Buna sadece siz karar verebilirsiniz.
İnsanların birbiri ile tanışması için yığınla ortam var. Eskiden mektup arkadaşları olurdu, insanlar düğünlerde tanıştırdı, sonra internet girdi dünyamıza, uzaklar yakın oldu.
Okulda tanışan var, iş yerinde tanışan var.
Barda, maçta, otobüste, mola yerinde, asansörde, AVM'de...
Bu ihtimaller sonsuz.
Tanışma kısmı sizi biraz germiş ama hiç gerek yok o hisse. Görücü usulü diye basite indirgemeyin. Görmeden nasıl beğeneceksiniz değil mi? :) Alt tarafı bir bardak çay içeceksiniz hem. Alnınıza silah dayayan olmayacak sonrasında.
İlk eşimden boşandığımda; "ay o çok iyi arkadaştı, çok iyi enişteydi, çok iyi öğretmendi, çok iyi evlattı" şeklinde yığınla şey duymuştum ama çok iyi eşti diyecek tek kişi bendim. O nedenle hislerinize güvenin sadece. Yanlış yapabilirsiniz hayatta ama yanlış hissedemezsiniz.
Durum kendini zaten belli edecektir akabinde. Belki içiniz ısınacak, kanınız kaynayacak. Dermanım olsa yazmaya, bu konuda tanık olduğum mucize gibi bir örneği anlatmak isterdim ama gönlüm yorgun bugün.
Siz kendi hikayenizi yazın.
Olur veya olmaz.
Bence tek takıldığınız şey, o kalıp.
Ama hiç gerek yok ona takılmaya...