledi, yıllarca birbirimizin neredeyse her ilişkisine tanık olduk. Gercekten de arkadaşım kime çok sevdiğini belli etse, kime jestler yapsa, kimi simartsa kızlar bunu cepte görüp bir süre sonra insandan saymamaya basladilar. Ama kimi aldatsa, kime telefonda 'arama kızım beni,işine gelirse' diye diklense o kızlar bu çocuktan hiç kopamadilar , ayrilsalar bile evine gelip gitmeye devam ettiler.Ya farketmez illa koça gerek yok ben kendi tecrübelerime dayanarak da aynısını söylüyorum zaten. Kaçan kovalanır her zaman geçerli bir kuraldır ve kaçmak için gereken neyse mübahtır bence
Konuşmaktan anlamayan erkeğe tekme atsan daha mutlu olursun benceKonuşmaktan anlamayan erkeğe ayna oluyorum ben.
Şans değil bu seçim. Birçok kişiden duydum bu şans olayını bu ara da hayır değil. İyi gözlem ve seçim sadece.Ama işte herkes o kadar şanslı değil. Burada açılan konuları da görüyoruz hep erkeğin ilgisizliği üzerine. Hani sadece ben doğru insanla karşılaşmadım desem benim gibi bir sürü kadın var.
Konuşmaktan anlamayan erkeğe ayna oluyorum ben. Nasıl davranıyorsa öyle davranıyorum. Dedim ya ben de ne kadar ilgi sevgi gösterirsem o kadar karşılık alıcam zannederdim ama böyle düşüne düşüne kaç yılım heba oldu. Bir de şöyle bir şey sizi buradaki yorumlarınızdan tanıdığım kadarıyla çok fazla duygu yoğunluğu olan birisi değilsiniz. O yüzden belki de sizin gösterdiğinizi düşündüğünüz ilgi/sevgi karşı tarafa az geldiği için fazla fazla üstünüze düşüyor.En azından, ikili ilişkilerde benim kadar duygularla hareket ettiğinizi sanmıyorum. Sizin ilişkilere bakış açınız, doğal tavrınız benim taktik tavrım olabilir
Aynen işte son cümle açıklıyor zaten. Ben de esasında kendimi çok severim ama birisine bişey hissettiğim zaman duygu yoğunluğunu fazla yaşarım. Böyle olunca da karşımdakini şımartmak isterim. Güzel sözler, ilgi, hediyeler vs vs . Ama bunun karşılığını tam veren birisi hiç çıkmadı mesela. O yüzden seçim de değil bence. Çünkü en başta en iyisi dediğim adam da bir yerden sonra kaçma dediğimiz eylemi gerçekleştiriyor.Şans değil bu seçim. Birçok kişiden duydum bu şans olayını bu ara da hayır değil. İyi gözlem ve seçim sadece.
Arkadaşlarımın şikayet ettikleri sevgililerine bakıyorum bazen, ben bu adama tırnağımı atmam diyorum mesela. E ama hatun adamın peşinde binbir taktik kasıyor sonra zarar gören, üzülen yine kendisi oluyor.
Duygu yoğunluğunu bilmiyorum da dünyada en çok kendimi seviyorum ben. Bir başkasına kendimden fazla sevgi göstermem mümkün değil, belki bununla ilgilidir.
Aynen aynen. Ya ben bide ilişkilerde duyguya fazla önem veririm. Mantık devre dışı kalır. Seviyorsam seviyorumdur yani. Normal olması gerektiği gibi olmaz benim ilgim. Mesela arkadaşlarımla plan yaptım diyelim, karşımdaki adamda bana buluşma teklif ettiyse ben arkadaşlarımla olan planı bozup, sevdiğim adamla görüşmeye giderim. Daha doğrusu öyle yapardım ama artık değil. İşte benim ayarım olmadığı için bir yerden sonra karşı taraf kendini çok fazla bişey sanıyor o ego patlamasından zararlı çıkan ben oluyorum. İpin ucunu fazla kaçırdığım zaman kendime dur diyorum artık ve bunun adı da taktik oluyor maalesefBenim ilişkilerim hep ilgi gosterdikce daha fazlasını aldığım, karşı taraf ilgi gosterdikce benim daha fazlasını verdiğim ilişkiler oldular. Benim için ilişkiler sevdikçe,sevgisini belli ettikçe derinleşir. Bitse bile vadesi dolduğundan biter. Yakın bir erkek arkadaşim vardi. O da hep sizin gibi kacanin kovalandigina, kopek çekenin kıymete bindiğine inanırdı. Bu konuda tartisirdik. Sonra arkadaşlığımiz ilerledi, yıllarca birbirimizin neredeyse her ilişkisine tanık olduk. Gercekten de arkadaşım kime çok sevdiğini belli etse, kime jestler yapsa, kimi simartsa kızlar bunu cepte görüp bir süre sonra insandan saymamaya basladilar. Ama kimi aldatsa, kime telefonda 'arama kızım beni,işine gelirse' diye diklense o kızlar bu çocuktan hiç kopamadilar , ayrilsalar bile evine gelip gitmeye devam ettiler.
Geçen sürede benim hayatıma giren insan tipi de hiç değişmedi,onun da .
Yani benim görüşüm herkesin bir enerjisi var ve aynı tip insanları çekip çekip duruyor . Demek ki sizin enerjiniz de bu. Bu bahsettiğiniz şey sizin doğrunuz olabilir. Ama genele vurmaya gerek yok, herkesin ilişkisi birbirinden farklı farkli.
Fazla ilgiyle boğuyor musun acaba adamları?Aynen işte son cümle açıklıyor zaten. Ben de esasında kendimi çok severim ama birisine bişey hissettiğim zaman duygu yoğunluğunu fazla yaşarım. Böyle olunca da karşımdakini şımartmak isterim. Güzel sözler, ilgi, hediyeler vs vs . Ama bunun karşılığını tam veren birisi hiç çıkmadı mesela. O yüzden seçim de değil bence. Çünkü en başta en iyisi dediğim adam da bir yerden sonra kaçma dediğimiz eylemi gerçekleştiriyor.yenGEnC in bahsettiği gibi enerji meselesi olabilir.
O yüzden şahsen kendim artık kovalamıyorum. İlgi gösteriyorum, sevdikçe seviyorum ama baktım karşımdakinin Toto arşa yükseliyor işte orda frene basıyorum. Aksi halde üzülen ben oluyorum
Evet evet çook fazla ilgi gösteriyorum. Buradaki boğmak kelimesi rahatsızlık anlamındaysa sanmıyorum çünkü bayaa hoşlarına gidiyordu o ilgi, aramalar, mesaj atmalar hediyeler vs. Bi yerden sonra dur dedim kendime. Kendimi ne kadar seversem seveyim ikili ilişkilerde fazlaca kaybediyorum kendimiFazla ilgiyle boğuyor musun acaba adamları?
Bu tür ilgisiz davranışlar (taktikler) uzun süreli bir çözüm değil. Zaten ilgi göstermemeye alışmış olan birini nasılsa kendiside memnun bu halimden diyerek alıştırırsınız. Bütün hayatınız boyunca taktik yaparak yaşayamazsınız illa ki bir yerde patlar bu durum.ben olsam cocuğum varsa onla ilgilenirdim ben de adamı umursamazsım.
Bu umursama konusunda benim en ök*z adamı bile yola getiren bir taktiğim var, her zamanki davranış şeklinizi bir süreliğine değiştirin, ona ilgi gösterdiğiniz anlar vardır o anlarda artık soğuk yapın ama bir sıkıntı olduğunu da belli etmeyin tepki verdiğiniz şeylere tepki vermeyin tartışırsa da tamam tamam diyin hafif yüzünüzü asın, küs gibi davranın ama bir yandan da o anlamasın açıksa sadece değiştiğinizi hissetsiz bak o zaman nasıl ilgi gösterecek
Bilmem, ben de çok severim ilgi göstermeyi. Geçen sene sevgilim çok pis güneş yanığı olmustu , her kırkbeş dakikada bir fırına girecek hindi gibi adamı yağlar merhemlerdim. Sırf simarikliktan ayak masajı istedi, YouTubeda uygulamali refleksoloji masajı videosu açıp yarım saat adama ayak masajı yaptımAynen aynen. Ya ben bide ilişkilerde duyguya fazla önem veririm. Mantık devre dışı kalır. Seviyorsam seviyorumdur yani. Normal olması gerektiği gibi olmaz benim ilgim. Mesela arkadaşlarımla plan yaptım diyelim, karşımdaki adamda bana buluşma teklif ettiyse ben arkadaşlarımla olan planı bozup, sevdiğim adamla görüşmeye giderim. Daha doğrusu öyle yapardım ama artık değil. İşte benim ayarım olmadığı için bir yerden sonra karşı taraf kendini çok fazla bişey sanıyor o ego patlamasından zararlı çıkan ben oluyorum. İpin ucunu fazla kaçırdığım zaman kendime dur diyorum artık ve bunun adı da taktik oluyor maalesef
Bence zaten karsi tarafin gitmesi bu yuzden oluyor. Kimse vazgecilmez degildir nihayetinde ve insan iliskileri cikara daylidir bu kari koca dahi olsa. Cikar derken illa maddi olarak dusunulmesin. Istedigi hosgoruyu sefkat sevgiyi bulamazsa gayette birakip gidebilir. KimseKimseye "gidemez, çok seviyor" rahatligi vermemek lazim bu zamanla saygiyi sevgiyi de bitiren bir şey bence.
Bizim evliligimizde eşim benden daha tutkundur bana ama buna rağmen ne yaparsam yapayim "asla gidemez" veya sonucu olmaz diyemem. Gururlu bir adamdir cunku ayni zamanda.
Sevgisine saygi duyuyorum bu yuzden ama sizin gibi " buna ne yapsam gitmez bu" denilenler malesef saygi gormez.
Sevgi bir yere kadar maalesefBence zaten karsi tarafin gitmesi bu yuzden oluyor. Kimse vazgecilmez degildir nihayetinde ve insan iliskileri cikara daylidir bu kari koca dahi olsa. Cikar derken illa maddi olarak dusunulmesin. Istedigi hosgoruyu sefkat sevgiyi bulamazsa gayette birakip gidebilir. Kimse
Kimseyi cekmek zorunda degil
Demek istedigim aslinda kimseSevgi bir yere kadar maalesef
Evet doğruDemek istedigim aslinda kimse
Kimseye gidemez gozuyle bakmasin, arkadasinda dedigi gibi.. zira kimse vazgecilmez degil. 1000 sevsende bir gun vazgecersin. Cok
Sevsen bile biktigin icin sirf
Mesela
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?