işin içinden çıkamadım


Suana Kadar kk da gördügüm en Yapici en uzlastirici en olumlu yorum olmus sizi dusunceleriniz ve yazim tarzinizdan dolayi tebrik ediyor ve alkisliyorum
 
simurg arkadaşım o kadar güzel tespitlerin var ki hayran kalmamak elde değil.
Ama şu da var. Benim eski eşim de illa ki azarlar hakaret eder hatta en ufak şeyde "beni böyle kabul et, beğenmiyorsan kapı orada" derdi. Bir kez olsun güzel güzel konuşarak sorun çözmüşlüğümüz, karar vermişliğimiz yoktur. Evin perdesini bile kendi istediğinden aldırdı zorla yahu daha ne olsun...
Sizin yukarıda "amaç mutluluksa huzursa..." tarzı şeyler yazmışsınız. Benim amacım huzurlu mutlu olmaktı ama eşim tartışmaktan ,bağırıp çağırmaktan besleniyordu resmen ; adama huzur batıyordu... O zaman napacağız?
Adamın ana babasının ilişkilerini de zamanla çözdüm. Evet hem anne hem de baba tartışmaktan beslenen tipler. Bunlar için iktidar olmaktan ,dediğini yaptırmaktan başka bir şey önemli değil ise ben napayım, Tolstoy ne yapsın. Gerçi Tolstoy'un eşi sonradan da olsa sırnaşırmış. Bir de bizimki surat yapar, ben özür dileyene kadar konuşmazdı.
Sözün özü karşıdaki adam da gönüllü olmalı "huzurlu, mutlu" bir iletişim için. Ben kendimi paralasam da olmadı, olmadı, olmadı
 

Insanin ailesinde gördüğü aile modeli ister istemez kendisini etkiler. Bizde etkileniriz esimizde. Bazı yapilarin degismesi zor olsada kadinin yaklasim tarzi erkegin tavirlarini kökten etkiler.

Ağırlığınızi koyacaksiniz, isteklerinizi kendinizi net olarak belli edeceksiniz. Adam sizin mutsuz olacaginizi kabul etmeyeceğinizi bile bile o perdeyi aliyorsa onun degil sizin tavirlarinizda buna izin veren bir durum var demekki. Bir şekilde ya silik davraniyorsunuzdyr yada düşüncelerinizin arkasinda arkasinda durmuyor tepkisiz kaliyorsunuzdur. Bunun baska bir aciklamasi olamaz. Esiniz tej tarafli yasamiyor bu iliskide. Onu suclu cikartmaktansa adama hangi davranislari uzerinden tepkisiz ve silik kaldığınızi gormeye çalışın.

Huzur adina susalim mi? Ben öyle birsey demek istemedim. Adam göz göre göre yanlis yaparken bunu görmezden gelmeniz asil hata olur. Fakat demeye çalıştığım birseyleri sizde esiniz gibi bağırarak yada benzeri hatalarla degil iyi sekilde ilerleyecek şekilde davranarak onun da davranislarini degistirmeye zorlamaniz. Eşiniz hatali iken bile onun egosunu zedelemeden özgüvenini yikmadan onu iyi davranmasi icin esinlendirmeniz. Mesela size bagirirken konusmaui reddebilirsiniz. Bu tavri kabul etmeyeceginizi belli ettiginizde esiniz de ona göre zamanla dikkat edecektir. Yada esinizin anlayacagi buna benzer davranislari sergileyerek onun tepkilerini degismeye zorlayabilirsiniz. Standart oneriler yetersiz kalabilir bu tarz konularda ise yarayan yontemleri iliskinize göre düşünüp yapın.

Karsidaki adam, esiniz kötü niyetten degil böyle gördüğü icin bu şekilde davranıyor. Adam huzursuz bir iliski icin özellikle cabalamiyordur. Ama bildigi baska yol yoktur. Ona örnek insanlari modellemistir. Madem oyle siz onu esinlendirin, mutlu ve tatmin olacağınız bir iliski icin insiyatifi ele alin. Her gun yaptiklarinizi buna göre sorgulayin. Sizdeki degisim esinizi de kalıcı olarak değiştirecektir. Ama önce siz istekli olmalisiniz ve daha iyisi icin bilincli sekilde hareket etmelisiniz.
 



simurg arkadaşım, yazında yine asaletine yakışan tavrını ve iletişim konusunda yeteneğini görüyorum. Ne güzel yetiştirmişsin kendini. Benim bitmekte olan evliliğime gelince doğrudur yıllarca alttan aldım, üste çıktım, ağladım, sızladım, güzel güzel konuştum... Ama yanlış ama doğru bildiğim bütün iletişim yollarını tek tek denedim. Zaten benim boşanma nedenim karmakarışık anlatsam inanılmaz ama bana "Bu evlilikte beni, annemi ve babamı sorgulayamazsın. Biz ne dersek o... Sen bu evin gelinisin.Sen de ailen de beni ve ailemi alttan alacak" dedi ve işte orada bitti. Bu tavır çocuk doğana kadar yoktu ama ne zaman çocuk doğurdum, işte o gün bu anlayış ifade edildi ve benim evliliğim katlanılamaz hale geldi. Öncesinde de Tolstoy'un durumunun bir benzeriydi. Neyse Tolstoy'un konusunu haddinden fazla taciz ettim üzgünüm. Bu tip duygusal sıkıntılar yaşıyorum bazen. Bu gün de öyle bir gün....
 

çok teşekkür ederim önerileriniz ve de iyi dilekleriniz için
 
paragraflara göre cevaplamaya çalışayım
1-tepkisiz kalmama imkan yok gibi.çünkü problemi çikarıp benden önce küsüyor.misal;bardak kırıldı diyelim.bağırıp çağırıyor,arkasından da ben daha birşey diyemeden bir bakmışım küsmüş.e o küsünce ben ayaklarına kapanacak değilim ,ki zamanında belki bu şekilde yola gelir diye ilk adımı hep ben attım.küsmek te bir tepki olduğuna göre doğal olarak tepkisiz kalamıyorum.zaten onu değiştirmek gibi bir derdim yok,ben kendimi nasıl değiştiririmin derdindeyim.aynı evin içinde bazen bir ayı bulan küslükler yaşadığınızda sadece kendi hayatınıza odaklanmanız pek te mümkün olmuyor ne yazık ki
2-ben haklı olmak derdinde değilim .haklı olmak benim için ancak vicdan noktasında önemli.hatta artık haklı olmayı hiiiiççç istemiyorum.o zaman belki yaşadıklarımı hakettiğimi düşünürüm ,yüreğim soğur.ayrıca benim eşim haklıyken de haklıdır haksızken de.daha bir tek hatasını kabul ettiğini görmedim.neyse allah bilsin
3-21 yıl yeterince uzun değil mi.zaten ben hep dediğiniz gibi yapıp sonuç alamadığım için artık kötülüğe başvurmaya yöneldim.kendimi övmek ya da masum göstermek gibi bir amacım kesinlikle yok .ama 21 yıllık evlilik hayatım boyunca eş olarak annesi babası dahi beni mükemmel bulduklarını defalarca dile getirmişlerdir.üstelik kayınvalidemle klasik gelin kaynana tartışmalarımız esnasında dahi iyi bir eş olduğumu belirtmiş oğlunu idare etmem konusunda talebi dahi olmuştur.bütün bunlara rağmen yakınlaşamadıysak artık başka bir dilden konuşmanın zamanı gelmiştir diye düşündüm
4-evet yanlış yanlışla halledilmez katılıyorum.zaten hala içimde ona karşı kalan vicdan ve sevgi kırıntılarından dolayı planımı uygulamaya koyamadım.zaten açtığım konu eşimi değiştirmek için ne yapabilirim değil dikkat ettiyseniz.ben kararımı verdim zaten ama tam da sizin 4.paragrafınızda belirttiğiniz nedenlerden dolayı uygulamaya koyamadım ve de bu yüzden konu açtım.ilişkinin kopmaması için elimden geleni yaptığımı düşünüyorum ,vicdanım rahat.tek taraflı fedakarlıkla evlilik yürümüyor,inanın çok zor.ha evliya falan olsam diyeceğim ki ben allah için yaptım,karşılık beklemiyorum.ama ben karşılık bekliyorum kusura bakmasın beyefendi.saygı sevgi anlayış bekliyorum.hadi sevmek zorunda değil.ama saygıyı ama öyle ama böyle göstermek zorunda.biliyor musunuz,çocuklar dahi onun davranışlarını örnek alıyorlar.bu seferde onlara annenize neden bağırıyorsunuz diye kızıyor.seni örnek alıyorlar diyorum,tek yaptığı sırıtmak.böyle yaralarla yürüyen bir ilişki bitse ne olur bitmese ne olur.kendi bilir
 

Esinizin bu sözü neden dolayi soyledigini bilemeyiz. Bağlamından koparildiginda agir bir söz oluyor. Doğru. Fakat niye soylendi, kast ettigi bu mu gercekten yoksa ofkeyle soylenmis bir sey mi. Amac size boyun egdirmek degildir. Süreçte bu sözleri soyletecek baska seyler yasamassinizdir muhakkak.

ILiskinizi bu sorunlardan yada sozlerden dolayi bitirmek.. Doğru degil bence. Bu anlamda cok ağır asilamaycak sorunlar olmadigi sürece idam sehpasina iliskinizi koymayin. Iliskinizi sahiplenin ve kutsal birsey gibi bakın ona. Iyi niyetle ve asmaya calisarak yaklasirsaniz herset daha kolay olur inşallah. Yazilacak seyler cok, şimdilik bu kadari kafi sanırım. Allah mutlu evlilik nasip etsin.
 
dedikleriniz harfiyen doğru bence.ancak sizin de belirttiğin gibi her ilişki standartlara uygun olmaz.21 yılda boş oturduğumu sanmıyorum,inanın her yöntemi denedim.muhakkak eksik birşey var ki başarılı olamadım.işte şimdi eksik olduğunu düşündüğüm o yöntemi uygulamak istiyorum.ama bunun için azıcık kinci olmaya ihtiyacım var.o zaman yapılanları unutmayıp(ki zaten unutmuyorum ama bende yaptığı tahribatı unutuyorum) bu kinden güç almak istiyorum.belki diyeceksiniz ki bu yapıyla ilgili bir durum.doğru muhakkak,ama belki kinci olmayı öğrenebilirim.kinci insanlara affedici olmanın yolları öğretilebiliyorsa bana da bu konuda yardım edilebilir diye ummuştum
 
Tolstoy,

ESiniz bir bardak kirilmasindan dolayi bile bağırıyor küsüyorsa ortada baska seyler vardir bence. Baska seylerin tatminsizligi yada gerginligi bu tarz basit seylerle dışa vuruluyordur. Iliskinizin geneli aranizdaki sevgi saygi dostluk nasil bilmiyorum. Tüm iliskiye göre bakip yorum yapılmali böyle eksik ve yanlış kalir yapilan yorumlar. Ayrica esinizin kisiligi de bu anlamda önemli yine. Neye tepki verdigi neye kizdigi vs

ILiskide mutlu huzurlu olmayı istemek istemek hakkiniz bundan doğal birsey olamaz. Ama bunun icin esinizle aranizdaki baglantiyi samimiyet sevgi ve dostluğu guclendirmelisiniz. Ezilen saygi duyulmayan bir iliskide bu pek mümkün olmasa gerek..

Evliliginizi bitirmeyin derken kendinizi feda edin demiyoruz. Kendinizi feda etmeniz ne size ne uzun vadede evliliginize faydali olmaz. Tam tersi zarar verirsiniz. Ama istediklerinizi almak icin bilincli ve kararli şekilde hareket etmelisiniz. Bir yerden sonra degisim yapmak dirençle karşılaşır, esiniz kötü niyetten degil sizi kaybetmekten korktugu icin direnç gosterebilir ama kayiğı sallamaniz gerekiyorsa da bunu yapmalisiniz. Yalniz ne istediginizi once netlestirin. Sonra kararli sekilde hareket edin. Genel gecer tavsiyeler yerine ise yarar yontemleri iliskinize göre siz karar verip uygulayın. Daha fazla saygı icin sunu unutmayin asla, önce kendinizi guclendirin. Kendinizi maddi manevi yetistirin iyi hale getirin doyumlarinizi ve hayattan aldiginiz tatmini artirin ki gucunuz artsin. Boylece Eşinizin de size duyduğu daha fazla saygi duyar.

SOn mesajinizi yeni gördüm. Hemen eklemek istedim. Ihtiyaciniz olan sey kin değil. Yukarda da yazdigim gibi güç. Kendinizi guclendirin. Soylemesi basit ama yapilmasi oldukca zordur. Fakat iliskide alacaginiz tatmin gücünüzle beraber degisecektir.
 
Son düzenleme:
Bu benim de problemimdi; esimin kusme huyu vardi tabii bunu evlenmeden once goremiyorsunuz. Evliligin basinda bir problem olup da kustugunde cok uzuluyordum, agliyordum filan. Ben de hic kus olmak istemem, Karakter meselesi iste. Ayni sizin durumdaki gibi kusuyor iki gun sonra sonra yumusamaya basliyor, gonul aliyor ama sen kendini yeteri kadar uzmus oluyorsun. Benim esim anlayisli davrandi bu mevzuda. Yine bir barisma arefesinde aldim karsima bak dedim ben boyle boyleyim, senin icin bu 2 gun konusmamak ama bende oyle degil ben cok uzuluyorum, sana da bir yandan cok kiziyorum, 2 gun sonra duzelecek icin kendimi yiprattigim icin kendi kendime de cok kiziyorum, velhasili kelam hic iyi olmuyorum. Gercekten benim bunu kaldiramadigimi anlattim, her turlu problemi konusarak halledebilecegimizi soyledim, boyle durumlarda kusmemesi icin kendinden soz aldim. Ilk birinde ikisinde tutamadi malum karakter ama sonrasinda tuttu.

Siz de bunu esinizle acik acik konusun. 2 gunun sonunda barismak icin geldigi vakit bunu icin ideal. Ise yaramazsa yasadiklarinizi kendisinin tecrube etmesi acisindan kuslugu siz az buzuk uzatin, biliyorum siz de benim gibiyseniz bu cok zor olacaktir. Bence en guzeli her seyi acik acik, uygun bir dille konusmak. Insallah vicdanli cikar da devam etmez.

Insanoglu cok garip, zulme meyyal bir damari var. Fiziksel degil genelde ama psikolojik zulum. Bu kusmeler, yanlis anlamalar, alinmalar o yuzden oluyor bence. Uzum yemek degil bagciyi dovmek de cuk oturuyor bu durum icin. Problem var, amac problemin cozumu olsa oturur konusulur, cozum aranir arastirilir, bunun icin kafa yorulur. Ama amac karsidakine psikolojik baski yaparak canini acitmak oldugu icin kusuluyor, konusulmuyor filan.
 
benim eşim güçlü bir kadın istemiyor ki.tam tersi her daim ezeceği,egolarını tatmin edecek bir kadın istiyor.daha güçlü olursam adam kafayı yiyecek artık.başka şeylerin tatminsizliği evlenmeden önce varmış o zaman.çünkü en baştan beri böyleydi.eşimle samimiyetimiz çok fazla olduğu için bu haldeyiz zaten.fazla yüzgöz olduk.resmi olmak istiyorum artık.ben sanırım anlatamadım.artık onun ne hissettiği,evliliğin nereye gittiği falan umurumda değil.güce ihtiyacım olduğunu düşünmüyorum,zaten kendi bakış açıma göre yeterince güçlüyüm.söylediğim gibi daha fazlasını eşim hiç kaldıramaz.ayrıca güç birilerine kötülük yapmayı gerektirmez ama kin eğer istenirse gerektirir.siz eşinizin karakteri haline gelmiş ama sizi oldukça yıpratan bir konudan dolayı ayrılmak isteseniz,eşiniz sözler verse ve sizi vazgeçirse,ama bir müddet sonra aynı şeyler tekrar etse ne hissedersiniz.ben şunu anlarım'',boşasan da umurumda değil ne istersen onu yap ben bildiğimi okurum''.bu da evlilik için kendinden fedakarlık yapamayacağı mesajını vermektir bence.siz yaşadığınız bir olay,tavır ya da davranıştan dolayı çektiğiniz acıyı oturup eşinize gözyaşları içinde anlatsanız ve de bir daha yapmamasını isteseniz,tamam yapmam deyip bir müddet sonra üstüne yenilerini de katarak devam ederse ne düşünürsünüz.tam tamam çok şükür bu sorun halloldu diyorum hoooopppp peydah oluyor.diken üstünde yaşıyorum yeni bir sorun ne zaman olacak diye.yapma dediklerimi inadına yapınca inanın çok yıpranıyorum.bakın konu çok detaylanmasın diye hep basit örnekler vermeye çalışıyorum.mesela el şakaları çok meşhur.gerçi şaka mı başka bir şey mi o da şüpheli ya neyse.her tarafım mor geziyorum.aklınıza neresi gelirse .öyle bir sıkıyor ki gözümden yaş geliyor.şimdi bu konudan duyduğum rahatsızlığı yapmaaaaaaaaa diye belirtiyorum yok,canım yanıyor lütfen diyorum yok,ben de ona yapıyorum 3 gün küs.
neymiş onun malıymışım istediğini yaparmış.mutfağa giriyor ,beni birşeyler atıştırırken gördüyse yandık,bakın tepki şu ;sok sok hiç boş durmaz o boğazın zaten.bunu söylemek için sebebi yok bence.yani yemeği içmeyi esirgeyen biri değil,şişman biri değilim,sebep ne o zaman.işte fazla yüzgöz.beni tv izlerken gördü değil mi;hemen başlar sırıtarak işin gücün tv diye.aynı şey net için de geçerli.bakın ,sana ne diyorum olmuyor,ben de ona aynı şekilde davranıyorum olmuyor,insan gibi anlatıyorum duyduğum rahatsızlığı yine olmuyor.en sonunda geçiricem kafasına tableti ya da tv yi belki o zaman anlar.adam kazak olmakla bozmuş kafayı,aklı çıkıyor birisi ona kılıbık diyecek diye.arkadaşı arıyor yengeye bir sor seninle işi yoksa buluşalım diye.ilk dediği laf ben senin gibi kılıbık mıyım.ve ben çevrede sorsanız eziyet gören değil eziyet eden olduğum düşünülecek kadar baskın bir tipim.yönetmeyi sevmem ama yönetilmeyi de sevmem.yine de erkeklik gururu incinmesin diye elimden geleni yaptım.ama artık yeter.onun gururuna da ona daaaa.......neyse.bunların hepsi ufak tefek mevzular.dedim ya konu uzamasın istiyorum.ama tabii ki hemen her insan gibi büyük sorunlar da yaşadım.olacakmış oldu.ben her zaman değiştirebileceğim şeyleri değiştirme gücü,değiştiremeyeceklerime dayanma gücü ve de ikisini ayırabilecek akıl istedim allahtan.ve hayatımı da bu düstur üzerine kurdum.kabullenmek zorunda olduklarımı kabullendim ama bu konuyu değiştirebileceğime dair büyük bir istek ve de ümit var içimde.şimdi size yazarken bayağı kin duydum iyi oldu biliyor musunuz.ben gerçekten çoğu zaman yaşadıklarımın etkisini hissediyorum ama olayları hep unutma isteğiyle yaklaştığım için tam olarak anlatamıyordum.teşekkürler istemeden de olsa yardımcı oldunuz.kin konusundan bahsediyorum tabiii yanlış anlaşılmasın
 
Allah'ım 20 yıllık evliyken de bu sorunlarım mı olacak?
Offf ne zaman rahata ereceğiz!
diye üzüldüm okuyunca..
Biri beni rahatlatsın
 
neler konuştum neler bir bilseniz.gözyaşları içinde anlattım.yalvardım .dedim inan kaldırıp tokat atsan bu kadar yanmaz canım .o olmadı ben ondan daha çok küstüm olmadı.ondan önce barıştım olmadı.boşanmaya kalktım olmadı. 2 gün çok iyimser yaklaşım.1 aylık rekorumuz var.ayrıca barışmaya gelince konuşmuyor ki.el şakalarıyla giriyor olaya .birşey söylemeye kalksam tamam kes dırdırı deyip bitiriyor olayı.bu dır dır etme lafını işine gelmeyen her olay için kullanır ama şaka ayağına
 
Odaklandiginiz seyler olumsuzluklar olursa alacaginiz seylerde olumsuz olacaktir maalesef. Esinizde hep kusurlara odaklanirsaniz bir süre sonra o insani sadece kusurlardan ibaret biri gibi gorursunuz.

Birde..sizin bahsettiginiz güçle benjm kast ettigim farkli şeyler. Güç derken özguveninizi, dolayisiyle hayata bakis acinizi ve kendinize olan bakisinizi kastetmistim aslında. Ozguveniniz yeterince güçlü olsa esiniz size el şakaları yapmaua curet etmezdi. Ben burda ne söylesem de siz yine esinizi suçlu kendinizi mazlum konumuna oturtacaksiniz. Ve duygulariniz icin de gerekçe bulmuş olacaksiniz. Bence özünde istediğiniz sey daha iyi bir iliski değil. Lütfen kusura bakmayin belki ağır olacak da özgürlüğünu kazanmaya calisan bir ergenin tavirlari gibi geldi bunlar. "Bunu istiyorum sonrasi sonrası umrumda değil"

Neyse daha fazla uzatmayayim. Hakkınızda hayırlısı olsun olsun inşallah
 


arkadaşım bu söz neyin üzerine söylendi : Yeni doğmuş olan bebeğimin sağlığı için eşimden ve kayınvalidemden bir yardım talebinde bulundum. O an evde kendi akrabaları da vardı. Benim derdimi dinlemediği gibi akrabalarının rahatı için herşeyi yaptı, en lüks restoranlara götürdü gezdirdi ve benim bebeğim hastalığın eşiğinden döndü. Bu söz de bunun üzerine söylendi. Zaten davamı doğum sonrasında ilgilenmemek maddesine de dayandırdım diğer bir çok maddenin (aşağılama, bana ve aileme hakaret ,tehdit, evde hapsetme, yataktan kovma, psikolojik şiddet) gibi... Neyse bu kadar sabrettiğim için kendimden nefret mi etsem, kendimi tebrik mi etsem bilemiyorum.
 

ben de güç derken sizin kastettiğiniz şeyden bahsediyorum zaten.evet artık bunu istiyorum sonrası umurumda değil.bu isyanım 20 yılın sonunda normal değil mi.ben eşimin sadece olumsuzluklarına takılmış falan değilim.burası dertlerin anlatıldığı bir yer olduğu için ve de konum şu an yaşadığım sıkıntı olduğu için olumsuzluklardan bahsetmem gayet olağan.ben aslında hiç örnekleme yapmayacaktım,biliyordum sonucun bu olacağını ama neyse.o zaman birileri tarafından haksızlığa uğrayan herkes özgüvensiz .herkes normal psikolojik davranışlara sahip ama özgüvensiz buldukları birine hemen içlerinden ne geçiyorsa yapıveriyorlar.evet daha iyi bir ilişki için artık hiç bir çaba sarfetmeyeceğimi belirtmiştim zaten .ne pahasına olursa olsun.teşekkürler hepimizin hakkında hayırlısı olsun
 
Tolstoy, eşinizde babamı görüyorum. sizde de annemi. sorunun temelinde ilişkiyi ve evliliği anlama biçimlerinizdeki tutarsızlık var. sizin beklentileriniz ile eşinizin beklentileri birçok yerde çelişiyor. sizin beklentilerinizde ve yaklaşımınızda bence bir anormallik yok. eşinizinkilere söyleyecek lafım yok. ama ona sorsanız o da kendince haklı ki tutumlarında ısrar ediyor.

Gördüğüm kadarıyla sabrınız dolmuş taşmış. Naçizane önerim yalnız da olsa ilişki uzmanına veya evlilik danışmanına gitseniz? en azından elinizden geleni yapmış olmak adına. eşinizi yeniden yoğurmak çok kolay olmasa gerek. aklıma başka da bir şey gelmiyor. umarım güzel gelişmeler kaydeder ve bizi haberdar edersiniz.

Son olarak evlilik danışmanına eşinizin de gelmesini sağlayabilecek bir önerim var. ters mi teper, işe yarar mı bilemem. ben boşanmak istediğimi eşime söyleyince kesinlikle boşanmak istemediğimi söylemişti. ben avukatıma gittim. tabi ki niyetim temiz temiz anlaşmalı boşanmaktı. avukatım da anlaşmalı boşanmaya ikna etmek istediğini söyledi. Ben "ama eşim size gelmez ki boşanmak istemiyor dediğimde avukatım ona "Avukatım seninle de görüşmek istiyor. seni dinledim tamam ama belki kocanızın da HAKLI olduğu yerler vardır, onu da dinlemek isterim" dediğimi de dedi. ve gerçekten işe yaradı , eşim de avukatla görüşmeye geldi. Yani işin ucunda kendini haklı çıkarma olasılığı olunca fırsata resmen atladı. Belki işinize yarar bu taktik
 

Evet kesinlikle bu işe bir uzman eli değmesi gerekiyor artık.yalnız şöyle bir şey var ki daha önce kızımın ergenlik sorunları için gittiğimiz psikoloğun hiç bir dediğini yapmamıştı. Gittik geldik habire para döktük .baktım hiç birşeyi uygulamıyor bıraktık. Bunda da gelir ama denilenleri yapmazsa daha büyük sorunlar çıkar
 
valla ne desem bilemedim ki... bazen hesap kitap yapmamız gerekir. artıları eksileri birbirinden ayırmak. adamı bu haliyle kabullenmek mi; yoksa atılacak adımın belki de çok daha kötü sonuçlar doğuracağını bile bile o adımı atmak mı? keşke biraz yalnız kalabilseniz şöyle, biraz uzaklaşabilseniz. insan içinde olduğu kuyunun ne kadar derin olduğunu ancak o kuyudan çıktıktan sonra değerlendirebilir.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…