Gençleri anlamıyorum, bu kısıtlamayı baba yapsaydı, kısıtlayıcı baba denirdi, inadına o elbise giyilirdi ama erkek arkadaş yapınca adı sevmek oluyor.
Sevmek, aşk çok güzel, bende 42 yaşında doğmadım annemden, zamanında gençtim, aşık oldum, sevdim sevildim ama herşeyin bir oluru var, biraz tecrübelere kulak verin, yarın öbürgün verdiğiniz her taviz için pişman olursunuz çünkü her taviz bir yenisine zemin hazırlar, bugün etek boyunuz uzadı, yarın kol boyu uzayacak, bir başka gün bikini yerine mayo giyeceksiniz. Taviz eşiğiniz ne kadar yüksek?
Sizi Dünya'ya getiren, büyüten ailenize etek boyunuzu danışmıyorsunuz ama sevgilinize danışıyorsunuz, o da seni seviyorum, kıskanıyorum, sokaktaki insanlar bahanesi arkasına sığınıp sizi korumak, sahiplenmek amaçlı olduğunu söylüyor, evlenince öyle olmayacakmış.
Emin olun evlenince fazlası olacak, o zamanda savunma sen benim karımsın, başkaları beni ilgilendirmez, benim karım giyemez diyecek.
Alt tarafı giyim demeyin, verilen her taviz kişiliğinizden sizden birşeyler alıp götürür, aileniz sizi meslek sahibi olun diye üniversiteye gönderiyor, yarın sevgiliniz mesleğini yapmayacaksın, çalışmayacaksın dese yine kavga gürültü olmasın diye peki mi diyeceksiniz, nerde kalacak sizin emekleriniz, nerde kalacak ailenizin fedakarlıkları?
Lafım yalnızca size de değil konu sahibesi arkadaşım, tüm gençlere, yanlış anlamanızı da istemem.
Sevin, sevilin, aşık olun ama herşeye peki demeyin. Çünkü ilerde bu arkadaşlıklarınız evliliğe döndüğünde sizin verdiğiniz tavizleri eşleriniz vermeyecek, şimdi de vermiyorlarda gözünüz görmüyor zira aşk bazı şeyleri örter hep, evlendikten sonra farkına varırsınız, o zaman ben senin için herşeyi yaptım dediğinizde yapmasaydın lafıyla karşılaşırsanız mutsuz olursunuz.