daha karşılaştırılması yapılmasının güç olduğu bir konu benim için.
örnekleyerek değil de genelden bahsedersek;
derdi çeken kişi için hayattaki en zor anlardır; en güç şeyi o yaşıyordur; içi parçalanıyordur.
muhtemelen karşısındakinin o an yaşadıklarını, içinde bulunduğu durumu düşünemiyordur çünkü nasılsa kendinden kötü durumda olamaz.
derdi dinleyen kişi ise o anda yaşadıklarının hiçbirini anlatamaz karşı tarafa.
belki iş yerinde hüngür şakır ağlamıştır ama karşısındakine boş geleceğini bilir bunun; ya da hafif geleceğini.
öyle olmasa bile anlatamaz çünkü zaman dinleme zamanıdır, derde dert ekleme değil..
yani yaşayana yaşadıkları çok zordur, dinleyene çaresizlik zordur.
yaşayana bitmeyecek gibi geldiğinden zordur, dinleyene değerlisinin canının acısını dindirememek zordur..
ama tek güzel kalan yanı sular durulunca elindeki arkadaşlığın ne güzel olduğunu bilmektir..