İçinize doğan bişeyin gerçek olduğuna şahit oldunuz mu?

Ne yazabilirim diye baktım uzun uzun. O kadar zor ve ağır bir durum ki... Ulaşılamadığı için anneniz de kabullenemiyor durumu. Gölcük depreminde de diğer büyük depremlerde de o kadar çok duyduk ki kaçırılma vs mevzularını kabullenememesini anlayabiliyorum, çok haklı. Anlattıklarınıza bakılırsa, kardeşinizin hayatta kalma ihtimali çok da mümkün değil gibi. Ama kim ne derse desin anneciğinizin aklında bu ihtimal var olmaya hep devam edecek gibi. Psikolojik destek almasını sağlamak yardımcı olabilir. Tüm kalbimle sarılıyorum anneciğinize, Allah sabır ve iç huzuru versin inşallah.
 
Ben de bebeğimi kaybettim ama duasını okuyup dönerken orda olduğunun cennette olduğunun huzur ve sakinliğiyle dönüyorum . Keşke anneciğim de yaşayabilse bu duyguyu . Yediğim her lokmada süedanın yüzü gözümün önüne geliyor diyor. Hiç küllenmemiş acısı
 
Konunuz beni ağlattı. Gerçekten çok zor bi durum. Sizin de başınız sağolsun. Dediğiniz gibi siz bebeğinizin Orda olduğunu biliyosunuz ve o bile bi ferahlık veriyordur. Annenizde hep acabalarla yaşıyor. Rabbim kalbine ferahlık versin.
 
Teyzem sürekli mügeye çıkalım diyor iyice hırpalanıyor annem ümit ediyor böyle. Çok üzülüyorum
 
Başınız sağ olsun.Gerçek olabilir de tersi de olabilir fakat kader bu.Belki böyle kalır belki anlaşılır.
 
Teyzem sürekli mügeye çıkalım diyor iyice hırpalanıyor annem ümit ediyor böyle. Çok üzülüyorum
Benim dayımların da çocukları doğuyomuş Bikaç ay sonra ölüyomuş. Bi tanesini Ankara’da bi hastaneye götürmüşler sonra dayıma bebek öldü deyip cenazeyi vermeden yollamışlar. Prosedür gereği biz gömüyoruz demişler sanırım. Bahsi geçen mevzu 50 yıldan fazladır. Yengem de sürekli Müge izlerdi ve belki oğlum bizi aramaya çıkar diye ümit ederdi hiç inanmadı o da öldüğüne. Ama diğer arkadaşlar da yazmış bu çok uzun bi süreç. Yani anneniz bu yaşında iyice hırpalandığıyla kalır gibi. Çok üzüldüm ne desem bilemiyorum.
 
Sadece şu an değil ki annem yıllardır böyle. Benim bebek kaybım , boşanmam , ablamın bebeğinin epilepsi teşhisi alması . Bizden yana hiç yüzü gülmedi . Bunları da sürekli süedaya bağlıyor. Onu yarım bıraktık onu orda bıraktık işlerimiz o yüzden rast gitmiyor diyor.
 
Yatak odası duvarından bebek hasar görmüş olabilir mi? Dedeniz gelene kadar bebek kaçırılmış olabilir gibi geldi. Anneniz zor çıkarıldıysa o bebeği ordan çıkarmak da aynı zorlukta olmuştur ama bilemeyiz ancak tahmin yürütüyoruz. Organ mafyası konusunu herhalde herkes duymuştur. Şehir efsanesi de olabilir ama ben hiçbir şeye olamaz diyemiyorum artık çünkü kimsesiz bir milletiz.
 
Canım benim ya kıyamam yemin ederim içim yandı. Anneniz de o esnada bilinçli değildi neticede bebeğini bile isteye bırakmadı. Bunu bi kendine anlatsa bi nebze rahatlar gibi. Evlat kaybına üzülüyor ama kendini suçlaması daha ağır basıyor sanırım. Konuyu açarsa sürekli anne sen onu bilerek bırakmadın kendinde değildin vs diye teselli edin.
 
Dedesi ve dayıları kısa sürede gidip kurtarmış sanırım. Neticede gelen kişiler diğer kardeşlerini de alırdı. Onlar hasar görmemiş. Bence ne yazık ki o bebek enkazda kaldı ve arkadaşın dediği gibi toplu mezara falan gömüldü. O sıra bunlar çok olmuş çünkü.
 
Ben odanın yapısını tam bilmiyorum ama yatakları pencere önündeymiş ve pencerenin olduğu duvar çöküyor annem dolabın önüne atıyor kendini orda bi hayat üçgeni oluşmuş . Bebek yer döşeğinde odanın ortasındaymış sanırım .
 
Sonuçta minicik bebek kaldırılamayan bir betonun altında kalmış olabilir anlaşılmamış olabilir. Keşke en azından ölüsünü görüp vedasını edebilseydi anneniz
 
Hiç sesini duymadığını söylüyor annem . Halam da evin orta kısmından çığlık geldiğini üstelik çok kuvvetli bağırdığını söylüyor. Böyle olaylarda insanlar birbirlerine ulaşana kadar enkaz altında ölecek kadar yaralı olanların bu kadar canlı çığlık atması mümkün değil. Annem o öğretmenin çocuğunun sesidir diyor ama babam da binanın en alt katının dümdüz vaziyette olduğunu söylüyor yani olay anında ölmüş olmaları gerekiyor oradakilerin. Bir de öğretmen olan kadının annesi çadır hastanelerden birinde ona pembe atletli bir kız çocuğu gösterilip bu sizin torununuz mu o kızınız ve eşinin yaşadığı civarda bir binadan çıkarıldı deniyor . Kadın da çocuk bizim değil diyor . Bunu olaydan 7-8 ay sonra dedem öğrenmiş bu kadının eşinden . O dönem hava çok sıcakmış ve annem süedayı toz pembe bir zıbınla yatırmış. Herşey çok tuhaf
 
Aslında bu konu anneniz için bi tutunma olabilirdi. Yani ablanız o bebektir muhtemelen. Tamam bir sürü pembe zıbınlı bebek olabilir ama sizin civarlardaysa muhtemelen o enkazda kaldı ve deprem anında direkt öldü dayınların bulamama sebebi de duvarın altında kalması falandır.
 
Gösterilen çocuk hayattaymış . O öğretmen ailenin cenazesi maalesef çok sonra çıkarılmış en altta kaldıkları için. Öğretmen olan kadının anne babası da bir umut dolaşırken o mahalleye kurulmuş sahra hastanesinde gösteriliyor kız çocuğu .
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…