Hasta olunca chucky olan oğlum.

Pozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir

Tabiki bunun yolu ödül ve ceza. Biz yetiskinlerde bu yola cevap veriyoruz. Trafik kurallarin ihlali, ceza olmazsa, kim takip eder? Ceza ve ödül gerken birseydir. Tabiki bunu açiklayarak verilmesi lazim. Cocuk neden cezalandirildigini yada neden ödül aldigini bilmeli.
 
Pozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir
Tamam ama biz yetişkinlere de öfkeleniyoruz yeri geliyor sert şekilde kendimizi ifade ediyoruz yeri geliyor iletişimimizi tamamen kesiyoruz. Bizi mutlu eden insanları ödüllendiriyoruz mutsuz edenleri de ya konuşmayarak ya başka bir şekilde cezalandırıyoruz. Çocuk bunları tabii ki bilmeli. İdrak ne diyor? Okulda böyle değil diyor? Sizce neden? Çünkü öğretmeninin her istediğini yapmayacağını biliyor. Demek ki davranış etkiliyor. Yoksa kimse lider ruhluymuş; yok hassasmış bunlara bakmaz. Ben bakmadım. Çok şımarık yetişmiş arkadaşlarım vardı, ağlatırdım. Ailesinin çok pohpohladığı sevgilimi rezil etmiştim gibi gibi...
 
Yazdiklariniz cidden psikolojik iskence boyutunda sizin adiniza cok uzgunum.
Arkadaslarin yazdiklarinin coguna katiliyorum sert ve kati olmak gerek gostermis oldugunuz limit demekki oglunuz icin bir sey ifade etmiyor, korkmuyor.
3 yas kizim var normalde sakin uysaldir ama bazi donemler cileden ciktigi beni de cikarttigi oluyor boyle olunca ses tonumu dikkate alana kadar arttiriyorum yeri geliyo onun bagirtisindan daha cok bagiriyorum ta ki beni anlayip susana kadar. Bir seye hayir dediysem ya da yapmam gereken bir sey varsa istedigi kadar aglasin zirlasin tepinsin yine de bildigimi yapiyorum hatta ona da istedigin kadar aglayabilirsin bu dedigin olmayacak diyorum dedigimi de uyguluyorum bu surecte kararlilik cok onemli yoksa sonunda kendi dedigi olcagini bilen cocuk tutumlarina devam eder. Her zaman uysallikla, minnos annelikle yurumuyor bu isler maalesef.
 
Pozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir
Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyor
 
Tamam ama biz yetişkinlere de öfkeleniyoruz yeri geliyor sert şekilde kendimizi ifade ediyoruz yeri geliyor iletişimimizi tamamen kesiyoruz. Bizi mutlu eden insanları ödüllendiriyoruz mutsuz edenleri de ya konuşmayarak ya başka bir şekilde cezalandırıyoruz. Çocuk bunları tabii ki bilmeli. İdrak ne diyor? Okulda böyle değil diyor? Sizce neden? Çünkü öğretmeninin her istediğini yapmayacağını biliyor. Demek ki davranış etkiliyor. Yoksa kimse lider ruhluymuş; yok hassasmış bunlara bakmaz. Ben bakmadım. Çok şımarık yetişmiş arkadaşlarım vardı, ağlatırdım. Ailesinin çok pohpohladığı sevgilimi rezil etmiştim gibi gibi...
Peki, haklısınız
 
Çocuğunuz şımarık. Hayır lütfen yanlış anlamayın. Sizi kullanmaya alışmış şımarık bir çocuk olmuş çoğumuzun çocuğunda olduğu gibi. Neden? Herşeyine yetişen mükemmel anne olmaya calismissiniz, onu herkese karşı korurken; siz tahammulsuzce davranmışsınız ara ara. Sonra dönüp çok toleranslı bir anne olmuşsunuz yine. Cocuk sizi ve babasını çok iyi tanımış ve sizi parmağında döndürüyor. Sık sık sınırlarınızı deniyor. Bunlar siz sabit kurallar koyup yerine göre net yerine göre esnek ama her daim çizgisi belli bir ebeveynlik anlayışına geçince düzelecek şeyler ammaa; siz bu çocuğun düzelmesini istemiyor, bu ihtimale inanmıyorsunuz. Yazdığınız paragrafın son cümleleri ile çocuğunuzun bu halinin devam etmesi için adeta dua ediyorsunuz.
 
Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyor
Ya bundan 20 sene önce de farklı şeyler yazıyordu kitaplar. O yüzden insan yetiştirme söz konusu olunca bence tek bir doğru yok. Çocuğun yapısına göre değişir.
 
Mesela geleneksel yöntemleri açar mısınız :) gerçekten merak ettim. Öğrenmek isterim.
Ödül ceza gibi,disiplin ve otorite gibi...Çocuklar adamına göre muamele yapmayı iyi bilirler.Siz dediniz okulda böyle değil diye.Demek ki çocuğunuz adamına göre davranıyor,gerektiği zaman otoriteleri tanıyor.Bir önceki mesajımda da yazdım siz her şeyi kitaplardaki gibi yapmaya çalışıyorsunuz .Bir de üzerine ben çocukken travma yaşadım,şu oldu ,bu oldu .aman benim evladım yaşamasın düşüncesi ile çocuk pohpohlanınca olay bu noktaya geliyor.Her zaman derim bu toplum yeni nesil annelerden çok çekecek.
 
Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyor
Bakın daha 4 gün önce benzer bir durum yaşadık. Ben böyle durumlarda şunu yapıyorum. Yalan söylemiyorum. Durumu anlatıyorum.neden kullanmanız gerektiğini anlatıyorum. Korkuyorsa korkuyorsun biliyorum diyorum. Bu şekilde seni tutmak zorunda kaldığım için üzgünüm diyorum.
Bunları yapinca tamam o zaman demiyor oğlum tabi ki. Ama ben onu anlıyorum ve ifade ediyorum önemli olan bu. Daha sonra canlandırma yapılabilir. Doktoeculuk oynanabilir.
Dediğim kavramları arastirirsaniz, daha iyi anlarsınız. Ben çocuğun her dedigini yapın ikna edin sinir cizmeyini savunmuyorum. Çocuk tabi ki öfkelenecek, üzülecek, ağlayacak. Duygular da sıkıntı yok
 
Bakın daha 4 gün önce benzer bir durum yaşadık. Ben böyle durumlarda şunu yapıyorum. Yalan söylemiyorum. Durumu anlatıyorum.neden kullanmanız gerektiğini anlatıyorum. Korkuyorsa korkuyorsun biliyorum diyorum. Bu şekilde seni tutmak zorunda kaldığım için üzgünüm diyorum.
Bunları yapinca tamam o zaman demiyor oğlum tabi ki. Ama ben onu anlıyorum ve ifade ediyorum önemli olan bu. Daha sonra canlandırma yapılabilir. Doktoeculuk oynanabilir.
Dediğim kavramları arastirirsaniz, daha iyi anlarsınız. Ben çocuğun her dedigini yapın ikna edin sinir cizmeyini savunmuyorum. Çocuk tabi ki öfkelenecek, üzülecek, ağlayacak. Duygular da sıkıntı yok
İnanın aynısını yapıyorum.Asla yalan söylemiyorum.Aci suruba iç bak çok tatlı demiyorum.Aşı olacaksa acımayacak demiyorum,güzel bir şekilde anlatıyorum.Hani desem hastane travması yaşadı,öyle bir durumda yok.Doktorlar sağolsun hep anlayışlı davrandı.Gecen sene aşı oldular.Cogu çocuk tek başına girdi aşı odasına aşılarını oldular, bizimki iki kez kaçtı 😃mecbur yakaladım arkadaşlar tuttu hep beraber,öyle oldu aşıyı.Tabi hemşireye nasıl bağırıyor,tekme atmaya çalışıyor.Sonrasinda konuştum güzelce..Ama iste o anlarda yine bildiğini okuyor.Benim tek tesellim büyüdükçe düzelir inşaallah düşüncesi 🙄
 
Ben işim gereği yurtdışına gittim geldim belli aralıklarla. Cidden oradaki çocuklarla buradaki çocuklar arasında çok fark var. Mesela onlar çocuklar ne kadar ağlasalar da etseler de kurallar çok net. Bunu konu sahibine ya da kadınlara yönelik olarak yazmadım. Bizim toplumumuzda sorunlu bu açıdan.
 
Ben işim gereği yurtdışına gittim geldim belli aralıklarla. Cidden oradaki çocuklarla buradaki çocuklar arasında çok fark var. Mesela onlar çocuklar ne kadar ağlasalar da etseler de kurallar çok net. Bunu konu sahibine ya da kadınlara yönelik olarak yazmadım. Bizim toplumumuzda sorunlu bu açıdan.

Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
 
Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Evet. Biz cidden her konuda arada kalmış bir toplumuz. Bu konuda da öyle.
 
Bı tiyatro oyununda annesi çocuğuna "seni kör karanlık odalarda sabaha kadar döverim" diyodu, konunuzu okuyunca aklıma o geldi...
 
Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Hahah cok güldüm "neredeyse askere gidecek" çok iyiydi :KK70: bu arada katılıyorum
 
Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Çocuklarına büyüme fırsatı vermeyen ailelerde özellikle de annelerde ölüm korkusunun çok yüksek olduğunu okumuştum.
 
Marketin ortasında bağırmak da ne bileyim :) ben genel olarak bağırma konusunda biraz hassas olduğum için çok tercih etmiyorum ama tepem atınca da gayet bağırıyorum. Süt dökmüş kedi gibi oluyor o zamanlarda. Çok sık tercih etmiyorum alışkanlık haline gelmesin, sürekli seslerin yükseldiği bir ev olmasın diye. Lakin hiç bağırmıyor değilim, böyle bir çocukla bunu iddia etsem inanmaz kimse zaten.

İşte yeri geldiğinde o ses yükselmeli bence

Zira susup daha olmadık yerde patlıyorsun sonra

Sesimi yükseltmem dersen markette pasif direnişe geçeceksin o bağırırken seni izliyor zaten

Alacaksın yoğurdu kucağına çökeceksin yere sarılacaksın yoğurda asla bırakmayacaksın

Hayatının şoku olacak belki ama bağırması fayda etmeyince kabullenecek

Öğrenilmiş çaresizlik yaşamasın derken biz öğrenilmiş çaresiz moduna giriyoruz

Hayatın kuralları var çoğuna istesek de istemesek de uyuyoruz yine doğanın kuralına mecbur uyuyoruz dışarıda kar var çık bakalım çıplak, doğada ölürsün yani kurallar katı yaşam katı

Çok fazla esnememek lazım bir ak bir kara olmaz yoğurt alınacaksa alınır paşa istedi diye asla vazgeçemem zira bugün bundan vazgeçersem yarın bir başka taviz ister
 
X