Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
bence bu kadarida fazla..Çocuk elbetteki yaramaz olabilir,enerjisini kontrol etmekte zorluk yaşayabilir.Ve bir çocuk yaramaz diye yargılanıp,yerden yere vurulamaz. Burada sorun ailede.
"Benim çocuğum yaramaz ne yapayım" diye hareket ediyor bazı anneler ve nerede olursa olsun 'aman çocuğumun psikolojisi etkilenmesin ,özgüveni zedelemesin,özgür bir birey olsun' gibi nedenlerle çocuğunun hiçbir davranışına müdahele etmeyen sözde bilinçli annelerle dolu etraf...
Bir de hiperaktiviteyi öğrenmişler(!) çocuğun tüm yaramazlığı ve şımarıklığıyla ilgili olarak; hiperaktif aynı zamanda da çok akıllı benim çocuğum,hep fazla akıllı olmasından kaynaklanıyor bu hareketleri diyen bir kesim var.
Çocuklu bir misafirim (arkadaşım) gelmişti,çocuk elinde flütle geziyordu evin içinde flütü nefes almadan çalıp duruyordu annesi yapma demedi,o flütle kapılara vurdu annesi dur demedi,ayakkabiligi açtı ayakkabılarımi giyip evin içinde dolaştı altları kirli ayakkabıyla annesi yine dur demedi üstüne üstlük ayy yavrum benim,annesinin kuzusu nasıl meraklı evde de böyle dedi. Koltukların üstünde zıp zıp zıpladı annesi dur demedi,arkadasimla konuşuyoruz illaki araniza oturcam diye yerlerde tepindi annesi dur demedi ve aramıza oturdu,izinsiz telefonumu aldı interneti açtı üst üste çocuk videoları izledi annesi dur demedi bi süre durdu öyle,telefonu fırlattı sonra gitti bibloları aldi onlarla oyun oynayacağım dedi,o biblolar artık yok çünkü annesi dur demedi.En son sesi çıkmıyordu bi baktım yatak odasında bütün ojelerimi bulmuş sürmek isterken yatağımın üstüne dökmüş ojeleri,kırmızı,siyah,bordo,mavi her rengi dökmüş nasıl yapmışsa,eline bulasanlari da yataga sürmüş bir güzel. Bu manzarayla karşılaşınca refleks olarak ne yaptin dedim.Koşa koşa annesinin yanına gitti ağlamaya başladı. Misafirim de yatak örtün kadar konuş benim çocuğumdan hiçbişey kıymetli değil,o çok zeki ve araştırmacı bir çocuk o yüzden yapıyor bunları dedi ve bir hışımla çıktı gitti evden,ben de elim yanağımda saatlerce düşündüm ne yaptım acaba ben diye.. Ama iyi ki de gitmiş ve arkadaşlığımız bitmiş yoksa sinir hastası olacaktım içime ata ata..
Çocuğun enerjisini tümüyle kontrol etmesini bekleyemeyiz ama en azından aileler tarafından kontrol altına alınıp çevreye rahatsızlık vermesi engellenebilir.
ben gitmiyorum mesela oyle herywre nadiren..Bence çocuğu yaramaz olan laftan anlamayan sözde cok zekilikten boyle davranan anne ve çocuklar gitmesin öyle ev misafirliklerine.
Anne çocuğa baksa bile gitmesin bence.
Artık ben bu konuda doldum taştim bile bıktım çünkü otur evinde senim cocugunun zır zır ağlamasıni kosmasini yiyecekleri mutfaktan alip dokmesini bem beyaz halilara meyve suları bosaltmasini televizyonu asaga indirmesini cekmek zorunda degil kimse.
Emerjisini attirmak isteyen çocuğunu parka gotursun.
Bende ilerde anne olursam elimden geldigimce egitmeye caliscam ama yine olmazsa gitmem ev oturmalarina cocuk kendini bilene kadar. Ne var yani bir tarafım eksilmez. Arkamdan küfür yemekten iyidir.
Çocuk elbetteki yaramaz olabilir,enerjisini kontrol etmekte zorluk yaşayabilir.Ve bir çocuk yaramaz diye yargılanıp,yerden yere vurulamaz. Burada sorun ailede.
"Benim çocuğum yaramaz ne yapayım" diye hareket ediyor bazı anneler ve nerede olursa olsun 'aman çocuğumun psikolojisi etkilenmesin ,özgüveni zedelemesin,özgür bir birey olsun' gibi nedenlerle çocuğunun hiçbir davranışına müdahele etmeyen sözde bilinçli annelerle dolu etraf...
Bir de hiperaktiviteyi öğrenmişler(!) çocuğun tüm yaramazlığı ve şımarıklığıyla ilgili olarak; hiperaktif aynı zamanda da çok akıllı benim çocuğum,hep fazla akıllı olmasından kaynaklanıyor bu hareketleri diyen bir kesim var.
Çocuklu bir misafirim (arkadaşım) gelmişti,çocuk elinde flütle geziyordu evin içinde flütü nefes almadan çalıp duruyordu annesi yapma demedi,o flütle kapılara vurdu annesi dur demedi,ayakkabiligi açtı ayakkabılarımi giyip evin içinde dolaştı altları kirli ayakkabıyla annesi yine dur demedi üstüne üstlük ayy yavrum benim,annesinin kuzusu nasıl meraklı evde de böyle dedi. Koltukların üstünde zıp zıp zıpladı annesi dur demedi,arkadasimla konuşuyoruz illaki araniza oturcam diye yerlerde tepindi annesi dur demedi ve aramıza oturdu,izinsiz telefonumu aldı interneti açtı üst üste çocuk videoları izledi annesi dur demedi bi süre durdu öyle,telefonu fırlattı sonra gitti bibloları aldi onlarla oyun oynayacağım dedi,o biblolar artık yok çünkü annesi dur demedi.En son sesi çıkmıyordu bi baktım yatak odasında bütün ojelerimi bulmuş sürmek isterken yatağımın üstüne dökmüş ojeleri,kırmızı,siyah,bordo,mavi her rengi dökmüş nasıl yapmışsa,eline bulasanlari da yataga sürmüş bir güzel. Bu manzarayla karşılaşınca refleks olarak ne yaptin dedim.Koşa koşa annesinin yanına gitti ağlamaya başladı. Misafirim de yatak örtün kadar konuş benim çocuğumdan hiçbişey kıymetli değil,o çok zeki ve araştırmacı bir çocuk o yüzden yapıyor bunları dedi ve bir hışımla çıktı gitti evden,ben de elim yanağımda saatlerce düşündüm ne yaptım acaba ben diye.. Ama iyi ki de gitmiş ve arkadaşlığımız bitmiş yoksa sinir hastası olacaktım içime ata ata..
Çocuğun enerjisini tümüyle kontrol etmesini bekleyemeyiz ama en azından aileler tarafından kontrol altına alınıp çevreye rahatsızlık vermesi engellenebilir.
Çocuk elbetteki yaramaz olabilir,enerjisini kontrol etmekte zorluk yaşayabilir.Ve bir çocuk yaramaz diye yargılanıp,yerden yere vurulamaz. Burada sorun ailede.
"Benim çocuğum yaramaz ne yapayım" diye hareket ediyor bazı anneler ve nerede olursa olsun 'aman çocuğumun psikolojisi etkilenmesin ,özgüveni zedelemesin,özgür bir birey olsun' gibi nedenlerle çocuğunun hiçbir davranışına müdahele etmeyen sözde bilinçli annelerle dolu etraf...
Bir de hiperaktiviteyi öğrenmişler(!) çocuğun tüm yaramazlığı ve şımarıklığıyla ilgili olarak; hiperaktif aynı zamanda da çok akıllı benim çocuğum,hep fazla akıllı olmasından kaynaklanıyor bu hareketleri diyen bir kesim var.
Çocuklu bir misafirim (arkadaşım) gelmişti,çocuk elinde flütle geziyordu evin içinde flütü nefes almadan çalıp duruyordu annesi yapma demedi,o flütle kapılara vurdu annesi dur demedi,ayakkabiligi açtı ayakkabılarımi giyip evin içinde dolaştı altları kirli ayakkabıyla annesi yine dur demedi üstüne üstlük ayy yavrum benim,annesinin kuzusu nasıl meraklı evde de böyle dedi. Koltukların üstünde zıp zıp zıpladı annesi dur demedi,arkadasimla konuşuyoruz illaki araniza oturcam diye yerlerde tepindi annesi dur demedi ve aramıza oturdu,izinsiz telefonumu aldı interneti açtı üst üste çocuk videoları izledi annesi dur demedi bi süre durdu öyle,telefonu fırlattı sonra gitti bibloları aldi onlarla oyun oynayacağım dedi,o biblolar artık yok çünkü annesi dur demedi.En son sesi çıkmıyordu bi baktım yatak odasında bütün ojelerimi bulmuş sürmek isterken yatağımın üstüne dökmüş ojeleri,kırmızı,siyah,bordo,mavi her rengi dökmüş nasıl yapmışsa,eline bulasanlari da yataga sürmüş bir güzel. Bu manzarayla karşılaşınca refleks olarak ne yaptin dedim.Koşa koşa annesinin yanına gitti ağlamaya başladı. Misafirim de yatak örtün kadar konuş benim çocuğumdan hiçbişey kıymetli değil,o çok zeki ve araştırmacı bir çocuk o yüzden yapıyor bunları dedi ve bir hışımla çıktı gitti evden,ben de elim yanağımda saatlerce düşündüm ne yaptım acaba ben diye.. Ama iyi ki de gitmiş ve arkadaşlığımız bitmiş yoksa sinir hastası olacaktım içime ata ata..
Çocuğun enerjisini tümüyle kontrol etmesini bekleyemeyiz ama en azından aileler tarafından kontrol altına alınıp çevreye rahatsızlık vermesi engellenebilir.
Ya ben evi barkı geçtim, amcamın kızı büyüyene kadar her bize geldiğinde saçıma yapışırdı, yolmadan rahat edemezdi. Ve sevgili yengem sanki komik gibi gülerdi buna. Bir gün kolundan tutup, savurdum çünkü fena canım yanmıştı, bir yumak saçımı koparmıştı çocuk görünümlü canavar. Büyüdü şimdi duruldu biraz ama, çocuğu gördükçe bile irkiliyorum, ne sevimsiz bir çocuk diye aklımdan geçiyor yani.Mesela bu kadın şiddet görsün ben acımam. Yatak örtün kadar konuş diyor bir de.![]()
Ya ben evi barkı geçtim, amcamın kızı büyüyene kadar her bize geldiğinde saçıma yapışırdı, yolmadan rahat edemezdi. Ve sevgili yengem sanki komik gibi gülerdi buna. Bir gün kolundan tutup, savurdum çünkü fena canım yanmıştı, bir yumak saçımı koparmıştı çocuk görünümlü canavar. Büyüdü şimdi duruldu biraz ama, çocuğu gördükçe bile irkiliyorum, ne sevimsiz bir çocuk diye aklımdan geçiyor yani.
Anne baba cahil olunca, doğal olarak yetiştiremiyorlar, sadece büyütüyorlar. Öyle herkes anne baba olmamalı işte, ehliyet sadece biyolojik olarak yatkın olmaya bakmamalı.
Her şeyleri sallapati ya. Bimden beslenmek olsun, küçücük çocuğa mantı yedirmek olsun, hata yaptığında cezasının tokat olması derken bir sürü hataları var.Bu düpedüz bencillik sanmiyorum kendi evlerinde çocukları öyle davransın. O kadar serbest olduklarını hic sanmam.
Çocuğun çok kısıtlanmasından yana değilim, yaramazlık değil keşfetme olarak görüyorum. Ilk defa girdiği ortamda bön bön durmasından iyidir merak etmesi...
Ama Türk insanının kafa yapısını bildiğimden, misafirliğe pek gitmeyiz. Gitsem peşinde dolaşmaktan rahat edemiyorum madem, gitmemek daha iyi.
En son oğlumun kreşten arkadaşına gittik, çok rahattım. Kendi evim gibi etrafta kırılacak süs eşyası yok, konsolun bütün çekmeceleri oyuncak dolu... Eşyaya değil çocuğa ve insana yönelik döşenmiş ev en güzeli...
İnsanlar evlerini gelecek çocuklu misafire göre dizayn etmek zorunda mı?
Türk insanın kafa yapısı derken? Siz türk değil misiniz?
Ben de çocuk kısıtlamaktan yana değilim.Ama çocuk kısıtlamayla,çocuğun nerede nasıl davranacağını öğretmek arasında çok ince bir çizgi var. Bu çizgiyi bilenler oldukça iyi çocuk yetistirir,bilmeyenler de bön bön etrafına bakmasın der ve bunun da adı keşif olur.
Çocuk bir yere gittiğinde tabiki de birşey dikkatini çeker ve merak eder ama o evin bir misafiri olduğunu ve o evin bir düzeni olduğunu bu yüzden de istediği herşeyi yapamayacağı öğretilmeli çocuğa.Ha anlayan çocuk vardır,anlamayan çocuk vardir o ayrı. Ama çocuk anlamıyor diye çocuğu özgür bırakıp evine gidilen kişiyi huzursuz etme ya da yargılama hakkı da yoktur kimsenin.
Hickimse kimsenin haylaz çocuğuna pardon keşif yapmak isteyen(!) çocuğuna katlanmak zorunda değil.. O yüzden en iyisini yapıyorsunuz misafirliğe gitmeyerek..
Önceki sayfalarda yazmıştım çocuklu misafirimi ve başıma gelenleri. Çocuk birçok şey yapmıştı ve en son ojelerimi bulup yatağıma dökmüştü.. Ama annesi ağzını açıp çocuğunu uyarmadı ve aynı sizin dediginiz gibi çocuğum keşfediyor oldu..
Yani diyeceğim o ki; çocuk yetiştirmek bir sanat ve bu sanatta bazıları sınıfta kalıyor..
canim o eskidendi simdiki cocuklar laftan anlamiyor..Her şeyleri sallapati ya. Bimden beslenmek olsun, küçücük çocuğa mantı yedirmek olsun, hata yaptığında cezasının tokat olması derken bir sürü hataları var.
Ya annem sadece bakışları ile beni olduğum yerde dondururdu. Misafirlikte annemin yanına otururdum, git çocuklarla oyna demediği sürece kalkmazdım bile, sofra serilmediyse yalnız başıma tabak alıp yemek yemezdim. Çünkü misafirlikte yaptığım her hata evde sorulacaktıEvde sorarım ben sana adlı bakışı yeterliydi benim için. Valla gayet de iyi yetiştim, ezik falan olmadım, gayet özgür ruhluyum, ama kurallara riayet eden, sınırları olan bir birey oldum. Hiç de fena olmadı.
ayriyeten anlatiyorum kimsenin ebinde bisey isteme diye..canim o eskidendi simdiki cocuklar laftan anlamiyor..
bem bir kere bir yere gittim once toplanti olacakti sonra cay salatalik. v.s ..
benim cocuk tutturdu salatalik istiyorum diye ..
simdi bu cocuk salatalik istiyorsa benim sucum ne???
ben ona evde veriyorum ..
ama cocuk iste ya..