- Konu Sahibi legendary1
-
- #41
Evet bende bu yüzden açtım konuyu, nasıl yönetebilirim diye, çok fazla iş tecrübem yok çünkü. Kimseyle çok samimi de olmak istemiyorum, ama hani düşman gibi de olmayalım, birbirimizle sürekli iletişim halinde olmamız gerekiyor çünkü, huzursuzluk da olmasın istiyorum, ama onlarla beraber dedikoduya filan katılmadıkça şu anlık bir sıkıntı yok ama huzursuzluk olacak sanki@kk birinci noteri memur o daha iyi açıklar size. Ben özel sektördeyim. Açık sözlüyüm kimsenin arkasından uğraşmam yüzüne söylerim ona rağmen çok problem yaşadığım zamanlar oldu. İstemediğim muhabbetleri içine çekildim. Çantamı aldım çıktım. Ama memurlukta zor
Ben bu konuda insanlarin iki yuzlu olduguna kanaat getirdim. Aciksozlu ve guzel/yakisikliysan senin durusuna saygi gosterip seviyorlar ama aciksozlu ve cirkinsen aaaa patavatsiz diye ayipliyorlarHerkese selamlar
Arkadaşlar ben yakın zamanda memur olarak atandım ve şu ana kadar gözlemlediğim kadarıyla büro da aşırı derece dedikodu hakim, benim de dedikodu, açık arama en nefret ettiğim şeylerdir. Açık sözlüyüm ben, arkadan konuşmayı sevmiyorum, bana zevk vermiyor. Ben gibi yeni başlayan kızlardan biriyle bir tık daha fazla muhabbetim olmuştu, fakat oda zaman ilerledikçe özel hayatıma yorum yapma gibi hadsizliğe başladı, ki özel hayatım ile ilgili tek kelime bir şey anlatmamama rağmen. Ve kendi masasının yanındaki iş arkadaşlarımız ile ilgili bana sürekli dedikodu yapıyor ve benim de katılmamı bekliyor. Daha önce böyle bir izlenim almamıştım ama zaman geçtikçe huyu suyu bana hiç uymadı.
Sorun şu ki, yüz yüze bakacağız bu arkadaşla, ve ben inanılmaz rahatsızlık duyuyorum. Size karşı o yüzü vermemenize rağmen bu tarz yorumlarda bulunan arkadaşlarla nasıl başa çıkıyorsunuz, iş yerinde sevilmek, saygınlığımı korumak insanlarla yüz göz olmamak için nasıl tavsiyeler verirsiniz, özellikle bu arkadaşla küsmeden nasıl sınır çizerim, tecrübelerinizden paylaşabilirseniz çok mutlu olurum.
Hepinize teşekkür ederim. Sağlıklı günler dilerim.
Faydalı ve güzel şeyler için elbette esneyelim, ama gerçekten başkasının arkasından fiziki özelliklerinden dalga geçmeyi, açıklarından konuşmayı kendime yakıştıramıyorum, bu konuda nasıl hoşgörülü yumuşak olabilirim kiBenim yorumum siz esnemelisiniz olacak..
Önce tepkisiz kalin herkesi tanıyın onlar sizi tanısın..
Sonrasında ztn şekillenecek
Ama ben sevmem kesinlikle karşıyım duruşu ile hiç bir işlerinde mutlu olamazsınız. Biraz yumuşak geçiş biraz hoşgörü iyidir..
Az konuşacaksın yorum yapmayacaksın, iş yerinde özel dostluklar kurmayacak samimi olmayacaksın. En az zararlı çakacağın taktik bu olur. 20 yıla yakın çalışma hayatım var bir tanesiyle bile özelimi konuşmadım. İş yerinde kaldı hep arkadaşlıklarımEvet bende bu yüzden açtım konuyu, nasıl yönetebilirim diye, çok fazla iş tecrübem yok çünkü. Kimseyle çok samimi de olmak istemiyorum, ama hani düşman gibi de olmayalım, birbirimizle sürekli iletişim halinde olmamız gerekiyor çünkü, huzursuzluk da olmasın istiyorum, ama onlarla beraber dedikoduya filan katılmadıkça şu anlık bir sıkıntı yok ama huzursuzluk olacak sanki
Benim de şu an bir sıkıntı yok da olacak gibi sanki.Ben bu konuda insanlarin iki yuzlu olduguna kanaat getirdim. Aciksozlu ve guzel/yakisikliysan senin durusuna saygi gosterip seviyorlar ama aciksozlu ve cirkinsen aaaa patavatsiz diye ayipliyorlar
Teşekkür ederim deneyimlerinizi paylaştığınız için, bende böyle yapmayı düşünüyorumAz konuşacaksın yorum yapmayacaksın, iş yerinde özel dostluklar kurmayacak samimi olmayacaksın. En az zararlı çakacağın taktik bu olur. 20 yıla yakın çalışma hayatım var bir tanesiyle bile özelimi konuşmadım. İş yerinde kaldı hep arkadaşlıklarım
Faydalı ve güzel şeyler için elbette esneyelim, ama gerçekten başkasının arkasından fiziki özelliklerinden dalga geçmeyi, açıklarından konuşmayı kendime yakıştıramıyorum, bu konuda nasıl hoşgörülü yumuşak olabilirim ki
Ya şu zamana kadar işten kişilerle ilgili söylediği şeylere tepki vermedim ama büroya gelen engelli birinin el kol hareketlerini taklit edip güldüler bu benim çok ağrıma gitti, o zaman uyardım sadece.Tamam ama sen söyledikten sonra vazgecmeyecekler pişman da olmadılar. En fazla ortamı terk etmeyi tercih eder ama başka bir vakitte tepkini böyle davranışlara üzüldüğünü fln anlatabilirsin- onlarla alakası yokmuş gibi , lafi oraya getirebilirsin- onlara sürekli tepki vermek sadece seni tanımlarını engeller kendine zarar verirsin, aranızda duvar olur..
Benim açık sözlülük ve dedikoduya yaklaşımımPeki sizin görüşünüz fakat yorumunuzu saygı çerçevesinde yaparsanız sevinirim. Asalet kasıyor tarzı yaklaşımınız hiç hoş değil, saygısızca. Çünkü ben dedikodu yapmak kötü bir şey demedim yapanlara laf etmedim. Sadece benlik değil, yapanlar da kötü değil asaletlik bir durum yok yani.
Dedikodu falan bir nebze kabul edilebilir ama engelli bir insanla dalga geçen bir beyin özürlü ile asla muhatap olamam.Ya şu zamana kadar işten kişilerle ilgili söylediği şeylere tepki vermedim ama büroya gelen engelli birinin el kol hareketlerini taklit edip güldüler bu benim çok ağrıma gitti, o zaman uyardım sadece.
Aman tanrım didimBir de benim çalışanları işyeri müdürleri ile uygunsuz şekilde yakalama gibi bir özelliğim var.Nasıl önüme çıkıyorlar?Nasıl denk geliyoruz ben de anlamıyorum.Sonuçta olan bana oluyor tabi ki
Evet bende muhattap olmuyorum ama sürekli gelip iletişim kurmaya çalışıyor maalesef, kaçtıkça kovalanıyorum resmenDedikodu falan bir nebze kabul edilebilir ama engelli bir insanla dalga geçen bir beyin özürlü ile asla muhatap olamam.
Böyle saygısız insanlara gerekeni yaparım.Ya şu zamana kadar işten kişilerle ilgili söylediği şeylere tepki vermedim ama büroya gelen engelli birinin el kol hareketlerini taklit edip güldüler bu benim çok ağrıma gitti, o zaman uyardım sadece.
Trakya'da küçük bir ilçede yaşıyorduk.Ben bir fabrikada bir birimde sorumlu olarak çalışıyorum o sıralar.Eşim Çorlu'da iş güvenliği kursuna gidiyordu.Ben de o zaman ikinci çocuğa hamileyim,6 aylık falan dı.Eşim gel beraber gidelim sen de biraz hava almış olursun dedi.Ben de tamam dedim.Gittik işte,karşıdan karşıya geçerken bir de baktım bizim müdür ve işyerinde ustabaşı olarak çalışan bir bayan sarmaş dolaş geliyorlar.Beni gördüler tabi ki,ben başımı çevirdim ama onlar tabi ki buz kesildiler o anda.Bu olay binde bir yaşanabilecek birşey,kadın evli koca koca çocukları var,müdür desen o da o şekilde.Neyse biz alışveriş merkezine gittik.Yemek falan yemeye yer arıyoruz.Yürüyen merdivenler de yine onlar.Allah'ım kaçtıkça beni buluyorlar.Özel sektör adam beni istediği gibi kapının önüne koyar tabi.Ben işyerinde gezinen saatli bir bombaydım artıkAman tanrım didim
Evet daha şimdiden aşırı yoğunum. Bu tarz muhabbetler zaten öğle arası oluyor. Yemek yeneceği zaman. Birde onlar çay kahve molası veriyor o esnada da çok oluyor, fakat ben maskemi çıkarmıyorum çay kahve içmiyorum, o yüzden muhattap olmuyorum işime devam ediyorum. Öğle arası olunca mecbur konuşuyoruz bir araya geliyoruzYani gercek anlamda işiyle ilgilenen insanların kulagi zaten kapalı oluyor. Bos dedikoduya zaman bulamiyor.
Çalışın gerçek anlamda çalışın.
O kadar çalışın ve meşgul olun ki, selamlasip hal hatır sorma ötesine geçmesin muhabbetleriniz.
Bu diyalogların dışında kalmanın tek yolu budur.
Evet daha şimdiden aşırı yoğunum. Bu tarz muhabbetler zaten öğle arası oluyor. Yemek yeneceği zaman. Birde onlar çay kahve molası veriyor o esnada da çok oluyor, fakat ben maskemi çıkarmıyorum çay kahve içmiyorum, o yüzden muhattap olmuyorum işime devam ediyorum. Öğle arası olunca mecbur konuşuyoruz bir araya geliyoruz
Ahahah iyi taktikler teşekkür ederim deneyeceğim bunları :)Ögle arası da yemek yerken bile telefondan bir şeylere bakarım ben olsam.
Makale okuyorum derim.
Dil öğrenmeye çalışıyorum derim.
Kulağımda kulaklık olur misal.
Yarim yamalak dinlerim efendim bir sey mi dedin diye tekrarlatirim derken sıkılır gicik olur muhabbetten uzaklaşır şahıs muhtemelen. :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?