Bazen insanların ters zamanı olabiliyor, günü kötü geçiyor filan, belki buna denk gelinen bir an oluştu ikiniz için de ve birbirinizi farkında olmadan sinirle tırmandırdınız.
Kullanılan kelimeyi, hele ki çocuğunuzun yanında böyle bir hitap kullanmasını tasvip etmiyorum eşinizin tabi ki. Telafiye yönelik bir özür, bir adım da yok üstelik. Sadece uzatmamış, öpmüş. Burada çok okudum, kendisi döküp saçıp bir de üzerine küsüp karısından özür bekleyen adamları.
Ancak ilk kez yaşandı diyorsunuz, çocuktan sonra gerek sorumluluk, gerek oraya buraya koşuşturmalar eşleri birbirlerinden uzaklaştırıp, huyları olmayan şeyleri yapmaya itebiliyor. Buraya ilk üye olduğum zamanlarda hamileydim ve şunu söylemiştim bir konuda: Ne demek hakaret, bir salak lafı bile edemez eşler birbirine.
Çocuk olana kadar, hiçbir şekilde hakaretleşmeyen biz, an geldi karşı karşıya gelip öfkeyle birbirimize bağırdık ve "Salaksın, anlamıyorsun, mongolsun!" bile dedik, hatta ben dedim. Çünkülerini sıralayacak olursam 2 sayfayı bulur. Bazen haklıydım, bazen ise alakasız şeylerle biriktirdiğim siniri eşimden çıkarıyordum. Sonra oturduk konuştuk, yine ve yine... Düzelene kadar. Devamı gelmedi bu hakaretvari konuşmaların. Siz de çekin karşınıza eşinizi, bir güzel konuşun, böyle örnek olamayız çocuğumuza, birbirimizi hırpalayarak bir yere varamayız diye. Alacağınız tepkiye göre nasıl davranacağınızı tayin edersiniz sonra.