Gerginlik Anında Eşimin Üstüme Üstüme Gelmesi ve Kavga


İşte siz ve sizin gibilerin sorunu bu! Kışkırtıcı insanlarsınız. İnsanın sinirine dokunmaya bayılıyorsunuz. O karşımdaki "haklı" olduğunu düşünen insana kendini anlatma diyen kim ? Nerenizden anlıyorsunuz lafları? Siz kendiniz de demişsiniz, o anda eşim odaya kaçar, ben de üstüne üstüne giderim, hiçbir şey çözülmez diye. Siz kendinizi anlatıyorsunuz değil mi? Aferin kendini ifade edebilen altta kalmayan "modern ve eşiyle eşit kadın".Neye yarıyor peki o kendini anlatma? Karşıdaki anlıyor mu o anda? YOKSA sadece daha da sinir mi oluyor ? İşe yarıyorsa aynen devam.
 

sizinle polemiğe girmek değil amacım,karşıt fikirlere saygı duymayı becerecek kadar olgun değilseniz birdahaki sefere konu başlığına 'yanlızca beni destekleyecekler okusun' diye not düşün lütfen.ayrıca üslubunuzda nekadar çabuk öfkelendiğinizi anlatıyor.
 

Ben sadece bana hak verecekler okusun tarzı bir insan değilim. Ama siz de derdini anlatan insana sorunu olan bir insan gibi değil de ruh hastalığı olan bir insan olduğuna kanaat getirip bilmiş bilmiş "tedavi olun" diyip karşıdakini çıldırtmayın. Eşinize de böyle siz normalsiniz, sadece derdinizi ve kendinizi anlatmaya çalışan "ifade özgürlüğü" sahibi kadın, ona da tedavilik bir ruh hastası gibi davranırsanız adamın çıldırması işten değil inanın. Önce üslubunuza dikkat, sonra karşıdakinin tepkisine hata bulmaca
 

:128: :128: :128:
 

genelde erkeklerin sinirlenip kendi dünyasında kalmaya çalışırken, kadınların dırdıra devam etmesidir tartışmalarda sorun olan..
sizde durumlar tam tersi anlaşılan
marjinal bir ilişki yani
umarım faydalı da olur
 

konu sahibi arkadaşın nickine yapılan zekice bir atıf =) hoşuma gitti


marjinalfaydalı arkadaşım,

eşinizle bu konuyu sizin rahatsızlığınızı ve duygularınızı konuştuğunuzu ama faydası olmadığını söylüyorsunuz. eşiniz aslında hassasiyetinizin biraz farkına varıp kendini kontrol etse olay çözülecek gibi ama işte erkekler anlayış konusunda biraz kıt oluyor maalesef. ya anlamak istemiyorlar yada kendilerine dönük olduklarından karşı tarafın duygularını görmekten acizler. sorunun neyden kaynaklandığı çok önemli değil, önemli olan çözümse buna odaklanalım.

---eşiniz sizi tahrik edip kızdırmak istese bile tartışmayın, uzak durun ve susun. duygularınız sıcakken konuşmayın, sonra sakinleştğinizde durumu konuşursunuz. eğer tüm sakinliğinize rağmen eşiniz üzerinize gelmeye devam ederse ''ya bana saygılı olur ve sakinleşene kadar konuşmazsın ya da seni dinlemem'' deyin ve başka bir ortama gidin. size ulaşamasın. öyle ya madem güzel sözden anlamıyor sizde o size saygı duyup duygularını kontrol edene kadar konuşmayı reddedin. başta kızacaktır bu tepkinize ama bunu devam ettirir ve ciddi olduğunuzu gösterirseniz ona göre ayağını denk alıp davranışlarını değiştirmeye başlayacktır.

---öfkesine hakim olmasını beklemek yerine öfkelenmesine sebep olan -ya da sizin öfkelenmenize sebep olan - durumları çözmeye çalışın. neyden dolayı sinirleniyor ve tartışıyorsunuz? olaylar farklı olsa da çoğunlukla altta yatan sebepler aynı olduğu için bunu çözdüğünüzde sorun da çözülür. bu yüzden olaylara değil altta yatan istek ve arzulara, eşinizin duygularına kilitlenin biraz. (tabi aynısını eşiniz de size yapsa güzel olur) yani eşiniz ne istiyor, neyden dolayı öfkelendi ve ne yapsanız sakinleşir...

---eleştiri, hakaret, aşağılama...gibi sözler öfkeyi daha da alevlendirir bunlara dikkat edin. eşiniz birşeylere kızdığında ''sen de bana bunu yapmıştın, sen de şöylesin'' vs gibi sözlerle onu çileden çıkarmayın. onun ne anlatmaya çalıştığına odaklanın. sizin neyi anlamanızı istediğine...daha sonra kendi duygularınızı da anlatırsınız ama eşiniz birşeyler anlatıyorsa önce onu dinleyin. sonra kendi derdinizi anlatın...

şimdilik aklıma bu fikirler geldi. umarım faydası olur...
 

bende aynı senin gibi düşünüyorum marjinal

biri sinirlenince diğeri susmalı

gerçi genelde ben susuyorum. konuşursam o an kalp kırarım çünkü

öfke kontrolünü öğrenmeye çalışıyorum. içimden diyorum ki senn negatif enerjin benim sinirimi bozamaz

etrafıma mor ışıktan bir halka çizip içimden-iptal- diyorum... pozitif enerjimi alamazsn.işe yarıyor inan
 
Son düzenleme:

Ben bunun öfke kontrolu olduğunu, sinirli bir yapıya sahip olmak olarak görmüyorum.

Tartışma anında biri ısrarla konuşuyorsa, nereye gidiyorsanız peşinizden geliyorsa,
tartışma anında kriz yönetici değilse, iki dk. karşısındakinin isteğine saygı duymuyorsa,
en sakin yapıya bile sahip olsanız insan çileden çıkar.

Özellikle erkekler kriz yönetici olmalıdır, ötesi berisi gerisi yok !!!
 
Sağol simurg, bu yazdıklarını ben değil de eşim okumalı sanki. Zebos, dediğin mor halka olayını deneyim bakalım :)

Birsen82cim, bugun annemle konuştuk, çünkü eşim ben sinir krizi geçirince annemleri aramış. S..yetmiyor, sıvayacak bir de. Hasta kadını ne diye ararsın be adam?? Bilsinlermiş. Neyi bilsinler ya? Annem de bana dedi, senin öfke kontrol sorunun mu var diye, ben de ona aynen senin bu dediklerini dedim. Kimin üstüne o kadar gidilse, üstüme gelme diye uyardığı halde damarına basılsa patlar dedim. Ama ben daha az anlatan, daha az şikayet eden insan olduğum için haksız taraf olarak görülmek üzereyim.

Artık bana ciddi anlamda art niyetli gibi gelmeye başladı eşim. Beni çileden çıkarana kadar stratejiler geliştirip sonra da beni dışarıdaki insanlara şikayet etmek ! çocuk gibi ya. Şu son olaydan sonra yeterli olgunluğa erişmeden evlendiğini düşünüyorum eşimin. Krizi yönetmeyi bilmemeyi bırak, krizden yeni krizler yaratıyor.
 
Son düzenleme:

Evet, en sakin yapıda insanın bile üstüne giderse insan o bile birgün çileden çıkar.

Sakin bir yapıya sahip, hemen hemen sinirlenmeyen bir insan olarak ben bunu diyorum.

Sinirli bir yapıya sahip olsaydım objektif olmayabilirdi bu söylediğim, bu yüzden inanın anlıyorum sizi.

Merak ediyorum eşinize ilk başta dediniz mi bu ''öfke kontrolu '' cümlesini ?

Sanki sizin dediklerinizi size kullanıyormuş gibi..
 

sevgili birsen bu düşüncene katılmıyorum. erkekler de sonuçta bir insandır, kadınlar gibi onların da zaafları, zayıflıkları vardır. neden bir erkek olarak ona ''krizi yönetmek zorunda'' diye bakmak yerine bir insan olarak ''bu da onun bir zaafı nasıl iyileştirebiliriz?'' diye bakmıyoruz. erkek diye herşeyi kendi başına aşıp, her durumda soğukkanlı ve herşeyi yöneten mi olmalı?

hem bu bakış açısı ''böyle olmalı...'' konu sahibine fayda sağlamaz. evet, öyle olsa güzel olur ama öyle değil diye ne yapalım? adamı kendi haline bırakıp ilişkiyi de yıkım haline mi bırakalım? bunun yerine çözmeye ve aşmaya çalışmak, hayat arkadaşının zayıflığına iyi niyetle yaklaşıp iyileştirmeye çalışmak daha iyi olmaz mı?

marjinal faydalı, konu herşeye rağmen çözülmüyorsa ya bu halde kabul edersiniz ya da savaşmaya devam edersiniz. eğer kabul edemeyeceğinizi düşünüyorsanız eşinizin öfke kontrolü için bir psikologa gitmesi konusunda teşvik edin hatta baskı yaparak kabul ettirin. bu konunun ilişkinizi yıkmasına izin vermeyin. herşeye rağmen çabalayın. eşiniz art niyetli ya da kasti olarak kötü davranıyor değildir, bilmediği ve yeterince anlamadığı için böyledir. madem öyle sizde ona yardım edin anlaması ve aşması için...
 
Bebişim seni yerler burada çok büyük cesaretle konu açmışsın
Ben bu konuyu açmana çok sevindim ama biliyormusun ?
En son konuştuğumuz yerden çoook ileri bir nokta burası,ben eşini sevdiğini düşünüyordum hep.
Israrla inatla tüm uyuzluklarınıza rağmen ,hala da öyle düşünüyorum.
Konunun çözümüne yönelik bir yorumum yok var aslında ama ben eşin gibi olan tarafım.
Hani üstüne giden beynini yiyen cevap bulmaya çalışan o benim.
Oradaki tutumun amacı şu ; beni ciddiye al ve dinle !
Sinirli taraf sonra konuşuruz diye düşünüyor ama öteki taraf saygı duyulmuyor diye düşünüyor.
İlişkinizde roller farklı o daha hassas sen daha gerçekçi bir tipsin.
Olsun inşallah herşeyi aşıp çoook mutlu olun canım benim.
 

Tam olarak öfke kontrolü olarak geçmedi sanırım ama çok sinirlendiğimden, sinirlerime hakim olamadığımdan bahsettim. Malesef ben herkese, her olaya olduğu kadar kendine de objektif bakabilen ve acımasızca eleştirebilen bir insanım. Bunu da eşimle paylaşmış olabilirim, çünkü ilişkimi de evliliğimi de stratejilerden uzak yaşadım hep. Evet kesinlikle kullanıyor. Çok doğru tespit. Ben önceden çok daha sinirli bir insandım. İnsanlık alemine tahammülüm yoktu. İş hayatına girdikten sonra tahammül düzeyim epey arttı ama yine de detaycı ve eleştirel bir insanım. Aslında birçok konuda eşime karşı kadınların birçoğundan çok daha kaprissiz, nazsız, tahammüllü, beklentisiz, anlayışlı ve hoşgörülüyüm. Ama ben iyi yönlerimi iyi satmak yerine kötü yönlerimi de hesapsızca paylaşmayı seçerek yanlış yapıyorum sanırım:26:
 

bu söylediklerinize katılmıyorum.bir insan tartışma açılan konuda haklı olduğunu düşünüyorsa kesinlikle kendini konuşarak anlatabilir.madem ortada çok sinirlenilecek bir konu var herkes derdini anlatır ortak noktada buluşulmaya çalışılır.olaya hanfendinin eşi tarafından bakalım.iki tarafta sinirli olduğu anda biri kaçmak istiyor,diğeri de ortada ki sorunu çözmek.neden o zaman beyfendinin konuşma isteğine saygı duyulmuyor????????**çünkü hanfendinin öfke kontrol sorunu var,dolayısıyla o haklı.kadınlara eziyet eden şiddet gösteren tüm erkeklerinde öfke kontrol sorunu var ....o zaman onlar haklı,biz eşlerini atalım hapse adamları zıvanadan çjkartmışlarrrrrrrrrrr
 
selam marji banlanmışsın yahu ,konunu yeni gördüm ama yoksun neyse kısa sürelidir umarım,
canım biliyorsun elimden geldiğince her konunu yorum yapıp paylaşırım çoğu şikayetlerimiz de aynıdır ,
boğalarla uğraşmak gibi ama bu konuda ben de eşin gibi olan kişiyim ya da kişiydim biraz biraz törpülemeye başladım kendimi,
tartışma anında karşımdaki kişi konuşmayı keserse veya cevap vermezse üstüne giderim laflarımla alttan almam...hatta peşinde dolaşan kişi
ben olurum hep ama dediğim gibi artık daha sükunet sahibi olamay başladım ,
bu yüzden eşine haksız diyemiycem belli ki bir şeyleri anlatma,dinletme yolu bu doğru mu ? değil...
ama bunu inan yaşadıkça idrak edecektir ,tartışmada bir taraf daha sakin olmalı görüşüne katılıyorum ,
bu diğer tarafı da sakinleştiriyor her iki tarafta susmassa daha kötü oluyor ,o yüzden sen susmaya devam et ,
hatta duyma ortamı terk et dediğim gibi o da kendince hata olmayan ama ilişkinizi etkileyen durumu anlayacaktır zamanla...
 

Yorumunuzu anlamadıysam kusuruma bakmayın ; burada öfke kontrolünün sağlayamayan, öyle olduğu düşünülen konu sahibi.

Yanılmıyorsam siz bunu eşi olarak düşünmüşsünüz.

Eşi, marjinal arkadaşımızın sinirlendiğine üzerine gidiyormuş..
Ne kadar çok ''sonra konuşalım desede '' o ısrarla, bu özelliğini bildiği için üstüne gidiyormuş ve hatta annesine şikayet etmiş.
 

Sizi anlıyorum; böyle bir durum yaşadığınız için konuya hassas yaklaşıyorsunuz. Haklısınızda;
fakat bu sizin eşinize doğru davrandığınız göstermez ki.

Yani kaçan taraf aslında öfkesini kontrol etmediği için değil,
tartışma anında OLMASI GEREKEN suskunluğu yaşıyor bu tür insanlar.

Birisi susmazsa iki taraf kavga ederse zaten sorun çözülmez.

Neden sakinleştikten sonra konuşmak varken, sıcak sıcak üstüne gidilir ki olayların.

Mesela siz, böyle yaptığınız zaman saygınızı yitirmiyor musunuz ?

Eşiniz o bağırıp çapırdığında sizi anlıyor mu ?

Yani üzülen taraf yine siz oluyorsunuz.
 

konuyu okuduğumda konu sahibi ile beraber eşinin de öfke sorunu olduğunu düşündüm. eşi de öfkelendiğinde yada tartışma ortamında duygularını kontrol edemediği için konu sahibi arkadaşın üzerine gidiyor. konu sahibi kendi duygularını kontrol etmekte güçlük çektiğinin farkında, bunu yapmaya çalışıyor fakat bu tür durumlarda duygularını kontrol etmeyi bilmeyen biri ile yaşayınca sorun da büyüyor.

bir de şu var ki, ne kadar çok konu sahibine ''eşinizin böyle davranmasına sebep olan kendi tutumunuzu değiştirmeye çalışın'' desem de, arkadaş eşini değiştirmeye daha fazla odaklanmış. aslında tek amaç bu gibi biraz, benim anladığım.

bu yönden ''eşinin birşeylerini anlamasını sağlayıp onu değiştirmek istemesi'' maalesef pek mümkün değil gibi. burdan ne söylesek de eşi değişemez. öte yandan konu sahibi bu konunun değişmesi için ne kadar çabalasada değişmez bence bu. değiştirebileceği tek şey kendi davranışlarıdır. eğer bunu değiştirirse eşi de değişebilir. yoksa anlatma, zorlama, baskı, şikayet...vs hiçbirinin faydası olmaz.
 

çiftlerin bu herşeyi konuşarak çözelim mantığı şöyle: sen kendi tarafından anlat olayı, ben de kendi tarafımdan. sonra hep beraber saçmalayalım

yok arkadaşım, konuşarak herşey çözülmez. ilişkide bazı durumlar sürecin bir parçasıdır ve konuşularak çözülemez.ç herşeyi konuşarak çözemezsiniz. çözülseydi burda bu kadar konu açılmazdı. en basiti burda konuyu açan arkadaş defalarca konuyu konuştu eşiyle. peki sonuç? hiçbirşey. demek ki salt konuşma bizi istediğimize ulaştırmaz. ilişkideki süreci değiştirmek gerek...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…