- 8 Mayıs 2014
- 1.560
- 1.388
- 163
Malum okullar açıldı Pazartesi. Daha Cuma olmadan ben bittim.
Her sabah erkenden kalk, çocuğu giydir besle, tak kocanın koluna okula yolla. Dön gir mutfağa yemek yap, ortalık topla, iki saatin var. İş ilçede, ulaşım sıkıntı. Senin durumunda olanlarla ortak arabaya binmek için metro, otobüs artık, git sonra 1 saatten fazla daha git. Dersin olmasa da git, çünkü nöbetçisin, geç başlıyorsa da başka aracı zor bulursun. Akşam beş buçuk, aynı yoldan geri dön. Fakat bu sefer trafik almış başını gitmiş, üç saatte ancak gel. Rica minnet bulduğun, çünkü kimse o saate kadar bakmak istemiyor, komşudan al çocuğu. Ocağın altını yakarken koca gelsin, "bir yorgunum bir yorgunum" desin. Ama sen durma koş sofrayı hazırla, dur önce ihtiyaçlar, çocuğa sevgini sonra gösterirsin.
Bulaşıklar da kalktı. Al yavrunu kucağına aa saat olmuş on buçuk. Bu çocuk sabah erken kalkacak. Allahtan komşunun çocuğuyla yapmış ödevini, banyo günü de değilse, yatır yavrunu öpüp koklayamadan. O mışıl mışıl uyuyadursun, sen ev hazır sessizleşmişken bir bardak çayını al, hissedemediğin ayaklarını uzak ve dinmeyen migrenin için gözünü kapat. Sakın uyuma daha yapacakların var. Çocuğun beslenmesini hazırla, evrak işlerini yap, yıkanması yada toplanması gereken çamaşırlar da var. Evin içinde bu kadar kuruyor, haftasonuna kalırsa ooo. Acele ütün de olmasın dua et. Saate artık bakmıyorum. Gözlerim yorgunluktan açılmıyor. Tam yatağa yatacakken aklıma bir şey geliyor, acaba yaptım mı diyorum, iki kez kontrol ediyorum.
Bu akşam yatmicam işte, bir dizi seyredicem, bir kitap okuyacağım. Yatmicam işte, sabah şiş gözlerle kalkma pahasına oturucam geç saate kadar. Ben de insanım ya!
Her sabah erkenden kalk, çocuğu giydir besle, tak kocanın koluna okula yolla. Dön gir mutfağa yemek yap, ortalık topla, iki saatin var. İş ilçede, ulaşım sıkıntı. Senin durumunda olanlarla ortak arabaya binmek için metro, otobüs artık, git sonra 1 saatten fazla daha git. Dersin olmasa da git, çünkü nöbetçisin, geç başlıyorsa da başka aracı zor bulursun. Akşam beş buçuk, aynı yoldan geri dön. Fakat bu sefer trafik almış başını gitmiş, üç saatte ancak gel. Rica minnet bulduğun, çünkü kimse o saate kadar bakmak istemiyor, komşudan al çocuğu. Ocağın altını yakarken koca gelsin, "bir yorgunum bir yorgunum" desin. Ama sen durma koş sofrayı hazırla, dur önce ihtiyaçlar, çocuğa sevgini sonra gösterirsin.
Bulaşıklar da kalktı. Al yavrunu kucağına aa saat olmuş on buçuk. Bu çocuk sabah erken kalkacak. Allahtan komşunun çocuğuyla yapmış ödevini, banyo günü de değilse, yatır yavrunu öpüp koklayamadan. O mışıl mışıl uyuyadursun, sen ev hazır sessizleşmişken bir bardak çayını al, hissedemediğin ayaklarını uzak ve dinmeyen migrenin için gözünü kapat. Sakın uyuma daha yapacakların var. Çocuğun beslenmesini hazırla, evrak işlerini yap, yıkanması yada toplanması gereken çamaşırlar da var. Evin içinde bu kadar kuruyor, haftasonuna kalırsa ooo. Acele ütün de olmasın dua et. Saate artık bakmıyorum. Gözlerim yorgunluktan açılmıyor. Tam yatağa yatacakken aklıma bir şey geliyor, acaba yaptım mı diyorum, iki kez kontrol ediyorum.
Bu akşam yatmicam işte, bir dizi seyredicem, bir kitap okuyacağım. Yatmicam işte, sabah şiş gözlerle kalkma pahasına oturucam geç saate kadar. Ben de insanım ya!