• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

iki kişilik yalnızlık..her evlilikte bu böylemi?

konuya bende biraz yorumda bulunayım =)

öncelikle her evlilik arkadaşların da dediği gibi ister istemez monotonlaşır, hayat böyledir çünkü. ne kadar macera dolu bir hayatın olsa bile bunlar bile zamanla aynı rutinde devam edeceğinden verdiği heyecan da azalır. bu yönden evlilikten ne beklediğinizi sorgulamanız lazım bence. ne bekliyorsunuz. heyecan? mutluluk? macera? ya da huzur... beklentilerinizi inceleyin önce. sonra da ilişkinize bakın...

eşinize odaklı bir hayat yaşamak sizi de onu da sıkar. kendinize meşguliyetler bulun. aranızda mesafe olsun ki ilişkide heyecan da korunsun. böyle hiçbirşey yapmayarak tamamen eşinize odaklı bir hayat yaşamanız ilişkinize zarar verir.

sonra da asıl sorulması gereken soruyu sorun ''birbirimizin yanındayken neler hissediyoruz?'' birşeyleri beraber paylaşmaktan çok buna odaklanın. her gün beraber gezmeye çıksanız da birbirinize duyduğunuz hisler nahoş olduğu sürece birşeyler paylaşmış olmazsınız. yani önemli olan birşeyleri beraber yapmak değil beraber olduğunuz zamanlarda duyduğunuz hisler. ha tabi ki burdan hiçbirşeyi beraber yapmayın anlamı çıkmıyor ama odağınızı buna değil asıl önemli konuya çevirin.

cinsellik konusuna gelince. arkadaşların aksine bunun herşeyden daha önemli bir sorun olduğunu düşünmüyorum. cinsel yaşamınız ilişkinizi gösterir. eğer bir sıkıntı varsa önce ilişkinizi düzeltin ki cinsel yaşamanız da düzelsin. temelde cinsellik nadiren bir sorun oluşturur yani asıl sorun ilişkinin kendisindedir. hasta olan ilişki süreci düzeldiği zaman cinsellikte kendiliğinden düzelir...

size tavsiyem, kendinize meşguliyetler bulun. kendi hayatınıza odaklanıp, ilişkinize ve eşinize kafayı takmayın. paylaşımlarınızı da yavaş yavaş artırmaya çalışın. günlük belli bir süre konuşmaya eşinizle dertleşmeye onu dinlemeye çalışın. onun ilgi alanlarından sorular sorun. kendini size açması için ona güven verin ve dinleyin. zamanla sizinle daha fazla şey paylaşacaktır...
 
öncelikle karşı taraftan çok aynayı kendine çevirmen kendi kusurlarına bakman;Yani sen kendi hatalarını görüp eşine de ona göre davranırsan göreceksin ilgisinin arttığını,bir çiçek bile sulamaz san ölür.Sevgide böyledir.sevgi hoş görüdür aslında.Eşin yanına yakışmıyor falan yazmışsın çevremde ki ler böyle diyor yazmışsın.Bunu yazmasaydın daha uygun olurdu.Unutma çevrendekiler önemli değil sen ve ona karşı olan sadakatın önemlidir.Dünyadaki herşey fanidir...Dediğim gibi sana olan ilgisini arttırmak istiyorsan onu anlamaya çalış.Bencillik ve Egositliği bir kenara bırakıp kendin ol....

Egoist ve bencil olduğuma nereden kanaat getirdiniz?
Egoist ve bencil olsam su altı dalışlarıma tek başıma gider,seyahatlerime yine uzaktaki arkadaşlarımla çıkar ve buna benzer bifiil aktiviteleri ona bağlı olmaksızın yapardım.Oysaki ben onunla birlikte aktivitelere katılmak, ortak paylaşımlarda bulunmak istediğimi söylüyorum.Nereden ne çıkartıyorsunuz.
Sanki evinde içinde bizimle yaşıyorsunuz,fazla detay vermediğim konularda sırf muhalefet olmak için yazıyorsunuz.
Kusura bakmayın iyi niyetinizi anlıyorum ama, mantıklı yazacağım diye saçmalıyorsunuz sanki...

Eşim yakışmıyor demedim.Çevremdekiler yakıştırmadı; ama ben onu seviyorum,vizyonuyla beni etkiledi dedim. Bunun nesini yazmak uygunsuz kaçtı? Tuhafsınız gerçekten.

Her neyse.
 
Söylediklerinize toptan cevap vereyim dedim ;) Öncelikle vakit ayırıp yazdığınız için teşekkürler.

Yerinde yapılan eleştiriler iyi oldu; insan kendisini farkında olmadığı tutumlarda sorgular duruma geliyor.

tontoriko;
aslında cinsel sorun benden kaynaklanıyor. Düşündümde; onun beni istememe sorunu yok,ben ilişkiye girmek istemiyorum. Aslında onu istemiyor değilim; karşımdaki kim olursa olsun ilişkiye girmek istemiyorum. Genel olarak cinsel isteksizlik var bende. Belki başından vajinusmus gibi bir sorunla uğraştığım için psikolojik olarak bilinç dışında buna engel oluyor olabilirim.Bilemiyorum.

Esinrüzgar;
tespitlerinde haklısın. Eleştirilerin yerinde. Aslında konuyu açmamdaki amaç evliliğimi başkalarına kıyastan ziyade; hem içimdekileri dökmek hemde sizlerin benim durumumda olumlu/olumsuz tespitlerde bulunmanızdı. Bizde baştan beri cinsel uyum olmadı; eğer aramızdaki kopukluk cinsel uyumsuzluk yüzünden olsaydı şimdiye kadar otuz defa boşanırdık diye düşünüyorum :) Yani bizim aramızdaki iletişim kopukluğu primer olarak cinsellikle alakalı değil canım...Bizim cinsel uyumumuz olsa bile bu kopukluk olacaktı diye düşünüyorum.

Simurg;
"cinsellik konusuna gelince. arkadaşların aksine bunun herşeyden daha önemli bir sorun olduğunu düşünmüyorum. cinsel yaşamınız ilişkinizi gösterir. eğer bir sıkıntı varsa önce ilişkinizi düzeltin ki cinsel yaşamanız da düzelsin. temelde cinsellik nadiren bir sorun oluşturur yani asıl sorun ilişkinin kendisindedir. hasta olan ilişki süreci düzeldiği zaman cinsellikte kendiliğinden düzelir..." demişsin.

Bunu copy yaptım çünkü bu dediklerini psikiyatır bana demişti :) Bu tespitinde son derece haklısın. "Yanında neler hissediyorsun" diye sormuşsun; ilginç bir şekilde farkettim ki, hiçbir şey yapmıyor olsak bile onun yanımda olması bana huzur veriyor ve mutlu ediyor. Kendime meşguliyetler buluyorum aslında; mesela spora ve havuza gidiyorum. Arada sergileri takip ediyorum. Elimde DSLR ile fotoğraf çekmek için dışarı çıkıyorum. Yazın mesela dalışa gidiyordum. Ben istiyorum ki, bunların hepsi olmasada eşimlede ortak birşey yapalım. Sürekli havuza tek başıma inmekten bıktım. Kaç defa öneri sundum; tenise başlayalım diyorum yok..Bir yere yazılalım diyorum yine yok.. Aslında gereğinden fazla karamsar tablo çizdim sanırım;çokta durağan değil yaşamımız.Sık sık akşam yemeklerine gideriz,seyahat ederiz, sinemaya gideriz falan. Ama bunlar çoğunlukla benim zorumla oluyor, bir yerden sonra bende de heves kalmıyor. O bir hafta evden hiç dışarı çıkmadan da dursa rahatsız olmaz :) Belki ufak bir sorun,ama tek başıma olduğum için bu zaman içinde bende sıkıntı yaratma noktasına geliyor.

Mesela dün yurtdışından geldi..Ben sevdiği içecekleri hazırladım.Oturup konuşalım,birşeyler kaynatalım diye konu açmaya çalışıyorum. Yok; bir türlü sohbet noktasına gelemedik.Kısa cümleler,kısa cevaplar. Yine Tv başındaki yerini aldı sonunda :) Yahu, karı koca oturup ağız tadıyla bir kaynar muhabbet yapamıyoruz ;)

Patsızcan; evet zaman içinde bende de artık bir sıkılganlık geliyor. Aslında dengesizleşiyorum sanki. Bazen "evlenmeseydim" diye düşündüğüm oluyor.Hım, böyle düşünmeye sebep olan altında yatan sebeplerin henüz farkında değilim açıkcası.

Alyaemirim; ergenler gibi aşık olarak evlenmedim. Ama sevdim. Elbette heyecan duydum. Ama şu var ki, evlilikte bazı şeyler rölantiye gidiyor ve aşıkta olsan yerini alışkanlığa bırakıyor. Bendeki aslında soğukluk değilde, artık biraz boşvermişlik var. Kendi kendime mücadele ediyor gibiyim.Yoruldum bundan.
 
esinizi seviyor musunuz? bu noktada önemli olan bu.... eger seviyorsanız heyecanı siz yaratın...değisik biseyler yapın beraber dısarı cıkın....ya ben bekarım....belki anlamazsın diceksiniz ama...insanın sevdiği insanla beraber yasaması her gün yanyana olması kadar güzel bisey olabilir mi?? bu benim icin o kadar önemli ki.....evlenmek istemiyorum henüz ama erkek arkadasımla bir süre beraber yasadım...ve inanın rüya gibiydi....yani keske ömrümün sonuna kadar onunla kalabilseydim....gercekten her günümüz ayrı güzeldi....siz de esinizi seviyorsanız onun icin biseyler yapabilirsiniz.... o sizin bisey istemediğinizi düsünüp de kalkıp bisey demiyodur belki de....biraz heyecan yaratın.... keske ben sevdiğim insanla beraber kalmaya devam edebilsem neler yapardım ona...hergün farklı yemekler hergün deisik bisey....her dakika sevgimi göstermek icin onu mutlu etmek icin uğrasırdım...cünkü onu mutlu etmek beni de mutlu ediyo....sevdiğiniz yanınızdaysa bundan daha güzel hicbisey olamaz... ha bu arada sırf deisiklik olsun hareket gelsin diye cocuk yapcaksanız bence bu yanlıs ... kendinizi hazır hissettiğinizde bunu düsünmelisiniz

Ben çocuk yapayı düşünmedim. Çocuk istemiyorum. Bunu öneren diğer üyeler oldu, bende buna sıcak bakmadığımı belirttim. Zaten çocuk olayına normalde de çok sıcak bakmıyorum. Belki çok ilerde...

Heyecanı sürekli ben yaratmaya çalışıyorum zaten :) Artık bir yerden sonra kabak tadı vermeye başlıyor. Yani aslında bu yaklaşımda bir çözüm değil, çözüm dengeyi bulmakta.İşte biz bunu yapamıyoruz. Aslında sırf biz değil; benim gibi olan çoğu bayanında eşleriyle problemi bu bence. Aradaki sosyallik dengesini kuramamak.
 
Son düzenleme:
O zaman eşinin kendi halinde, boşvermiş, rahat evcimen yapısını kabul etmekten ve yine kendi aktivitelerini kendi başına ve arkadaşlarınla yapmaya dönmekten başka bir yol görünmüyor sana:)
Benim eşim de evde olmayı, evde bilgisayarıyla, bilgisayar oyunlarıyla vakit geçirmeyi dışarıya çıkıp aktivitelerde bulunmaya yeğler. Ben en azından bir film koyup, mısır patlatıp hadi demesem herhangibir şey yapmaz bunlar dışında. Ki film zevklerimiz de çok uyuşmaz:)) Benim tam tersim. Ben gezmeyi, doğa sporlarını, yeni yerler görmeyi, yeni insanlarla tanışmayı severim.Ben de aletli dalış yapıyorum, eşimi de zorladım, birlikte yapalım diye, kursa gitti, brövesini aldı, Antalya'da yaşadığımız halde üç yıldır bir kere bile dalamadık. Yani içinde yoksa, tarzı değilse senin hatırın için zorlayıp kendini bir şeylere başlasa bile devamı gelmiyor.
Ben onu değitiremeyince anladım ki kendi bakış açımı değiştirmeliyim. Şimdi artık öyle kabul ettim onu ve kendimi. Hayat zaten akıp gidiyor, çok kurgulamaya da gelmiyor. Ne zaman neye karar versek planda olmayan bambaşka bir şeyler çıkıyor. Bence yine at kendini dışarı, bir kurs, bir fotoğraf klübü vardır belki yaşadığın yerde araştır iyi gelir. Madem ki kendini onun yanında iyi hissediyorsun, huzurlusun; heyecanını da kendinle yarat:)
 
esin rüzgara katılıyorum =) evet, eşinizin yapısı böyle onu değiştirmeniz de zor. bu yüzden paylaşım konusundaki beklentilerinizi azaltın ve kendi başınıza keyif almaya devam edin.

benim de eşimle aramda çok ortak nokta yoktur. ben kültür turlarını, yeni yerleri gezmeyi, eğitim seminerlerine katılmayı, operaya, tiyatroya da klasik müzik konserlerine gitmeyi severim ama eşim tatilde otellere gitmeyi, saatlerce yatmayı, arada kültür olarak sinemaya gitmeyi ve pop müziği dinlemeyi sever =) bu yönden düşündüğümde aslında hiçbir ortak noktamızın olmadığını görürüm :D arada bir beraber film izleriz o kadar. yine de bu hiçbir paylaşımımızın olmadığını göstermez. ilgi alanlarımız farklı olsa da düşünce yapısı olarak çok farklı değiliz birbirimizden. bu yönden eşim yeni evli olmamıza rağmen, geçmişindeki özel şeyleri bana açıklıkla anlatabiliyor. bir erkeğin kendini açmasının ne kadar zor olduğunu bildiğimden bu tarz konuları paylaşmak benim için çok özel bir yere sahip. kendisini anlattığı yarım saati birçok beraber yapılan aktiviteye değişmem açıkçası.

yani evlilikte beraber yapılacak aktivitelere bu kadar takılmayın. pek çok kişi gördüğünüz gibi farklı ilgi alanlarına sahip. karşı tarafı bizimle aynı şeyleri paylaşması için zorlamak yerine beraber olduğunuz zamanları zenginleştirmeye çalışın. onunla konuşmaya, sıkıntılarına ortak olmaya, kendisine destek olmaya ve yanınızda huzur bulmasına sağlayın. siz ona huzur verdikçe o da size daha fazla yaklaşacaktır. onun sizinle daha fazla konuşmasını, kendisini açmasını sağlarsanız evlilikte aldığınız doyumu da arttırmış olursunuz .
 
slm
bende senin gibi eşi için farkı şehire gidenlerdenim çok uzak değil 2 saat mesafedeyim ama o bile görüşmeye engel... benim eşim 1 değil 2 işi birden iadere ediyor bende çalışıyorum ama hiç sorun yaşamadım çok şükür. sıkıntılarından eşine hiç bahsettinmi seni nekadar yanlız bıraktığından fln belki paylaşsan çözüm bulmaya çalışır. eşinin hiç arkadaşı yokmu? benim bu şekilde bi çevrem oldu onun abisinin eşi arkadaşlarını eşi vs. arkadşım oldular eşim olmadığı zamanlarda nereye gitselere ararlar kendini yanlız hissetme fln die. hiç bişey yapamasak akşam yemekten sonra 1 saat dışarı çıkıp bi çay kahve içiyoruz o bile motive için yeterli oluyor. bence çok atmışsın içine sıkıntı yapmışsın... eşin sana değer vermese davranışları farklı olurdu. bence konuş onunla kendinide üzme boşyere evlilikte okadar ciddi sorunları olanlar varki halimize çok şükür...
 
başlıkta da yazdığım gibi konuyu okur okumaz hissettiğim şey buydu. bu kadar mı benzer hayatlar birbirine dedim. demek ki benzeye biliyormuş.benim gibi bir çok evli bayan tamam mı devam mı sorusunu sora biliyormuş kendine.ve uzun bir zaman dilimi cevap aramakla gidip gelmekle geçe biliyormuş.

iyidir, hoştur,eli yüzü düzgündür, evine bağlıdır, zararlı alışkanlıkları yaramazlığı yoktur, kazanır evine harcar, dürüsttür, vb.... amma velakin

ondan sürpriz bekle-me-mekten(beklemek bile güzel olurdu ama asla yapmayacağını bilmek ....), bıraksam aynı yerde 3 sene hiç sıkılmadan durabileceğinden, her ne söylersem bir kerede muhalefet olmadan ilk söylediğimde kabul etmemesinden, hayattaki tek eğlencesi tv ve futbol olan bir insan nasıl böyle ömür geçirir diye düşünmekten, kendi canı sıkıldığında ben onu can kulağı ile dinlerken, tam ben konuya gireceğimde amaaann neyse konuş konuş hep aynı deyip kalkıp gitmesinden, bekarlığımda sabah yataktan kalkıp akşama kadar dans edebilecek bir enerjiye sahip olup, günde elli defa ne kadar neşelisin lafını duymaktan bıkmış biri olarak, şimdi en son ne zaman kahkaha ile güldüm diye düşünmekten, eş dost arkadaş çevremden koparılmış olmaktan, yeni tanıştığım her insana kulp takılıp yalnızlığa itilmiş olmaktan, sanki içimdeki yaşam enerjimin birisi tarafından sünger gibi emilmiş olmasından, ........ o kadar uzun ki.


veee içimden onun için bir şey yapmak gelmiyor...kaybedersem üzülür müyüm? hayal gücüm pek kuvvetli değildir şu an tahmin edemiyorum...kısaca bilmiyorum işte ...:50:
 
bende 5 senelik evliyim.çocuk olana kadarherşey mükemmeldi. çocuk olduktan sonra benden soğudu eve gelmez oldu. 2 yıl oyle cektım canıma tak dıyene kadar. en son oturduk konuştuk güzelce. aile buyuklerı araya gırdı. sımdı eskısındende iyi. emin ol bazen büyükler cok yardımcı oluyo. sımdı ise uzerıme tıtrıyo her dakıka arıyo bu zamana kadar bos yere kendımı yıyıp durmuşum keşke bastan konuşulsaydı dedım . yazını okuduktan sonra bu sıteye uye oldum sırf sana cevap verebilmek adına umarım hersey cozulur. cok uzuldum. ne yazıkkı bırcok kadın aynı dertten muzdarıp . sende bı formül bulursun inş. kolay gelsın.
 
Bnce tv buyuk problem ..keske ılk basta eve sokmasaydınız tv yı ..bunun dısında belkı hergun azda olsa konussanız .. gun ıcınde neyaptıgınız hakkında olabılır ...yada herhangı bır konu hakkında ..Hergun olmasa bıle gun asırı yuruyuse cıkın onu ıkna etmekte sana duser:)hem havanız degısır. ama bn senın yerınde olsam karsıma alır herseyı tek tek konusurdum . bırde en onemlısı cınsellık konusunda ısteksızım demıssın ,Bu cok onmlı cnm ya ...Bu senın ozelın bılıyorum ve ondan cok ayrıntıya gıremıyorum ama ..ılıskı duzelınce cınsellıkte duzelır demıs bır arkadas kesınlıkle katılıyorum ama sende ufacık bırseyler yapsan ...cok ıstemesende belkı bır faydası olur ..cevrenız musaıtse bırer tane bısıklet alın :) ınan cok keyıflı oluyor .bır dıger onerı cevrenızde park varsa hafta sonu kahvaltıya parka gıdın :)cnm ınsallah tez elden duzelırsınız ,cnm yanlıs anlama sen bızden aktıvıte ıstemıyorsun bılıyorum ama ,nacızane onerıler sadece...birde cnm namaz kılarmısın bılmıyorum ama ,en onemlı tavsıyem namaz namaz namaz ...namazlardan sonra bol bol dua et tatlım ..gece teheccute kalk bılhassa ..bak gece edılen dualar gerı cevrılmezmıs...Bunun yanında eşınınde namazı cok cok onemlı ..Allah yardımcın olsun cnm
 
çok beklenti içine girmeyin sadece eşimizden değil insanlardan birşeyler bekliyoruz kendi kafamızda şunu yapsa bunu söylese diyoruz ama onun o an duygu ve düşünceleri başka olabiliyor nasıl olmasınki bir manzaraya bakarken bile herkes aynı şeyi görmez kimisi ordaki ağacı görür kimisi güneşi bulutu yani biz eşimizin ben ağacı gördüm oda onu görsün diyoruz buda nerdeyse imkansız olduğu için onu suçlayamayız

ben nezaman beklenti içine girsem huzursuz olurum ve huzursuzluğumun sebebinin
eşimden beklentim olduğunu anladığım anda vazgeçerim ve beklentimden daha fazlasıyla kaşılaşırım ha bu ay ben beklenti içine g
ireyim sonra vaz geçeyimde eşim bane beklediğimden çok fazlasıyla gelsin diye planladığım bir durum değil bende insanım dolayısıyla benimde nefsim var
ve birde şunu ekleyeceğim ondan bekleyeceğine sen yapmayı denedinmi mesela en son yaptığımı söyleyeyim eşim umreye gitti birlikte gidecektik ama hamile kalınca ben gitmedim eşim annesi yaşlı onu kıramadı bende annesiyle benim aramda kalmasın diye gitme 7 buçuk aylık hamileyim demedim illaki herkez gibi bu dönemde eşim yanımda olsun istiyorum ama eğer ben gitme desem annesi üzülecek oda huzursuz olacak bende zaten öyle düşüncesiz biri değil on defa sordu senin fikrin ne diye ve hiç giderken hiç içi rahat değildi burda yalnız olmadını bildiği halde bazı durumlarda fedarkarlık yapmassan evlilik yürümez onu ilgisizlikle yada başka birşeyle suçlama bu işe yaramaz senden uzaklaşır onun yerine ne istediğini neden rahasız olduğunu sürekli dile getirme bir defa söyle onun geri dönüşümü olur eklemek istedğim şuydu umreye giderken eşyalarının arasına sen i seviyorum kocacım yazdım koydum herzaman ondan beklemek bencillik olur onlarda insan belki bana bunları yapmak ve size söylemek kolay geliyor çünkü eşim allaha sonsuz şükürler olsun çok ilgili herkonuda isteklerimiz örtüşüyor bunun için ufak tefek şeyleride sorun etmiyor olabilirim
 
Merhaba öncelikle;

Çok içten yazmışsın duygularını, samimi birisi olduğunu hissettim. Bende evliliğimin ikinci yılını yeni bitirdim. Biz çok muhabbetliydik ta ki aileler araya girinceye kadar. Şimdi bazen konuşmak bile zor geliyor.

Ben bu tip durumların zamanla aşılacağı kanısındayım. Bence hazır iş hayatında girmemişken henüz, bir bebek düşünmez misin? O zaman sıkılmazsın bence. Eşinle aranızda çocuk sahibi olmaya mani bir problem göremedim ben o sebeple yazıyorum.

Herhangi bir sağlık sorunu yoksa tabi. Sevgiler...
 
Merhabalar yazdıklarınızın bir kısmı sanki benim düşüncelerimi yansıtıyor acaba ben mi yanlışım yoksa varmıdır benimle aynı şeyleri yaşayan birileri dediğim için şu an bu yazıyı okudum ve cevaplıyorum. Ben 7 aylık evliyim ve anlattıklarınızın üstüne katarak zaman zaman ayrı odalarda uyuma aynı evde uzun süre konuşmama vs son 1 buçuk aydır ise bir Öpücüğümüz bile yok çok çabuk bitirdik herşeyi hata yaptığımı düşünüyorum çoğu zaman neden evlendim diye. İstesem bugun ayrılırız ama tomlumsal baskı aile baskısı gibi batıl korkularım var. Yada ufak bahanede diyebiliriz. Evlilik bu değil. Bu olmamalı. Eğer bir gün ayrılırsam evliliğe dair ilişkilere karşı çoj büyük psikolojik değişikliklerim olucak sanırım. Bizimkisi aşk değilmiş onu anladım ben ilk 4 ay resmen aşk dilendim ilgi alaka beklemedim talep ettim resmen. Böyle olursak daha iyi oluruz şöyle vakit geçirelim bunu yapalım şunu yapalım derken denemediğim şey kalmadı. Eşime sorsan benim ondan çok beklentim varmış mesela eğer onu seviyorsam onun gülümsemesine razı gelmem gerekirmiş ondan sevgi alaka beklemem onu sevmediğim anlamına geliyormuş. Evet bunu ısırarla söylüyor gülünç olan bu düşünce yapısı beni aylardır 10 yıl yaşlandırdı bizde uzak yerlerdeydik ya ayrıl ya evlen eşim benim şehrime taşındı. Konular benzer yani ama biz 7 ayda tükendik. Hiçbirsey yapamıyoruz. Benim her kelimem batıyor ona ve maalesef son 2 aydır tükenmişlik sendromu yaşıyorum. Vazgeçtim herseyden. Kendime bile odaklanamıyorum. Hayat böyle mi geçecek diye gelecekk kaygısı yaşıyorum ama eşime sorsan hayattan ne bekliyorsun ki ohooo evliliklerde ne kötü şeyler var halime şükretmeliyim. Evet kötünün iyisini örnek alıyoruz yani ve ben bu değilim sayesinde evimi benimseyemiyorum tüm eşyalar batıyor bana resmen. Kendi ailemin yanına gittiğim zamab bekar günlerim aklıma geliyor bazen ve diyorum ki rüya mı gördüm ben evli değilim hepsi rüya.
Başkalarının ilişkileri ile kıyas yaparak evlilik olmaz hiçbirsey olmaz zaten ama ben yanlış hızlı bir karar aldığımı düşünüyorum. İnsan gercekten sevgili olarak çok zaman geçirmeli o uyumdan gerek cinsellikte gerek vakit geçirmekte tamamen emin olduğu noktada evlenmeli. Ben hata yaptım düzelmiyor üstelik bu hata çünkü karşılıklı ben düzeltmek istesem karşımda koca bir cehalet duruyor benim yolun sonu yakınlarda uzak değil. Umarım sizin bu şekilde olmaz inanın gecenin 4 buçuğunda uyumayıp bunu yazmak bu bile sorun.
 
Aslinda olay su ki siz askla tutkuyla evlenmemissiniz ,sevgilik doneminde nasilsa evlilik oyle oluyor ,mesafeli baslamis iliski mesafeli gidiyor,evlenince mi daha yogun hisler olacak diye dusundunuz acaba
 
Aaa benim evliliği anlatmışsınız 😂Düşündüm de bizim de çok hareketli hayatımız yok.Zaten hareketli bir hayat yaşayacak zamanımız da yok.Hafta içi eşim işten gelir yemek yeriz tv kesinlikle açık olmaz bu süreçte konuşuruz.Mesela ben haber izlemeyi sevmem kendisi haber izler ben başka şeylerle ilgilenirim ayda yılda ortak sevebileceğimiz film denk gelir izleriz bunun dışında herkes istediği filmi izler hafta içi genelde bu şekilde geçer.Hafta sonu alışveriş için dışarı çıkarız onun dışında hava güzelse doğa yürüyüşü filan yaparız tabi kışın büyük çoğunlukla evdeyiz.Yine ayrı takılırız.Bunları hiç sorun etmeyiz.Çünkü önemli olan evin içinde ki huzur.Yurt dışında yaşıyoruz ben 3-4 ayda bir tek başıma ailemin yanına giderim bunun dışında senede 2-3 kez birlikte tatile gideriz.Bunların yanında ikimizinde ayrı görüştüğü arkadaş çevresi de yok.Evlendiğimizden beri sadece bir kere arkadaşlarının yanına gitmiştir.Uzaktan bakınca biraz kopuk gibi gözüksede sevgiyi saygıyı bu tarz davranmakla ayakta tuttuğumuzu düşünüyorum.Ben nasıl ki sırf yanında olmak için sevmediğim tarz film izlerken mutlu olmayacaksam eminim oda olmayacak.Başımda devamlı dır dır eden biri olmaktansa kavga kıyamet bir arada oturmaktansa bu şekilde yaşamak çok çok daha iyi.
 
3 senelik evliyim ama sanırsınız ki 30 senelik evli,emekli çiftler gibiyiz.Hoş,onların bile bizden daha fazla paylaşımları vardır,ne de olsa yaşanmışlıklar vardır.Bizde doğru düzgün yaşanmışlıkta yok. En iyisi biraz detaya gireyim.Nereden başlayacağımıda bilemedim şimdi..

Biz eşimle mesafeli bir flörtten sonra evlendik. Mesafe derken,farklı şehirlerdeydik. Önümüzde iki seçenek vardı;ya evlenip beraber yaşayacaktık,ya da ayrılıp farklı yol çizecektik. Velhasıl, evlendik ve ben farklı bir ile geldim.Epey süre işsiz kaldım. Eşimden başka görüştüğüm kimse yoktu. Fanusta yaşayan balık gibi akşamları onun gelmesini bekliyordum. Bu böyle 2 sene kadar sürdü.Ben uzaktan eğitimle yüksek lisans yaptım bu arada.Yine işe başvuruşlar ve yine kabul edilmemeler..Yalnız yaşamaya alıştım nihayetinde.

Bu süre içinde birkaç kursa gidip aktivitelere katıldıysamda hiçbiri çevre yapmak adına pek bir işe yaramadı. O ortamda insanlarla 3-5 laf ederseniz ediyorsunuz,o kadar. Sonrası gelmiyor. Zaten herkesin yaşadığı sorun bu değil mi; güvenilir ve kafa dengi arkadaşlıklar kurmak.. Daha doğrusu kuramamak...Neyse. Zaten artık asosyal, sosyal fobi yaşayan biri oldum çıktım. Bir de evlendiğimden beri sürekli hastalıklarla uğraşıyorum. Hep bir yerimde birşey çıkıyor. Resmen hastaneye taşınsam yeri yani.

Eşimle başından beri normal bir cinsel hayatımız yoktu.Vajinusmustum. En sonunda yendim,bu seferde ne eşim tarafından ne benim tarafımdan herhangi bir cinsel istek olmadı. Birbirimize karşı cinsel ilgimizi başlamadan bitirdik sanırım. Psikolojik yardım aldım, yaşam koçunada gittim ama bir arpa boyu yol alamadım. Yine aynıyım.

Eşime gelince; inanın çok ama çok iyi biri. Evet, çok yakışıklı biri değil. Hatta evlenirken bazı arkadaşlarım "sana hiç yakışmıyor" tarzında üstlerine vazife olmayan laflar etmişlerdi. Oysaki o beni inceliğiyle,saygınlığıyla,hayat vizyonuyla etkilemişti.

Çok şükür; benim bir dediğimi iki yapmayan,hatta bana benden bile iyi davranan, her konuda bana karşı son derece töleranslı,sabırlı,anlayışlı bir eşe sahibim.Hayata bakışı olsun,fikirleri olsun son derece taktir edilen biri.
Bir kez olsun bana el kaldırmayı bırakın, hakaret bile etmemiştir. Keza bende öyleyim.
Birbirimize karşı hep saygımızı koruduk.Elbette ufak tefek atışmalar,didişmeler oldu ama şiddetli kavga 1-2 kez olmuştur;onda da yine saygıyı elden bırakmadık.

Kişisel tercihlerimize ve alanlarımıza müdahale etmedik. Zor günlerimizde bile beni mutlu etmek adına herşeyi yapar. Gelirimiz çok üst olmasada, çok şükür bize yeten bir gelirimiz var.Saygın bir işi var.Evine bağlı,eldekilerini evine ve bana harcayan biri. Buraya kadar herşey normal...

Gelgelelim paylaşımlarımız çok az. Heyecan yok. Ortak paylaşımlar çoğunlukla yok..Ne bileyim, kimileri öyle bir anlatıyorki sanki hep sevgililermiş gibi sürekli şamata,gırgır,romantik edalardalar...Ya atıyorlar ya da biz çok çabuk birbirimize karşı olan heyecanı ve ilgiyi kaybettik. Çoğunlukla o Tv başında, ben bilgisayar başında. Bunun gibi çoğu konuda ayrı takılıyoruz.

3 gündür yurt dışında; bu hafta içi gelecek. Ben sanki onu hiç özlemedim...Sanki o da beni pek özlemedi...Ama bir de birbirimize olan alışılmışlık var...Off,bilmiyorum. Ne zaman sorsam, ilgisini kaybetmediğini,beni sevdiğini söylüyor.Ama birşeyler eksik oysaki. Son zamanlarda bıdı bıdılara da başladık ufaktan...

Sormak istediğim, tüm bunlar evlilikte normal mi? Çoğu evlilik böylemi?
Bazen keşke evlenmeseydim dediğim oluyor.
Bazen de "evlenmeseydim ne yapacaktım, onla flört bunla flört nereye kadar" diyorum.
Huzurlu bir evliliğim var ama mutsuz gibiyim. Eşim var,ama çoğu yaptığım faaliyette tekim.Her şey sıradan ve rölantide sanki. Kendimi ayrık otu gibi hissediyorum.Sıkıldım.

Benimle fikirlerinizi paylaşırsanız sevineceğim.Ayrılmalımıyım,yoksa evlilik denilen şey bu mudur yani?
Bu arada,elbette evlenirken her gün evde rodeo yapmayı beklemedim :) Fakat biz herşeyi çok çabuk mu tükettik sanki..Hemde başlamadan.
Eşiniz az konusan bir adammı?benzer durum bizdede var akşamları cok paylasımımız olmuyo Allah'tan cocuklar var da zaman geciyo onlar bize muhabbet sebebi oluyo o sayede sohbet muhabbet konusu cıkıyo..yoksa bizde her dakika mesajlasan yada sürekli muhabbet halinde bir çift deglz çünkü eşim sessiz biridir az konusur...ama bu sebeple ayrılmayı hiç düşünmedm acıkcası
 
Ben henüz bir yıllık evliyim. Zamanla monotonlaşır mı bilemem. Ama cinsellik için adım atsanız. Libido artıran gıdaları araştırın. Hormonlarınıza baktırın, doktor tavsiyesiyle takviye alın. Beraber erotik film izleyin.
Ortak nokta arayın. Spor, kamp, müzik vs.
En baştan aşık olmazsınız belki ama hayat arkadaşı olursunuz birbirinize.
 
Aaa benim evliliği anlatmışsınız 😂Düşündüm de bizim de çok hareketli hayatımız yok.Zaten hareketli bir hayat yaşayacak zamanımız da yok.Hafta içi eşim işten gelir yemek yeriz tv kesinlikle açık olmaz bu süreçte konuşuruz.Mesela ben haber izlemeyi sevmem kendisi haber izler ben başka şeylerle ilgilenirim ayda yılda ortak sevebileceğimiz film denk gelir izleriz bunun dışında herkes istediği filmi izler hafta içi genelde bu şekilde geçer.Hafta sonu alışveriş için dışarı çıkarız onun dışında hava güzelse doğa yürüyüşü filan yaparız tabi kışın büyük çoğunlukla evdeyiz.Yine ayrı takılırız.Bunları hiç sorun etmeyiz.Çünkü önemli olan evin içinde ki huzur.Yurt dışında yaşıyoruz ben 3-4 ayda bir tek başıma ailemin yanına giderim bunun dışında senede 2-3 kez birlikte tatile gideriz.Bunların yanında ikimizinde ayrı görüştüğü arkadaş çevresi de yok.Evlendiğimizden beri sadece bir kere arkadaşlarının yanına gitmiştir.Uzaktan bakınca biraz kopuk gibi gözüksede sevgiyi saygıyı bu tarz davranmakla ayakta tuttuğumuzu düşünüyorum.Ben nasıl ki sırf yanında olmak için sevmediğim tarz film izlerken mutlu olmayacaksam eminim oda olmayacak.Başımda devamlı dır dır eden biri olmaktansa kavga kıyamet bir arada oturmaktansa bu şekilde yaşamak çok çok daha iyi.
Valla okurken kendimi buldum bizede dışardan bakan kopuk görür sanki iletşim yok gbi.ama esim sessiz az konusur ve evde inanılmaz bir huzur vardr kavga gürültü bilmez...evdeki tek bagrısma cocukların patırtı gürültüleri acıkcası memnunum halimden.. cok konusup devamlı basımda dırdır yapan bir adam olacağına böylesi daha huzurlu
 
Back
X