Geçiremiyorum, iyileştiremiyorum.

zeynones

Nirvana
Kayıtlı Üye
6 Ağustos 2014
17.656
31.609
598
Geçmiyor.
Yıllar geçti.
28 yaşındayım.
Geçmiyor.
Ne öfkem, ne üzüntüm.
Anneme, ablama, babama, amcama, ölmüş dedeme, babaanneme...
Bir insan bir çocuğa o kadar yüklenmemeli idi.
Yıllar geçtikten sonra da hiç bir şey yokmuş gibi bir şeyleri anlattıklarında o kadar üzdüklerini yoksaydıklarında içimin ne kadar kan ağladığını görmüyorlar.
Bazen birilerine haksızlık mı yapıyorum, kıskanıyor muyum o yüzden mi diyorum kendimi ablama inanılmaz öfke doluyum. Sanki yanlış zamanda doğdum. Anneme de kızgınım eskisi kadar değil, bu aralar iyi davranıyor benimle anne kız gibi artık. Bu sefer kendime kızıyorum sırf o sevgiyi bu yaşında tattığın için kanıyorsun çok yaklaşma. Geçen hastalandım. Doktora götüreyim dedi. Yok ben hallederim dedim. Ben ortaokuldan beri kendim doktora gidiyorum. Götür dediğimde kendin git derken ablamın peşinden koşardı o halledemez diye... Şimdi ise onun yaptığı nankörlüklerden şikayetçi hayatlarını allak bullak etti annemlerin. Ona verdiği sevgi gibi yine değil ama daha yakın eskisine göre.
Kendime kızıyorum. Odaya geçtim şimdi düşünüyorum ağlamamak için zor tutuyorum salağım ben üç gün sonra ablamla yine iyi olsa yine ben öteleneceğim belki de annem öyle olduğunu zannetmezse de. Sürekli eski şeyler aklıma geliyor. Oturduğum semtte yürürken çok ağladım eşimle çok dertleşirdik. Üniversiteme çok yakındı dersi ekip bu sokaklarda yürürdüm akşamları düşünürdüm. Sonra çocukken aklıma geliyor her gece ağlardım her gece... O babannenin yengenin dışlayıp ablamı kucaklamasını. Büyüdüm ama geçmedi. Herkes beni görüp kendini iyileştirdin der, eşim hep helal olsun o kadar travmanın üstesinden geldin ne kadar içinde kalan şeyler olsa da kuvvetlisin der. Ama yok. Kendime ben acıyorum ama bir başkasının beni acıtmasına dışlamasına müsaade etmiyorum sadece. Yoksa hala o çocukken yaşadığım acıların yaşındayım.
 
Çocuklukta travması olanlar naparsa yapsın iyileşemiyor bence büyük çoğunluğu. Çünkü hesap soramıyoruz. Herşey iyi olduğu için hesap soracak kimse yok.
Ben şu an anneme neden desem pişmanlıktan ağlasa ben bin kat yıkılırım. Tabi bambaşka bizim konularımız.
Aile dizilimi diye bişey var duydun mu hiç bilmiyorum. Araştırmanı tavsiye ediyorum. Benim yüzleşmeye gücüm yok.
 
Çocuklukta travması olanlar naparsa yapsın iyileşemiyor bence büyük çoğunluğu. Çünkü hesap soramıyoruz. Herşey iyi olduğu için hesap soracak kimse yok.
Ben şu an anneme neden desem pişmanlıktan ağlasa ben bin kat yıkılırım. Tabi bambaşka bizim konularımız.
Aile dizilimi diye bişey var duydun mu hiç bilmiyorum. Araştırmanı tavsiye ediyorum. Benim yüzleşmeye gücüm yok.

Teşekkür ederim. Araştırdım ama cesaretim olmadı. Yüzleşmek bu debdebe ile çok zor geliyor.
 
Teşekkür ederim. Araştırdım ama cesaretim olmadı. Yüzleşmek bu debdebe ile çok zor geliyor.
Aynen öyle.
Atalım bakalım arkalara nerde patlıcaz :)
Sevgi açlığından tadını çıkarmak istiyoruz bence..
Affettim ben, çünkü hesap sorulacak tarafın bir tanesi 15 sene önce öldü, diğeri sadece güzel anıları hatırlıyor hiç kıyamıyorum.
Diyecek bişey bulamıyorum.
Yine de benim anne babam oldukları için müteşekkirim..
 
Geçmiyor.
Yıllar geçti.
28 yaşındayım.
Geçmiyor.
Ne öfkem, ne üzüntüm.
Anneme, ablama, babama, amcama, ölmüş dedeme, babaanneme...
Bir insan bir çocuğa o kadar yüklenmemeli idi.
Yıllar geçtikten sonra da hiç bir şey yokmuş gibi bir şeyleri anlattıklarında o kadar üzdüklerini yoksaydıklarında içimin ne kadar kan ağladığını görmüyorlar.
Bazen birilerine haksızlık mı yapıyorum, kıskanıyor muyum o yüzden mi diyorum kendimi ablama inanılmaz öfke doluyum. Sanki yanlış zamanda doğdum. Anneme de kızgınım eskisi kadar değil, bu aralar iyi davranıyor benimle anne kız gibi artık. Bu sefer kendime kızıyorum sırf o sevgiyi bu yaşında tattığın için kanıyorsun çok yaklaşma. Geçen hastalandım. Doktora götüreyim dedi. Yok ben hallederim dedim. Ben ortaokuldan beri kendim doktora gidiyorum. Götür dediğimde kendin git derken ablamın peşinden koşardı o halledemez diye... Şimdi ise onun yaptığı nankörlüklerden şikayetçi hayatlarını allak bullak etti annemlerin. Ona verdiği sevgi gibi yine değil ama daha yakın eskisine göre.
Kendime kızıyorum. Odaya geçtim şimdi düşünüyorum ağlamamak için zor tutuyorum salağım ben üç gün sonra ablamla yine iyi olsa yine ben öteleneceğim belki de annem öyle olduğunu zannetmezse de. Sürekli eski şeyler aklıma geliyor. Oturduğum semtte yürürken çok ağladım eşimle çok dertleşirdik. Üniversiteme çok yakındı dersi ekip bu sokaklarda yürürdüm akşamları düşünürdüm. Sonra çocukken aklıma geliyor her gece ağlardım her gece... O babannenin yengenin dışlayıp ablamı kucaklamasını. Büyüdüm ama geçmedi. Herkes beni görüp kendini iyileştirdin der, eşim hep helal olsun o kadar travmanın üstesinden geldin ne kadar içinde kalan şeyler olsa da kuvvetlisin der. Ama yok. Kendime ben acıyorum ama bir başkasının beni acıtmasına dışlamasına müsaade etmiyorum sadece. Yoksa hala o çocukken yaşadığım acıların yaşındayım.
O zaman sana bir örnek vereyim biraz rahatla. Öz babam erkek olmadığım için beni dışlarken teyzemin oğlunu, yeğenlerini ve iş arkadaşının oğlunu bile severken beni iterdi. Lisansta bölüm birincisiydim. Beni önlisans okuyan iş arkadaşının oğlundan başarısız görür ve insan içinde aşağılardı.

Özetle inan ki senin ki en kötüsü değil. Ha benimki de en kötüsü değil. Hepsi bitti sadece önüne bak...


Mutlu olmak istiyorsan geçmişi bugüne taşıma geçmişte bırak.mesela bunları yazarken ben gülümsüyorum şu an. Çünkü hepsi bitti
 
Aynen öyle.
Atalım bakalım arkalara nerde patlıcaz :)
Sevgi açlığından tadını çıkarmak istiyoruz bence..
Affettim ben, çünkü hesap sorulacak tarafın bir tanesi 15 sene önce öldü, diğeri sadece güzel anıları hatırlıyor hiç kıyamıyorum.
Diyecek bişey bulamıyorum.
Yine de benim anne babam oldukları için müteşekkirim..

Aslında dönem dönem hesap soruyorum ama anlatamadığım o kadar şey ki... İçimde bıraktıkları hisleri hiç görmemişler,işte o görmediklerini de göze daha fazla sokmanın anlamı yok
 
Çok Zor.. son zamanlarda kitaplarınin hepsini okuduğum psikyatristin dizileri ile çoğu insan halı altına süpürdugu ama en ufak bir kaçakta hortlayan çocukluk acıları ile yüzleşiyor.

İyileşmeden , kök sorunlari kabullenip affetmeden o bağ çok Zor kurulur zaten bir de annenize en ihtiyaç duyduğunuz zamanlarda yok sayilmissiniz..

Belki ablanizin bilmiyorum ne ama dezavantajli durumundan ötürü, sizin mecburen güçlü ve tek başına duruşunuza güvenip sevgi ve ilgisini ona mı verdi acaba
 
Bir psikolok yardımı almalısın geçmeyecektir ama rahatlatacaktır seni içine atma yaz kagıda yaz yırt at ama içine atma işte bizler çocuklarımızı bu şekilde büyütmemeliyiz örnek oluyorsun bizlere
 
O zaman sana bir örnek vereyim biraz rahatla. Öz babam erkek olmadığım için beni dışlarken teyzemin oğlunu, yeğenlerini ve iş arkadaşının oğlunu bile severken beni iterdi. Lisansta bölüm birincisiydim. Beni önlisans okuyan iş arkadaşının oğlundan başarısız görür ve insan içinde aşağılardı.

Özetle inan ki senin ki en kötüsü değil. Ha benimki de en kötüsü değil. Hepsi bitti sadece önüne bak...


Mutlu olmak istiyorsan geçmişi bugüne taşıma geçmişte bırak.mesela bunları yazarken ben gülümsüyorum şu an. Çünkü hepsi bitti

Aslında ben neden diye düşünüyorum. Siz gerekçesini yanlış bir şey olsa bile biliyorsunuz. Ama ben bilmiyorum ablam var diye miydi, ben kötü bir çocuk muydum yoksa bana davranışlarından dolayı mı isyankar bir çocuktum bilmiyorum. 1 yılı geçti evliyim. Sadece bir kez bağırdım bu süreçte ve şunu gördüm ben aslında o kadar bağırıp çağıran bir insan değilmişim.
 
Bir iki dizi var çocukluk tramvaylarıyla ilgili eğer izliyorsanız bırakın izlemeyi. Hepimizin çocukken yaşadığı bir şey var kiminin ağır kiminin ki hafif çocukluk işte nasıl içerlendik kim bilir. Bunun en iyi yolu terapi bence imkanınız ve yukarıda yazmış bir arkadaş cesaretiniz varsa hiç vakit kaybetmeyin.
 
Bir psikolok yardımı almalısın geçmeyecektir ama rahatlatacaktır seni içine atma yaz kagıda yaz yırt at ama içine atma işte bizler çocuklarımızı bu şekilde büyütmemeliyiz örnek oluyorsun bizlere

Gittim psikoloğa. Bir süre tedavi gördüm. Yazı yazmayı çok severim. Son zamanlarda yazmadım. Ama eskiden çok yazardım. Kaç defter yazdım kaç defter yaktım bilmiyorum.
 
Aslında ben neden diye düşünüyorum. Siz gerekçesini yanlış bir şey olsa bile biliyorsunuz. Ama ben bilmiyorum ablam var diye miydi, ben kötü bir çocuk muydum yoksa bana davranışlarından dolayı mı isyankar bir çocuktum bilmiyorum. 1 yılı geçti evliyim. Sadece bir kez bağırdım bu süreçte ve şunu gördüm ben aslında o kadar bağırıp çağıran bir insan değilmişim.
Sebebi belli aslında. Anne babalar bile maalesef bir evladı diğerinden daha çok sevip benimseyebiliyor. Çevremde bunun örneği çok.

Ablan hasta olup öncelik ona verilse konu çok farklı olurdu ama burada onun öncelikli sevilen çocuk olduğu ortada.
 
Bir iki dizi var çocukluk tramvaylarıyla ilgili eğer izliyorsanız bırakın izlemeyi. Hepimizin çocukken yaşadığı bir şey var kiminin ağır kiminin ki hafif çocukluk işte nasıl içerlendik kim bilir. Bunun en iyi yolu terapi bence imkanınız ve yukarıda yazmış bir arkadaş cesaretiniz varsa hiç vakit kaybetmeyin.

Bir iki dizi var çocukluk tramvaylarıyla ilgili eğer izliyorsanız bırakın izlemeyi. Hepimizin çocukken yaşadığı bir şey var kiminin ağır kiminin ki hafif çocukluk işte nasıl içerlendik kim bilir. Bunun en iyi yolu terapi bence imkanınız ve yukarıda yazmış bir arkadaş cesaretiniz varsa hiç vakit kaybetmeyin.

Yok izlemiyorum.
Hatta merak ettim ama tahmin ettiğim için yaralarımı deşmeye gerek olmadığını bilerek izlemedim.
Terapi aldım. İlaç tedavisi de gördüm.
Ara ara bazı olaylar içimdeki duyguları hareketlendiriyor üzüyor.
 
Bir de bu ara dikkat ediyorum herkes çocukluk travmaları ile ilgili konu açıyor. Lütfen sizi üzen geren ve canınızı yakan dizi yayın vsleri izlemeyin.

Masumlar apt mıdır nedir izlemeyin böyle dramatik dizileri...


Her insan bu hayatta illa bir yara alacak. Çünkü bu hayatta ölüm denen bir şey var. Ama inanın hayat sadece bir oyun ona çokta derin anlamlar yüklemeyin
 
Çok Zor.. son zamanlarda kitaplarınin hepsini okuduğum psikyatristin dizileri ile çoğu insan halı altına süpürdugu ama en ufak bir kaçakta hortlayan çocukluk acıları ile yüzleşiyor.

İyileşmeden , kök sorunlari kabullenip affetmeden o bağ çok Zor kurulur zaten bir de annenize en ihtiyaç duyduğunuz zamanlarda yok sayilmissiniz..

Belki ablanizin bilmiyorum ne ama dezavantajli durumundan ötürü, sizin mecburen güçlü ve tek başına duruşunuza güvenip sevgi ve ilgisini ona mı verdi acaba

Ablamın dezavantajlı durumu yokmuş ki. Aynı okullarda okuduk ikimizde gayet başarılı çocuklardık. O sadece birisine yaslanarak işlerini başkasına yaptırarak hayatını idame ettirmeyi tercih ederdi. Bununla ilgili bir durum.
 
Bir de bu ara dikkat ediyorum herkes çocukluk travmaları ile ilgili konu açıyor. Lütfen sizi üzen geren ve canınızı yakan dizi yayın vsleri izlemeyin.

Masumlar apt mıdır nedir izlemeyin böyle dramatik dizileri...


Her insan bu hayatta illa bir yara alacak. Çünkü bu hayatta ölüm denen bir şey var. Ama inanın hayat sadece bir oyun ona çokta derin anlamlar yüklemeyin

İzlemiyorum her iki diziyi de. Benim kendimde yıllardır geçiremediğim farkında olduğum profesyonel destek de alsam zaman zaman ortaya çıkan bir acı ruh hali.
 
31 yaşındayım ve çocukken yaşadığım şeylere sebep olanları affetmedim affedemiyorum. Düşünmek sadece kendime zarar diye gülüp geçiyorum çünkü bunları bana yaşatanların hiç umrunda değil.

Şuan beni sözde o kadar çok seviyorlar ki telefonuma 1 dakika ulaşamasalar polisi arayacaklar o derece ama kıymeti var mı yok benim için

Kendin için toparla kendini çünkü senden başka kimse düşünmeyecek seni. Hissettiklerini de anlamayacaklar üzme yorma o güzel kalbini.
 
İzlemiyorum her iki diziyi de. Benim kendimde yıllardır geçiremediğim farkında olduğum profesyonel destek de alsam zaman zaman ortaya çıkan bir acı ruh hali.
Zamanla geçecek emin ol. Çünkü bir süre sonra sen sadece kendine odaklanacak ve farkında olmadan affeddeceksin onları

Bu affetme öyle bildiğimiz bağışlama değil. Senin için önemlerini ve anlamlarını yitirecekler. İşte o zaman iyileşeceksin
 
Back
X